Fransızcada Eş Sesli Kelime Olmadığı İçin Tüm Uluslararası Anlaşmaların Fransızca Hazırlandığı İddiası Doğru Değil

Yanlış İddia

 

Eski; lâkin, fasılalar hâlinde nadir de olsa gündeme gelen bir iddiaya değinelim istedik.

 

Fransızcadaki kelimelerin ikinci bir anlamının olmadığı, bu nedenle uluslararası anlaşmaların Fransızca yapıldığı iddiası şöyle dile getiriliyor:

“Fransızca’daki kelimelerin asla ikinci bir anlamı yoktur. örneğin göz sadece bir duyu organıdır, çekmece gözü diye birşey olamaz. gül sadece bir çiçektir, gülmek eylemini karşılayan kelime farklıdır gibi… Bu yüzden uluslararası anlaşmalar hep Fransızca yapılır…”

 

Fransızcada hiç eş sesli sözcük olmadığı, kelimelerin sadece tek anlamlı olduğu iddiası gerçeği yansıtmıyor. Fransızca birden fazla anlama gelen bir çok sözcük bulunuyor. Polysemy (çok anlamlılık) yani bir kelimenin birden fazla anlama gelmesi durumu Fransızca gibi her dilde vardır.

 

Eş Sesli Sözcükler Nedir?

Yazılış ve okunuşları aynı olan; ama anlamları birbirinden farklı olan sözcüklere eş sesli (sesteş) sözcükler denir.

Türkçemizden eş sesli sözcük örnekleri şöyle sunulabilir:

  1. Yüz
    • Surat, çehre (örnek: “Yüzü çok güzel.”)
    • Sayı (örnek: “Yüz lira verdi.”)
    • Deriyi soymak (örnek: “Balığın derisini yüzdü.”)
  2. At
    • Hayvan (örnek: “At koşuyordu.”)
    • Fırlatmak (örnek: “Topu bana at.”)
  3. Gül
    • Çiçek (örnek: “Bahçede gül yetiştiriyor.”)
    • Gülmek fiilinin emir hali (örnek: “Biraz gül!”)
  4. Dal
    • Ağacın kolu (örnek: “Ağacın dalı kırıldı.”)
    • Suya dalmak (örnek: “Denize dalıp yüzdü.”)
  5. Kır
    • Renk (örnek: “Kır saçlı adam.”)
    • Kırsal alan (örnek: “Kırda piknik yaptık.”)
    • Kırmak fiilinin emir hali (örnek: “Camı kır!”)
  6. Yaz
    • Mevsim (örnek: “Yazın denize gideriz.”)
    • Yazmak fiilinin emir hali (örnek: “Mektubu yaz!”)
  7. Bin
    • Sayı (örnek: “Bin lira ödedi.”)
    • Bir şeye çıkmak (örnek: “Ata bin.”)
  8. Çay
    • İçecek (örnek: “Çay içelim.”)
    • Küçük akarsu (örnek: “Çay kenarında yürüdük.”)
  9. Dil
    • Organ (örnek: “Dilim yandı.”)
    • Lisan (örnek: “İngilizce dilini öğreniyor.”)
  10. Kan
    • Vücut sıvısı (örnek: “Kan bağışında bulundu.”)
    • Kanmak fiilinin emir hali (örnek: “Söylediklerine kan!”)

 

Fransızcadaki Eş Sesli Sözcükler

Hint-Avrupa dil ailesinin Avrupa kolundan, Latinceden doğan Roman dilleri grubuna ait bir dil olan Fransızca, tıpkı diğer diller gibi, eş sesli sözcüklere sahiptir.

Fransızcadaki eş sesli sözcüklerden bazı örnekler şöyle sunulabilir:

  • “Louer”:
    • Kiralamak anlamında: “Je vais louer une voiture.” (Bir araba kiralayacağım.)
    • Övmek anlamında: “Il faut louer son courage.” (Onun cesaretini övmek gerekir.)
  • “Fils”:
    • Oğul anlamında: “Mon fils est étudiant.” (Oğlum öğrencidir.)
    • İplik anlamında: “Le fil de cette robe est très fin.” (Bu elbisenin ipliği çok ince.)
  • “Tour”:
    • Tur anlamında: “Nous avons fait un tour de la ville.” (Şehir turu yaptık.)
    • Kule anlamında: “La tour Eiffel est célèbre.” (Eyfel Kulesi ünlüdür.)
  • “Verre”:
    • Cam anlamında: “Ce verre est fragile.” (Bu cam kırılgandır.)
    • Bardak anlamında: “Je voudrais un verre d’eau.” (Bir bardak su istiyorum.)

