Nil Karaibrahimgil’in Babası Suavi Karaibrahimgil, Suavi Adıyla Tanınan Mehmet Suavi Saygan Değil
Nil Karaibrahimgil’in babası Suavi uzun yıllardır bazı vatandaşlarca yanlış tanınıyor (Sosyal medyadan örnekler için bkz).
Nil Karaibrahimgil’in babası Suavi adıyla kamuoyunca tanınan Mehmet Suavi Saygan adlı sanatçı değil, müzisyen ve şarkı sözü yazarı olan Suavi Karaibrahimgil (Her iki Suavi’nin de 1950 doğumlu olması da ilginç bir tevafuk).
Suavi Karaibrahimgil, Müzikomani adlı şarkısıyla tanınıyor. Nil Karaibrahimgil, babası Suavi Karaibrahimgil’in de müzisyen olmasından dolayı çok erken yaşlarda müzikle tanışmış.
Kızıyla birlikte verdiği bir röportajda Suavi Karaibrahimgil müzik kariyerinden şöyle bahsetmiş:
– Kaç yıldır lojistik destek alıyorsunuz eşinizden?
– S.K: Evliliğimizde 34. yılı bitirdik. Müziğe evlenmeden önce başlamıştım. İlk 1967’de profesyonel olarak sahneye çıktım, Ankara’da o zaman içkisiz gazinolar vardı. Orada dinleyici daha fazla müziğe yoğunlaşabiliyor, konser salonu gibi. Oralarda başladım ben. Sonra iki albüm yaptım. TRT’den ödüller aldık.– Sonra neden bitti?
– S.K: Bitmedi aslında, ara verdim. İkinci albümümü yaptığım sene, 1992’de özel radyolar açıldı ve albüm tanıtımları birden bire durdu. Tanıtım için ciddi bir para harcamak gerekiyor. Şimdi kanallar çoğaldığı için daha kolay. Yoldan geçen albüm yapıyor mesela. Ucuz kayıt imkânları var şimdi.– Nil “Baba ben müzik yapacağım hayatta,” dediği zaman kızınıza ilk tepkiniz ne oldu?
– S.K: Ben Nil’i riske girmesin, yedek mesleği olsun diye Boğaziçi Üniversi’nde falan okuttum. Bir gün müzikten vazgeçerse güvencesi olsun diye. Bana ‘Nil’i konservatuvara ver,’ dediler, vermedim. Çünkü konservatuvar okuyan çocukların bir kısmı mutsuz olabiliyor, iş bulamayabiliyor, geriye de dönemiyor ve çıkmaza giriyor. Ama müzisyen olsunlar diye koşullamadım iki çocuğumu da. Mesela Onur, müziğe tamamen hâkim, müziği çok iyi biliyor ama o da bankacılığı seçti.
Nil Karaibrahimgil, ismi Suavi olan müzisyen babasının sık sık beyaz sakalıyla tanınan Suavi ile karıştırıldığını birçok kez dile getirmişti…
Karaibrahimgil, 2011 yılında Hürriyet’te Babalar Günü vesilesiyle kaleme aldığı “Nil’in babası” başlıklı köşe yazısında babası Suavi’nin hangi Suavi olduğuna şöyle açıklık getirmişti:
Suavi ise Nil Karaibrahimgil’in bu yazısına şu sözlerle tepki göstermiş:
“İlk ve son kez yazıyorum benim olmayan kızıma, Nil’e… Benim de bir baba olduğumun farkına bile varmayarak kıyaslamışsın beni bilmem kaçıncı kez biyolojik babanla. Resimlerimi de kullanarak. Üstelik babanla benim aynı jenerasyondan aynı iş kolundan olmamızı talihsizlik-şanssızlık sayarak ve yine uzun sakallarımı dominant göstererek. Benden sana zarar geleceği önyargından hızla uzaklaşmalısın. Ne sana, ne ailene bu uzun sakallı Suavi’den asla zarar gelmez rahatsız olma sakın. Son olarak, daha kendince ol, daha kendinle ol, notasız ve rotasız kalma.”
Suavi, 2 Temmuz 2011 günü Twitter hesabından konuyla ilgili şu paylaşımlarda bulunmuştu:
“Babalar gününde, üstelik benimde baba olduğumu umursamayarak beni ve sakalarımı köşesine taşıyan kız, beni ilk ve son kez iyi dinle
Beni sizlerden ayıran tek özellik” o uzun sakallarım” değil 44yıllık sanat hayatım, şarkılarım, duruşum, kişiliğim ve mesleki kariyerimdir.
Bu küçümsediğin sakalların her telinde bir nota, dünyadaki her insanın çektiği acılar, onur ve dava aşkı var. Sanat var. Benim adım SUAVİ..
Ben sanatçıyım, ben müzisyenim, ben babayım, ben kocayım ben İnsanım. Ben o “uzun sakallı adam” insan hakları savunucusuyum.
ve bu sakızı çiğneme artık Nil. Çünkü tad vermiyor artık. Patlamıyor bile. Beni bile yordun. Beni bile cevap vermek zorunda bıraktın.
Babana selam olsun. Ama artık beni, adımı, sakalllarımı köşene taşıma. Kendin ol, kendince ol. Notanı ve Rotanı şaşırma. Bir baba nasihatı..
Benden izin dahi almadan adımı başka insanlarla yanyana üstelik resmimi basarak haber yapanlardan ricam. Sizlere gönderdiğim cevabımı dikkat!”
Suavi, bir diğer tweetinde Nil Karaibrahimgil’i tanımadığını şöyle ifade etmiş:
“Değerli dostlar, basın açıklaması da yaptım ancak gelen yoğun sorulara istinaden “Nil Karaibrahimgil benim kızım değil. Tanımam bile “lütfen…”
Nil Karaibrahimgil de katıldığı bir soru – yanıt programında babasına şöyle değinmişti:
“Şimdi hakkımda 2 tane efsane var. Bunları düzeltelim. Biri babamla ilgili. Suaviler karışıyor. Bir tshirt yaptıracaktım ‘benim babam Suavi Karaibrahimgil’ diye. Benim babam da müzisyen ve 2 Suavi de aynı dönemde Suavi ismiyle çıktığı için karıştırılabiliyor. Benim babam Suavi Karaibrahimgil olan Suavi. Ve müzikomani şarkısıyla meşhur olmuştu ben çocukken en meşhur şarkısı o bu aralar sene 1965 şarkısı da çok internette var. Artı yeni bir şarkı çıkaracak kobra diye. Ben de onu bekliyorum. Kobra şarkısından benim neden böyle olduğumu anlayabilirsiniz.”