İsrailli Çocukların Füzelerin Üzerine Çeşitli Mesajlar Yazıp İsrail Bayrağı Çizdiği Görülen Fotoğraf 2006 Yılı Temmuz Ayında Lübnan Savaşı Esnasında Kaydedilmiş
20 Aralık 2023 günü itibarıyla, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas’ın saldırılarının ardından İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında en az 8 bini çocuk, 6 bin 200’ü kadın olmak üzere, 19 bin 667 Filistinli öldürüldü, 52 bin 586 kişi de yaralandı.
İsrail’in Gazze ablukasının sürdüğü günlerde İsrailli çocukların Gazze’ye atılacak top mermilerine çeşitli yazılar yazıp imzalarını attığı anı yansıttığı iddiasıyla bir fotoğraf paylaşılmaya başlandı.
“İsrail devletinin çocukları nasıl eğitip radikalleştirdiğini gösteren destansı fotoğraflardan biri” olarak nitelenen görsel şöyle:
İsrailli çocukların Gazze’deki çocukları öldürecek füzelerin üstüne “İsrail’den sevgilerle” yazdığı anı yansıttığı iddiasıyla bahsi geçen fotoğrafı kullanan güncel paylaşım örnekleri şöyle sunulabilir:
3. Dünya Savaşı (@ww3mediaa): “İsrailli çocuklar Gazze’ye atılacak bombaları imzalıyor.”
Vasili Çuykov (@Vasili_Cuykov1):
“İsrail devleti, yeryüzünün en radikal devletidir. Çocuklara, Filistinlilerin üzerine atılacak top mermilerinin üzerine bir şeyler yazdıracak kadar militarize olmuş bu yapıyla uzlaşılamaz. Bugün Arap nefreti dolayısıyla İsrail güzelleyen Hintli meşrepli YATA’cılar başta olmak üzere bilumum köpekçiler ve Mıstıkçılar, yarın İsrail yahut onun müttefiklerinin attığı top mermileriyle bizzat yüzleşecek.”
“israilli çocuklar, Filistinli çocukları ördürmek ve sakat bırakmak için kullanılan bombaların üzerine, isim yazıyor.”
Journalite (@journaIite):
“Israeli children are marking artillery shells which will be fire on Gaza. One of the epic photos showing how Israeli state educates children and radicalizes them.”
“İsrailli çocuklar Gazze’ye atılacak top mermilerini işaretliyor. İsrail devletinin çocukları nasıl eğitip radikalleştirdiğini gösteren destansı fotoğraflardan biri.”
Israeli children are marking artillery shells which will be fire on Gaza.
One of the epic photos showing how Israeli state educates children and radicalizes them. pic.twitter.com/IoSQ5UJd61
— Journalite (@journaIite) November 7, 2023
İsrailli çocukların atılacak top mermilerinin üzerine yazı yazdığı ve İsrail bayrağını çizdiği fotoğraf güncel değil, 2006 yılından.
İmzalanan top mermileri Gazze’deki Filistinlilere değil, Lübnan’daki Hizbullah’a karşı kullanılmış.
Fotoğraf İsrail’in kuzeyinde Lübnan sınırındaki Kiryat Shmona adlı kasaba yakınlarında 2006 yılı Temmuz ayında İsrail ve Hizbullah arasında gerçekleşen Lübnan Savaşı esnasında AP’den Sebastian Scheiner tarafından kaydedilmiş.
Lübnan’daki Hizbullah hedeflerine atılmak için hazırlanan top mermilerinin üzerinde “Nasrallah’a İsrail’den sevgilerle” (“To Nasrallah with love from Israel”) cümlesinin yazılı ve İsrail bayrağının çizili olduğu anlaşılıyor.
Fotoğrafta çocukların top mermileri üzerine yazı yazdığı ve İsrail bayrağını çizdiği görülüyor.
