San Francisco’da başka bir havayolu şirketinin yolcusu tarafından çekilen görüntü, sosyal medya platformlarında bir uçağın San Francisco’da körfezdeki köprü üzerinde havada durduğu iddiasıyla paylaşılmış.

 

Bugün bir uçağın havada durmasını izlediniz ve hala fiziğin gerçek olduğunu düşünüyorsunuz.

 

Söz konusu video Türkiye’den sosyal medya kullanıcıları tarafından da uçağın havada asılı kaldığı şeklinde yorumlandı.

 

“Mesela uçak bu şekilde saatlerce böyle kalsa dünya kendi etrafında döndüğü için gitmek istediği yere gitmez mi”

 

 

Görüntünün Blue Beam (Mavi Işın) ile hazırlandığı ya da Matrix filmine atıfla simülasyonda bir hata (glitch) olduğu da ileri sürüldü.

 

“San Francisco’ya inerken uçuş sırasında kaydedildi… Mavi Işın Projesi! Burada görülecek bir şey yok ✅”

 


Görüntü aslında paralaks kaynaklı bir optik yanılsama içeriyor.

 

Paralaks, bir nesnenin bakış açısına bağlı olarak görünen konumundaki değişikliği ifade eden bir terimdir. Daha spesifik olarak, paralaks, gözlemcinin pozisyonundan kaynaklanan bir nesnenin görüntüsündeki değişiklikleri ifade eder. Bu genellikle bir nesnenin yaklaşıklığının veya uzaklığının belirlenmesinde kullanılır.

Örneğin, günlük hayatta, bir gözlemci, bir nesneyi farklı açılardan gözlemlediğinde, nesnenin pozisyonundaki göreceli değişiklikler paralaks olarak adlandırılır. Bu, özellikle trigonometriye dayalı olarak, nesnenin uzaklığını belirlemek veya hareketini anlamak için kullanılabilir.

Astronomide, paralaks, yıldızların uzaklıklarını ölçmek için kullanılan bir tekniktir. Dünya’nın yörüngesinde hareket ettiği için, bir yıldızın konumu gökyüzünde değişir ve bu değişiklik paralaks olarak adlandırılır. Paralaks ölçümü, bir yıldızın uzaklığını hesaplamak için kullanılır.

 

 

Görüntüde köprü üzerinde sabit durduğu algılanan uçak aslında ilerliyor.

Perspektif hilesi nedeniyle birbirine göre hareketlerinden dolayı gözlemlenen uçak havada durmuş gibi görünüyor.

Görüntünün kaydedildiği uçağın gözlemlenene nazaran önemli ölçüde daha hızlı hareket etmesi diğer uçağın hareketsiz durduğu izlenimini veriyor.

Köprünün açısı, uçağın gözlemciye doğru ilerlediği açıyla karşılaştırıldığında, köprünün havada asılı olduğu yanılsamasına yol açıyor.

Çekim açısı, çekim yapan kişinin hareketi ve diğer uçağın gittiği yönün yanı sıra köprünün kavisli yapısı da yanılsamanın oluşmasına yardımcı oluyor. Çekim düzlemi, uçağın ve köprünün göreceli konumlarını koruyan bir yörüngede hareket ediyor ve sanki uçak havada donmuş gibi görünüyor.

 

Bahse konu videonun sonuna doğru, uçağın doğrudan köprünün üzerinden geçip epeyce ilerlediğini açıkça görebilirsiniz.

San Francisco’daki (28L & 28R adlı) 2 paralel piste sahip havaalanının normal iniş düzeninde, Doğu Körfezi ve körfezin üzerindeki San Mateo Köprüsü’nü videodaki perspektifte benzer görüntüler yakalamak mümkün.

Farklı kentlerdeki havaalanlarında kaydedilen benzer görüntüler geçmişte ilgi çekmişti.

 

paralel-ucan-ucaklar
Görüntü: abaker26000 / TikTok

 

Paralel hareket ederek 2 farklı piste yaklaşan 2 uçağı ele alalım. İçinde bulunduğunuz uçağın yaklaşma hızı diğerine kıyasla daha yüksek olduğu durumda göreceli hız ve yön farkı oluşturmaz.

 


Saatte 140 kilometre hızla (özellikle arka planında referans noktası olarak gözlem yapabileceğiniz dağ, yükselti ya da bina bulunan) bir havaalanının yanından geçerken de aynı fenomeni gözlemleyebilirsiniz.

