Paylaşılan görüntülerin Hubei eyaletinin Wuhan şehrinde yer alan virüs bankasından olduğu doğru. Ancak görüntü yeni değil. 2018 yılından. Ve virüs bankasında görüntülenen buzdolabında, hayatlarımızı tehlikeye sokan koronavirüsün (SARS-COV-2) bulunduğuna yönelik bir emare yok.
Görüntüler, Wuhan Viroloji Enstitüsü bünyesindeki (Wuhan Institute of Virology) Çin Virüs Kültürü Toplama Merkezi’ne (CCVCC – China Center for Virus Culture Collection) ait.
Çin Halk Cumhuriyeti tarafından “Ulusal Düzey Kültür Toplama Merkezi” ilân edilen virüs bankasına ait görüntüler 4 Haziran 2018 tarihinde “Asya’daki en büyük virüs bankasına bir göz atın” başlığıyla Wuhan Viroloji Enstitüsü internet sitesinde yayınlanmıştı.
Koronavirüs salgınının küresel ölçekte yaşamı tehdit eden bir hâl alması ile birlikte geçtiğimiz Şubat ayında ortaya atılan virüsün Çin’in yükselişini durdurmak için üretildiği iddialarından vazgeçtikleri görülüyor. Yapılan teknik açıklamalar karşısında bir argüman ortaya koyamamaları ve öne sürdükleri içeriklerin 5G ile ilgisinin bulunmadığının ortaya koyulması nedeniyle koronavirüsün müsebbibinin 5G olduğu iddiası furyasının da dindiğini görüyoruz. Gelinen nokta itibarıyla koronavirüsün (SARS-COV-2), dünya nüfusunu azaltmak ve yeni dünya düzenine geçiş için oluşturulduğu iddiası komplo teorisyenlerinin salgınla ilgili ortaya attığı iddiaların merkezinde yer alıyor.
Çin’deki bir laboratuvarda meydana gelen sızıntı nedeniyle salgının oluştuğu iddiası da dile getiriliyor.
Bu iddiayı desteklemek için de koronavirüs salgınının ortaya çıkmasından çok daha önce paylaşılan görsellerin bağlamlarından kopartılarak servis edildiğine şahit oluyoruz.
Koronavirüs salgınının yayılım merkezi Çin’in Wuhan şehrindeki bir viroloji enstitüsünde koronavirüsün yer aldığı virüs bankasında kaydedildiği iddiasıyla bazı görseller son dönemde sosyal medyada paylaşıma sokuldu.
Bu yöndeki bir paylaşım şöyleydi:
“Çin’in Vuhan kentindeki Viroloji Enstitüsü’ye ait bir buzdolabında corona virüsün de bulunduğu 1500 farklı virüsün muhafaza edildiğini gösteren fotoğraf karesi yayımlandı.”
Paylaşılan görüntülerin Hubei eyaletinin Wuhan şehrinde yer alan virüs bankasından olduğu doğru. Ancak görüntü yeni değil. 2018 yılından. Ve virüs bankasında görüntülenen buzdolabında, hayatlarımızı tehlikeye sokan koronavirüsün (SARS-COV-2) bulunduğuna yönelik bir emare yok.
Görüntüler, Wuhan Viroloji Enstitüsü bünyesindeki (Wuhan Institute of Virology) Çin Virüs Kültürü Toplama Merkezi’ne (CCVCC – China Center for Virus Culture Collection) ait.
Çin Halk Cumhuriyeti tarafından “Ulusal Düzey Kültür Toplama Merkezi” ilân edilen virüs bankasına ait görüntüler 4 Haziran 2018 tarihinde “Asya’daki en büyük virüs bankasına bir göz atın” (“Take a look at the largest virus bank in Asia“) başlığıyla Wuhan Viroloji Enstitüsü internet sitesinde yayınlanmıştı.
Ulusal güvenlik, yaşam bilimleri araştırmaları, halk sağlığı ve viroloji çalışmaları için patojenik mikroorganizma türleri ve örneklerini derleyen virüs bankasından resimler şu şekildeydi:
Wuhan Viroloji Enstitüsü’nün söz konusu yazında yer verilen görseller Çin merkezli haber platformlarının sosyal medya hesaplarından da paylaşılmıştı.
