Japonya’nın 96 milyon vatandaşının COVID-19 mRNA aşıları nedeniyle nanobotlara sahip olduğunu keşfettiği, aşılar nedeniyle OHAL ilân ettiği, Covid-19 için üretilen mRNA aşılarını yasakladığı iddiaları doğru değil
Koronavirüs pandemisi hakkında yayılan yanlış iddiaların önemli bir bölümünün ilginç şekilde Japonya odaklı dolaşıma girdiğine şahit oluyoruz.
2020 yılı başında etkilerini hissettirmeye başlayan Covid-19’a karşı Japonya’da izlenen aşı, maske ve sokağa çıkma yasağı uygulamaları hakkında hâlâ kayda değer sayıda yanlış iddia sosyal medya platformlarında paylaşılıyor.
Bu asılsız iddiaları bir yazıda derleyelim istedik…
Japonya iddia edilenin aksine Covid-19 için üretilen mRNA aşılarını YASAKLAMADI, 2023 mali yılı sonu itibarıyla koronavirüs aşılarının ücretsiz verilmesini sonlandırma kararını aldı.
“Japonya, mRNA Kovid aşılarını kamuya açık olarak yasakladı ve resmi bir hükümet araştırmasının enjeksiyonları ülkedeki ani ölümlerdeki keskin artışla ilişkilendirmesinin ardından diğer ülkeleri de aynı şeyi yapmaya çağırdı.” ifadeleriyle paylaşılan asılsız iddianın kaynağı http://prepareforchange.net uzantılı internet sitesinde yayımlanan yazıda ismi geçen http://evol.news.
1 Nisan 2024 tarihinden itibaren uygulanacak koronavirüs aşılarının maliyetinin kamu bütçesinden karşılanmayacağı duyuruldu.
Japonya’da geçtiğimiz Aralık ayında yeni bir mRNA aşısı için onay alındı.
Japonya iddia edilenin aksine Covid-19 için üretilen mRNA aşılarını YASAKLAMADI, 2023 mali yılı sonu itibarıyla koronavirüs aşılarının ücretsiz verilmesini sonlandırma kararını aldı. pic.twitter.com/9DHUUjppqb
— Malumatfuruş (@malumatfurusorg) March 30, 2024
“Anlık haber analiz” yerine “uydurma” iddia paylaşan profiller de bu asparagası gerçek gibi paylaştı:
Haber Analiz (@Anlik_Analiz): “#SONDAKİKA KAMUOYUNA DUYURU!! “OHAL İLAN ETTİLER ” Japonya, 96 milyon vatandaşının şu anda mikroskobik araştırma sonucu ‘nanobotlara’ sahip olduğunu keşfettikten sonra olağanüstü hal ilan etti; İddiaya göre COVID-19 mRNA aşıları aracılığıyla iletildi.”
Yukarıda aktarıldığı üzere Japonya, 96 milyon vatandaşının COVID-19 mRNA aşıları nedeniyle ‘nanobotlara’ sahip olduğunu keşfetMEdi, olağanüstü hal ilan etMEdi.
Bahgi geçen profil, Japonya’nın eski İçişleri Bakanı Kazuhiro Haraguchi’nin Covid-19 için geliştirilen mRNA aşılarının insanları öldürdüğünü söylediği ve özür dilediği iddiasını paylaştı.
Anlık Haber Analiz (@Anlik_Analiz): “#SONDAKİKA KAMUOYUNA DUYURU!! Büyük İtiraf; “MRNA Aşılarının Öldürdüğünü Kabul Ettiler ” “Hepinizden Özür Dilerim Çok Fazla İnsan Öldü Ve Ölmemeliydi” Japonya’nın Eski İçişleri Bakanı Kazuhiro Haraguchi Covid-19 MRNA Aşıları Hakkında Sessizliğini Bozdu. Bir açılış konuşması sırasında Haraguchi Şunları Söyledi; ” Ölümcül mRNA aşılarının yayılmasının bir sonucu olarak şu anda meydana gelen çok sayıda ölüm için güçlü ve duygusal olarak özür diliyorum. “Covid-19 aşısını yaptırılmaya zorlanan ailelerin hissettiği kayıplara değinerek derin bir üzüntü içerisindeyim””
İşbu iddia da aşı karşıtlığı ile bilinen The People’s Voice adlı internet sitesinin 31 Mayıs 2024 günü yayımladığı “Japon Lider Aşı Olmayanlardan Özür Diledi: ‘Haklıymışsınız, Aşılar Milyonlarca Sevdiğimiz İnsanı Öldürüyor'” (“Japanese Leader Apologizes to the Unvaccinated: ‘You Were Right, Vaccines Are Killing Millions of Our Loved Ones’“) başlıklı içeriği ile yaygınlaştı.
