Türkiye Büyük Millet Meclisi Tutanaklarında Sadece Kürtçe Konuşmaların “Bilinmeyen Dil” Olarak Nitelendiği İddiası Doğru Değil
Kürsüde Türkçe Dışında Başka Herhangi Bir Dil Konuşulduğunda Türkçe Olmayan Kelimeler Kullanıldığı Belirtilir
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, 20 Mart 2023 günü Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile görüştü.
Basın Açıklaması https://t.co/Mfffy3OxEq
— Kemal Kılıçdaroğlu (@kilicdarogluk) March 20, 2023
Bahse konu görüşmenin ardından yapılan basın açıklamasında Kılıçdaroğlu, TBMM kürsüsünde yapılan Kürtçe konuşmaların Genel Kurul tutanaklarında “bilinmeyen bir dil” olarak aktarıldığı iddiasında bulundu.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu hususta kullandığı ilgili ifadeler şöyleydi:
“Baktığım açı budur. Bakın acı bir olay daha. Kirli bir. Türkiye Büyük Millet Meclisinde kürsüde konuşulur. İngilizce yazar parantez içinde bu söz İngilizcedir cümle İngilizce. Fransızca söz Fransızcadır vesaire. Her şeyi yazılır. Konuşma metninin içinde Kürtçe bir kelime geçtiğinde bilinmeyen bir dil deniyor. Ya arkadaşlar, bu ülkenin insanlarının vicdanına sesleniyorum ya. TRT’nin TRT Kürdi diye bir kanalı var yayını var yayın yapıyor. Nasıl olur da buraya bilinmeyen bir dil yazıyorsunuz? Bilinmeyen bir dil? Binlerce yıldır konuşulan bir dili neden bilinmeyen bir dil yazıyorsunuz? Şimdi ben vicdan sahibi herkese soruyorum. Vicdan sahibi, ahlak sahibi, erdem sahibi, bilgi sahibi herkese soruyorum. Devlete çifte standart yakışmaz arkadaşlar. Devlete çifte standart yakışmaz!”
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ileri sürdüğü TBMM Genel Kurulu tutanaklarında Kürtçeye özgü “bilinmeyen dil” niteleme uygulamasının günümüzde bulunduğu iddiası doğru değil.
TBMM Genel Kurul tutanakları Anayasamıza göre ülkemizin resmi dili olan Türkçe tutulmaktadır.
Geçmişte Meclis Genel Kurul oturumlarının tutanaklarında Türkçe dışındaki konuşmalar için “bilinmeyen bir dil” atfı kullanılması teamülü 2008 yılı sonrasında “Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi” ifadesinin kullanılmasına evrilmiş.
Günümüzde, Meclis kürsüsünde Türkçe haricinde bir ifade dışında bir ifade kullanıldığında üye kâtip ya da stenograflar tutanağa ilgili ifadeyi aynen geçirmeyip sadece dipnot olarak “Bu bölümde Hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.” cümlesini aktarmaktadır.
Konuşma tamamen Türkçe dışında bir dilde yapıldığında da Meclis Başkanı tarafından uyarı geçilip tutanaklara da “Türkçe olmayan kelimeler kullanılarak açıklama yapıldığı” notu düşülmektedir.
Bu uygulama sadece Kürtçeye özgü olmayıp, İngilizce, Fransızca ya da Arapça gibi Türkçe dışındaki diğer tüm diller için de söz konusudur.
Örneğin, Meclis kürsüsünde “sakin olun” anlamında “calm dawn” gibi İngilizce bir ifade kullanıldığında da tutanakta “bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi” dipnotuna yer verilmektedir.
2017 yılında Meclis’te yapılan konuşmalarda Arapça kelimelerin tutanaklara “Türkçe olmayan dil” olarak geçtiğine ilişkin de TBMM Başkanı tarafından Tutanak Hizmetleri Başkanlığı’ndan alınan bilgiye istinaden şu açıklama yapılmıştı:
“BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, bir bilgiyi paylaşmak istiyorum sizlerle, şimdi Tutanak Hizmetleri Başkanlığından gelen bir bilgi bu: Sayın Aslan’ın bahsettiği gibi Arapça, tutanaklara “bilinmeyen bir dil” olarak değil, “Türkçe olmayan dil” olarak geçirilmiştir. Bunu da böylelikle açıklamış olalım.