Hizbullah’ın füze saldırısı altında kalan Kuzey İsrail’deki kasabada yaşayan çocukların top mermilerine tam olarak ne yazdığı ise belirsiz.
İsrailli ebeveynlerin çocuklarını başka çocukları öldürecek bombaların üzerine isimlerini yazmayı öğreten İsrailli ebeveynlerin sert şekilde eleştirildiği fotoğrafı kaydeden Sebastian Scheiner, görüntünün arka planı hakkında yorum yapmaktan kaçınmış.
Görgü tanıklarıyla görüştüğünü belirten İsrailli blog yazarı Lisa Goldman ise Lübnan’a yönelik bir nefret söyleminde bulunulmadığı ortamda bombaların üzerine Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’a hitaben çeşitli mesajlar yazan İsrailli ebeveynlerin kalemi çocuklarına verdiğini, çocukların ise top mermileri üzerine İsrail bayrakları çizdiğini belirtmiş.
Fotoğrafın arka planına dair Goldman’ın şahsî internet günlüğünde kullandığı ifadeler şu şekildeydi:
“The little girls shown drawing with felt markers on the tank missiles are residents of Kiryat Shmona, which is right on the border with Lebanon. And when I say “on the border,” I’m not kidding; there’s little more space between their town and Southern Lebanon than there is between the back gardens of neighbouring houses in a wealthy American suburb.”
“Tank füzelerinin üzerine keçeli kalemlerle çizim yapan küçük kızlar, Lübnan sınırındaki Kiryat Shmona sakinleri. “Sınırda” dediğimde şaka yapmıyorum; aralarında çok az boşluk var. kasaba ve Güney Lübnan’ın zengin bir Amerikan banliyösündeki komşu evlerin arka bahçeleri arasında olduğundan daha fazlası.”
“Kiryat Shmona has been under constant bombardment from South Lebanon since the first day of the conflict. It was a ghost town, explained Shelly. There was not a single person on the streets and all the businesses were closed…The noise was terrifying, people were dying outside, the kids were scared out of their minds and they had been told over and over that some man named Nasrallah was responsible for their having to cower underground for days on end.
On the day that photo was taken, the girls had emerged from the underground bomb shelters for the first time in five days. A new army unit had just arrived in the town and was preparing to shell the area across the border. The unit attracted the attention of twelve photojournalists – Israeli and foreign. The girls and their families gathered around to check out the big attraction in the small town – foreigners. They were relieved and probably a little giddy at being outside in the fresh air for the first time in days. They were probably happy to talk to people. And they enjoyed the attention of the photographers.
Apparently one or some of the parents wrote messages in Hebrew and English on the tank shells to Nasrallah. “To Nasrallah with love,” they wrote to the man whose name was for them a devilish image on television – the man who mockingly told Israelis, via speeches that were broadcast on Al Manar and Israeli television, that Hezbollah was preparing to launch even more missiles at them. That he was happy they were suffering.”
“Kiryat Shmona, çatışmanın ilk gününden bu yana Güney Lübnan’dan sürekli bombardıman altında. Shelly, burasının hayalet bir kasaba olduğunu açıkladı. Sokaklarda tek kişi bile yoktu ve bütün işyerleri kapalıydı… Gürültü korkunçtu, dışarıda insanlar ölüyordu, çocuklar korkudan deliye dönmüştü ve onlara Nasrallah adında bir adamın sorumlu olduğu defalarca söylenmişti. günlerce yeraltına çekilmek zorunda kalıyorlar.
Fotoğrafın çekildiği gün kızlar beş gün sonra ilk kez yer altı bomba sığınaklarından dışarı çıkmıştı. Yeni bir ordu birimi şehre yeni gelmişti ve sınır ötesi bölgeyi bombalamaya hazırlanıyordu. Birim, İsrailli ve yabancı on iki foto muhabirinin dikkatini çekti. Kızlar ve aileleri, küçük kasabanın büyük cazibesini, yani yabancıları görmek için toplandılar. Günlerdir ilk kez dışarıda, temiz havada olmaktan dolayı rahatlamışlardı ve muhtemelen biraz da sersemlemişlerdi. Muhtemelen insanlarla konuşmaktan mutluydular. Ve fotoğrafçıların ilgisinden keyif aldılar.
