Bulunmaz Hint Kumaşı Deyiminin Kökeninin İngilizlerin İşgal Ettikleri Hindistan’da Üretilen Hint Kumaşlarının Kendi Ürünlerine Rakip Olmaması İçin El Tezgâhlarında Kumaş Dokuyan Hintli Çıkrıkçıların Parmaklarını Kesmesine Dayandığı İddiası Gerçek Dışı

Yanlış İddia

 

“Kıymetli, paha biçilmez, nadir bulunan” anlamında kullanılan “bulunmaz Hint kumaşı” ifadesinin kökeninin İngilizlerin işgâl ettikleri Hindistan’ın tekstil ürünlerinin kendi mallarına rakip olmaması için 40 bin Hint ustanın parmaklarını kestirmesine dayandığı yönündeki anlatıyı ele alacağız.

Bu iddiayı aktaran ve yaygın şekilde alıntılanan metin şu şekilde:

“Böylece Britanya 1803’e gelindiğinde -Pencap bölgesi hariç- ülkenin hepsini sömürgeleştirdi. Pamuk üretimi oldukça kazançlı bir sektördü. Hindistan’ın verimli topraklarında ucuz işgücüyle üretilen pamuklar gemilerle İngiltere’ye götürülüyor ve kumaş yapılıyordu. Tekstil fabrikalarında üretilen bu kumaşların yine Hindistan’a pazarlanması planlanmıştı. Ancak bu girişim İngilizlerin büyük bir hayal kırıklığı yaşamasına yol açtı. Çünkü Hintliler, İngiliz kumaşını beğenmiyor ve daha pahalı olduğu halde yerli ürünleri almayı tercih ediyorlardı. Ülkede bir türlü ithal kumaş kullanımı yaygınlaşmıyordu. Peki, ne yapmalıydı?

 

Şirket yönetimi çok caydırıcı bir yönteme başvurdu. El tezgâhlarında kumaş dokumalarını engellemek için Hintli çıkrıkçıların parmaklarını kestirdi. Düğüm atmalarını engellemek amacıyla özellikle de başparmakları kesilmişti. Eli ve kolu kesilenler de vardı. Bunlar üç beş kişi de değildi. Neredeyse 100 bin kişi bu caniliğe kurban gitmişti. Neticede Hint kumaşı birden ortadan yok oldu ve pazar tamamen İngiliz ürünlerine kaldı. Açgözlü kapitalizm yine kazanmıştı!”

 

Söz konusu iddiayı aktaran paylaşımlardan örnekler:

 

“Hint kumaşı isteyenin parmakları kesildi. Hindistan’ı 1612’de işgal eden İngilizler, Hint kumaşlarının kendi ürünlerine rakip olmaması için, el tezgâhlarında kumaş dokuyan Hintli çıkrıkçıların parmaklarını kestiğini biliyor muydunuz?”

 

hint kumaşı isteyenin parmağı

 

“Hindistan’ı 1612’de işgal eden İngilizler, Hint kumaşlarının kendi ürünlerine rakip olmaması için, hint kumaşı tezgâhlarında elleriyle hint kumaş dokuyan 100.000 Hintli çıkrıkçının parmaklarını kestirmişlerdir. “Bulunmaz Hint kumaşı” sözü de buradan gelmektedir.”

 

ingilizlerin hintlilerin parmaklarını kestirdiği iddiası

 

“İngilizler Hindistanı işgal ettiklerinde kendi tekstil mallarını rakipsiz kılmak için Hint tekstil sanayisini ayakta tutan 40 bin ustanın parmaklarını kesmişler. Bulunmaz hint kumaşı deyimi buradan gelir.”

 

ingilizler hindistanı işgal ettiklerinde

 

Bulunmaz Hint Kumaşı Deyişinin Anlamı

Krem renginde, pişmiş ipekle dokunmuş, bürümcüğe benzer bir dokumaya sahip olan Hint kumaşı, değerli bir tür olduğu için Türkçemizde “bulunmaz Hint kumaşı” şeklinde bir deyişe konu olmuştur (Zeki Tez (2009). Tekstil ve Giyim Kuşam Sanatının Kültürel tarihi. Doruk Yay.)

Deyişin kullanımına örnekler sunacak olursak:

 

“Şimdi diyeceksiniz ki, Bertrand denilen adam herhalde bulunmaz Hint kumaşı, müthiş bir erkek , yakışıklı , kültürlü ya da varsıl , yani hiç olmazsa bir özelliği var ki kadınlar tarafından paylaşılamıyor. Ne gezer!”

