Trafik Kazasında Yaralanan Hayvanların Tedavisi İçin Veterinere Ödenen Masrafların Tamamının Sigorta Şirketi Tarafından Karşılandığı İddiası
Bugün, 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü.
Köpeği, kedi, inek, at, eşek ya da bir kuş… Trafik kazası neticesinde sahipli ya da sahipsiz birçok hayvan türü zarar görmekte. Her gün birçok hayvanın trafik kazalarında yaralanmalarına rağmen bir tedavi merkezine götürül(e)mediği için hayatını kaybettiğini biliyoruz.
Bu husustan ve günün anlam ve öneminden hareketle konumuz, trafik kazasında yaralanan hayvanların bir veterinere tedavi ettirilmesi hâlinde oluşan tedavi masraflarının tamamının sigorta şirketleri tarafından karşılandığı iddiası.
Trafik Kazasında Yaralanan Hayvanların Tedavi Masraflarının Sigorta Şirketlerince Karşılandığına Dair İddialar
Sosyal medyada “arabanızla bir hayvana çarparsanız onun bütün veteriner tedavi masraflarını sigorta ödüyor” söylemiyle birçok paylaşımın yapıldığı görülüyor.
Bu iddiayı aktaran paylaşımlardan bazı örnekler şu şekilde:
“Aracınızla bir hayvana çarptıysanız, onu en yakın veterinere götürdüğünüzde tüm masraflarını trafik sigortası karşılamaktadır. Duyuralım.”
“Trafik kazasında yaralanan hayvanı veteriner hekime götürüp masrafları ödersiniz, faturayı ibraz ettiğinizde tedavi masrafları sigorta şirketi tarafından karşılanır.”
Basına yansıyan bu konudaki bazı haber metinlerinde “Kazaya karışan evcil veya yabani hayvanların veteriner masraflarını kim öder?” sorusuna “Yabani hayvanların karıştıkları kazalarda bu hayvanların uğradığı zararlar, veteriner veya bakım giderleri gibi masraflar trafik sigortası kapsamı dışındadır. Sahipli hayvanlardaysa durum değişir. Kazada kusurlu olan sürücünün trafik sigortası zararları teminat altına alır.” yanıtının sunulduğu görülüyor.
Bazı haber sitelerinde ise hayvanların trafik kazası nedeniyle tedavi giderlerinin tamamının sigorta şirketlerince karşılandığı şöyle öne sürülmüştü:
Kedi, köpek, kuş ve yabani hayvanların karıştığı kazalarda yaralanan hayvanların tüm tedavi masrafları zorunlu trafik sigortasıyla karşılanıyor. Trafik kazalarında yaralanan hayvanı veterinere getirenlerden herhangi bir ücret alınmıyor.
Hayvanların karıştığı trafik kazasında yapılması gereken tek şey kaza sonrasında olay yerinden araçla birlikte fotoğraf çekerek kliniğe gitmek. Çünkü yapılan tüm tetkikler, tedaviler her türlü hizmetin karşılığı aracın bağlı bulunduğu sigorta şirketince yasal olarak ödenmek zorunda.
Hayvan Hakları Kanununa göre; bir hayvana çarpan sürücü, onu en yakın veteriner hekim ya da tedavi ünitesine götürmek veya götürülmesini sağlamak zorunda. Bunu yapmadığı takdirde para cezasına çarptırılır.
Yaralanan hayvanın hasar bildirimini en geç 24 saat içerisinde öncelikle sigortaya kabul muayenesini yapan veteriner hekime, ilgili veteriner hekime bildirilememesi halinde bölgedeki Tarsim A.Ş. tarafından yetkilendirilmiş başka bir veteriner hekime veya poliçede kayıt altına alınan veteriner hekimlerden birine bildirilmesi gerekmekte. Kazaya sebep olan sürücünün, sigorta şirketine veteriner hekim raporu ve hayvanın yaralandığını gösteren fotoğrafların ulaştırılması da gerekiyor.
Ancak sigorta şirketleri hayvanı kusurlu bulursa sigortayı karşılamıyor. Bir sigorta şirketi, kazada köpeğin kusurlu olduğunu belirterek bu durumun sigorta kapsamında bulunmadığını söyledi.
