Ortak Türk Alfabesi’nin Kabulüyle Türk Alfabesine Q, X, W, Ň, Ä Harfleri Eklenmeyecek

 

Türk halkları arasında karşılıklı anlayış ve iş birliğini teşvik etmesinin yanı sıra dilsel miraslarını da koruyacak, Türk dünyasındaki farklı lehçeler ve dil ihtiyaçları göz önünde bulunduracak bir “Ortak Türk Alfabesi” hazırlanması üzerinde uzun süredir çalışmalar sürdürülüyor.

Türk devletlerinin ortak alfabe kullanması fikri 1922 yılında dile getirildikten sonra 1926 yılında düzenlenen 1. Bakü Türkoloji Kurultayı ile hız kazandı. Bakü’de 1926 yılında başlayan ortak alfabe çalışmaları neticelendirilemeden Sovyetler Birliği döneminde sonlandırıldı. Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından 1991 yılında İstanbul’da yeniden çalışmalara başlandı. İlk defa 1991 yılında önerilen Latin tabanlı “Ortak Türk Alfabesi” projesi önerisi kabul gördü. Sürdürülen çalışmalarda Türk devletlerinden temsilciler 34 harf üzerinde uzlaştı. Ancak, bu uzlaşının bir yansıması fiiliyatta görülmedi.

2022 yılında ise Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde Türkiye, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti temsilcilerinin katkı verdiği Ortak Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu kuruldu.

2 yıl boyunca sürdürülen çalışmaların sonucunda 34 harften oluşan Latin temelli “Ortak Türk Alfabesi” önerisi üzerinde uzlaşıya varıldı.

Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu’nun 9-11 Eylül 2024 tarihleri arasında Bakü’de düzenlenen 3. toplantısında kabul edilen “Sonuç Bildirgesi” ile temel Latin alfabesinde bulunmayan sesleri doğru bir şekilde temsil etmek için özel karakterlerin dahil edilmesinin gerekliliği, bu işaretlere yönelik standart bir yaklaşım üzerinde mutabakata varıldığı beyan edildi.

Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu tarafından kabul edilen,  34 harflik Ortak Türk Alfabesi şu şekilde:

 

IPA ST IPA ST IPA ST
Aa [ɑ] [ɑ] [ɯ] [y] Rr [r] [r]
Bb [b] [b] İi [i] [i] Ss [s] [s]
Cc [ʤ] [ǯ] Jj [ȝ] [ž] Şş [ʃ] [š]
Çç [ʧ] [č] Kk [k] [k] Tt [t] [t]
Dd [d] [d] Qq [q] [q] Uu [u] [u]
Ee [е] [e] Ll [l] [l] Ūū [ʊ] [ū]
Әә (Ää) [æ] [ä] Mm [m] [m] Üü [ʏ] [ü]
Ff [f] [f] Nn [n] [n] Vv [v] [v]
Gg [g] [g] Ññ [ŋ] [ŋ] Yy [j] [j]
Ğğ [ɰ] [ɣ] Oo [о] [о] Zz [z] [z]
Hh [h] [h] Öö [œ] [ö]
Xx [χ] [x] Pp [p] [p]

 

* IPA: Uluslararası Fonetik Alfabe

* ST: Sovetskaya Tyurkologiya Yayın Kurulu tarafından kabul edilen Latin harflerine dayalı Uluslararası Fonetik Transkripsiyon (1974)

 

Kabul edilen bildiri, ilgili devlet makamlarına ve Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanlığına sunulmak üzere hazırlandı ve Komisyon üyelerince oy birliğiyle kabul edildi. Ortak Türk Alfabesi ile ilgili süreç, Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkelerin dışişleri bakanlıkları ve cumhurbaşkanlıklarına gönderilden belirlenen harflerin uluslararası alfabedeki karşılıklarının yer aldığı listenin parlamentoların onayıyla tamamlanacak.

 

34 harfli Ortak Türk Alfabesi’nin kabulüyle 1 Kasım 1928 tarihli ve 1353 sayılı yasayla tespit ve kabul edilen 29 harfli Türk alfabesine “Əǝ (Ää)”, “Xx”, “Qq”, “Ññ”, “Ūū” harflerini ekleneceği iddia edildi.

 

Sabahat Akkiraz (@sabahatakkiraz): “Türk Alfabesine 5 harf daha eklenecek sanırsam; mesela X, Ə, Q, Ñ, Û. Harfleri ile başlayan Türkçe bir söz var mı?”

 


Türk Dil Kurumu’ndan ve uzmanlardan yapılan açıklamalarda “Ortak Türk Alfabesi” ile Türkiye ve Azerbaycan alfabesinde değişiklik olmayacağı, alfabemize Q, X, W, Ň, Ä harflerinin eklenmeyeceği; ancak, Türk alfabesinde kullanılan 29 harfin Türk cumhuriyetlerinin alfabelerine ekleneceği duyuruldu.

