Belçika’da satılan kesik el şeklinde çikolataların kökeninin Belçika Kralı II. Leopold’un Kongo’da yeterince kauçuk toplayamayanların ellerini kestirmesine dayandığı iddiası doğru değil

Belçika Kralı II. Leopold’ün Kongo’da yerel halka karşı sistematik şekilde zulüm yaptığı biliniyor. Ancak Kral II. Leopold’ün Kongo’da yeterince kauçuk toplayamayan yerlilerin ellerini kestirip el şeklinde çikolata yaparak dünyaya sattığı iddiası gerçeği yansıtmıyor. El şeklindeki çikolataların ve kurabiyelerin kökeni Kongo’daki vahşete değil, nehre el atan bir devin efsanesine dayanıyor. El şekli Kral II. Leopold’den de çok daha önce Antwerp’in sembolü olarak kullanılıyordu.

Yanlış İddia

 

Belçika’nın ünlü kesik el şeklindeki çikolatalarının Belçika Kralı II. Leopold’ün 1908 yılına kadar sömürdüğü Kongo’da kauçuk hasatını eksik yapan kölelerin ellerini ceza olarak kestirmesine dayandığı ileri sürülüyor.

 

cikolata-kesik-el

 

Belçika’nın kesilmiş el şeklindeki çikolatalarını Kongo’da sergilenen vahşetle ilişkilendiren aktarımlar şöyle örneklenebilir:

 

“Belçika Kralı İkinci Leopold, işgal ettikten sonra Kongo’da kauçuk toplayamayan çocukların ailelerine ceza olarak çocuklarının kesik ellerini yollatırdı. Belçika’ya giderseniz hala bu el şeklindeki çikolatayı görebilirsiniz.”

“BELÇİKA KESİK EL ÇİKOLATALARI:

Belçika Kralı II. Leopold itinin Kongo, Rwanda ve Burundi gibi Afrika ülkelerinde 15 milyon insanı katlettiğini ve çoğunun da ellerini kestirdiğini, utanmadan da Belçika çikolata fabrikalarının kesik el şekilli çikolatalar ürettiğini, biliyor muydunuz?”

“artık belçika çikolatası dendiğinde aklıma bu vahşet gelecek. köleleştirdikleri kongo’da gün sonunda belirlenen kauçuk miktarını getiremeyen erkekleri cezalandırmak için çocuklarının elleri kesiliyorlarmış. ve bu kesik el en popüler çikolata şekillerinden.”

“KESIK EL CIKOLATASI’ nin hikayesi … Hayrani oldugunuz bati ülkelerinden, Belcika’nin 19. Yy’da Kongo’da milyonlarca cocugun elini, babalari yeterince calisamadigi icin, bir parca kavcuk ugruna kestigini biliyomusunuz?”

 

Kongo’da gerçekleşen zulüm ve sömürü, tarihin en korkunç insan hakları ihlallerinden birini oluşturdu.

II. Leopold’ün Kongo’daki zulmünden kurtulanların hikayeleri, insanlığın yüz yüze kaldığı en korkunç vahşetlerden bazılarını anlatıyor.

 

Belçika’nın Afrika’daki sömürgecilik girişimi, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Ruanda ve Burundu’de kanlı bir iz bıraktı.

1885 yılında, Belçika Kralı II. Leopold, Kongo’nun yaklaşık 2 milyon kilometrekarelik bir alanını kendi kişisel mülkü olarak ilan etti. Bu bölgeye Bağımsız Kongo Devleti adı verildi. II. Leopold, Kongo’yu kauçuk ve fil dişi ticaretinden elde ettiği kâr için sömürgeleştirdi.

II. Leopold, Kongo’yu sömürgeleştirmek için acımasız bir yöntem kullandı. Kongo halkını köle olarak çalıştırdı ve onlara karşı vahşice davrandı. Kongolular, kauçuk ve fil dişi toplamak için zorla çalıştırıldı. Bu işler çok zor ve tehlikeliydi ve Kongolular genellikle aç bırakılarak ve işkenceyle çalıştırıldı.

 

belcika-krali-leopold-kesik-el

 

II. Leopold’ün 1885-1908 yılları arasında terör estirdiği Kongo’da 10 milyondan fazla insanın ölümünden sorumlu olduğu düşünülüyor. Bazı tahminlere göre, Kongo nüfusu bu dönemde 30 milyondan 10 milyona düştü.

Afrika’daki kolonyalizm denemesi sürecinde yönetimi altında işlenen zulümlerle tanınan II. Leopold, kauçuk ekme kotalarını doldurmayan topluluklara gözdağı olarak Kongo’da yetişkinlerin ve çocukların ellerini kestirdi.

Kongo’da yaşanan zulüm, dünyanın dört bir yanından protestolara neden oldu.

