Filistinlilere yaklaşımı hem Filistinliler hem de İsrailliler arasında büyük tepkilere yol açan İsrail’in en tartışmalı siyasi figürlerinden biri olan eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un (26 Şubat 1928 – 11 Ocak 2014) ölmeden hemen önceki ya da öldükten sonraki hâline ait olduğu iddiasıyla paylaşılan görüntüleri ele alacağız…
Fotoğrafın Eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un Öldükten Sonraki Hâline Ait Olduğu İddiası Doğru Değil
Eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un öldükten sonraki hâline ait olduğu iddiasıyla paylaşılan fotoğraf II. Ramses’in mumyasına ait.
Ariel Şaron’un öldükten sonraki hâli olduğu iddiasıyla aşağıdaki görselin sosyal medya platformlarında paylaşıldığı görülüyor.
Bahsi geçen görseli Ariel Şaron’un öldükten sonraki hâlini yansıttığı iddiasıyla aktaran paylaşımlar şöyle örneklenebilir:
Murat Şahin (@muratsahin2023): “İsrail eski başbakanı Ariel Şeron Darbeci kenan’ın ikiz kardeşi olabilir.. Çok benziyorlar!! İkiside kan emiciydi!! Ne yaparsan yap sonun toprak!! Tüm dünya senin olsa sonun kabir!! 3 günlük dünyada düzgün yaşamak lazım!! İbret “
İsmail Dörtkardeş (@dortkardes63): “İşte Filistin’e yıllarca zulüm eden eski başbakanı siyonist ariel şaron’un öldükten sonraki hali uyuz köpek gibi. Şimdi sıra vampir netenyahuda ALLAH (Cc) mutlak hakimdir Onun azabı şiddetlidir! Lütfen paylaşalım belki o dinsizlerinde görmesini sağlarız ALLAH sizden razı olsun..”
Tamer Aksoy (@25tameraksoy): “Eski israil başkanı ariel şaron’un öldükten sonraki hali, darısı tüm zalimlerin başına.”
N.Ö (@nrozturkkk_): “Eski israil başkanı ariel şaron’un öldükten sonraki hali darısı başına netanyahu”
Paylaşılan fotoğrafta eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un cesedi değil, MÖ 1302 – MÖ 1212 arasında yaşayan Mısır Firavunu II. Ramses’in mumyası görülüyor.
Eski İsrail Başbakanı, ana muhalefet partisi Kadima’nın kurucusu ve İsrail ordusundan emekli tümgeneral Ariel Şaron’un öldükten sonra çürüyen / tahnitle korunan / mumyalanan cesedinin görüntülendiği bir fotoğrafı mevcut değil.
Mısır’ın en güçlü ve en uzun süre hüküm süren firavunlarından biri olan II. Ramses’in mumyası, Mısır’ın başkentki Kahire’deki Ulusal Mısır Medeniyeti Müzesi’nde sergilenmektedir.
67 yıllık hükümdarlığı döneminde Mısır’ın askerî, siyasî ve kültürel açıdan en parlak dönemini yaşadığı II. Ramses’in mumyası, 1881 yılında Luksor’da 21. hanedan yetkililerinin mezar soyguncularından korumak için kralların ve soyluların mumyalarını sakladıkları bilinen bir yerde keşfedildi.
Mumya, 1976 yılında Fransa’nın başkenti Paris’teki İnsan Müzesi’nde bir restorasyon sürecinden geçti. Bozulmasını önlemek ve daha iyi bir şekilde sergilenmesini sağlamak için yapılan restorasyondan sonra mumya, Kahire’ye geri getirildi.
Mısır’ın en önemli tarihi ve kültürel hazinelerinden biri olan II. Ramses’in mumyasına ait video ve fotoğraflara farklı çevrim içi platformlar üzerinden erişilebilir.
Videonun Eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un Ölmeden Hemen Önce Kafatasında Kurtçukların Bulunduğunu Gösterdiği İddiası Doğru Değil
Ariel Şaron’un ölmeden hemen önce kafatasında kurtçukların oluştuğunu gösterdiği iddiasıyla paylaşılan video “maggot tedavisi” yapılan bir şahsa ait.
Eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un ölmeden önceki hâline ait olduğu iddiasıyla yaşlı bir erkeğin hastane yatağında kafatasında ve sol göz çukurunda kurtçukların bulunduğu bir videonun paylaşıldığı görülüyor.
#BüyükUyanış (@Cidem29128247): “İZLERKEN MİDE BULANDIRAN GÖRÜNTÜLER…İSRAİL ESKİ BAŞKANI ŞARON’UN ÖLMEDEN ÖNCEKİ HALİ.FİLİSTİNLİLERİ ÖLDÜRÜRKEN ONLARİN ATTIĞI ÇIĞLIKLAR BANA HAZ VERİYOR DEMİŞTİ İSTE İNSAN KATLEDEN VE BUNA ORTAK OLANLARIN SONU BU GÖRÜNTÜLER.ZALİMLER İCİN YAŞASIN CEHENNEM..”