MEHMET ALİ ASLAN (Batman) – Bir şey söyleyebilir miyim Başkanım? Geçen, Ahmet Aydın Başkan yönetiyordu “bilinmeyen dil, ‘x’ geçiyor.” şeklinde bir açıklama yaptı ama bakabilirsiniz.
BAŞKAN – Tutanak Hizmetleri Başkanlığından gelen bilgi bu, “‘Türkçe olmayan dil’ olarak tutanaklara geçmiştir ve uygulama da bu yöndedir.” diye.
LEZGİN BOTAN (Van) – Kürtçe nasıl geçiyor Sayın Başkan?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Adana) – O da öyle geçiyor.
BAŞKAN – Bu bilgiyi sizinle paylaşmak istedim.”
Mehmet Bekaroğlu’nun 21 Şubat 2017 tarihinde yaptığı konuşmaya Lazca ifadelerle başlaması aynı uygulama ile karşılaşmış:
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) – “…”(x)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bilinmeyen bir dille değil, Lazcayla selam verdim size, bu kadar…
BAŞKAN – Sayın Bekaroğlu…
MEHMET BEKAROĞLU (Devamla) – Efendim?
BAŞKAN – Konuştuğunuz dil Lazca mıdır?
MEHMET BEKAROĞLU (Devamla) – Lazca efendim.
BAŞKAN – Kayıtlara geçmesi adına söyledim.
MEHMET BEKAROĞLU (Devamla) – Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN – Çünkü bilinmeyen bir dil olarak geçecek, onu açıklamak istedim.
MEHMET BEKAROĞLU (Devamla) – Bilinmeyen bir dil değil, Lazcayla selam verdim.
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, bir açıklama yapmak istiyorum: Elbette ki ana dillerin yaşaması ve yaşatılmasından yanayız ancak resmî dilin Türkçe olması sıfatıyla, Sayın Bekaroğlu konuşurken hangi dilde konuştuğunu beyan etmesini rica ettim tutanaklara “bilinmeyen bir dil” olarak geçmemesi nedeniyle.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) – Teşekkür ederim.
BAŞKAN – Ancak, öğrendiğim kadarıyla tutanaklara artık “bilinmeyen bir dil” olarak değil, “Türkçe dışı bir dil” olarak, bu ibareyle geçiyormuş.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) – Kim almış bu kararı Sayın Başkan? Ama çok yanlış bir şey bu, yanlış bir karar, kim almışsa.
BAŞKAN – Bu ikazımın yanlış anlaşılmasını istemem, sadece kullandığınız dilin metinlere tam adıyla geçmesi için bu ikazda bulunduğumu bilmenizi isterim.
Google’da Arama Yaparken Kullanılabilecek Operatörler başlıklı yazımızda aktarıldığı şekilde TBMM internet sitesinde site:tbmm.gov.tr “Türkçe olmayan kelimeler” araması yapıldığında Türkçe dışında kelime ya da cümle kullanılması durumunda tutanak kaydında aynı yolun izlendiği örnekler görülebilir.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop da Meclis Genel Kurulu tutanaklarında Kürtçe’nin, “bilinmeyen dil” olarak yazıldığı iddiasına ilişkin yaptığı açıklamada “Kürtçe için özel bir uygulama yok, ‘bilinmeyen dil’ diye bir ibare kullanılmıyor. Resmi dil Türkçe olduğu için tutanaklar Türkçe tutuluyor.” ifadelerini kullanmış.
