Sümelâ Manastırı’ndaki (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e benzetilen) freske 2016-2021 yılları arasında gerçekleştirilen restorasyonda bir müdahalede bulunulmamış.
Trabzon’un Maçka ilçesinde Zigana Dağı eteklerinde yer alan Sümela Manastırı’nda Kaya Kilisesi’nin tavanında bulunan fresklerin restorasyon esnasında tahrip edildiği iddiasına değineceğiz…
İddia, 22. Dönem AK Parti İstanbul milletvekili Emin Şirin, X hesabında yaptığı paylaşımda Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’u etiketleyerek Sümela Manastırı’nda yapılan restorasyonu eleştirmesiyle gündeme geldi.
Emin Şirin (@eminsirin12): “Sümele Manastırında yapılan restorasyon çalışmasında (şaka değil, hakiki) restore edilen Melek bakın ne olmuş.. @MehmetNuriErsoy”
Sümele Manastırında yapılan restorasyon çalışmasında (şaka değil, hakiki) restore edilen Melek bakın ne olmuş..@MehmetNuriErsoy pic.twitter.com/4KpuZsDW8q
— Emin ŞİRİN (@eminsirin12) June 8, 2024
Geçmiş restorasyonları yapının orijinalliğini bozduğu gerekçesiyle eleştirilen Sümela Manastırı’nda mağara tapınak tavanındaki (bazı sosyal medya kullanıcılarının Kerubim meleklerinin tasviri sandığı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın silüetine benzettiği) havari figürünün görüntülendiği fotoğraflar şu şekilde:
Sanılanın aksine bahsi geçen freske, 2015-2021 yılları arasında yapılan son restorasyonda bir müdahalede bulunulmamış.
Sümela’da 2015 yılı öncesinde kaydedilen fotoğraflarda bahse konu freskin daha canlı tonda aynı şekilde yer aldığı görülebiliyor.
Bahsi geçen figür, Sümela Manastırı’ndaki mağara tavanının en yüksek noktasına resmedilen “Kadir-i Mutlak İsa ve Havariler (Pantacrator)” adlı tasvirin bir parçasıdır.
Mağara tapınağındaki Hz. Meryem’in kucağında Hz. İsa’nın oturduğu “Meryem Platytera ve İsa” adlı tasvirin hemen yanında bulunan freskte İsa’nın içine resmedildiği daire çevresinde sadece baş kısımları kanatlı olarak tasvir edilen on bir havarisi bulunmaktadır.
2009 yılında Hazreti İsa ve havarilerinin fresklerinden biri 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e benzetilmişti.
2012 yılında freskteki suretin Abdullah Gül’e benzediği iddiasının yeniden gündeme gelmesiyle akabinde Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, 18 Eylül 2012 tarih ve 19245 sayılı yazı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan konunun incelenmesini istemişti. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü de 16 Ekim 2012 tarihinde Trabzon Valiliği Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Trabzon Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü’ne yazı yazarak konunun mahallinde koordineli olarak incelenmesini ve sonucun hazırlanacak raporla bildirilmesi talimatını vermişti. Konuyla ilgili çalışma yapan ve Sümela Manastırı’ndaki freskler üzerinde incelemelerde bulunan arkeologlar, 9’uncu yüzyıldan 17’inci yüzyıla kadar yapıldığı belirlenen fresklere hiçbir müdahalede bulunulmadığını tespit etmişti.
Dönemin Maçka Belediye Başkanı CHP’li Ertuğrul Genç manastırın duvarında bulunan bütün fresklerin orijinal olduğunu “Manastır 24 saat koruma altında. Fresklerin zarar görmesi ve üzerinde oynama yapılması mümkün değil” sözleriyle açıklamıştı.
2013 yılında aynı freskin alt tarafında bir futbol topu izi olduğu iddiası gündeme geldiğinde dönemin Trabzon Kültür ve Turizm Müdürü İsmail Kansız, “Tavana bugüne kadar hiç dokunulmadı. Ama inceleyeceğiz.” açıklamasını yapmıştı.
1972 yılında. Kültür Bakanlığı tarafından koruma kapsamına alınan, 1987 yılında Millî Park ilan edilen Sümela Manastırı’ndaki restorasyon çalışmaları 1980’li yıllarda başlamış.