 

Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Osman Mert, 34 harfli listenin Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’ın alfabelerindeki harflerin toplamını içerdiğini ve bu listenin tüm lehçelerin ortak kullanımı için bir çerçeve alfabe oluşturduğunu, Türkiye ile Azerbaycan alfabelerinde bir değişiklik olmayacağını vurguladı.

TDK Başkanı, “Türkiye’de alfabe değişikliği olacak mı?” sorusunun gündeme gelmesiyle yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Bizim alfabemizde ve Azerbaycan’ın alfabesinde herhangi değişiklik söz konusu olmayacak. Fakat bizim kullandığımız 29 harf Türk cumhuriyetlerinin kullandığı alfabelerde yer alacak. Bizim herhangi bir vatandaşımız Türk cumhuriyetlerine gittiğinde tabelaları okuyabilecek, yazıları okuyabilecek.”

“Burada bizim yaptığımız 34 harf üzerinde uzlaşmak değil. Her lehçenin ihtiyacı olan harfleri belirlemek, her lehçe için en uygun alfabeyi oluşturmak. Yani şu an Azerbaycan ve Türkiye dışında Özbekistan’ın, Kazakistan’ın ve Kırgızistan’ın alfabeleri belirlenmiş oldu. Aslında şu an size gösterecek olsak üç ayrı alfabe göstermemiz gerekir. Ama bu üç ayrı alfabenin de en az yüzde 95’i harf olarak ortak.”

“Bu konuda bazı spekülasyonlar oldu. 34 harfli liste, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’ın alfabelerinde var olan harflerin toplamıancak bu bir alfabe değil, liste. Her lehçe sadece ihtiyacı olan harfleri kullanacak, ortak olan 29 harf aynı kalacak.

“Türkiye Türkçesinde olmayan, ama diğer lehçelerde var olan sesler için harfler listeye alınmak zorundaydı ve alındı, dolayısıyla bu herhangi bir lehçenin alfabesi değil, bütün lehçelerde kullanılan ve üzerinde uzlaşılan bir çerçeve alfabedir.”

 

TDK Başkanı, Hürriyet’ten Umut Erdem’in alfabe değişikliği hakkındaki sorularını ise şöyle yanıtladı:

– Ortak alfabe hangi alanlarda kullanılacak? 

“Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan kendileri için belirlenen alfabeleri parlamentolarında kabul edip onayladıktan sonra kullanmaya başlayacak. 34 harfli Ortak Türk Alfabesi bir çerçeve alfabe. Herhangi bir ülkenin kullanacağı bir alfabe değil. Bu alfabenin 29’u Türkiye Cumhuriyeti’nin kullandığı harfler, diğerleri ise Türkiye Türkçesinde olmayan ancak Türk lehçelerinde olan ve fonem değeri taşıyan sesler için belirlenmiş harflerdir. Yani Türk Cumhuriyetlerinin kullanacakları harflerin 29’u ortak olacak; alfabeler 1 ile 3 arasında da (34 harfli ortak çerçeve alfabeden alınan) farklı harfler barındıracak.”

– Günlük hayatta bizi nasıl etkileyecek?

“Ortak alfabeyle birlikte eğitimden ekonomiye, siyasetten edebiyata kadar pek çok alanda Türk coğrafyası yakınlaşacak ve birlikte hareket kabiliyeti artacak. Artık Edirne’den yola çıkan bir Türk, Altay Dağları’na kadar yalnızca Türkçe konuşarak değil Türkçe lehçeleriyle yazılanları okuyarak da seyahat edebilecek.”

– Türk alfabesine beş harf eklenmesinden bahsediliyor? Bunlar nelerdir?

“Bir alfabede sadece fonem değeri taşıyan sesler harflerle gösterilir. Bir dilde olmayan sesleri alfabesinde göstermenin bir anlamı yoktur. Kabul edilen 34 harfli ortak çerçeve alfabedeki 5 harf, standart Türkiye Türkçesi’nde olmayan Türk lehçelerinde olan sesler için belirlenmiştir. Dolayısıyla bu beş harfin Türkiye Cumhuriyeti’nin alfabesinde gösterilmesine de gerek yoktur. Eğer bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Türkiye Türkçesi’nde olmayan bir sesin yer aldığı Kazakça bir kelime yazacaksa bu kelimede Kazak alfabesinde olan o harfi kullanabilir. Tıpkı İngilizce yazarken gerektiğinde bizim alfabemizde olmayan W, Q işaretlerini kullandığımız gibi.”