Şentop, Kürtçeye yönelik özel bir uygulama bulunmadığını belirttiği açıklamasında şu sözleri sarf etmiş:
“Son olarak Plan ve Bütçe Komisyonunda tekrar bu konuya girdim. Ondan önce Genel Kurulda da bu konuyla ilgili yaptığım açıklama var. Kürtçe için özel bir uygulama yok, ‘bilinmeyen dil’ diye bir ibare kullanılmıyor. Resmi dil Türkçe olduğu için tutanaklar Türkçe tutuluyor. Türkçe dışında bir cümle veya kelime kullanıldığı zaman bu, tutanağın metnine yazılmıyor. Bir dipnot işareti konularak ‘Hatip Türkçe olmayan kelime veya kelimeler kullanmıştır’ diye dipnota yazılıyor. Ama bu, Kürtçe için özel bir uygulama değil, İngilizce için de Arapça için de İspanyolca için de aynısı yapılıyor.”
“Bu uygulama bilinmiyorsa ayıp. Bilenler birbirlerine niye söylemiyorlar? Ama bütün buna rağmen bir yalan, iftira mahiyetine dönüşürse bu, Meclisimizi töhmet altında bırakmaktır. Burada Kürtçe’ye mahsus özel bir tavır, bir uygulama yok. Resmi dil Türkçe dışındaki bütün dillerle ilgili bir uygulama var. Bu uygulama da o dili, o dili kullananları rencide edecek şekilde bir uygulama değil, asla ‘bilinmeyen dil’ gibi bir ifade değil. ‘Türkçe dışında kelimeler kullanılmıştır’ diye bütün diller için geçerli olan bir dipnotumuz var. Mesele bundan ibaret. Bütün milletvekili arkadaşlarımıza tek tek anlatmak istemiyorum, herhalde bu açıklamalar yeterli olur.”
2020 yılında tutanakların Türkçe tutulması hususu konusunda Meclis Genel Kurul oturumunda şu açıklama yapılmıştı:
“Değerli arkadaşlarım, Sayın Sancar’ın burada Meclis Başkanlığımız ve Tutanak Hizmetleriyle ilgili bir ifadesi oldu. Bir bilgi yanlışı olduğunu düşünüyorum, bunu düzeltmek istiyorum.
Öncelikle, prensip olarak, gerek Genel Kurulda ve gerekse komisyonlarda tutanaklar Türkçe olarak tutuluyor. Türkçe dışında bir dil kullanıldığı zaman -Kürtçe olabilir, İngilizce, Arapça olabilir, Fransızca olabilir- hangi dil olursa olsun “bilinmeyen bir dil” ifadesi yazılmıyor. Buna dair onlarca soru önergesi oldu, hepsine aynı cevabı veriyoruz ama bu da vesile oldu, bunu açıklamak isterim. “Bilinmeyen dil” ifadesi hiçbir dil için yazılmıyor, burada Türkçe dışında bir dil kullanıldığında onun yerine -Tutanak Yazım Rehberi var- dipnot olarak “Bu bölümde/bölümlerde hatip tarafından Türkçe olmayan bir kelime/kelimeler ifade edildi.” diye not düşülüyor. Dolayısıyla, hiçbir dil için “bilinmeyen dil” ifadesi kullanılmıyor. Bunu böylece bu vesileyle düzeltmiş olayım. On iki yıldır Mecliste uygulamamız böyle.”
TBMM Genel Kurul ve komisyon oturumlarındaki konuşmaların tutanağa dökülme işlemi şöyle özetleniyor:
“Genel kuruldaki her oturumda dört stenograf ve tutanak hizmetleri başkan yardımcısı, hatip kürsüsünün sol tarafındaki yuvarlak masada bulunuyor. (Resim) Stenograflardan her biri yalnızca 2.5 dakikalık konuşma bölümünü kayda alıyor. İki buçuk dakika sonrasında sonraki stenograf devreye giriyor. Devri daim yapan iki buçuk dakikalık kısımlar, yarım saati bulduğunda mevcut stenograf ekibi yerine bir başka ekip görevi devralıyor ve konuşmaları kaydediyor.
Hazırlanan stenolar, uzman stenograflar ve başkan yardımcıları tarafından kontrol edilerek son haliyle latin alfabesine dökülüyor. “
TBMM’de görev yapan stenografların ilgili yönetmeliğe Türkçe dışında bir dil bilme gerekliliği bulunmuyor.