Bu barbarlığa duyulan tepki üzerine, Belçika Parlamentosu Kral Leopold’ü durdurdu.

1908 yılında Belçika parlamentosu, II. Leopold’ün Kongo üzerindeki yetkilerini sona erdirdi ve ülkeyi Belçika’nın bir kolonisi haline getirdi.

Kongo, Belçika’dan bağımsızlığını 1960’ta kazanarak, Kongo Demokratik Cumhuriyeti oldu.

Belçika Kralı Philippe, ülke tarihinde ilk kez 2020 yılında, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde (KDC) büyük dedesi Kral II. Leopold’ün hükümdarlığı başta olmak üzere Belçika’nın sömürge döneminde ait ‘şiddet vakaları‘ ve bunun sebep olduğu ‘yaralar için en derin pişmanlıklarınısundu. Kral Philippe mektubunda özür dilemese de Belçika Kraliyet ailesinden ülkenin Kongo’daki sömürgeci geçmişine ilişkin açıklama yapan ilk kral oldu.

 

Kral II. Leopold’ün Kongo’daki yönetiminin kauçuk ve elmas gibi doğal kaynakları sömürmeye yoğunlaştığı, yerel halka büyük acılar yaşatan sistematik bir zulüm ve sömürü düzeninin oluşturulduğu, Kongo’nun doğal kaynaklarını sömürmek için ağır vergiler getirilen Kongoluların kauçuk üretimini artırmak için zorla çalıştırıldığı, yerel halka karşı sistematik olarak şiddet uygulandığı, bu süreçte yüz binlerce insanın öldüğü ve daha fazlasının fiziksel ve duygusal olarak zarar gördüğü doğru.

 

belcika-kongo-kesik-el

 

belcika-afrika-kesik-el

 

belcika-afrika-kesilen-el

 

Ancak, Kral II. Leopold’ün Kongo’da yeterince kauçuk toplayamayan yerlilerin ellerini kestirip el şeklinde çikolata yaparak dünyaya sattığı iddiası gerçeği yansıtmıyor.

Dünyanın en iyi çikolata üreticilerinden biri olarak kabul edilen Belçika’nın çikolata geleneğinin bir tezahürü olan el şeklindeki çikolataların ve kurabiyelerin kökeni Kongo’daki vahşete değil, nehre el atan bir devin efsanesine dayanıyor.

Antwerp şehrinin kuruluşuna dair efsaneye gönderme içeren çikolatadan ellerin Kongo’daki zulümlerle bir ilgisi bulunmuyor.

Antwerp şehrinin kuruluşu ve özgürlüğü ile ilgili önemli bir anlatı olan “Druon Antigoon” efsanesi şöyle özetlenebilir:

“Druon Antigoon, Belçika’nın Antwerp şehri ile ilgili bir efsanedir. Efsaneye göre, Druon Antigoon, Schelde Nehri üzerinde bir köprü bekçiliği yapan dev bir adamdı. Köprüden geçenlerden para alıyor ve ödemeyenleri nehre atıp ellerini kesiyordu.

Bir gün, Romalı bir asker olan Silvius Brabo, köprüden geçmeye çalıştı. Antigoon, Brabo’dan para istedi, ancak Brabo ödemeyi reddetti. Bunun üzerine Antigoon, Brabo’yu nehre atmak istedi. Brabo, Antigoon’la savaştı ve sonunda dev adamı öldürdü. Brabo, Antigoon’un elini kesti ve nehre fırlattı. El, nehrin dibine batıp bir kayaya dönüştü.”

Schelde Nehri üzerinde kurulan “Antwerp” (“Antwerpen”) şehrinin isminin kökeninin bu efsaneden hareketle “hand werpen” anlamındaki “el atan” deyimine dayandığı ileri sürülmektedir.

 

el-seklinde-cikolata-kurabiye

 

El şeklindeki şekerleme (“Antwerpse Handjes”) 1934 yılında Kraliyet Usta Pastacılar Birliği tarafından şehri temsil edebilecek bir sembol için düzenlenen yarışma sonucunda ortaya çıkmış.

El şeklindeki bisküvi 1930’lu yıllarda yaygınlık kazansa da el şekli Kral II. Leopold’den de çok daha önce Antwerp’in sembolü olarak kullanılıyordu.

Örneğin, 1833’te Jean-Baptist De Koninck tarafından kurulan, Belçika’nın en büyük ve en eski bira fabrikalarından biri olan Antwerp kentindeki “The Antwerp Brewery De Koninck“, Belçika Kralı II. Leopold (9 Nisan 1835 – 17 Aralık 1909) dünyaya gelmeden önce 1833 yılında kesilmiş eli logosunda kullanıyordu.

 

De Koninck

 

 

Yorumunuzu yazınız...