Kurtuluş Savaşı Sürecinde İngiliz Kuvvetleriyle Hiç Savaşılmadığı İddiası Doğru Değil
“Kurtuluş Savaşı’nda sadece Yunanlılarla savaşıldı”, “Kurtuluş Savaşı’nda İngilizlere tek kurşun sıkılmadı” iddiası gerçeği yansıtmıyor. Kurtuluş Savaşı sürecinde batı cephesinde İngiliz kuvvetlerle bir silahlı çatışma gerçekleşmese de Süleymaniye’de İngiliz kuvvetler ile yaşanan çarpışmalar mevcut. 31 Ağustos 1922 tarihinde Ali Şefik Özdemir Bey komutasındaki birliklerimizin, “Derbent Zaferi” olarak tarihe geçen ve Musul, Kerkük ve Süleymaniye’nin kontrolünü sağlamlaştıran çarpışmada İngilizleri yenilgiye uğratması bunun bir örneğidir.
Kurtuluş Savaşı’nda “sadece Yunanlılarla savaştık”, “İngilizlere tek kurşun sıkmadık” tarzı söylemlerle sıklıkla karşılaşılıyor. Halbuki, Kurtuluş Savaşı’nda -pek yaygın şekilde bilinmese de- İngiliz kuvvetler ile yaşanan çarpışmalar mevcut.
31 Ağustos 1922 tarihinde Ali Şefik Özdemir Bey komutasındaki birliklerimizin, “Derbent Zaferi” olarak tarihe geçen çarpışmada İngilizleri yenilgiye uğratması bunun bir örneği. Böylelikle Musul, Kerkük ve Süleymaniye’nin kontrolü sağlamlaştırılmıştı.
Genelkurmay Başkanlığı’nın 1 Şubat 1922 tarihli emriyle, daha önce Antep’te Kuvâ-yi Milliye komutanlığı yapmış olan Milis Yarbayı Özdemir Bey Özdemir Bey, 9 Mart 1922 de Revandiz’e gitmek üzere Ankara’dan hareket etmiştir. Doğu Cephesi Komutanı Kâzım Karabekir Paşa 11 Ağustos 1922’de verdiği emirle Özdemir Bey’in komuta ettiği müfrezesini, Van’da bulunan 8. Tümen Komutanlığına bağlamıştır. Özdemir Bey’in komuta ettiği ve İngilizlerle çarpışan Revandiz Müfrezesi, Kuvâ-yi Milliye’nin bir parçasıdır (Detaylı bilgi için Genelkurmay Başkanlığı’nın “Türk İstiklal Harbi IV’üncü Cilt Güney Cephesi” başlıklı yayını, Dr. Zekeriya Türkmen’in “Özdemir Bey’in Musul Harekatı ve İngilizlerin Karşı Tedbirleri (1921-1923)” başlıklı yazısı ve Güney Nur’un “Özdemir Bey’in Hatay ve Musul harekâtı” başlıklı araştırması incelenebilir).
Ayrıca, Başkomutanlık Meydan Muharebesi sonrası ordunun İngiliz kuvvetlerinin yer aldığı, “tarafsız bölge” adı altında işgal altında tutulan Çanakkale bölgesine kararlılıkla yürüdüğünü, bu karşılaşmanın 1922 yılı Eylül ayı başından Mudanya Mütarekesi’nin imzalanmasına kadar geçen sürede İngiltere ile Ankara hükümeti arasında büyük gerilime yol açtığını, “Çanakkale Krizi” olarak anılan bu gerilimli sürecin İşgal Orduları Komutanı İngiliz General Charles Harrington’ın aldığı inisiyatifle savaşa dönüşmeden çözüldüğünü de vurgulamak gerek.
Kurtuluş Savaşı’nda İngilizlerle Hiç Savaşılmadı İddiasını Aktaran Köşe Yazarları
“Kuruluş Savaşı’nda İngilizlerle hiç savaşılmadı” iddiasını aktaran köşe yazarlarından tespit ettiklerimizi aktaralım:
Emre Aköz, H. Hüseyin Kemal’e verdiği Yeni Asya Gazetesi‘nde 17 Kasım 2008 günü “Mustafa Kemal Lozan’da İngilizlere Ne Sözü Verdi?” başlığıyla yayınlanan röportajda İngilizlere tek kurşun sıkılmadığını iddia etmişti:
"Türkiye batıda Yunanlılara ve doğuda Ermenilere karşı savaşıyor. Onun dışında Ruslarla anlaşma yapılıyor. İtalyan ve Fransızlar, İngiltere’nin kazığını yedikleri için silâh atmadan çekiliyor. İngilizlere karşı tek kurşun atılmış mı? İngilizler önce Yunanistan’ı destekliyor ve daha sonra bu desteğini geri çekiyor. 1919’da M. Kemal İstanbul’daki İngiliz gemilerine bakıyor ve “Geldikleri gibi gidecekler” diyor. Hakikaten de İngilizler top atmadan geldiler ve top atmadan gittiler. İngiliz politikasının başarısıdır ki, bir yeri savaşmadan alıyor ve savaşmadan istediğini alıp geri çekiliyor. Harika bir şey..."
Yavuz Bahadıroğlu ise Yeni Akit Gazetesi‘nde 30 Aralık 2014 günü yayınlanan “Lozan’dan Türkiye’ye” başlıklı 30 Aralık 2014 tarihli yazısında İngilizlerle Kurtuluş Savaşı’nda savaşmadığımızı belirtmiş:
"İngilizlere karşı da savaşmıyoruz. Çünkü ortada yoklar. Peki, işgalleri altındaki ülkede işgal ettikleri memleketin ordusunun teşkilatlanıp savaşmasına neden göz yumuyorlar?"
1 Yorum
Yani İngilizler milyona yakın MÜSLÜMAN TÜRKÜ öldürüp İstanbul’da boğaza oturmuş, sonra da elini kolunu sallaya sallaya bu ülkeden gitmiştir. Karşılığında ne verdik acaba