Bunlara ilaveten avocat (avukat, avokado), vol (uçuş, hırsızlık), souris (gülümseme, fare),  place (meydan, yer), faire (yapmak, olmak) sözcükleri de Fransızcadaki sesteşlere örnek olarak sunulabilir.

 

Fransızcadaki Okunuşu ve Yazılışı Benzer, Anlamları Farklı Kelimeler

Fransızca benzer veya aynı seslere sahip olan ancak farklı yazılışa ve anlamlara sahip kelimeler (homofonlar) açısından da oldukça zengin bir dildir. Bu durum, Fransızcanın kendine özgü zorluklarından biri olarak kabul edilmektedir. Fransızcanın fonetik yapısının, birçok kelimenin aynı şekilde telaffuz edilmesine neden olması nedeniyle bağlam çok önemlidir.

Bu özelliği haiz kelimelerden örnekler şöyle sunulabilir:

  • [bɔʁ]
    • bord → Kenar, kıyı
    • borde → “Border” fiilinin çekimli hali (süslemek, sınırlamak)
  • [mɔ̃]
    • mont → Dağ
    • mon → “Benim” (iyelik zamiri)
  • [sɛʁ]
    • serre → Sera
    • serre → “Serrer” (sıkmak) fiilinin çekimli hali
  • [vɛʁ]
    • vers → Yön, -e doğru
    • vers → Şiir dizesi
    • ver →  solucan
    • verre → bardak
    • vert → yeşil
    • vair → bir tür kürk
  • [ɑ̃tã]
    • entend → “Entendre” (duymak) fiilinin çekimli hali
    • antan → Geçmiş zaman, eski zamanlar
  • [ɑ̃fɛʁ]
    • enfer → Cehennem
    • en fer → “Demirden” (fer = demir)
  •  [vɛʁ]
    • ver → Solucan
    • verre → Bardak, cam
    • vert → Yeşil
    • vair → Bir tür kürk
  • [sɑ̃]
    • sans → Olmadan
    • cent → Yüz (100)
    • sang → Kan
    • sent → “Hissetti” fiilinin geçmiş zaman hali
  • [kuʁ]
    • cour → Avlu, mahkeme
    • court → Kısa
    • cours → Ders, akış
  • [mɛʁ]
    • mer → Deniz
    • mère → Anne
    • maire → Belediye başkanı
  • [ʃɛʁ]
    • cher → Pahalı veya sevgili
    • chair → Et, beden
  • [pɛʁ]
    • pair → Çift
    • père → Baba
    • paire → Çift (ayakkabı, eldiven gibi)

 

Fransızcanın Uluslararası Antlaşmalardaki Kullanımı

Uluslararası antlaşmalar hep Fransızca yapılmıyor (Hiçbir resmî anlaşmada “Osmanlı” kelimesinin geçmediği iddiasını ele aldığımız ve Lozan Antlaşmasının 2023 yılında sona ereceği yönündeki uydurmaya değindiğimiz yazılardaki antlaşma örnekleri bu hatalı aktarımı çürütmek için yeterli olacaktır.).

Orta Çağ’dan itibaren Avrupa’nın “lingua francası” (ortak dili) olmaya başlayan Fransızca siyasî, kültürel ve ekonomik gücüyle diplomatik ilişkilerde yaygın bir şekilde kullanıldı. 19. yüzyılda Fransa’nın kolonileşme süreciyle birlikte dünyanın dört bir köşesinde konuşulmaya başlayan Fransızca, uluslararası anlaşmaların, kültürel etkinliklerin ve protokollerin dili hâline geldi. 14. yüzyılın ortalarında Avrupa’da en çok konuşulan dil haline gelen, 17. yüzyıldan itibaren Avrupa’nın siyasi ve ekonomik ilişkilerinde ortak dil olarak kullanılmaya başlanan Fransızca zamanla İngilizcenin gerisinde kaldı.

Özetle, devletler arası anlaşmaların Fransızca yapılmasının temel nedeni Fransızca sözcüklerin özelliğine değil Fransa’nın askerî ve kültürel gücüne, Fransızca’nın uluslararası alandaki etkisine dayanıyor. 18. yüzyıla kadar uluslararası ilişkilerde Latincenin yaygın kullanımı, Fransızcanın da Latin dili olması, hukukî terimlerinin diğer Latin dilleri ile aynı olması, Avrupa aristokrasinin Fransızca kullanması gibi tarihsel ve kültürel etkiler de bu hususta önemli rol oynamıştır.

 

 

Yorumunuzu yazınız...