Bazı veteriner hekimler ise yaralanan hayvanla ilgili bildirimin, en geç 24 saat içinde öncelikle sigortaya kabul muayenesini yapan bir veteriner hekime veya poliçede kayıt altına alınan veteriner hekimlerden birine yapılması gerektiğine yönelik beyanlar sunmaktadır.
HAYTAP Hayvan Hakları Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Ahmet Kemal Şenpolat ise katıldığı bir TV programında fısıltı gazetesi yoluyla hayvanların tedavi masraflarının da sigorta şirketlerince sunulan poliçe kapsamına alındığı algısının oluştuğunu aktarmıştı:
Hangi Sigorta Şirketi Tarafından? Hangi Poliçe Kapsamında? Hangi Yasal Mevzuat Gereği?
Öncelikle, “sigorta şirketi” ile neyin kastedildiğini, sigorta şirketinin hayvanın tedavi masrafını karşılama zorunluluğu iddiasının yasal kaynağını, bu yükümlülüğün hangi kapsamda sigorta şirketine verildiğini netleştirmek gerek.
Uzun yıllardır geleneksel basında ve sosyal medyada “yeni yasa gereğince, kaza yaptığınızda çarptığınız hayvanın tedavi masrafları sigorta şirketi tarafından karşılanacaktır” içerikli paylaşımlar nedeniyle bu yönde bir yasa maddesinin kabul edildiği yönünde yanlış bir algı oluşmuştur. Halbuki, bu yönde açık bir yasal yükümlülük bulunmamaktadır.
Bilindiği üzere, trafiğe çıkan her aracın yaptırmakla mükellef olduğu bir sigorta bulunmaktadır. Bu sigorta çeşidine Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS), yani “zorunlu trafik sigortası” adı verilmektedir. Yine malum olduğu üzere, KASKO adı verilen, kendi aracınızda meydana gelen maddi zararın tazminine yönelik iradî bir sigorta poliçesi de düzenlenebilmektedir. ZMSS ile trafikte karşı tarafa yol açılabilecek maddi ve manevi zararlara yönelik risk, poliçe limitleri dahilinde teminat altına alınmaktadır.
Bu iddiada bahsi geçen sigorta şirketi ile kasıt, ZMSS poliçesi tanzim eden sigorta kuruluşlarıdır. Ancak, trafik kazasında zarar gören hayvana ilişkin yapılan tedavi giderlerinin ZMSS yani trafik sigortası poliçesi kapsamında olduğuna yönelik açık bir yasal hüküm bulunmamaktadır.
Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde bir hakem tarafından ZMSS poliçesi teminatına ilişkin verilen uyuşmazlık kararları, bu algının kuvvetlenmesine yol açmıştır. Sigorta Tahkim Komisyonu’nun verdiği uyuşmazlık hakem kararları, her bir vaka için bağlayıcı hüküm arz etmemektedir.
Hayvana zarar veren araç sürücüsünün siz ya da bir başkası olup olmadığı ile, zarar gören hayvanın bakımının ve gözetiminin tarafınızca sağlanıp sağlanmadığına göre somut vaka özelinde yargılama esnasında masrafların tazminine ilişkin farklı kararlar verilebilmektedir.
Hayvanların Trafik Kazası Kaynaklı Tedavi Masraflarının Tazminine Yönelik Yasal Mevzuat
13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu‘nun (KTK) 85. maddesi araç işleteninin sorumluluğunun hukukî kapsamını belirlemiştir. Bahse konu madde şu şekildedir:
“Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar”
Aynı kanunun 90. maddesi ise “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır” hükmünü içermektedir. Aynı Kanun’un 91. maddesi ise, işletenin sorumluluklarını karşılamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu getirmiştir.
2918 sayılı KTK uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esaslar Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları (Genel Şartlar) ile belirlenmiştir. Buna göre sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına, bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin etmektedir. Poliçe teminat limiti kapsamında sigortalı araç sürücüsünün kusuru nispetinde sigorta şirketi, sigortalı araç sürücüsünün verdiği gerçek zararı tazminle yükümlüdür.