Japonya Parlamentosu üyesi ve eski İçişleri ve İletişim Bakanı Kazuhiro Haraguchi, Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği pandemi antlaşmasını protesto etmek için Tokyo’da düzenlenen bir miting sırasında yaptığı konuşmada kullandığı ilgili ifadelerin Türkçemize çevirisi şu şekilde:
“Bu biyolojik silah benzeri nesnenin sonucu olarak ölenlere içten taziyelerimi sunmak istiyorum. Kaybedilmemesi gereken hayatlar kaybedildi. Parlamenterlerden biri olarak hepinizden özür dilemek istiyorum. Durdurulmalıydı. Ölmemesi gereken insanlar var. Ve ülke çapında dolaşırken, çok sağlıklı olmasına rağmen ayakta duramayan, yürüyemeyen, okula veya işe gidemeyen insanlar var. Kurtarılabilecek hayatları kurtarmayan bu hükümeti devirelim!”
Japon politikacı konuşmasında kendi adına bir milletvekili olarak özür dilediği konuşmasında iddia edildiği gibi “milyonlarca kurban” gibi bir atfa yer vermemiş; ancak, genel olarak Covid-19 aşılarının aşı olanlarda sakatlığa ve ölüme neden olduğunu ileri sürmüş.
Eski bakan ve parlamento üyesinin bu söylemi ve özrü, Japon devletinin resmî pozisyonunu temsil etmiyor. Tokyo hükümetinin resmî pozisyonu aşı karşıtı değil. Japonya devleti, Covid-19 aşılarının insanları öldürdüğünü açıklamadı. Aşıların aşılanmamış Japon nüfusundan özür dilenmiş değil.
COVID-19 aşılarının milyonlarca insanı öldürdüğü iddiası asılsızdır. Bilimsel çalışmalardan ve aşı gözetim verilerinden elde edilen kanıtlar, COVID-19’a karşı aşılanmış kişilerin aşılanmamış kişilere göre ölme olasılığının daha yüksek olduğunu göstermiyor. Aksine, aşılamanın, aşılamadan çok daha yüksek bir sağlık sorunu riski oluşturan COVID-19’dan kaynaklanan ciddi hastalık ve komplikasyon riskini azaltarak ölüm oranını azalttığını göstermektedir.
Japon virologların “Tüm Kovid-19 varyantlarının biyolaboratuvarlarda tasarlandığını ve nüfus azaltma planının bir parçası olarak kasıtlı olarak piyasaya sürüldüğü sonucuna varıldı” çıkarımında bulunduğu iddiası da gerçeği yansıtmıyor.
İddianın kökeni paylaştığı asılsız içeriklerle tanınan The People’s Voice adlı internet sitesi.
Osaka Üniversitesi’nden (Immunology Frontier Research Center) Atsuki Tanaka ve Kyoto Üniversitesi’nden (Institute for Virus and Frontier Medical Sciences) Takayuki Miyazawa “Unnatural evolutionary processes of SARS-CoV-2 variants and possibility of deliberate natural selection” başlıklı -Omicron varyantına odaklanan- çalışmalarında SARS-CoV-2 virüsünün yapay olduğuna dair bir sonuca yer verilmemiş.
Japonya’da 96 milyon vatandaşının kanında Covid-19 mRNA aşısı sonrası ‘nanobot’ların bulunduğu, bu nedenle olağanüstü hâl ilan edildiği de aynı internet sitesinin uydurması.
International Journal of Vaccine Theory, Practice, and Research (IJVTPR) adlı Japonya kökenli şaibeli yağmacı şaibeli dergide yayımlanan, bir pratisyen hekim ve dilbilimci tarafından hazırlanan uyduruk makalede 3 hafta bekletilen kullanılmayan aşı şişeleri incelendiğinde nano ölçekli parçacıklar bulunduğunu, bu parçacıklara enerji verildiğinde otomatik olarak “diskler, zincirler, spiraller, tüpler ve dik açılı yapılar” oluşturduğu ileri sürülmüş.