(Mine G. Kırıkkanat (2005). İyi Kötü Kadın)

 

“Bu bay Abdülkerim bu kadar bulunmaz Hint kumaşı mi ki ona kızınızı vermek için adeta bir servet feda ediyorsunuz?

(Cevat Fehmi Başkut (1972). Büyük Şehir: Oyun, Perde 3)

 

“Çünkü Avrupa Birliği “ bulunmaz Hint kumaşı ” değildir . AB’nin herhangi bir alanda kaydettiği başarıları, onun dışında olan ülkeler de gerçekleştirebilmektedir.”

(Cihan Dura (2005). Düşmanı Çağırdılar, Satıldık, Uyanın!)

 

“Cevabımı heyecanla bekledi . Sustuğumu görünce : Doğrusu, diye ekledi; bulunmaz Hint kumaşı değilim!”

(Kerime Nadir (1978). Zambaklar Açarkan)

 

Sonra bulunmaz hint kumaşı lafbilirliğindi
Beni yüzyıllık kümesine dadandıran tilki

(Cemal Süreya (1966). Gazel. Üvercinka)

 

“Kendini bulunmaz Hint kumaşı sanmak” şeklinde de kullanılabilmektedir. “Bulunmaz Hint kumaşı” deyimi Türkçemizde bazen “bulunmaz Bursa kumaşı” şekline de bürünebilmektedir.

“Bulunmaz Hint kumaşı” ifadesi, arzı kısıtlı olması nedeniyle az ve zor bulunan kaliteli kumaş türü üzerinden benzetme yapan bir deyimdir.  Bu deyim, tarihte Hindistan’ın nadide kumaşları üretildiği bir coğrafya olmasını yansıtmaktadır.

Değerli Pencâp hint kumaşlarının deniz ya da karayolu vasıtasıyla ithâl edilerek Osmanlı pazarlarında tüketime sunulmak üzere satışa sunulduğu bilinmektedir (Serap Yılmaz (1992). “Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğu ile Ekonomik İlişkileri: XVIII. Yüzyılın İkinci Yarısında Osmanlı-Hint Ticareti ile İlgili Bir Araştırma Fransız Arşivlerinden I“. Belleten, Nisan 1992, Cilt LVI – Sayı 215).

 

Az Bulunan Ve Değerli Kumaş Atfına Farklı İfadelerde De Rastlanabiliyor

Hint kumaşı başka sözlü kültür ürünlerinde de zaman zaman karşımıza çıkmaktadır. Örneğin, “Vardım Hint Eline Kumaş Getirdim” adlı türkü, sevgili için yapılan fedakârlığı “Hint kumaşı” teminiyle benzeştirmektedir (Tarihte Türk-Hint İlişkileri Sempozyumu (2002). Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara).

Bahsi geçen Erzincan türküsünün dizeleri şöyledir:

Vardım Hint Eline Kumaş Getirdim
Açtım Bedestanı Sattım Oturdum
Sen Benim Başıma Neler Getirdin
Ben Senin Kahrını (Derdini) Çekemem Gönül

Eline Aluben Sazlar İstersin
Göllerde Ördeği Kazlar İstersin
Benden Mahbub Gelin Kızlar İstersin
Ben Senin Kahrını (Derdini) Çekemem Gönül

Kara Bulut Gibi Göğe Ağarsın
Sulu Yağmur Gibi Yere Yağarsın
O Yâr Senin Değil Ne Çok Bakarsın
Ben Senin Kahrını (Derdini) Çekemem Gönül

 

 

Benzer şekilde, dilimizde tekstil terimlerinin kalitesine atıf yapan birçok atasözü ve deyim mevcuttur. Örneğin, “İngiliz sicimi ile asılmak” gibi deyimler ya da “adam adamdır olmasa da pulu, eşek eşektir atlastan olsa çulu“, “üvey öz olmaz, kemha bez olmaz“, “sabırla koruk helva olur, dut yaprağı atlas” gibi atasözleri kumaş ya da ip kalitesinin yüksekliğine ışık tutmaktadır (Alper Gürarslan (2012). “Tekstilcilerden Türk Diline Armağanlar”. Türk Dili).

 

hint kumaş

 

Bulunmaz Hint Kumaşı Deyiminin Kökeni İngilizlerin Hintlerin Parmaklarını Tekstil Ürünlerine Rekabet Oluşturmaması İçin Kesmesine Dayanmıyor

Bulunmaz Hint kumaşı deyiminin kökeni, kumaşı imâl eden Hint ustaların parmaklarının kesilerek arzının azaltılması değil, temini konusunda yaşanan güçlük kaynaklı. İfadenin kökenine dair bu iddia, İngilizlerin Hint ustaların parmaklarını rekabeti önlemek adına kestiği iddiasıyla ilişkilendirilerek öne sürülmüş.