 

TDT tarafından Ortak Alfabe Komisyonu’nda yer almak üzere Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Osman Mert ile birlikte görevlendirilen Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Öner, Q, X, Ň, Ä, Ŭ harflerinin alfabemize eklenmeyeceğini şöyle beyan etti:

“Azerbaycan ve Türkmenistan 1992, Özbekistan ise 1993 yılında Kiril’den Latin alfabesine geçti. Ancak buna rağmen dilimizde farklar oluştu. Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), 2022 yılında bilimsel bir komisyon kurdu ve her ülkenin dil kurumu başkanı yanında bir uzmanla burada yerini aldı. Türkiye’den seçilen kişi benim. Bu komisyonun amacı ortak bir alfabe oluşturmak. Yani diğer ülkeler yine kendi dillerini yazmaya devam edecek ve bizim alfabemizde asla bir değişiklik olmayacak. Bizim alfabemize dahil olmayacak bu 5 harf, diğer ülkelerin kendi ses ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için eklendi.

Bunun yapılması da ‘alfabe birliği’ni oluşturmak içindi. Türk dünyasındaki ülkeler, bu 34 harfli alfabeden yararlanarak aynı sesleri ve aynı harfleri kullanabilecek. Örneğin alfabemizdeki ‘ı’ harfi normalde Latin alfabesinde yoktu, Atatürk’ün yaptığı alfabeyle 1928 yılından beri dilimizde var. Orta Asya’daki bir Türk cumhuriyetinde ise ‘ı’ harfi yerine ‘y’ harfi kullanılıyor. Bunu ortaklaştırmak gerekiyordu. Özbekistan 1993 yılından beri ‘ş’ sesini çıkarmak için aynı İngilizce’deki gibi ‘sh’ ya da ‘ç’ için ‘ch’ yazıyor. Bu da ortak değil. Bu nedenle ortak alfabede kendi ‘ş’ ve ‘ç’ harflerimize yer verdik.  Diğer yandan yakın zamanda bununla ilgili Özbekistan’dan güzel bir haber gelmesini, yani İngilizce gibi kullandıkları Latin dilini düzeltmelerini bekliyoruz.”

 

YTÜ Türkçe Eğitimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Fuat Arıcı, “Ortak Türk Alfabesi” ile amacın Türk devletleri için bir “çatı alfabe” tesisi olduğunu şöyle söyledi:

“Amaç Türk dünyasında her ülke için bir ‘çatı alfabe’ oluşturmaktı. Yani ‘Ortak Türk Alfabesi’nde belirlenmiş 34 harf olsun. Söz gelimi Türkiye 29’unu, Azerbaycan 34’nü, Türkmenistan 30’unu kullansın’ şeklinde bir mantık yürütülmüş. Türkiye’nin farklı ağızlarına baktığımızda bu harfleri alfabemizde kullanmasak da ses değeri olarak karşılığı var. ‘X’ harfini Azerbaycan’da kullanıyorlar, bizde de Doğu Anadolu’da Erzurum, Kars, Iğdır çevresinde hırıltılı ‘h’ harfini duyuyoruz. Yeni harfler arasında yer alan ‘Nazal ‘n’ dediğimiz harf de eskiden beri Türkçe’de konuşulur. Gırtlaktan, burundan gelen ‘n’ seslerinde bunu duyarız. Mangal kelimesi de böyledir. Azerbaycan’da ve Tatarca’da kullanılan q harfi, Anadolu’da ‘gomşu’ diye söylenen komşu kelimesine tekabül eder.”

 

Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurettin Demir, Türk alfabesinde bir değişiklik olmayacağını şöyle belirtti:

“Türk alfabesine eklenecek ya da ondan çıkarılacak bir harf yok. Kazakistan ve Kırgızistan’ın Latin alfabesine geçme durumu var. Ayrıca Türkmenistan ve Özbekistan’ın da alfabesi sıkıntılı. Onlara tavsiye edilen ise bizim kullandığımız alfabeyi kullanmaları. Ancak bunu yaparken alfabeye diğer harfler de eklendi. Böylece onlarla ortak bir alfabede buluşalım istendi. Ancak bu çalışma, sanki bizim kullandığımız alfabenin değişmesine yol açacak gibi algılandı.”

 

Marmara Üniversitesi Türkçe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Benzer de Kiril alfabesi kullananlar için önemli değişikliğin söz konusu olacağını şu sözlerle aktardı:

“Türk devletleri olarak bir araya geldiğimizde ortak dili konuşmak çok kıymetli. Kelimelerimiz de yakın. Geleceği okumak ve kültür bağı oluşturmak noktasında bu çalışmaları önemli buluyorum. Kiril alfabesi kullananlar için çok ciddi değişiklik olacak ama bizim için önemli bir değişiklik olmaz.”

 

Yorumunuzu yazınız...