Çin Halk Cumhuriyeti, ölüm cezası infaz edilen ya da tutuklanan azınlık gruplardan şahıslardan zorla alınan organların ticareti yoluyla önemli ölçüde gelir elde etmekle yaygın şekilde suçlanıyor.
Uluslararası kamuoyu, milletlerarası kuruluşlar, çeşitli ülkelerin sivil toplum kuruluşları, bağımsız araştırmacılar Çin’de insan organ kaçakçılığı ve zorla organ toplanması uygulamalarının izini sürmekte.
Çin’de azınlık gruplardan organların zorla alındığı hâlde “bağış” olarak kaydedilerek başkalarına nakledildiği ya da satıldığı, bazı siyasî mahkûmların sadece organları için infaz edildiği farklı kesimlerce dile getirilmişti.
Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde görev yapan insan hakları uzmanları 2021 yılı Haziran ayında yaptıkları açıklamada, Çin Halk Cumhuriyeti’nde aralarında Falun Gong uygulayıcıları, Uygurlar, Tibetliler, Müslümanlar ve Hristiyanlar gibi azınlık gruplardan tutuklanan ya da toplama kampına alınanlardan rızaları dışında organ alındığı yönünde güvenilir bilgilere ve güçlü kanıtlara erişildiğini duyurmuştu.
Çin’deki organ kaçakçılığı ve nakline ilişkin bir BM soruşturması açılması çağrısında bulunulmuştu.
Çin’de uluslararası kabul görmüş “ölü donör” kuralının ihlâl edilerek, yani donörlerden “beyin ölümü” ilan edilmeden önce kalp ve akciğerler de dahil olmak üzere organların çıkarıldığı tespit edilmişti.
Çin’deki Vicdan Mahkumlarından Zorla Organ Alınmasına İlişkin Bağımsız Mahkeme (The Independent Tribunal into Forced Organ Harvesting from Prisoners of Conscience in China) tarafından 2020 yılında yayımlanan nihaî kararda, mahkumlardan zorla organ toplanması uygulamasının önemli bir süre boyunca sürdürüldüğü sonucu paylaşılmıştı.
Çin Organ Toplama Araştırma Merkezi (China Organ Harvest Research Center) adlı girişim tarafından 2017 yılında yayımlanan rapor da bu yönde bulgulara yer vermişti.
Toplama kamplarında tutulanlar da gözaltı sırasında birçok Uygur Türkünün organlarının zorla alındığını belirtmişti.
Enver Tohti adlı eski Uygur cerrah, çalıştığı hastanede Uygur mahkum ve tutukluların bazı organlarının zorla alınmasının baş hekim tarafından emredildiğini ve kendisinin de verilen bu görevi yerine getirmek zorunda kaldığını söylemişti.
Bazı uzmanlar, Çin’de toplama kamplarında uygulanan kan testi, röntgen ve ultrason gibi muayenelerin mahkûmların organlarının nakil için uygun olup olmadığının anlaşılması amacıyla yapıldığını ileri sürmüş.
New York Times da Çin’in devasa bir DNA veri tabanı oluşturmak için yaptığı kan testlerini Uygurlar dışındaki diğer etnik kökenleri de kapsayacak şekilde genişlettiğini belirtmişti.
David Kilgour, Ethan Gutmann ve David Matas tarafından 2016 yılında hazırlanan rapor, nakil için organ temini amacıyla azınlık nüfusun katledildiğini aktarmıştı.
Konuyla ilgili kapsamlı araştırmaları bulunan Ethan Gutmann, Çin’in toplama kamplarındaki Uygurları organ bankası olarak kullandığı tespitini paylaşmıştı.
Çin Halk Cumhuriyeti yönetiminin, Doğu Türkistan’da toplama kamplarına gönderilen Uygurların organlarını Arap ülkelerine helal organ olarak sattığı, nakil bekleyen Müslüman hastaları ülkeye çekmek için helal organ reklamı yapıldığı, organı alınan kişinin alkol ve domuz eti tüketmemek gibi İslamî kurallara uyduğu ileri sürülmekte.
Çin yönetiminin Uygurların organlarını Arap ülkelerine sattığı iddiasıyla birlikte servis edilen (aslında temsilî olan; ancak, bazı sosyal medya kullanıcılarının ciddiye aldığı) görsellere göz atacak olursak…
“Çin kampları, helal kesim, Uygur kalbi” notunu içeren paketlenmiş insan kalbi görseli “yettesu” mahlaslı sosyal medya kullanıcısı tarafından hazırlanmış.
‘Halal’ Organ Harvesting
The hallmarks of #China:
Incarceration of #Uyghurs in millions. Forced sterilization. Massive population transfers. #Uyghur slavery.
Organ harvesting in massive scale. Selling of tonnes of human hair.#UyghurGenocide pic.twitter.com/Ia4y4SxHDG— yettesu (@YetteSu) March 2, 2021
Üzerinde ay-yıldız ve Çince ibare barındıran paketlenmiş insan kalbi görseli Benjamin Tejero adlı sanatçı tarafından Vice’ın Uygurların organlarının satıldığına dair incelemesi için hazırlanmış.
Morg masasındaki kadavranın ayağında etiketle görüldüğü görsel de Shutterstock adlı stok fotoğraf sitesinden alınan görsel üzerinde oynanarak oluşturulmuş.
“Böbrek Nakli” başlıklı internet sitesi görseli ise Çin dışından gelen şahıslara organ nakli hizmeti verdiğini belirten Çin’in Tianjin kentindeki Lovehandy Healthcare Service adlı firmaya ait.
Doğu Türkistan’da yaşanan zulümle ilgili daha önce hazırladığımız aşağıdaki içeriklere de göz atmak isteyebilirsiniz:
- Doğu Türkistan’da Yaşanan İnsan Hakları İhlâllerini Yansıttığı İddiasıyla Paylaşılan Görseller
- Doğu Türkistan’da Yıkılan Camiler
- Hakan Albayrak, Çin’in Doğu Türkistan’da Uyguladığı Zulmün Boyutunu Yanlış Aktarmış
1 Yorum
I am currently writing a paper that is very related to your content. I read your article and I have some questions. I would like to ask you. Can you answer me? I’ll keep an eye out for your reply.