Sümela Manastırı’ndaki son restorasyon çalışması ise 2016-2022 yılları arasında yapılmış.
2015 Eylül ayında ziyarete kapatılmasının ardından 2016 yılı Şubat ayında başlayan restorasyon ve çevre düzenlemesinin ardından Sümela 1 Mayıs 2022 itibarıyla yeniden ziyarete açılmış (Kayalıkların jeolojik ve jeoteknik bakımdan araştırılması, güçlendirilmesi projelerinin birinci etabı tamamlanarak avluya kadarki bölümü Mayıs 2019’da, ikinci etap çalışmalarının önemli kısmının sona ermesiyle manastırın yüzde 65’lik bölümü 28 Temmuz 2020’de, iç avluyu kapsayan üçüncü etabı ise 1 Temmuz 2021’de ziyarete açılmış. Kaya düşme riskini ortadan kaldırmak için 1 Kasım 2021’de tekrar kapatılarak restorasyona alınan manastırda, tehlike oluşturan kayalar çelik halatlarla sabitlenip kaya tutucu bariyerler inşa edilmiş. Çalışmaların tamamlanmasıyla Manastır, 1 Mayıs 2022 tarihinde yeniden ziyarete açılmış.).
Sümela Manastırı’nın restorasyon geçmişi şöyle listelenmiş:
- 1987 yılı restorasyon çalışmaları T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Mimarlık Fakültesine hazırlatılmıştır. Bu çalışmada: kaya kilisesi, ayazma, mutfak ve çevresinin rölöve-restorasyon çalışmaları yapılmıştır.
- 1990 yılı restorasyon çalışmaları T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ihale edilerek Rölöve tespit çalışmaları Yük. Mim. Oktay BAYAR tarafından hazırlanmıştır.
- 1990 yılı restorasyon çalışmaları T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ihale edilerek Rölöve-restitüsyon-Restorasyon ve Çevre düzenleme projeleri Diker İnş. Ltd. Şti. stüdyolarında tespit çalışmaları Yük. Mim. Oktay BAYAR tarafından hazırlanmıştır.
- 1993 yılı restorasyon çalışmaları T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ihale edilerek hazırlanan Rölöve-Restitüsyon ve Restorasyon projeleri Trabzon Kültür Tabiat Varlıkları Koruma Kurulunun 27.12.1993 tarih ve 1863 sayılı kararı ile onaylanmıştır.
- 1995-1997 yılı restorasyon çalışmaları T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ihale edilerek DİKER İnş. Ltd. Şti. tarafından hazırlanmıştır.
- 1998-2000 yılı restorasyon çalışmaları T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ihale edilerek ALAY İnş. Taahhüt. Sanayii ve Ltd. Şti. tarafından yapılmıştır.
- 2006 yılı restorasyon çalışmaları için T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından gönderilen 393.000 Ytl. Ödenek Trabzon Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü tarafından Manastırın ahşap döşemeleri ve sıva çalışmaları için kullanılmıştır.
İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi de iddiayı şu ifadelerle tekzip etti:
“Bazı sosyal medya hesaplarında paylaşılan, “Sümela Manastırı’nda yapılan restorasyon çalışmasında fresk zarar gördü” iddiası doğru değildir. İddiaya konu fotoğraflar 2012 yılında benzer iddialarla dolaşıma girmiş, iddialar üzerine arkeologların yaptığı incelemede fresklere 17’nci yüzyıldan bu yana dokunulmadığı belirlenmiştir. Sümela Manastırı, onaylanan projeler kapsamında kayalık alanlarda güçlendirme ve yapıların restorasyonunun yapılması amacıyla 22 Eylül 2015 tarihinde ziyarete kapatılmış, Şubat 2016`da restorasyonlar başlamıştır. Çalışmaların önemli kısmının sona ermesiyle manastırın yüzde 65`lik bölüm 28 Temmuz 2020`de, iç avluyu kapsayan üçüncü etabı ise 1 Temmuz 2021`de ziyarete açılmıştır. *Restorasyon kapsamında, iddiaya konu fresklere hiçbir müdahalede bulunulmamıştır.* Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürlüklerinden uzman restoratörlerce diğer bazı fresklerin mevcut durumları fotoğraflı çizimlerle belgelenmiş, ardından boyalardan örnekler alınarak tür analizi yapılmıştır. Bozulmaların nedenleri belirlenerek müdahale yöntemleri geliştirilmiştir. Son olarak elde edilen veriler yardımıyla özgün renkler ile canlandırma işlemi yapılmıştır. İddiaya konu fotoğrafların uzun yıllar benzer manipülasyon kampanyalarında kullanıldığı belirlenmiştir. Asılsız iddialara itibar etmeyiniz.”
