“Herkes Ölecek Yaştadır” ya da “Hepimiz Ölecek Yaştayız” Şeklinde Dile Getirilen Söz Bülent Parlak’a Ait Değil
“İzdiham”ın kurucusu ve Genel Yayın Yönetmeni Bülent Parlak, 19 Nisan 2022 günü kalp krizi nedeniyle 43 yaşında hayatını kaybetti. Yakınlarına ve sevenlerine baş sağlığı dileriz (Ayrıca, vefat haberine ilişkin “şair” Bülent Parlak ile “oyuncu” Bülent Parlak’ın birbirine karıştırıldığını da not edelim).
Bülent Parlak’ın vefatıyla “hepimiz ölecek yaştayız” ya da “herkes ölecek yaştadır” şeklinde ifade edilen söz, sahipliği şahsına izafe edilerek paylaşıldı. Ancak Parlak, bu sözün kendisine ait olmadığını daha önce belirtmişti.
2007 yılında “izdiham.com” adresinde bir edebiyat portalı olarak açılan yayın, 2008 yılında matbu olarak yayın hayatına başlamıştı. Bu dönemde 5. sayısının kapağında kullandığı “Hepimiz Ölecek Yaştayız” sözüyle İzdiham büyük dikkat çekmişti.
“Hepimiz ölecek yaştayız” daha sonra İzdiham’ın sloganı olmuş ve söz de dergi ile anılır hâline gelmişti.
Hepimiz ölecek yaştayız!
— İzdiham (@izdihamdergi) September 23, 2020
Vefatının ardından “herkes ölecek yaştadır” sözü şahsına izafe edilse de Parlak, sözün kendisine ait olmadığını daha önce sosyal medya hesabı üzerinden duyurmuştu.
“Her ölüm için erken ölüm derler” sözüne katılmayan ve “hem insan yaşlanmıyor ölünce yirmisinde” diyen Parlak’ın paylaşımı ve kullandığı ifadeler şöyleydi:
“Hepimiz ölecek yaştayız.
Bu söz İsmet Özel’e ait değil. 2009 yılında derginin kapağına manşet yapmıştım. Sonradan Şems-i Tebrizi’nin ‘herkes ölecek yaştadır’ sözünün olduğunu da öğrendim.
Sanırım Şeref Bilsel’in de buna benzer bir mısrası var.
O da aşağı yukarı aynı sözü şiirinde kullanmış.
Ama ‘hepimiz ölecek yaştayız’ İzdiham’a kapağına yazdığım slogandı.
Karışıklık bitsin diye yazmak zorundayım.”
İzdiham kapağında “mezarlıktan korkanın sevdiği ölmemiştir” cümlesine yer veren Parlak, “hepimiz ölecek yaştayız” sözünün kendisi için anlamını bir demecinde şöyle aktarmıştı:
“İnsanların, ölümün her an kapınızı çalabilecek bir melodi olduğunun farkına vardıktan ve uzaydan teşhis edilme imkânımızın milyarda sıfır olduğunu anladıktan sonra herhangi tanımlamaya gitmesini pek doğru bulmuyorum.”
Sözün İsmet Özel’e ve Şems-i Tebrîzî’ye (aşağıda alıntılanan şiir içinde) atfedildiği de görülüyor. Ancak, bu iddiaları teyit edebilecek bir bulguya erişemedik…
“Bir şey yap, güzel olsun.
Çok mu zor?
O vakit güzel bir şey söyle.
Dilin mi dönmüyor?
Öyleyse güzel bir şey gör veya güzel bir şey yaz.
Beceremez misin?
O zaman güzel bir şeye başla.
Ama hep güzel şeyler olsun.
Çünkü Her insan ölecek yaşta.”
* Kapak Görseli: İzdiham