Zorunlu mali sorumluluk sigortasının kapsamını belirleyen Genel Şartlar’ın A.3 maddesi ile KTK’nın 85 ve 90. Maddelerinde hayvanlara verilen zararların teminat dışı haller kapsamında kaldığına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Yine ZMsS Genel Şartları’nın teminat dışı halleri düzenleyen A.6 maddesinde de hayvanlara verilen zararların teminat dışı olduğuna dair bir hüküm bulunmadığı anlaşılmaktadır.
5199 sayılı Kanun’daki “Bir hayvana çarpan ve ona zarar veren sürücü, onu en yakın veteriner hekim ya da tedavi ünitesine götürmek veya götürülmesini sağlamak zorundadır.” hükmünün sosyal medyadaki paylaşımlarda olduğundan daha geniş kapsamlı yorumlanarak, trafik kazasında zarar gören hayvanların tedavi masraflarının sigorta şirketleri tarafından karşılanması gerektiği iddiasına mesnet olarak hatalı şekilde sunulduğu görülmektedir.
5199 sayılı Hayvan Koruma Kanunu‘nun 21. Maddesinde trafik kazası sonucu hayvana çarpan kişinin yükümlüğü belirlenmiştir. 5199 sayılı Kanunun 21. maddesi şu şekildedir:
“Bir hayvana çarpan ve ona zarar veren sürücü, onun en yakın veteriner hekim ya da tedavi ünitesine götürmek veya götürülmesini sağlamak zorundadır.”
Bahse konu madde ile trafik kazası sonucu hayvana çarpan kişilere bir yükümlülük getirilmiştir. Ancak ilgili madde ile bu yükümlülük zarar gören hayvanın hekim ya da tedavi ünitesine götürülmesiyle sınırlandırılmış olup, hayvanın tedavi masraflarının karşılanmasına yönelik bir atfa yer verilmemiştir.
Bu kapsamda, sahipli ya da sahipsiz bir hayvana aracıyla çarpıp kaçan sürücü, 5199 sayılı HKK’da belirtilen yükümlülüklere aykırı davranmış olmaktadır.
Aynı kanunun 4. maddesinde ise sahipli hayvanın sahip olduğu tedavi, korunma, gözetim ve bakım gibi en temel haklara sahipsiz hayvanların da sahip olduğu aktarılmıştır. İlgili madde hükmü şu şekildedir:
“a) Bütün hayvanlar eşit doğar ve bu kanun hükümleri çerçevesinde yaşama hakkına sahiptir. b)Evcil hayvanlar, türüne özgü hayat şartları içinde yaşama özgürlüğüne sahiptir. Sahipsiz hayvanların da, sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir.”
Böylelikle, sahipli hayvan ile sahipsiz hayvan arasında yaşama hakkı bakımından bir fark olmadığı belirtilerek “desteklenme” ifadesi ile sahipli ve sahipsiz hayvanların eşit haklara sahip olduğu hüküm altına alınmıştır (Sigorta şirketlerinin sahipsiz hayvanlar için yapılan tedavi masraflarının teminat dışında kaldığı iddiasının yerinde olmadığı bu madde ile anlaşılabilmektedir).
Hayvanları Koruma Kanunu’nun 28. maddesinde Kanun hükümlerine aykırı davrananlara yönelik kesilecek idari para cezaları aktarılmıştır.
Sigorta Şirketleri ZMSS Kapsamında Veteriner Masrafını Karşılamaya Yanaşmadığı Bilinse de Yasal Süreç İşletilebilir
Hayvanların trafik kazalarında yaralanması sonucu oluşan tedavi giderlerinin karşılanması amacıyla zorunlu trafik poliçesi kapsamında sigorta kuruluşlarına başvuruda bulunulabilir. Araç sürücüsünün kusurunu, poliçenin varlığını, zararın kaza ile illiyet bağını, tedavi masraflarını ispat edecek belgeler başvuru kapsamında sunulabilir. Ancak, ZMSS poliçesi düzenleyen sigorta şirketlerinin bu yöndeki başvurulara genellikle olumlu yanıt vermediği bilinmektedir.
Sigorta şirketinin kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta poliçesinin limitleri dahilinde tazminatı karşılamakla yükümlü olduğunu kabul etmemesi ya da talebe cevap vermemesi durumunda mahkeme yoluna gidilebilir yahut daha hızlı çözüm sunduğu bilinen Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuruda bulunabilir.