Bazı sosyal medya hesaplarında paylaşılan, “Sümela Manastırı’nda yapılan restorasyon çalışmasında fresk zarar gördü” iddiası doğru değildir.
İddiaya konu fotoğraflar 2012 yılında benzer iddialarla dolaşıma girmiş, iddialar üzerine arkeologların yaptığı incelemede fresklere… pic.twitter.com/yth7o8bBJ1
— Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (@dmmiletisim) June 10, 2024
Yapılan inceleme sonucunda fresklere 17’nci yüzyıldan bu yana dokunulmadığının anlaşıldığını aktarılsa da geçmişte gerçekleştirilen restorasyonlarda havari freskine boyalı canlandırma yapıldığı kanaatinde olanlar mevcut.
Örneğin “Sümela Manastırı’nın Freskleri” (2004. Ajans Türk Basım. Ankara) adlı kitabın yazarı Mehmet Havuş, 2012 yılında yaptığı açıklamada bahsi geçen figürün daha önce de manastır tavanında bulunduğunu, daha önce yapılan restorasyon çalışmalarında boyayla canlandırma yapıldığını şu sözlerle aktarmıştı:
“O fresk kaya kilisesinin tavanında. Birinin oraya bir şey çizebilmesi için iskele kurması gerekir! Evet oraya bir iskele kuruldu. O da Kültür Bakanlığı’nın kontrolünde restorasyonu yapan şirketti. Fresklerin üzerinde yeniden boyayla canlandırma yapıldı. O sıradaki renk tonlamaları böyle bir benzetmeye neden olabilir. Benim 2006’da çektiğim fotoğraflarda yine aynı figür var ama daha silik olduğu için o benzerliğe uzak.”
İletişim Başkanlığı tarafından Sümela Manastırı için açılan internet sitesinde bahsi geçen fresk için şu açıklama sunulmuş:
“Pantakrator; Hristiyan inanışına göre her şeyin egemeni, evrenin hakimi anlamlarına gelir. Pantakrator resimleri, yapının en yüksek, görkemli yerine, genellikle kubbeye işlenir. Resim çevresinde madalyonlar içinde melekler ya da azizler yer alır ve Hz. İsa’nın elinde bazen bir metin tuttuğu görülür. Hz. İsa’nın sağ eli teslis, kutsal üçlemeyi ayia triada gösterir biçimde resmedilir. Pantakrator freskleri Hz. İsa’nın tanrısal gücünü simgeler. Mağara tapınağın mağara tavanının en yüksek noktasına Pantacrator Hz. İsa tasviri resmedilmiştir. Tasvirin her iki yanında Kerubim melekleri vardır, sol taraftaki melek figürü günümüze kalamamıştır. Hz. İsa tasviri bir yazı kuşağı ile çevrelenmiştir. Sakallı olarak betimlenen Hz. İsa, sol elinde Kutsal Kitabı tutarken, sağ eli kutsal üçleme, teslisi ayia triada göstermektedir. Sağ elinin kutsal üçlemeyi gösterme biçimi Kapadokya üslubu ile benzerlik taşır. Pantakrator freskleri Hz. İsa’nın tanrısal gücünü simgeler. Hz. İsa’nın içine resmedildiği daire çevresinde on bir havarisi vardır, havarilerin sadece baş kısımları kanatlı olarak tasvir edilmiş Hz. İsa’nın içinde bulunduğu daireye göre konumlandırılmışlardır. Hz. İsa’nın başındaki halenin rengi genel üsluptan farklıdır, açık kırmızı bir kaftan ve üzerinde mor bir pelerin giymektedir.”