Japon bilim insanları, bir bildiri yayımlayarak COVID-19 aşılarını tıp tarihinin en ölümcül ilacı olarak nitelendirMEdi. Japonya hükûmetinin ve ülkedeki herhangi bir Japon sağlık kuruluşunun bu yönde bir beyanına rastlanamıyor. Japonya’da Covid-19 aşıları hâlâ öneriliyor. The People’e Voice adlı asparagas merkezinin uydurma içeriğinde kullanılan fotoğraf 14 Temmuz 2021 günü Myanmar’da kaydedilen Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirenler için düzenlenen törende kaydedilmiş.
Yukarıda alıntılanan hesap, yine aşı konulu yanlış aktarımda şöyle bulundu:
Anlık Haber Analiz (@Anlik_Analiz): “#SONDAKİKA “Hak bir Genel Başkanı Erkan Trükten @ErkanTrukten Haklı Çıktı ” “Japon bilim insanları çarkıcı bir açıklama yaptı” Covid-19 aşılarının Tıp tarihinin en ölümcül ilacı olarak nitelendirerek bu küresel sağlık krizine yol açan kişilerin yargılanması gerektiğini söyledi”
Koronavirüs pandemisi sürecinde Japonya’nın aşı, maske ve sokağa çıkma yasağı gibi uygulamaları hakkında yayılan yanlış iddialara ilişkin hazırladığımız incelemeler de şu şekildeydi:
Japonya’da Covid-19 Pandemisine Karşı Aşı, Maske ve Sokağa Çıkma Yasağı Gibi Uygulamaların Bulunmadığı İddiası Doğru Değil
Bilim inkârcılarının son zamanlarda sıkça Japonya’da aşılama, maske yasağı, sokağa çıkma kısıtlaması gibi uygulamaların olmadığını öne sürdüklerini görmekteyiz. Bu yazımızda bu iddiaların gerçekliğini inceleyeceğiz.
Bahsedilen iddiaların yer aldığı bazı sosyal medya paylaşımlarına bakacak olursak:
– Japonya Nüfus: 126 milyon
– Aşılama Yok
– Maske Yasağı Yok
– Sokağa Çıkma Yasağı Yok Kısıtlama Yok
Günlük 5000 Vaka
– Türkiye Nüfus: 83 Milyon
– Aşılama Var
– Maske Yasağı Var
– Haftasonları, Haftaiçleri Sokağa Çıkma Yasağı Var Kısıtlama Var
Günlük 63.000 Vaka
İddianın gerçeği yansıtmadığını başlıklar halinde inceleyerek ortaya koyalım…
Aşılama
Aşılamanın 17 Şubat tarihinde başladığı Japonya’da, Pfizer-BionTech aşısı uygulanmaktadır ve bugüne kadar 2.5 milyondan fazla insanın aşılandığı bilinmektedir. Dolayısıyla paylaşımlarda yer alan “Japonya’da aşı yapılmadığı” iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır. Aşılamaya sağlık çalışanları ve 65 yaş üzeri kimseler ile başlanan ülkede, Eylül 2021 tarihi itibarıyla 16 yaş ve üzeri tüm vatandaşların aşılanmış olması planlanmaktadır. Dolayısıyla süreç içerisinde birtakım aksaklıklar yaşansa da ülkede aşılama çalışmaları devam etmektedir.
Maske Kullanımı
Japon Hükûmeti, bazı durumlar ve mekânlar haricinde maske kullanımını zorunlu tutmamıştır; ancak bu, ülkede maske kullanılmadığı anlamına gelmemektedir. Hatta Japonya, %86’lık bir oran ile en fazla maske kullanan ülkelerin başında gelmektedir. Ülkede maske kullanımının zorunlu olmamasının nedeni, insanların maskeleri bir zorunluluğa gerek duymadan kullanmasından kaynaklanmaktadır. Öyle ki, Uzak Doğu ülkelerinde yaşayan kimselerin, pandemi öncesi dönemde dahi maske kullanım oranlarının oldukça yüksek olduğu bilinmektedir. Bu maske kullanma alışkanlığı da herhangi bir zorunluluk getirilmesine gerek bırakmamaktadır ve hiç şüphesiz koronavirüsün yayılımını önemli ölçüde engellemektedir.