Genel Şartlar’da bu husus şu şekilde aktarılmaktadır:
“Sigortacının başvuru tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi kısmen veya tamamen karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde ya da tazminat tutarında anlaşma sağlanamadığı hallerde sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinde, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde ya da zarar görenin ikametgâhının bulunduğu yer mahkemesinde dava açılabileceği gibi uyuşmazlığın çözümü için Sigorta Tahkim Komisyonuna da başvurulabilir.”
Sigorta şirketlerine ve Sigorta Tahkim Komisyonu’na yapılacak başvurularda davalı şirketler tarafından KTK’nın 85. ve 91. maddeleri ile ZMSS Genel Şartları’nın poliçenin kapsamını gösteren 1. maddesi ile teminat dışı halleri gösteren A.3 maddesi hükümleri uyarınca yapılan harcamaların teminat kapsamında yer olmadığı, sahipsiz bir hayvanın tedavisini üstlenen kişinin uğradığı zararın 3. bir kişinin zararı olarak kabul edilemeyeceği, sahipsiz sokak hayvanının “kimse ya da şey” olarak değerlendirilemeyeceği ve sokak hayvanının başvurana ait olmadığı iddiasının genellikle öne sürüldüğü bilinmektedir.
Dr. Gülşah Yılmaz’ın “Trafik Kazasında Zarar Gören Hayvanlar İçin Yapılan Tedavi Giderlerinin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Kapsamında Karşılanması” başlıklı (Kırıkkale Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Sempozyumu 2021’e sunulan) bildirisinin sonuç kısmında bu sorumluluk şu şekilde aktarılmıştır (Hamdi Gökçe Zabunoğlu, Ozan Can, Nurdan Orbay Ortaç, Emre Kalender (2021). Ticaret Hukuku Sempozyumu 2021 Bildiri Kitabı. Yetkin Yayınları. Sf: 494-495):
“Ülkemizde yürürlükte olan mevzuata bakıldığında hayvanların eşya olmadığına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Öğretideki baskın görüş de hayvanların hukuki niteliğinin eşya olduğu şeklindedir. KMZMSSGŞ A.5/a bendinde maddi zarar ‘hak sahibinin bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dâhil doğrudan malları üzerindeki azalma’ olarak ifade edilmiştir. Yaralanan hayvanın hukuken eşya statüsünde olması nedeniyle sahibinin olup olmaması hayvan için yapılan tedavi giderlerinin Genel Şartlarda belirtilen zarar kavramına girmesi açısından belirleyici bir unsurdur. Yaralanan hayvanın sahipli bir hayvan olması durumunda yaralanan hayvan eşya statüsünde olduğundan üçüncü kişilerin ekonomik değeri olan malvarlığı kapsamında olan bir ‘şey’ olacaktır. Bu nedenle sahipli hayvanın zarar görmesi, üçüncü kişinin malvarlığında maddi kayba sebep olacaktır. Dolayısıyla sigortalını bu zarar nedeniyle zarara uğrayan üçüncü bir kişiye ödeme yapması gerekecektir.
Bu durumda yapılan bu ödeme ‘hak sahibinin bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dâhil doğrudan malları üzerindeki azalma’nın karşılığı olarak nitelendirileceğinden KMZMSS Genel Şartları’nın kapsamında olan maddi zararlar teminatına dahil olacaktır. Ancak yasal düzenlemeler göz önüne alındığında sahipsiz hayvanlarla ilgili olarak sigortacıdan bir talepte bulunmak bu durumda mümkün gözükmemektedir. Sahipsiz hayvanlara ilişkin yapılan tedavi giderleri ile ilgili Hayvanları Koruma Kanunu ile bu kanuna dayanılarak çıkarılan Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliği’nde bazı düzenlemeler bulunmaktadır. Bu düzenlemelere bakıldığında devletin sahipsiz hayvanlar ile ilgili olarak bakım ve tedavi giderlerini üstlendiği görülmektedir. Sonuç olarak yaralanan hayvanın sahipli bir hayvan olması durumunda hayvan için yapılan tedavi giderlerinin maddi zararlar teminatı kapsamında istenmesi mümkündür.”