Söz konusu videodaki şahıs Ariel Şaron değil.
Videoda tamamlayıcı / alternatif tıp olarak nitelenen yöntemlerden biri olan “maggot tedavisi” (kurtçuk / larva tedavisi) uygulaması yapıldığı ya da myiasis gelişen bir şahıs görülüyor.
Orijinal kaydın kesilmiş versiyonu sosyal medya platformlarında Ariel Şaron’a atfedilerek kullanılmış.
Videonun tamamı izlendiğinde kafatasının bütünlüğü bozulmuş ve nekrotik ölü doku gözüken yaşlı hasta erkeğin kafatasının sargısının açıldığı ve kurtçukların kontrol edildiği görülüyor.
Myiasis, canlı insanların ve omurgalı hayvanların, en azından belirli bir süre için hastanın ölü veya canlı dokularından, vücut sıvılarından veya hazmettiği gıdalardan beslenen, Diptera türünden sinek larvaları (kurtçukları) tarafından infestasyonudur.
Maggot / Kurtçuk / Larva Tedavisi Nedir?
Maggot tedavisi, genellikle nekrotik (ölü) doku temizliği amacıyla kullanılan larva terapisi anlamına gelir.
Yaraların iyileşmesini hızlandırmak için kullanılan bu yöntemde, steril edilmiş ve aç bırakılmış sinek larvaları, yaranın üzerine yerleştirilir. Larvalar, yaradaki ölü dokuları ve bakterileri yiyerek temizlerler. Bu sayede, yaranın iyileşme süreci hızlanır ve enfeksiyon riski azalır.
Maggot tedavisi genellikle şu durumları içerir:
Nekrotik Doku Temizliği: Maggotlar, ölü veya hasar görmüş doku parçalarını yiyerek temizlerler. Bu, yara yüzeyindeki ölü dokunun uzaklaştırılmasına yardımcı olabilir.
Yara İyileşmesi: Maggotların salgıları, yarayı temizleyip iyileşmeye yardımcı olabilir. Ayrıca, bu terapi, vücudun doğal iyileşme süreçlerini uyarabilir.
Bu tedavi, aşağıdaki durumlarda kullanılabilir:
Diyabetik ülserler
Ayak ülserleri
Yara enfeksiyonları
Yanık yaraları
Kemik enfeksiyonları
Greft veya flep ameliyatları sonrası yaralar
Maggot tedavisi, genellikle lokal anestezi altında uygulanır. Larvalar, yaranın üzerine steril bir gazlı bezle kapatılır. Larvalar, yaranın üzerine 1-2 gün boyunca bırakılır. Bu sürenin sonunda, larvalar kendiliğinden ölür ve düşer.
Maggot tedavisi genellikle kronik yaralar, bası yaraları, diyabetik ayak ülserleri ve venöz ülserler gibi durumlarda özellikle geleneksel yöntemlerin başarısız olduğu veya yara temizliğinde zorluk yaşanması hâlinde tercih edilebilir.
Maggot tedavisinin bazı yan etkileri şunlardır:
Ağrı
Kaşıntı
Kızarıklık
Enfeksiyon
Bu yöntemin uygulanması için deneyimli bir sağlık profesyoneli tarafından yapılması önemlidir. Her hasta için uygun olamayabilir.
Video 2021 yılında İran’da İran İslamî Devrim Mahkemesi Başkanı “Sadegh Khalkhali” (“Zajar Khalkhali”) (زجر خلخالی) adlı şahsın ölmeden önceki hâline ait olduğu iddiasıyla paylaşılırken, Hamas’ın 7 Ekim 2023 günkü saldırılarının ardından İsrail’in Gazze harekâtı ile birlikte Ariel Şaron’a atfedilerek kullanılmayabaşlanmış.
Bu video öncesinde ise yara miyazisine ve kanser hastalarının ölü nekroz dokularını yemesi için yara üzerine kurtçuk konulması yoluyla tedaviye ait olduğu notuyla paylaşılmış.
ever seen maggots.
wound myiasis.
they are also used to treat cancer patient by droping them in or in wound to eat the dead necrosis tissues.
dont know weather the story of this dsp is true or not..
that he took money from qadiayni pic.twitter.com/Eo2LQpJst9
Ariel Şaron (Ariel Scheinermann), 26 Şubat 1928 tarihinde dönemin Birleşik Krallık Filistin Mandası’nın Kfar Malal köyünde dünyaya geldi.
14 yaşında Haganah adlı Filistin Mandası’ndaki Yahudi yerleşimlerini korumak amacıyla kurulan ve 1920–47 yılları arasında faaliyeti gösteren Yahudi paramiliter örgüte katıldı.