Virüs bankalarının ve viroloji enstitülerinin temel amacı, Covid-19, Ebola, Sars, Mers, Lassa gibi insanlık için büyük risk oluşturan salgınlara yol açan mikroorganizmalarla savaşmanın yollarını bulmak, çözüm üretmek ve aşı üretmektir. Haliyle, virüs bankalarının bakteri veya virüs cinslerine ait farklı antijenik özelliğe sahip olan alt grupları tanımlayan suşları depolaması hayatın olağan akışına uygun bir durum (Viroloji enstitüsündeki virüs bankasında mercimek depolanacak değildi ya).
Bilindiği üzere koronavirüsler, Coronaviridae isimli geniş bir virüs ailesine verilen bir addır. Koronavirüsler, hayvanlar aleminde yaygın olarak görülen, insanlarda oldukça farklı şiddette hastalıklara yol açabilen büyük bir virüs ailesidir. SARS (Ağır Akut Solunum Yolu Yetersizliği Sendromu / Severe Acute Respiratory Syndrome), MERS (Orta Doğu Solunum Yetmezliği Sendromu / Middle East Respiratory Syndromei) ve SARS-COV-2 virüslerinin her biri bir koronavirüstür.
2003’te Çin’de ortaya çıkan SARS ve 2012’de Suudi Arabistan’da gözlemlenen MERS, koronavirüsün yol açtığı bilinen ağır hastalıklardır. Haliyle bir viroloji enstitüsünün koronavirüs üzerinde çalışma yapmak için virüs bankasında bu patojenleri biriktirmesi normal bir durumdur.
1.500’den fazla farklı virüs suşunu barındırdığı belirtilen virüs bankasının içerisinde koronavirüs ailesinden virüslerin bulunduğunu düşünmek gayet normal. Ancak, virüs bankasında Covid-19 salgınına yol açan SARS-COV-2’nin bulunduğu iddiası sonradan ortaya atılmış bir komplo teorisi.
Biyomühendislik yöntemleriyle yeni virüs formları oluşturmak, virüsleri biyoterör aracı olarak kullanmak mümkün. Ancak, SARS-COV-2’nin laboratuvar kökenli olduğuna dair bir bilimsel bulgu ya da biyoteröre dair herhangi bir iz henüz tespit edilmiş değil.
Çinli yetkililer, ülkenin önde gelen viroloji enstitüsünün salgının merkezindeki şehirde yer almasının, tesadüfi bir durum olduğunu, virüsün taraflarınca oluşturulduğu iddiasının temelsiz bir komplo teorisi olduğunu belirterek virüsün laboratuvarla bağlantılı olduğu iddialarını reddetmişti.
Dünya üzerinde ölümcül virüsler üzerinde araştırma yapılan 40’tan fazla yüksek güvenlikli BSL-4 (Biosafety Level – 4 / 4. biyo-güvenlik düzeyine sahip) laboratuvar bulunmaktadır. Wuhan’daki söz konusu virüs laboratuvarının da BSL-4 seviyesinde güvenlik önemine sahip olduğu belirtilmektedir. Bu durum, laboratuvar dışına sızması durumunda toplum ve çevre için büyük risk oluşturan mikroorganizmalara karşı anılan virüs bankasının gerekli tedbirleri uygulamaya koyduğu çıkarımını yapmamızı sağlıyor.
Öte yandan, Wuhan’ın Viroloji Enstitüsü’nden fotoğraflarda 1.500 farklı virüs suşusunu saklamak için kullanılan buzdolaplarından birinin kapısındaki yalıtım, yeteri derecede güvenli olmadığı nedeniyle eleştiriye tutulmuştu. ABD’nin Pekin Büyükelçiliği tarafından ABD’li bilim diplomatlarının 2018 yılı Ekim ayında Wuhan Viroloji Enstitüsü’ne yaptığı ziyaretler neticesinde laboratuvarda alınan güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğuna yönelik raporlamada bulunduğu bilgisi de basına yansımıştı.
Bu hususları göz önünde bulundurup özetleyecek olursak; sosyal medya kullanıcılarının virüsün insan yapımı olduğu komplo teorisini desteklemek için internetten buldukları 2018’den bir virüs bankası fotoğrafını, içinde koronavirüsün olduğunu öne sürüp -virüs bankasının fonksiyonunu göz ardı edip- paylaştığı anlaşılıyor.