Sigorta Tahkim Komisyonu Nezdinde Verilen Emsal Hakem Kararı
“Sürücünün trafik kazasında yaralanan hayvanı tedavi ettirmesi halinde bütün tedavi masrafları sigorta şirketi tarafından karşılanacaktır” iddiasının son dönemde yaygınlaşmasının nedeni Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde 7 Ekim 2016 tarihinde verilen bir karar.
“Emsal” olarak yorumlanan karar, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 5199 sayılı Hayvan Koruma Kanunu’ndaki ilgili maddeler dayanak gösterilerek yapılan başvuruyu kabul edip davalı sigorta şirketinin tedavi masraflarını ödemesine hükmetmişti.
Bahse konu uyuşmazlık hakem kararının özeti şu şekilde sunulmaktadır:
Başvuru sahibi Ali Karakaş önüne aniden fırlayan yavru kediye çarpmış, daha sonra da 5199 sayılı Hayvan Koruma Kanununun 21. maddesi uyarınca kedinin tedavisini yaptırmıştır. Tedavi giderlerini sigorta şirketinden talep etmiş, masrafların ödenmemesi üzerine konuyu sigorta tahkim komisyonuna taşımıştır.
Komisyon, 5199 sayılı Kanunun 21. maddesi uyarınca “Bir hayvana çarpan ve ona zarar veren sürücü, onu en yakın veteriner hekim ya da tedavi ünitesine götürmek veya götürülmesini sağlamak zorundadır.” ve aynı kanunun 4. maddesi uyarınca “a) Bütün hayvanlar eşit doğar ve bu Kanun hükümleri çerçevesinde yaşama hakkına sahiptir. b) Evcil hayvanlar, türüne özgü hayat şartları içinde yaşama özgürlüğüne sahiptir. Sahipsiz hayvanların da, sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir.” maddelerini gerekçe göstererek, her Türk vatandaşının sahipsiz de olsa hayvanın yaşama hakkını koruma yükümlülüğü olduğunu belirtmiş; tedavi masraflarının sigorta şirketi tarafından karşılanmasını karara bağlamıştır.
Bu karara varırken herhangi bir kusur araştırmasına da gerek görmemiştir.
09.08.2016 tarihli 2015/E.23049 esas sayılı dosya kapsamında Sigorta Hakemi Erdoğan Ulusoy tarafından verilen 07.10.2016 tarihli ve K-2016/28217 sayılı kararın tam metni şu şekildeydi:
Bahse konu karara ilaveten araç sürücüsünün hayvana çarpması neticesi sorumlu olduğu ve trafik sigortacısının da poliçeden kaynaklı sorumlu olduğu, tedavi giderlerinin de bu sorumluluk kapsamında bulunduğu yönünde karar veren başka hakemler de mevcuttur.
Ancak, bu kararların hukukî bir bağlayıcılığı şu aşamada mevcut değil. Konu ile ilgili Yargıtay tarafından verilmiş bir karar henüz bulunmamaktadır. Bu haliyle, sigorta hakemlerinin ya da hakimlerin verdiği kararların bir içtihat oluşturmadığı ancak emsal olarak değerlendirilebileceği anlaşılmaktadır.
Bakımını ve Korumasını Üstlendiğiniz Hayvanların Trafik Kazası Nedeniyle Oluşan Tedavi Masraflarından Kısmen Sorumlu Olabilirsiniz
5199 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrası “Bir hayvanı, bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak sahiplenen veya ona bakan kişi, hayvanı barındırmak, hayvanın türüne ve üreme yöntemine uygun olan etolojik ihtiyaçlarını temin etmek, sağlığına dikkat etmek, insan, hayvan ve çevre sağlığı açısından gerekli tüm önlemleri almakla yükümlüdür” hükmünü içermektedir. Aynı Kanun’un 5. maddesinin ikinci fıkrası ise “Hayvan sahipleri, sahip oldukları hayvanlardan kaynaklanan çevre kirliliğini ve insanlara verilebilecek zarar ve rahatsızlıkları önleyici tedbirleri almakla yükümlü olup; zamanında ve yeterli seviyede tedbir alınmamasından kaynaklanan zararları tazmin etmek zorundadırlar.” hükmü ile hayvan sahipliğine ilişkin sorumluluk kapsamları gösterilmiştir.
