Fotoğraftaki Mescidin Hazreti Adem’in İnşa Ettiği İlk Camiye Ait Olduğu İddiası Doğru Değil

Yanlış İddia

 

Hz. Âdem tarafından inşa edilen yeryüzünün ilk camisine / mescidine ait olduğu iddiasıyla paylaşılan görsel şu şekilde:

 

alkou camisi

 

Bahse konu görseldeki mescidin Hz. Âdem tarafından inşa edildiğine dair hatalı aktarımı içeren sosyal medya paylaşımlarından örnekler şöyle sunulabilir:

 

Filizin Düşünceleri:

“Hazreti Adem’in inşa ettiği dünyada ilk Cami… 🕌”

 

hz adem ilk cami

 

Yarım Kalan Sevdalar:

“Hazreti Adem ‘ in inşa ettiği dünyada ilk cami. Ebu Kais Kaşkakhani, bu resmi gören, yayar ve yayınlarsa, cennette bir tuğla altın ve bir elmasla ev verileceğini rivayet etmiştir.”

 

hazreti adem ilk cami

 

Görseldeki mescidin Hz. Âdem ile bir ilgisi bulunmuyor.

Hz. Âdem’in inşa ettiği ilk camiye ait olduğu iddiasıyla sosyal medyada paylaşılan görsel aslında Suudi Arabistan’ın Taif şehrindeki Al-Muthanna köyü yakınında bulunan Mescid-i Ku’ (Al Kou / Al-Qu’a / Masjid Al Kou / مسجد الكوء الطائف) adlı ibadethaneye ait.

Mescidin Hz. Muhammed ve Hz. Zeyd’in İslamiyete davet etmek için gittiği Taif’te halk tarafından taşlandıktan sonra bir süre dinlendiği ve üzüm yetiştiricisi Addas’ın ikram ettiği üzümleri yediği yere inşa edildiği belirtilmektedir.

Günümüzde görülen mescidin Hz. Muhammed’in vefatının 8 yüzyıl sonrasında Osmanlı döneminde yapıldığı aktarılmaktadır.

Mescit, yakın zamanda yenilenmiştir.

Hz. Muhammed’in mescidin bulunduğu yerde namaz kılarken atılan taşın kendisine zarar vermemek için büzülerek dirsek şeklini aldığı, bu nedenle mescide Arapça “dirsek” anlamına gelen “Al Kou” adını verildiği rivayet edilmektedir.

Mescid-i Ku hakkında farklı sanal kaynaklarda aktarılan detaylar şu şekilde:

“Mescid-i Ku’ (مسجد الكوع): Taif’te Vec vadisinde bulunmaktadır. Efendimiz(sav) Taif’e geldiğinde burada bir süre durması sebebiyle Mescidi Mevkif adı da verilir. Mevcut yapının Osmanlının son dönemlerinde inşa edildiği bilinmektedir. Efendimizin Taif’e geldiğinde burada kaldığına dair bilginin 14 asırlık tarih boyunca herkes tarafından kabul ediliyor olması yerin kesin olduğuna delalet etmektedir. Taif’li tarihçi Hammad Salimi de “14 asır boyunca tüm tarihçi ve muhaddislerin batıl üzere bir konuda ittifak etmeleri imkansızdır” der. Devamla “Efendimizin burada durduğu ile ilgili tevatür rivayetler bu yerin mescidi Ku’nun olduğu yer olduğunu göstermektedir. Addas’ın üzüm ikram ettiği üzüm bağı ile aralarında fazla bir uzaklığın olmaması da buna işaret etmektedir.” Bu mescid Arabistandaki müteşeddid vahhabiler tarafından yakılma tehlikesi geçirmiş olup yangın izleri halen tavanda bulunmaktadır.”