Ancak, İngilizlerin 17. yüzyılda Hindistan’ı işgal ettiklerinde kendi tekstil mallarını rakipsiz kılmak için Hint tekstil sanayisini ayakta tutan 40 bin ustanın parmaklarını kestikleri iddiasının ise gerçeği yansıtmadığı biliniyor.

Hint kumaş ustalarının başparmaklarının kesildiği ya da dokuma tezgâhlarının kırıldığı iddiası kanıtlarla desteklenmemiş vaziyette olup, mantığa da aykırıdır.

20. yüzyıl öncesinde kaleme alınan eserlerde İngilizlerin Hint dokumacıların parmaklarını kestiğine yönelik bir atfa rastlanamamaktadır. Örneğin, Dadabhai Naoroji’nin 1901 yılında yayımlanan 617 sayfalık “Poverty and Unbritish Rule in India” adlı kitabında da parmakları kesilen dokumacılara değinmemektedir.

1858 yılına kadar yönettiği Hindistan’da dokunan tekstil ürünlerinin İngiltere’ye ihracatından kâr elde eden Doğu Hindistan Şirketi’nin (East India Company) aslında en büyük korkusu sömürgesinde meydana gelecek bir ayaklanmaydı (William G. Clarence-Smith (2018). “The Industrialization of the Developing World and Its Impact on Labour Relations, 1840s to 1940s” Hofmeester, Karin & Pim de Zwart (eds.), Colonialism, Institutional Change, and Shifts in Global Labour Relations. Amsterdam: Amsterdam University Press, 2018 DOI: 10.5117/9789462984363/CH02). Sömürdüğü ülkedeki üretimin anakaraya ihracatıyla kâr eden firmanın yerel üreticilerin arzını kısıtlaması ticarî mantıkla uyuşmamaktadır.

Öte yandan, Hint dokumacıların parmaklarının kesilmesine ilişkin referansların Bengal’de mecazî anlamda kullanıldığı aktarılmaktadır.

Jasleen Dhamija, “Hindistan’ın Bölgesel Dokumacıları” (“Regional Weavers of India”) başlıkla çalışmasında Doğu Hindistan’da İngilizlerin Machester’dan gelen makine yapımı tekstil ürünlerini yaygınlaştırmak için Hint dokumacıların parmaklarının kesildiği iddiasının asılsız olduğunu aktarmıştır. Dhamija, bu iddianın aslında ucuz İngiliz sanayi ürünlerinin gelişiyle birlikte geçinmek için tek kaynaklarını kaybeden Hintler için kullanılan bir metafora dayandığını belirtmektedir (Jasleen Dhamija (1989). “Regional Weavers of India”. Imagining India: Essays on Indian History. By Ainslee T. Embree. New York: Oxford University Press. Sf: 142)

Doğu Hindistan Şirketi’nin monopol olabilmek için başka şirketlere yapılan satışlara koyduğu vergiyi ödeyemeyen yerel dokumacıların şirketin fabrikalarında çalışma cezasından kurtulmak için bazı ustaların kendi parmaklarını kestiği de öne sürülmüştür.

Bu iddiaya “Considerations on India Affairs” (1772. Sf: 194) adlı kitabında yer veren William Bolt’un aktarımı İngilizlerin Hindistan’ın yerel tekstil üretimini sonlandırmaya değil, tekel güce erişebilmek için dokumacıları kendileri için çalışmaya zorladıklarını ortaya koymaktadır.

 

hintli dokumacılar parmaklarını kesti iddiası

 

Romesh Chunder Dutt’a ait “The Economic History of India Under Early British Rule” (1902. Vol I) adlı kitapta da bu iddiaya yer verilmiştir.

 

hintli dokumacıların parmaklarını kestiği iddiası

 

Ezcümle; İngilizler Hindistanı işgal ettiklerinde kendi tekstil mallarını rakipsiz kılmak için Hint tekstil sanayisini ayakta tutan 40 bin ustanın parmaklarını kestiği, bulunmaz hint kumaşı deyiminin buradan geldiği iddiası gerçeği yansıtmıyor.

 

1 Yorum

  1. Canan Göger Reply

    Minareyi çalan kılıfını hazırlar…
    Kestim mi diyecekti?

Yorumunuzu yazınız...