Toplu ulaşım araçlarının kullanımı gibi riskin fazla olduğu bazı durumlarda ise maske kullanımı zorunlu tutulmuştur. Ayrıca Japon Hükûmeti, maskenin hastalığın yayılmasını engellediğini halka çeşitli yollar ile açıklayarak maske kullanımını teşvik etmektedir.
Sokağa Çıkma Yasağı ve Kısıtlamalar
Japonya’da yöneticiler, olağanüstü hâl ilan etme yetkisine sahiptir; ancak insanlar buna uymadığı takdirde, yasalar gereği herhangi bir cezai işlem yapılamamaktadır. Buna rağmen yöneticilerin mağazaları kapatma ve evde kalma gibi kısıtlamaları kapsayan bu olağanüstü hâl ilanlarına, halk tarafından genellikle uyulmakta ve hareketlilik azalmaktadır.
Bu zamana kadar ülkenin farklı bölgelerinde, vaka sayılarına göre barlar, restoranlar ve sinemaların akşam 20.00’da kapatılması gibi çeşitli kısıtlamalar uygulanmıştır.
Vaka sayılarının artması ile beraber, ülkedeki en büyük şehirlerden olan Tokyo ve Osaka’da önümüzdeki pazar günü (25 Nisan 2021) başlayıp 11 Mayıs 2021 tarihine kadar sürecek olan bir olağanüstü hâl ilan edilmiştir. Bu olağanüstü hâl, kalabalık etkinliklerin yasaklanması ve toplu ulaşımın erken sonlandırılması gibi kısıtlamaları içermektedir. Ülkede pandemiden dolayı daha önce de benzer uygulamalar yapılmıştı.
Japonya’da kısıtlamaların ve yasakların diğer ülkelerdeki kadar çok olmaması, insanların maske takmayıp mesafeye uymadıkları anlamına gelmemektedir; bilinçli insanların, yasaklara gerek olmadan üzerlerine düşenleri yerine getirebildiğini göstermektedir.
Özetle, Japonya maskeyi en çok kullanan ülkelerden olup ülkede aşılamalar devam etmekte ve çeşitli kısıtlamalar da uygulanmaktadır; iddialar, gerçekleri yansıtmamaktadır.
Japonya’da Aşıların Tanıtımı ile Uygulanmasının Durdurularak Ivermektin Kullanımına Geçildiği ve Covid-19’un Durdurulduğu İddiası DOĞRU DEĞİL
Koronavirüs salgını karşısında Japonya’da yetkililerin aşıların kullanımını sonlandırdığı, bunun yerine parazit önleyici bir ilaç olan Ivermektin (Ivermectin) kullanımına geçtiği ve Covid-19’u durdurmayı başardığı palavrası geçtiğimiz günlerde sosyal medyada dolaşıma sokuldu.
Hatalı aktarım içeren paylaşımlardan örnekler şu şekilde aktarılabilir:
Cemil Can (@cemilcan5834): “BOMBA HABER ‼️ Japonya aşıların tanıtımını bıraktı Ivermektin’e geçti ve neredeyse bir gecede COVİD’İ durdurdu ‼️ @aDilipak @secondvirus @Mehmetali_Onel @ufukcoskunn”
CrowKing2016: “Japonya bütün aşılamaları durdurup. İvermektin’e geçmiş vee 1 AYDA ςονιτ İLLETİNİ SİLMİŞ SÜPÜRMÜŞ!”
Paylaşılan yanlış iddianın kökeni Hal Turner Radio Show adlı internet sitesinde “Japonya Aşı Uygulamasını Bıraktı, Ivermectin’e Geçiyor, Covid’i Neredeyse Bir Gecede Sonlandırdı” )”Japan drops vax rollout, goes to Ivermectin, ENDS COVID almost overnight“) başlıklı yazıya dayanıyor.
Japonya’da aşı uygulaması tamamen sonlandırılmış değil. Japonya Sağlık Bakanlığı internet sitesinde COVID-19 aşı programının düşürüldüğüne dair bir aktarım yer almıyor. Japonya’da, bazı aşı şişelerindeki kontaminasyonun ardından önlem olarak geçtiğimiz Ağustos ayında Moderna aşısının uygulanması birkaç günlüğüne askıya alınmıştı. Ancak bu duraksamanın ardından Covid-19 aşısı uygulaması devam ettirildi. Hâlihazırda Japonya nüfusunun % 70’ı tamamen aşılanmış vaziyette. Japonya nüfusunun %77’si 1 Kasım 2021 tarihi itibarıyla en az bir doz Covid-19 aşısı almış durumda .Ülkede hükümet ve Sağlık Bakanlığı koronavirüs aşısı konusunda Japon halkını teşvik etmeyi sürdürmektedir.
