Titanik adlı filmde aktarılan Jack (Leonardo DiCaprio) ve Rose’un (Kate Winslet) trajik aşk hikâyesi gerçek yolculara dayanmıyor

 

Daha önce, döneminin insan yapımı en büyük ve gösterişli gemisi RMS Titanik’in ilk yolculuğunda 15 Nisan 1912 gecesi bir buz dağına çarparak batmasıyla ilgili bazı iddialara değinmiştik. Titanik gemi kazasından kurtulan Bingöllü aileye ait olduğu ve 1912 yılında kaydedildiği iddiasıyla paylaşılan fotoğrafı ve Titanik’e bilet alıp gemiye binmeyerek kurtulan tek kişinin Prof. Dr. Besim Ömer Akalın olduğu iddiasını ele almıştık. Bugünkü konumuz 1997 yılında vizyona giren Titanik adlı filmde Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet tarafından canlandırılan Jack Dawson ve Rose Dawson Calvert (Rose DeWitt Bukater) karakterlerinin ve aşk hikâyelerinin gerçek olduğu iddiası…

 

Öncelikle Titanik faciasını ve Titanik’te yaşanan kaosu etkileyici bir şekilde aktaran filmi hatırlatalım…

 

1912’de yapımı tamamlandığında dünyanın en büyük buharlı yolcu gemisi olan ve “batmaz gemi” olarak nitelenen Titanic, Southampton’dan New York’a gerçekleşen ilk seferinin dördüncü günü olan 14 Nisan 1912 Pazar günü saat 23:40’ta bir buzdağına çarptıktan yaklaşık 2 saat 40 dakika sonra batmıştı.

 

titanik batti haber
16 Nisan 1912 tarihli New York Times

 

1912 yılında Atlantik Okyanusu’nun ortasında bir buzdağına çarparak 1.500’den fazla kişinin ölümüne neden olan RMS Titanic’in trajik öyküsü, senaristliğini ve yönetmenliğini James Cameron’ın üstlendiği Titanik (Titanic) adlı filmde ikonik bir şekilde anlatıldı.

Titanik’in batışını konu edinen epik romantik dram türündeki Titanik gösterime girdiği 1997 yılında gişe rekorları kırdı ve 11 dalda Oscar kazanarak tüm zamanların en çok ödül alan filmlerinden biri oldu.

 

titanik-afis

 

Etkileyici hikâyesi, çarpıcı görsel efektleri ve müzikleriyle sinema tarihinde iz bırakan bir film olarak kabul edilen Titanik’in konusu şöyle:

 

İZLEMEYENLER İÇİN UYARI: SÜRPRİZ BOZAN (SPOILER) İÇERİR

 

 

“Hikâye, genç ve özgür ruhlu bir ressam olan Jack Dawson (Leonardo DiCaprio) ile üst sınıftan güzel bir genç kadın olan Rose DeWitt Bukater (Kate Winslet) arasında geçer. Rose, zengin nişanlısı Cal Hockley (Billy Zane) ile Titanic’e binerken, Jack ise ekonomik olarak sınırlı imkanlara sahip bir şekilde gemiye bilet alarak yolculuğa katılır.

 

Rose ve Jack, gemide bir tesadüf eseri karşılaşırlar ve hızla birbirlerine çekerler. İkisi arasında güçlü bir aşk başlar, ancak sosyal sınıflarının ve Rose’un zoraki nişanlısının varlığı bu ilişkiyi zorlaştırır. Bir yandan romantizm yaşanırken, diğer yandan ise gemi buzdağına çarpar ve Titanic batmaya başlar.

 

Filmin ikinci yarısında, büyük felaketin ortasında Rose ve Jack hayatta kalmak için mücadele ederler. Tüm kaosun içinde, geminin batışını ve insanların umutsuzca kurtulma çabalarını izleriz. Bu sırada, Rose’un nişanlısı Cal ve Rose’un annesi Ruth (Frances Fisher) gibi diğer karakterler de hayatta kalmak için çeşitli stratejiler izlerler.

 

Sonunda, gemi tamamen suya gömülürken, Rose ve Jack son bir umutla deniz üzerinde yüzerler. Ancak Jack, Rose’u kurtarmak için kendini feda etmek zorunda kalır ve donarak hayatını kaybeder. Rose, Jack’in anısını yaşatmak için ona ait bir taş olan “Kalp Of The Ocean” isimli mücevheri suya atar.

 

Film, olayın üzerinden yıllar geçtikten sonra yaşlı bir Rose’un (Gloria Stuart) hatıralarını anlatmasıyla son bulur.”

 

 

Titanik’teki Jack ve Rose arasındaki aşk hikâyesi tamamen kurgu olsa da sosyal medya platformlarında ve internet forumlarında sıklıkla “gerçek Jack ve Rose”a ait olduğu iddiasıyla bazı fotoğrafların paylaşıldığı görülüyor.

