Hasan Ali Toptaş’ın Çizgi Film İzlerken Televizyonunu Haciz Ettiği Çocukla Göz Göze Geldikten Sonra İstifa Ettiği İddiası Doğru Değil
Öykü ve roman yazarı Hasan Ali Toptaş’ın çizgi film izleyen bir çocuğun televizyonunu haciz ederken çocukla göz göze geldikten sonra görevinden istifa ettiğine dair bir şehir efsanesi 2008 yılından bu yana dolaşımda. Halbuki bu iddia bizzat Hasan Ali Toptaş tarafından yalanlanmaktadır. Ayrıca, veznedarlık ve icra memurluğu yapan Hasan Ali Toptaş, görevinden istifa etmemiştir, emekli olmuştur.
Sosyal medyanın “duyar kasma” maksatlı kullanılan bir şehir efsanesi, öykü ve roman yazarı Hasan Ali Toptaş’ın çizgi film izleyen bir çocuğun televizyonunu icrası hakkında.
Bahse konu şehir efsanesi -bazen Hasan Ali Toptaş’ın resimleriyle birlikte- şu metinle servis ediliyor:
İcra memuruydum. Bir eve girdik, içeride evin çocuğu çizgi film izliyor, ama biz televizyonu da haczedeceğiz. Çocukla göz göze geldik.
Ben o gün istifa ettim.Hasan Ali Toptaş
Görünen o ki bu şehir efsanesi Hasan Ali Toptaş’ın edebiyatçı kişiliği ile geçmişte üstlendiği veznedarlık ve icra memurluğu gibi kamu görevleri üzerinden oluşturulmuş. Ancak, doğruluk payı yoktur.
Katıldığı bir söyleşide Hasan Ali Toptaş, bahse konu şehir efsanesinin hiç yaşanmamış bir anlatı olduğunu, kendisinin görevinden istifa etmediğini; aksine, emekli olduğunu ve şehir efsanesinin 2008 yılından bu yana dolaşımda olduğunu ifade etmişti:
“O çizgi film izliyormuş. Ben o çocukla gözgöze gelir gelmez istifa etmişim. Bu tamamen bir şehir efsanesi. Ya bir görüyorum bazen bir yerde paylaşılıyor görünce adam dediğin böyle olur diyorum. Altına da bu şekilde yorumlar yapılıyor benim orada içim kan ağlıyor evin içinde dört dönüyorum. Böyle bir şey olmadı ben emekli oldum. Bu şehir efsanesi 2008’de çıkmıştı. Hemen 2 yıl sonra 2010 yılında İletişim Yayınları’nın benim için hazırlattığı Efendime Söyleyim adlı kitaptaki röportajı lafı eğdik büktük buraya getirdik ve bu meseleyi tasdik etmiştik. Ama kimse dinlemiyor, hâlâ paylaşılıyor. Görünce çok üzülüyorum.”
Bu sözleri aktardığı ve “çok sorulan, sık paylaşılan bir şehir efsanesi için…” notuyla sosyal medya profilinden paylaşılan video kaydı ise şu şekilde:
Çok sorulan, sık paylaşılan bir şehir efsanesi için… pic.twitter.com/aTDubcQlpA
— Hasan Ali Toptaş (@hasanali_toptas) March 14, 2019
Hasan Ali Toptaş, İletişim Yayınlarından çıkan “Efendime Söyleyeyim” adlı kitabına ilişkin verdiği söyleşide, istifa etmediğini; ancak, -çizgi film izleyen çocuğun televizyonunun haczi hurafesinden bağımsız olarak- icra memurluğu görevinden istifaya niyetlendiğini anlatmıştı:
“Bir yerde okudum; icra memurluğu yaparken haciz işlemi için bir eve gittiğimi, televizyonu haczedip götürecekken küçük bir çocukla göz göze geldiğimi ve hemen o anda karar verip icra memurluğundan istifa ettiğimi yazmışlar. Bu doğru değil, icra memurluğundan istifa etmek gibi bir şansım yoktu ne yazık ki. Hayalimde her gün binlerce defa istifa ettim ama gerçekte hiç etmedim, edemedim ve ilençlere, bağırıp çağırmalara ve tehditlere rağmen o memuriyeti yıllarca sürdürdüm. “
Toptaş, 2006 yılında verdiği bir röportajda ise çizgi film izleyen çocukların dahi televizyonunun görev icabı haczedildiğinden bahisle mesleğinden hazzetmediğini belirtmişti:
“Vergisini ödemeyen mükelleflerin evinde, işyerinde haciz işlemi yapıyordum. Gidiyorsunuz, çocuklar çizgi film seyrederken televizyonu kucaklayıp götürüyorsunuz. Çok tuhaf bir şey, benim için çok zordu. Şimdi emekli oldum ama hayatta en pis işleri bana yaptırmışlar gibi hissediyorum”
Hasan Ali Toptaş’ın Çizgi Film İzleyen Çocuğun Televizyonunu Haczettikten Sonra Görevinden İstifa Ettiğini Sanan Yazarlar
Vergi uzmanı ve köşe yazarı Ozan Bingöl, sosyal medya hesabında bahse konu şehir efsanesini paylaştıktan sonra doğru bilgiyi takipçileri ile paylaşmıştı.
Tatileksper.com’da İlknur Kara tarafından hazırlanan “Hasan Ali Toptaş Kimdir?” başlıklı incelemede ve Önce Vatan Gazetesi’nden Yağmur Tanyıldız tarafından yapılan bir sosyal medya paylaşımında bu şehir efsanesine yer verilmiş.
Eskişehir Anadolu Gazetesi’ndeki “Küçük Asya felaketi!” başlıklı 30 Ağustos 2018 tarihli yazısında Ali Baş da aynı hataya düşmüş:
"İCRA MEMURU! İcra memuruydum. Eve girdik. Çocuk çizgi film izliyor. Televizyonu haczettik. Çocukla göz göze geldik. O gün istifa ettim... (Hasan Ali Toptaş)"
2 Yorumlar
Şu ana kadar ben de bunun doğru olduğunu sanıyordum.
Demek ki vicdansızın önde gideniymiş, tüm icracılar merhametsizdir, vicdansızdır. Sırf memurluk için bu görevi ben asla kabul etmez gidip fabrikada çalışırdım. Varsa icracı kişiler kimse kusura bakmasın doğru olan bu.