TÜİK Tarafından Kayıp Çocuk İstatistiği Üretildiği ve Yayımlandığı İddiası Doğru Değil

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından, “kayıp çocuk sayısı” ile ilgili şu ana kadar herhangi bir istatistik yayınlanmamış. TÜİK’in açıkladığı veriler, güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocuk istatistikleri kapsamında, hakkında kayıp müracaatı yapılıp daha sonra bulunan çocukların istatistiksel verilerini içeriyor.

Yanlış İddia

 

Cem Kayalı, Yeni Mesaj Gazetesinde 28 Eylül 2019 tarihinde yayımlanan “Kayıp Çocuklar Şehri” başlıklı yazısında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından üretilmeyen bir istatistiği okurlarına sundu:

“Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı istatistiklere göre 2008-2016 yılları arasında kayıp olduğuna dair müracaatı yapılan çocuk sayısı 104 bini aştı.”

 

TÜİK’in kayıp çocuk müracaatı ile ilgili veri ürettiği ve yayınladığı iddiasının doğruluk payı bulunmuyor.

TÜİK sadece 18 yaşının altında olup güvenlik birimine gelen veya getirilen çocuklara ilişkin mağduriyet göstergelerini üretmektedir. TÜİK’in internet sitesinde yapılacak bir incelemede ve yine aynı kurum tarafından yayınlanan tekzip metninde görülebileceği üzere TÜİK, kayıp çocuk müraacatı konulu istatistikler üretmemekte ve yayımlamamaktadır.

TÜİK, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığına bağlı güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocuklar hakkında bilgi sağlamak amacıyla güvenlik birimine gelen veya getirilen çocuk istatistikleri üretmektedir. Bahse konu çalışmada “kayıp müracaatı yapılan çocuk sayısı” değil, kayıp ya da bulunan çocuk sayısı istatistiği oluşturulmaktadır.

Kayıp ya da bulunan çocuk, “hakkında resmi olarak kayıp müracaatı yapılan ve güvenlik birimleri/vatandaş tarafından bulunarak güvenlik birimlerine getirilen çocuk” olarak tanımlanmaktadır.

TÜİK tarafından 2017 yılına ilişkin açıklanan “Güvenlik Birimine Gelen veya Getirilen Çocuklar” haber bültenine göre, 2017’de güvenlik birimlerine gelen veya getirilen 335 bin 242 çocuğun %46,2’si mağdur olarak, %32,2’si kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiasıyla (suça sürüklenme), %13,7’si bilgisine başvurma amacıyla, %3,4’ü kayıp (hakkında kayıp müracaatı yapılıp daha sonra bulunan) ve %4,4’ünün başka nedenlerden dolayı geldiği ya da getirildiği tespit edilmiş.

 

 

İLAVE: 21 Ağustos 2024 günü Diyarbakır’da kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ı arama çalışmalarının devam ettiği süreçte gazeteci Fatih Altaylı konuyla ilgili Youtube yayınında, son 8 yılda 100 bin, her yıl 10 binden fazla çocuğun kaybolduğunu şu sözlerle ileri sürdü:

“İşin daha vahim tarafı şu. Bilindi, konuşuldu, üzerinde epeydir durulan ve muhtemelen Allah korusun inşallah olmamıştır diyeceğim ama muhtemelen de artık yaşamayan bir çocuk diye düşünüyorum ve o yüzden de çok dertleniyorum çok üzülüyorum. Ama şunu da söylemek lazım keşke tek bir Narin olsa Türkiye’de o kadar fazla çocuk kayboluyor ki inanamazsınız! Bu vereceğim rakamlar aslında devletin resmi sayıları da bir yandan açık kaynaklardan edinebildiğimiz bilgilere göre Türkiye’de son 8 yılda kaybolan çocuk sayısı yaklaşık 100 bin, 98-99 bin civarında…”

“Yani yılda 10 binden fazla çocuk Türkiye’de kayboluyor; devletin resmi rakamlarına göre 10 binden fazla… Ayda kaybolan çocuk sayısı yine devletin resmi istatistik verilerine göre bin ila bin 200 arasında inanabiliyor musun! Biz Narin’den bahsediyoruz ama binlerce çocuk kayboluyor. Kaçırılıyor mu, öldürülüyor mu, yurt dışına mı götürülüyor, içeride mi kayboluyor, organ mafyası mı? Bunların hiçbiriyle de ilgili ortalıkta somut bir bilgimiz yok ama bunlar açıklanmış açık kaynaklarda haber olmuş sayılar.”

 

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi ise bu aktarımın gerçeği yansıtmadığını şöyle açıkladı:

“Bazı basın yayın organlarında yer alan ve sosyal medya hesaplarından paylaşılan, “Türkiye’de resmi rakamlara göre yılda 10 binden fazla çocuk kayboluyor” iddiası doğru değildir. İddia edilenin aksine Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) veya başka bir devlet kurumu tarafından, “kayıp çocuk sayısı” ile ilgili şu ana kadar herhangi bir istatistik yayınlanmamıştır. TÜİK’in açıkladığı veriler, güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocuk istatistikleri kapsamında, hakkında kayıp müracaatı yapılıp daha sonra bulunan çocukların istatistiksel verilerini içermektedir. Dolayısıyla her yıl 10 binlerce çocuğun kaybolduğu ve bulunamadığı iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır. Kamuoyunu manipüle etmeye yönelik asılsız iddialara itibar etmeyiniz.”

 

 

 

Konuyla ilgili DMM’nin yalanlaması T24 tarafından “DMM yalanlasa da TÜİK’in açıkladığı resmi rakamlar, Fatih Altaylı’yı doğruluyor. TÜİK verilerine göre; 2008 ile 2016 yılları arasında 104 bin 531 çocuk kayboldu.” gibi yorumlarla sunuldu.

Halbuki, yukarıda aktarıldığı üzere, TÜİK, “kayıp çocuk sayısı” istatistiği yayımlamıyor. TÜİK tarafından açıklanan veri, hakkında kayıp müracaatı yapılıp sonradan bulunan çocukları kapsıyor.

 

 

Yorumunuzu yazınız...