 

“Jack ve Rose gerçek hayatta” ya da “Titanic’te ki gerçek Jack ve Rose” gibi ifadelerle paylaşılan kolaj şu şekilde:

 

gercek-jack-ve-rose-iddiasi

 

Hatalı aktarım içeren paylaşımlar da şöyle örneklenebilir:

 

 

 

Titanik’teki “gerçek Jack”e ait olduğu iddiasıyla fotoğrafı kullanılan erkek, John Borland Thayer Jr. (24 Aralık 1984 – 20 Eylül 1945) adlı Titanik yolcusudur. John Borland Thayer III, gemi bir buzdağına çarpıp battıktan sonra hayatta kalan birinci sınıf bir yolculardan biriydi.

Kolajdaki diğer fotoğraf ise Rose DeWitt Bukater’in esinlendiği Beatrice Wood’a ait olduğu iddiasıyla kullanılmış.

 

gercek-jack-ve-rose-iddiasi

 

Gerçek felaketi konu edinse de Titanik’te aktarılan, gemide tanışıp birbirine aşık Jack ve Rose’un hikâyesi tamamen kurgudur.

Jack (Leonardo DiCaprio) ve Rose’un (Kate Winslet) trajik aşk hikâyesi gerçek yolculara dayanmıyor.

Rose Dewitt-Bukkater ve Jack Dawson kurgusal karakterlerdir.

Filmdeki gibi birbirine aşık Rose ve Jack çifti 1912’de battığı gece Titanik’te bulunmuyordu.

Tam kapasitesi 3.547 kişi olan Titanik’te bulunan 2.224 kişiden sadece 710’inin kurtulduğu, geriye kalan 1.514 kişinin hayatını kaybettiği belirtilmektedirEncyclopedia Titanica gibi kaynaklarda Titanik gemi kazasında vefat edenlerin esame listesinde Rose Dewitt-Bukkater ve Jack Dawson isimlerinin yer almadığı görülebiliyor.

 

Gemide birinci sınıfta yolcu olan bir kadının üçüncü sınıfta yolcu olan bir erkeğe aşık olduğuna dair bir bilgi mevcut değil. Ancak, James Cameron bu karakterleri oluştururken gerçek hayattaki bazı figürlerden ilham almış.

 

James Cameron, Rose karakterini tasarlarken, Titanik faciası ile hiçbir bağlantısı bulunmayan Amerikalı sanatçı Beatrice Wood’dan esinlenmiş. Cameron, Titanik’in senaryosunu hazırlarken biyografisini okuduğu Beatrice Wood’un kişiliğinden, sanata olan ilgisinden, ailesinden ve geçmişinden etkilendiğini ve Rose karakterini oluştururken Wood’dan ilham aldığını açıklamış.

Titanic: James Cameron’s Illustrated Screenplay” adlı kitapta Cameron, Beatrice Wood’tan aldığı ilhamı ve filmdeki Rose’un Beatrice Wood’un kurgu öğelerle birleştirilmiş bir yansıması olduğunu şöyle aktarmış:

“The first chapter describes almost literally the character I was already writing for ‘Old Rose’… When I met her [Beatrice Wood] she was charming, creative and devastatingly funny.”

 

“İlk bölüm, zaten ‘Eski Rose’ için yazdığım karakteri neredeyse tam anlamıyla anlatıyor… Onunla [Beatrice Wood] tanıştığımda büyüleyici, yaratıcı ve son derece komikti.”

 

Beatrice-Wood

 

Jack Dawson karakteri de gerçek bir kişiye dayanmasa da, Titanik battığında gemide “J. Dawson” adlı bir mürettebat üyesi bulunuyordu.

“J.” kısaltması Jack’i değil, Joseph ismini temsil ediyor.

Titanik mürettebatından olan Dublin doğumlu Joseph Dawson, geminin makine dairesinde düzeltici olarak çalışmakta olup, fırınlarına kürekle atılan kömür yığınlarını eşitlemekle görevliydi.

James Cameron, Titanik’i bitirene kadar Joseph Dawson’dan haberdar olmadığını söylemişti. Filmin yapımcısı olan Jon Landau da bir röportajda “film çıktıktan sonra bir J. Dawson mezar taşı olduğunu öğrendik” açıklamasını yapmıştı.

Titanik faciasında yaşamını yitiren 121 kurbandan biri olan J. Dawson’ın Halifax, Nova Scotia’daki Fairview Mezarlığı’ndaki mezarı Titanik hayranlarının ilgisini çekmesiyle tanınıyor.

 

jack-dawson-titanik-mezar

 

Rose ve Jack’e ek olarak, filmdeki birçok karakter de kurguydu. Örneğin, Rose’un nişanlısı Caledon ‘Cal’ Hockley (Billy Zane), annesi Ruth (Frances Fisher), Cal’ın uşağı Spicer Lovejoy (David Warner) ve Jack’in arkadaşları Fabrizio (Danny Nucci) ve Tommy’yi (Jason) gibi karakterler de 1912 yılında batan Titanik’in yolcuları değildi.

Titanik’te gerçekten de gemide bulunan gerçek tarihsel figürlere dayanan roller de mevcuttu. Margaret Brown (Kathy Bates), Kaptan Edward Smith (Bernard Hill), J. Bruce Ismay (Jonathan Hyde), Thomas Andrews (Victor Garber) gibi birçok Titanik yolcusu filmde canlandırılmıştı.

Ayrıca James Cameron, Titanik’teki bazı rolleri gerçek yolculara göre modellemişti.

 

Yorumunuzu yazınız...