Sezar Salatasının İsminin Kökeni Roma Cumhuriyeti Diktatörü Jül Sezar’a Dayanmıyor

Yanlış İddia

 

Limon suyu, zeytinyağı, yumurta, worcestershire sos, ançuez, sarımsak, dijon hardalı, parmesan peyniri, karabiber, yeşil marul ve kruton ile hazırlanan “sezar salatası” hatalı şekilde Jül Sezar’la ilişkilendirilebiliyor.

Örneğin Levent Akçay, Aykırı’daki “Sezar ve Salatası” başlıklı 24 Ocak 2021 tarihli yazısında sezar salatayı Jül Sezar’la şöyle ilişkilendirmişti:

“Haaa bekleyin salata işi var bir de.

Cumhuriyeti parçalayan senato, oy veren onlar, gücü kaybedince suikast düzenleyen de onlar ama her bir şeyden azıcık içine konup Sezar’a atfedilen ve çok beğenilen Sezar salatasının suçu ne?

Halbuki, bu ünlü salata ismini Jül Sezar’dan (M.Ö. 100 – M.Ö. 44) almamış.

Sezar salatasının Roma Cumhuriyeti Diktatörü Jül Sezar ile bir ilgisi bulunmuyor.

Sezar salatası ilk defa 1924 yılında Meksika’nın Baja California eyâletinde yer alan Tijuana kentindeki restoranında Caesar Cardini (1896-1956) tarafından hazırlanmış.

Şef Caesar’ın restoranında 1924 yılında Amerikan Bağımsızlık Günü esnasında yaşanan yoğunluk nedeniyle mutfaktaki malzemelerin tükenmesiyle zaruretle elindekilerle yetinerek ismiyle anılacak salatayı ortaya çıkarmış.

Kelime Köşesi, sezar salatasının adının hikâyesini şöyle özetlemişti:

Bu salatanın mucidi, İtalyan restorancı Ceasar Cardini’dir (Sezar Kardini). Meksika’nın Tijuana şehrindeki Caesar’s restoranının sahibi Cardini, 1923’te restoranında aşırı bir yoğunlukla karşılaşır.

 

ABD’nin 4 Temmuz kutlamaları için içki içmek isteyen Amerikalılar, ABD’deki alkol yasağından ötürü Meksika tarafına akın etmişlerdi. Misafirlerini memnun etmek için yoğun günden arta kalan malzemelerle hem lezzetli hem de gösterişli bir yemek sunmak isteyen Ceasar Cardini, masalara bir bir uğrayarak kendi elleriyle bir salata hazırladı. Böylece sezar salatası doğmuş oldu.

 

Rivayete göre sezar salatasının başka bir tarifi, Ceasar Cardini’nin kardeşi Alex Cardini tarafından icat edilmiştir. Kardeşinin salatasının aksine ançuez kullanan Alex, buna ilk başta “Havacı Salatası” (Aviator’s Salad) adını koysa da, zaman içinde bu salata da sezar salatası adını alır.

Arman Kırım, Hürriyet’teki “Sezar salatasının Julius Sezar ile alakası var mı?” başlıklı 3 Nisan 2005 tarihli yazısında sezar salatasının ortaya çıkış sürecini şöyle detaylandırmıştı:

O dönemin Tijuana’sında çok ünlü olan Hotel Casesar’s Palace’ın sahibi ve şefi Caesar (‘Sezar’ okunur) Cardini (1896-1956), 1924 yılının 4 Temmuz (Amerika’nın bağımsızlık günü) kutlamalarının yapıldığı bir hafta sonu yine müşteriye boğulmuş. O hafta otele gelen müşteri sayısı o kadar fazla ve tüketim o kadar yüksekmiş ki, kilerdeki erzağın çoğu tükenmiş. Bunun üzerine Caesar, mutfakta geriye kalan malzemeleri bir araya getirip müşterileri için ve onların gözleri önünde bu salatayı yaratmış.

 

Cardini’nin o hafta sonu yaratmış olduğu Sezar salatası tarifinde, kaşık marulu, sarmısak, kruton, parmesan peyniri, yumurta, zeytinyağı ve Worchester sosu yer alıyormuş. Yine, ilk uygulamanın devamı olarak da bu salata artık misafirlerin masalarının yanı başında hazırlanıp sunulur olmuş. Ama özgün Sezar salatasında kaşık marulu yaprakları bıçakla doğranmaz, onun yerine salata sosu bütün haldeki yaprakların içlerine sürülür, üstlerine ekmek kıtırları konup düz bir tabağın içinde marullar yan yana dizilerek servis edilirmiş.

 

Daha sonra, 1926 yılında, Caesar’ın biraderi Alex Cardini, abisinin Tijuana restoranında çalışmaya başlamış. Ama Alex esasen İtalyan ordusunda pilotmuş ve daha önce I. Dünya Savaşı’na katılmış. Lokantada çalışmaya başladıktan bir süre sonra Alex, abisinin ünlü sosu üzerinde varyasyonlar geliştirmeye başlamış. Bunların en önemlisi, salatanın sosuna ançuez (konserve sardalya) eklemesi olmuş. Önceleri bu yeni salataya ‘Pilot Salatası’ anlamına gelen ‘Aviator’s Salad’ adını vermiş ama, zaman içinde Alex’in geliştirmiş olduğu mayonezli ve ançuezli sos çok daha fazla tutulduğundan, ‘Sezar Salatası’ adı artık bu yeni tarz sosu içeren salataya verilir olmuş.

 

1948 yılında ise Caesar Cardini, Sezar sosunun patentini almış. Bu hikayenin geliştiği yıllarda Sezar salatasının öyküsü ABD’de dalga dalga yayılmış ve o yıllar Tijuana’ya geçip Sezar salatası yemek çok ‘in’ bir etkinlik haline gelmiş. Clark Gable ve Jean Harlow gibi dönemin efsanevi yıldızları buraya sık gidenler arasındaymış. Gazetelerin dedikodu sütunlarından bu salata ile salatanın etrafındaki yıldız yaşamları hiç eksik olmazmış.

 

Sezar salatasının Avrupa sofralarında görülmeye başlaması da dedikoduluk bir öyküye dayanır. Rivayete göre ileride aşkı uğruna tahtını terk edecek olan İngiltere Kralı VIII. Edward, önceleri metresi ve sonraları karısı olacak Mrs. Wallis Simpson ile 1920’li yıllarda San Diego’da tanışmış. Bayan Simpson, Tijuana’ya sıkça gidermiş ve en büyük zevklerinin başında, Caesar Cardini’nin salatayı yanı başında kendisi için hazırlaması gelirmiş. Çok seyahat etmesiyle tanınan Bayan Simpson, Avrupa’da her gittiği yerde bu salatanın yapılmasını istermiş ve böylelikle Sezar salatası hızla tüm kıtaya yayılmış.

 

Sezar salatanın Jül Sezar’la bir ilgisinin bulunmadığına daha önce Snopes da değinmişti.

 

Yorumunuzu yazınız...