İşbu maddeler ışığında, yaralanan hayvanın bakım ve gözetimini üstlenen kişilerin başvurularında, bakım gözetim yükümlülüklerine aykırı davranılması nedeniyle kaza nedeniyle yaralanan hayvana ilişkin yapılan masraflardan şahıslarının da sorumluluğunun bulunduğu yönünde karar da verilebilmektedir. Bu durumda, belgelendirilen bakım giderlerinin bir bölümünün sigorta şirketi yerine hayvanın sahibi üzerinde kalmasına karar verilmesi de -somut vaka özelindeki değerlendirmeye göre- beklenebilir. Bakım ve koruma sağlanan hayvanın başıboş bırakılması neticesinde çevreye zarar vermesine ya da çevreden zarar görmesine bizzat bakım ve gözetim yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmeyen başvuranın da sorumlu olması gerektiği de kararlaştırılabilmektedir.
Başvuruya İlişkin Bazı Hatırlatmalar
Bir içtihat birliği oluşmasa da bu durum Sigorta Tahkim Komisyonu ya da ilgili mahkemeye başvuru yoluyla yapılan harcamanın sigorta şirketince tazmininin talep edilmesine engel değil.
Aleyhine başvuru yapılan sigorta şirketinin kaza tarihi itibariyle zarara sebebiyet verdiği iddia olunan aracın plaka bilgileri ve ZMSS sigortacısı şirketin tespit edilmesi gerekmektedir.
Yaralanan hayvan için yapılan harcamaya ilişkin ödemeyi teyit eden fatura ve dekont gibi belgelerin de başvuru esnasında ibraz edilmesi gerekliliği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Hayvanın kazada zarar gördüğünün ve kusur tespitinin ispatı için kazanın oluşumuna yönelik kayıt içeren bir görüntü mevcutsa, sigorta şirketine, Sigorta Tahkim Komisyonu’na ya da ilgili mahkemeye sunulması önem arz etmektedir.
Veteriner hekim raporu, hayvanın yaralandığına dair fotoğraflar, karşı araç plaka ve poliçe bilgilerini de dosya münderecatına sunmayı unutmamalısınız…
Hayvanların Tedavi Masraflarının Zorunlu Trafik Sigortası Poliçesi Kapsamına Alınması Elzem
Hayvanlara trafik kazası sonucu verilen zararın giderilmesine yönelik tedavi masraflarının Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası poliçe limitleri teminatı kapsamına alınması önem arz ediyor.
Geçmişte, hayvan hakları örgütleri bu yönde bazı çağrılarda bulunsa da politika yapıcılar nezdinde bu çağrılar bir yankı bulmamıştı. Sigorta şirketleri de hayvanların tedavi masraflarını sigorta teminat kapsamına alan bir zorunlu trafik sigortası poliçesi henüz sunmuş değil.
Trafik kazalarında zarar gören hayvanlar için yapılacak masrafların karşılanmasına yönelik bağlayıcı bir kanun maddesinin kabulü, Yargıtay içtihadının çıkarılması ya da Genel Şartlar’a bir ekleme yapılması elzem…
Zorunlu trafik sigortası poliçelerinin bedellerine eklenebilecek ufak bir risk primi ile hayvanların da teminat kapsamına alınması mümkün. Poliçe giderlerine eklenebilecek cüz’i bir bedelle bunu gerçekleştirmek mümkün.
Kaza sonucu zarar gören sahipli/sahipsiz hayvanların tedavi masrafları konusunda politika yapıcıların, sigorta şirketlerinin ya da poliçe düzenleten müşterilerin atabileceği adımın maliyeti sanıldığı kadar büyük değil.
Ve Bir Temenni
Tüm bunlardan daha önemlisi, sahipli de sahipsiz de olsa bir hayvana aracınızla bir zarar verdiyseniz ya da bir hayvanın trafik kazasında zarar gördüğüne şahit olduysanız -masraf ya da başka korku gerekçesiyle- tedavisi için veterinere götürmemezlik etmeyiniz…