Her ne kadar (kısıtlamaların ve aşı uygulamasının etkisiyle) vaka sayılarında son 2 ayda kayda değer gerileme sağlanmış olsa da Japonya’da koronavirüs salgını tamamen durdurulabilmiş değil (Günlük 100 bin kişide 4 vaka ortalaması ile 1 Kasım 2021 günü 815 vaka tespit edilmiş. 19 Ağustos 2021 günü görülen 25.851 vaka zirve noktaydı).
Japonya, Covid-19 tedavisi için Ivermektin’i henüz onaylamadı. Japonya’nın ilaç düzenleyicisi görevini yürüten İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun (Pharmaceuticals and Medical Devices Agency – PMDA) yayımladığı Covid-19 tedavisinde kullanımı uygun görülen (Remdesivir, Baricitinib, Casirivimab, Imdevimab ve Sotrovimab’ın yer aldığı) ilaç listesinde Ivermektin bulunmamaktadır. Bu parazit önleyici ilaç, Japonya’da da henüz klinik deneme aşamasındadır.
Ivermektin, Covid-19 tedavisinde kullanımı gündeme gelen ilaçlardan biri. Ivermektin’in özellikle aşı karşıtı gruplarca Covid’e karşı “mucizevi ilaç” olarak görüldüğü biliniyor. Bazı uzmanların Ivermektin’in Covid-19 tedavisinde kullanımı yönünde öneride bulunduğu görülüyor.
Bilim insanları SARS-COV-2’ye karşı İvermektin’in etkinliği hakkında araştırmalarını hâlen sürdürmektedir. (İşbu yazı tarihi itibarıyla) Bit, uyuz, nehir körlüğü gibi parazit istilalarını tedavi etmek için kullanılan bu antiparaziter ilacın Covid-19’a karşı etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmış olmadığı gibi Covid-19 tedavisinde kullanımı resmî kurumlarca onaylanmış değil.
ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) bu ilacın Covid-19’a karşı kullanılabilmesi için yeterli veri olmadığı değerlendirmesinde bulunmuştu.
ABD’nin sağlık ajansı olan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) ve FDA, Ivermektin kullanımına karşı uyarıda bulunmuş ve Covid-19 hastalarında kullanılmasına izin verilmediğini veya onaylanmadığını belirtmişti.
Ivermektin’in ABD’de giderek yaygınlaşan kullanımına ilişkin ilgili sosyal medya paylaşımında FDA “Sen bir at değilsin. Sen bir inek değilsin. Cidden, durun.” ifadelerini kullanmıştı.
Bağımsız bilim insanlarından oluşan bir grubun yaptığı inceleme, Ivermectin’in Covid’e karşı kullanımı konusunda yapılan 26 büyük ölçekli deneyin üçte birinden fazlasının ya çok ciddi hatalar içerdiğini ya da sahtekarlık yapılmış olması ihtimalinin yüksek olduğunu, geri kalanların hiçbirinin de ikna edici bir sonuca varamadığını aktarmıştı.
Nobel Ödüllü Japon Profesör Tasuku Honjo’nun Koronavirüsün Doğal Olmadığını ve Çin Tarafından Üretildiğini Söylediği İddiası Asılsız
Nobel ödüllü Japon bilim insanı Tasuku Honjo, Wuhan Viroloji Enstitüsü’nde çalışmadı, koronavirüsün “icat edildiğini” ya da “insan yapımı” olduğunu söylemedi. Bu asılsız iddianın kökeni Prof. Honjo’yu taklit eden bir Twitter profiline dayanıyor. Nobel Ödülü sahibi Tasuku Honjo, kendi adı kullanılarak uydurulan “virüs insan yapımı” iddialarıyla hiçbir ilgisi olmadığını açıkladı.
Nobel Ödüllü Japon Profesör Tasuku Honjo’nun Koronavirüsün İnsan Yapımı Olduğunu Söylediği İddiası