 

İniş yapmadan hemen önce ya da kalkış yaptıktan hemen sonra bir uçağı istikametine ters yönde hareket eden bir araçtan gözlemlediğinizde de uçağın havada olduğu gibi durduğu algısına kapılabilirsiniz.

Size göre uzakta havada ters yönde hareket bir cismi zemin seviyesinde bir perspektiften hareketliyken gözlemlediğinizde referans noktanız olan aranızdaki bir cisim olacaktır.

Aslında bu yanılsamada sabit duran tek şey aradaki referans noktanız olan cisimdir. Aracınızdan dışarı çıkıp sabit bir noktada hareket etmeden bu uçağı gözlemlediğinizde uçağın uçuşuna devam ettiğini anlayacaksınız.

 

 

Kalkış veya iniş sırasında uçaklar 700 – 900 km/saat aralığındaki seyir hızı yerine genellikle yaklaşık 200 km/saat hızla hareket eder. Yükselme ve alçalma rotasında da sabit bir hızı takip eder. Kalkışta ya da inişte yere yakın hava yoğunluğu ve kaldırılan flapların etkisiyle uçağın hızı düşer.

 

Ters yönde esen rüzgârın etkisiyle uçağın hızının düşmesi de uçağın havada asılı kaldığı algısının oluşmasında rol oynamış olabilir.

Bu hususta, havacılıkta kullanılan yer hızı (ground speed) ve gerçek hava hızı (true airspeed) olarak nitelenen iki farklı hava hızı kavramını hatırlatmakta fayda var:

  1. Yer Hızı (Ground Speed – GS): Yer hızı, bir hava aracının gözlemciye göre olan hızını ifade eder. Bu, hava aracının atmosferdeki rüzgarlar nedeniyle gözlemciye göre olan hızını temsil eder. Yer hızı, hava aracının gerçek hava hızı ve rüzgarın etkisi ile belirlenir. Yani, hava aracının hava üzerindeki hızının rüzgarın etkisiyle değiştiği bir değerdir. Hava aracının hız göstergesinde okunan hızdır.
  2. Gerçek Hava Hızı (True Airspeed – TAS): Gerçek hava hızı, hava aracının hava üzerindeki gerçek hızını ifade eder. Bu, hava aracının hava yoğunluğu ve sıcaklık gibi atmosfer koşullarındaki etkileri dikkate alarak hesaplanan bir hızdır. Hava aracının hız göstergesinde okunan hızın düzeltilmiş halidir. Gerçek hava hızı, bir hava aracının uçuş süresini ve yakıt tüketimini belirlemek için önemlidir. Örneğin, bir uçak bir yerden başka bir yere ne kadar sürede ulaşacağını belirlemek için gerçek hava hızını kullanır. Gerçek hava hızı, hava aracının aerodinamik performansını değerlendirmek ve uçuş planlamasında kullanmak için önemlidir.

Bu iki hız arasındaki fark, genellikle rüzgarın varlığından kaynaklanan hava aracının gözlemciye göre olan hızındaki değişiklikten gelir. Hava aracı rüzgarla aynı yönde hareket ediyorsa, yer hızı gerçek hava hızından daha büyük olacaktır; eğer rüzgarla karşı yönde hareket ediyorsa, yer hızı gerçek hava hızından daha küçük olacaktır.

Örneğin, bir uçak 100 knot gerçek hava hızıyla rüzgarın hareket yönüne ters yönde uçuyorsa, yer hızı 100 knot’tan daha düşük olacaktır. Uçak aynı hızı rüzgarın hareket yönüne paralel uçuyorsa, yer hızı 100 knot’tan daha yüksek olacaktır.

Stall speed ise bir hava aracının kanatlarının uçuş için gerekli kaldırma kuvvetini oluşturamadığı minimum hızdır. Stall speed, hava aracının ağırlığına, kanat şekline, kanat açıklığına, kanat yüzeyine ve hava yoğunluğuna bağlı olarak değişir.

 

Ayrıca, unutulmamalı ki, helikopterler, sıcak hava balonları ve bazı süpersonik uçakların aksine ticarî uçuş yapan uçaklar havada asılı kalma yeteneğine sahip değil.

 

Bu konuyla ilgili Mentour Pilot’ın izahatini içeren aşağıdaki videoya da göz atabilirsiniz.

 

 

Yorumunuzu yazınız...