Görünüşe göre ebeveynlerden biri veya birkaçı tank mermilerinin üzerine Nasrallah’a İbranice ve İngilizce mesajlar yazmış. Adı televizyonda şeytani bir görüntüye sahip olan adama, Al Manar ve İsrail televizyonunda yayınlanan konuşmalarında İsraillilere alaycı bir şekilde Hizbullah’ın daha da büyük bir saldırı başlatmaya hazırlandığını söyleyen adama “Nasrallah’a sevgilerle” yazdılar. onlara füzeler. Acı çektikleri için mutluydu.
“The parents handed the markers to the kids and they drew little Israeli flags on the shells. Photographers look for striking images, and what is more striking than pretty, innocent little girls contrasted with the ugliness of war? The camera shutters clicked away, and I guess those kids must have felt like stars, especially since the diversion came after they’d been alternately bored and terrified as they waited out the shelling in their bomb shelters.
Shelly emphasized several times that none of the parents or children had expressed any hatred toward the Lebanese people. No-one expressed any satisfaction at knowing that Lebanese were dying – just as Israelis are dying. Their messages were directed at Nasrallah. None of those people was detached or wise enough to think: “Hang on, tank shell equals death of human beings.” They were thinking, tank shell equals stopping the missiles that land on my house. Tank shells will stop that man with the turban from threatening to kill us.
So, perhaps the parents were not wise when they encouraged their children to doodle on the tank shells. They were letting off a little steam after being cooped up – afraid, angry and isolated – for days. Sometimes people do silly things when they are under emotional stress. Especially when they fail to understand how their childish, empty gesture might be interpreted.”
“Ebeveynler işaretleyicileri çocuklara verdi ve mermilerin üzerine küçük İsrail bayrakları çizdiler. Fotoğrafçılar çarpıcı görüntüler arıyorlar ve güzel, masum küçük kızların savaşın çirkinliğiyle tezat oluşturmasından daha çarpıcı ne olabilir? Kameranın panjurları kapandı ve Sanırım bu çocuklar kendilerini yıldızlar gibi hissetmiş olmalılar, özellikle de oyalanma, bomba sığınaklarında bombardımanı beklerken dönüşümlü olarak sıkılmaları ve dehşete düşmelerinden sonra geldiğinden beri.Shelly, hiçbir ebeveynin veya çocuğun Lübnan halkına karşı herhangi bir nefret ifade etmediğini defalarca vurguladı. Hiç kimse tıpkı İsraillilerin öldüğü gibi Lübnanlıların da ölmekte olduğunu bilmekten memnuniyet duyduğunu ifade etmedi. Mesajları Nasrallah’a yönelikti. Bu insanların hiçbiri tarafsız ya da şunu düşünecek kadar akıllı değildi: “Durun, tank mermisi insanoğlunun ölümü demektir.” Tank mermisinin evime düşen füzeleri durdurmak anlamına geldiğini düşünüyorlardı. Tank mermileri o türbanlı adamın bizi öldürmekle tehdit etmesini engelleyecek.
Bu nedenle belki de ebeveynler çocuklarını tank mermilerinin üzerine karalama yapmaya teşvik ederken pek akıllıca davranmamışlardı. Günlerce kapalı yerde (korkmuş, öfkeli ve izole) kaldıktan sonra biraz ter atıyorlardı. Bazen insanlar duygusal stres altındayken aptalca şeyler yaparlar. Özellikle de çocukça, boş hareketlerinin nasıl yorumlanabileceğini anlayamadıklarında