İsrail Savunma Kuvvetleri’nde önemli bir askerî kariyere sahipti. İsrail’in bağımsızlığının ardından devletin kuruluşunda yer aldı ve 1948 Arap-İsrail Savaşı’nda savaştı. 1953 yılında tümgeneralliğe terfi etti. 1967 yılındaki Altı Gün Savaşı’nda Sina Yarımadası’nın işgalinin planlanmasında ve uygulanmasında önemli bir rol oynadı. 1973 Yom Kippur Savaşı’nda İsrail ordusunun Kuzey Komutanlığı’nı yürüttü.
Ariel Şaron, siyasete 1973 yılında girdi. Zaman içinde İsrail siyasetinde etkili bir figür haline geldi. 1973 yılında İsrail Parlamentosu’na (Knesset) seçildi ve 1974 yılında Savunma Bakanı oldu. 1977 yılında Likud Partisi’nin iktidara gelmesinin ardından Tarım Bakanı oldu. 1982 yılında Savunma Bakanı olarak yeniden atandı ve Lübnan’ın işgaline komuta etti. Bu işgal sırasında İsrail ordusu, Sabra ve Şatilla mülteci kamplarında Filistinli sivillere karşı katliamlara izin verdi. Bu katliamlar, Şaron’un “Beyrut Kasabı” olarak anılmasına neden oldu.
1983 yılında Savunma Bakanlığı’ndan istifa etti ve 1984 yılında Knesset’ten ayrıldı. 1988 yılında Likud Partisi’nin başına geçti ve 1992 seçimlerinde yenildi. 1996 yılında tekrar Knesset’e seçildi ve 1999 seçimlerinde Likud Partisi’nin yeniden iktidara gelmesinin ardından Başbakan Yardımcısı oldu.
2001 yılında Likud Partisi’nin liderliğini yeniden kazandı ve İsrail Başbakanı oldu. 2006 yılına kadar bu görevi sürdürdü.
İsrail’in 11. Başbakanı olarak görev yaptığı dönemde İsrail’in Güvenlik Duvarı’nın inşası ve Gazze Şeridi’nden İsrail yerleşimlerinin geri çekilmesi gibi önemli kararlar aldı.
Başbakanlığı döneminde Filistinlilere karşı geçmişteki tutumuna kıyasla daha ılımlı bir yaklaşım sergiledi.
2004 yılında İsrail’in Filistinlilerle anlaşma masasına oturmadan tek taraflı bir şekilde Gazze’den geri çekilmesine karar verdi. Bu karara Likud Partisi’nde özellikle eski başbakan Benjamin Netanyahu’nun liderliğindeki bir grubun muhalefetinin ardından kendisiyle benzer düşüncedekilerle birlikte Likud Partisi’nden ayrılarak yeni bir siyasi parti olan Kadima’yı kurdu.
4 Ocak 2006 tarihinde geçirdiği felç nedeniyle komaya girdi. Uzun süre komada kaldı. Sağlık sorunları nedeniyle aktif siyasetten çekilmek zorunda kaldı.
8 yıllık komanın ardından 11 Ocak 2014 tarihinde 85 yaşında öldü.
II. Ramses Kimdir?
II. Ramses, Mısır’ın XIX. Hanedanı’nın üçüncü firavunudur. MÖ 1303 – MÖ 1213 yılları arasında hüküm sürmüştür. Genellikle Eski Mısır’ın en güçlü dönemi olan Yeni Krallık’ın en büyük, en ünlü ve en güçlü firavunu olarak kabul edilir.
II. Ramses, I. Seti ve Kraliçe Tuya’nın ikinci oğludur. Ramses’in en çok tanınan ve hatırlanan eşi Kraliçe Nefertari olmuştur. Ramses, tahta çıktığında henüz çok gençti ve ilk yıllarında babasıyla birlikte hüküm sürdü. MÖ 1279 yılında babasının ölümünden sonra tek başına firavun oldu.
Ramses’in hükümdarlığı döneminde Mısır, askeri, siyasi ve kültürel açıdan en parlak dönemini yaşamıştır. Ramses, Hititlerle Kadeş Savaşı’nda savaşmış ve bu savaştan sonra iki ülke arasında bir barış antlaşması imzalamıştır. Ayrıca, Nubia ve Libya’ya karşı başarılı seferler düzenlemiştir.
Ramses, Mısır’ın dört bir yanında çok sayıda anıt inşa ettirmiştir. Bu anıtlar arasında Abu Simbel’deki tapınaklar, Luksor’daki tapınaklar ve Karnak’taki tapınaklar bulunmaktadır. Ramses, aynı zamanda kendi adını taşıyan bir başkent de inşa ettirmiştir. Bu başkente Pi-Ramses adı verilmiştir.
Ramses, 67 yıl boyunca hüküm sürmüştür ve bu süre zarfında Mısır’ın en güçlü ve en uzun süre hüküm süren firavunlarından biri olmuştur. Ramses’in hükümdarlığı döneminde Mısır, barış, refah ve kültürün doruk noktasına ulaşmıştır. Ramses’in ölümünden sonra Mısır, yavaş yavaş güç kaybetmeye başlamıştır.