“Resûl-i Ekrem (a.s.m.)taif halkindan taşlanmaya maruz kalip  sığındığı hazreti addasın  baginda   biraz dinlenip sükûn bulduktan sonra, yarasını temizleyip abdest almış, ardından kuu mescidin olduğu kayalık bir yerde  da iki rekat namaz kılmıştır.bir kayaligin dibinde kolunu bir kayanin ustune yaslamasi sonucu efendimizin kolunun izinin tasa cikmasindadirki kuu mescidi adini almisti”

Taifte, Taif’e girişte Vec vadisinde bulunmaktadır.* Efendimiz(sav) Taif’e geldiğinde bu vadi üzerinde yol üzerinde bulunan şuan Kuu Mescidi diye bilinen yerde bir süre durması sebebiyle bu mescide Mescidi Mevkif adı da verilir.
Mevcut yapının Osmanlının son dönemlerinde inşa edildiği bilinmektedir.
Hz Muhammed (s.a.v. ) peygamber Efendimiz Taif halkını islamiyete davet etmeye gitmişti ve Vecd vadisinde Taif halkının taşlı saldırısına uğramıştı.
Peygamber Efendimiz sav Mekke’nin ileri gelenlerinden Şeybe b. Rebia ve kardeşi utbe’nin bağınin kölesi H.z Addas Tarafından üzüm ikram edildi. Peygamber Efendimizin anısını yaşatmak için oraya yapılan Mescid-i Addas(Addas Mescid-i) ve dahi Addas’ın İslam ile sereflendigi yere ( mescide) de Kuu Mescidi yaklaşık 200 m mesafede bulunmaktadır.
Kuu Mescidi Taif ‘de Cebrail A.s indiği de yer olup, peygamber efendimiz sav, *Taif halkı tarafından taşlandığı zaman, Cebrail as’ın “helak edelim sen dua et ya Rasullah” dediği ve Peygamber Efendimiz sav “ben Rahmet olarak gönderilen peygamberim” buyurduğu yer olup burada Peygamber Efendimiz sav bir süre dinlenmiştir.*

 

TDV İslam Ansiklopedisi’nde Taif halkının Hz. Muhammed’e yönelik saldırısı şöyle aktarılmıştı:

“Resûl-i Ekrem risâletle görevlendirildiğinde Tâifliler’in ilk tepkisi olumsuz oldu. Resûlullah, peygamberliğinin onuncu yılının şevval ayında (Ocak 620) Mekke müşriklerinin tavırlarını gittikçe sertleştirmeleri üzerine davetini Mekke dışındaki bir merkeze götürmeyi düşündü ve yanına Zeyd b. Hârise’yi alarak Sakīfliler’i İslâm’a davet edip himayelerine sığınmak amacıyla Tâif’e gitti. Ancak Hz. Peygamber’in davetine karşı çıkan Tâifliler kendisiyle alay edip onu taşlattılar. Resûlullah, Tâif’te yaşadıklarının kendisi için Uhud gününden daha şiddetli olduğunu söylemiştir (Buhârî, “Bedʾü’l-ḫalḳ”, 7; Müslim, “Cihâd”, 111).”

 

Google Haritalar üzerinde ve sosyal medyada adına açılan hesaplarda Mescid-i Ku ve çevresinden farklı görsellere rastlamak mümkün.

 

mescit kua

 

mescid-i kua

 

al-kou mescit

 

al kou taif

 

al kou mescidi

 

al kou camii

 

Youtube’de yayınlanan farklı videolarda ziyaretçilerin bahsi geçen mescidin içinden ve dışından kayıtları izlenebilir:

 

https://www.youtube.com/watch?v=n8H7wL0hHO4

 

Yeryüzünde yapılan ilk mabed olduğu da iddia edilen Kâbe’nin ilk defa kim tarafından ve ne zaman inşa edildiğine yönelik Kur’an’da herhangi bir bilgi bulunmasa da bazı kaynaklar Kâbe’nin ilk ibadetgâh olarak Hz. Âdem ya da Hz. Âdem’in oğlu Hz. Şît tarafından inşa edildiğini rivayet etmektedir.

Görsel hakkındaki iddiaya daha önce Teyit de değinmişti.

 

Yorumunuzu yazınız...