8 Mayıs 1902 Tarihinde Pelée Dağı’nda Meydana Gelen Patlamada 30.000 Kişilik Saint-Pierre Adlı Şehirde Kurtulan Tek Kişinin O Gün İdamını Bekleyen Bir İdam Mahkumu Olduğu İddiası Doğru Değil
20. yüzyılın başlarında gerçekleşen ve bu yüzyılın ilk volkanik felaketi olmasının yanı sıra en kötülerinden biri olarak kabul edilen Pelée Dağı patlamasında kurtulan tek kişinin bir idam mahkûmu olduğu iddiasını ele alacağız.
“1902’de Pelee Dağı patladığında 30.000 kişilik şehirden tek kurtulan ise o gün idamını bekleyen kişiydi.” notunu içeren görselin bu iddiayı içeren paylaşımlarda sık sık karşımıza çıktığına şahit oluyoruz.

Bu iddiayı aktaran paylaşımlardan bazıları şöyle:
“1902’de volkanik Pelee Dağı patladı ve 30.000 e yakın kişi hayatını kaybetti. *Şehirden kurtulan 3 kişiden biride idamı bekleyen bir mahkumdu.”

Pelée Dağı Patlaması ve KurtulanLAR
Karayipler’de Antil Denizinde, Fransa’ya bağlı Martinique adasındaki Saint-Pierre şehrinde bulunan 1.397 metre yüksekliğindeki Pelée Yanardağı‘nda 8 Mayıs 1902 tarihinde büyük bir patlama meydana gelmişti.
Günler öncesinde volkanik aktivite belirtileri gösteren yanardağ, 8 Mayıs günü büyük bir patlamayla harekete geçmesinin kısa bir süre ardından tüm Saint Pierre şehrini (Martinique adasındaki nüfusun % 15’ine tekabul eden) Saint-Pierre şehrinde bulunan 30.000 kişinin ölümüne yol açmıştı.

Sanılanın aksine 8 Mayıs 1902 tarihinde Pelée Dağı’nda meydana gelen patlamadan kurtulan tek kişi yoktu ve kurtulan kişi(ler) idam mahkumu değildi.
Patlama esnasında 6 yaşında olan Bayan Doris, Saint-Pierre’den annesi ve 4 kız kardeşiyle Fort de France’a sığınmak için kaçarken babasıyla birlikte ailesinin geri kalanını kaybettiğini, ancak kendisinin kurtulduğunu aktarmıştı. Ayrıca, Havivra Da Ifrile adlı 10 yaşındaki kızın bir mağaranın içine sığınarak patlamanın etkisine maruz kalmadığı, sonrasında da denizden yardıma gelen gemiler sayesinde kurtulduğu bilinmektedir.
ABD’li muhabir George Kennan, “Pelée Trajedisi” adlı kitabında aktarıldığına göre St. Pierre adlı şehirde Pelée Yanardağı patlamasından kurtulan tek kişi değildi, felaketten canını kurtarmayı başaran 20’den fazla kişi mevcuttu. Kennan bu kişileri şöyle sıralamaktadır: 20 ya da 30 görevli ve denizci, harap olmuş bir araçta bulunan 2 Fransız erkek, kilerde saklanan; ancak, bulunmasından kısa süre sonra vefat eden bir kadın ve şehir hapishanesindeki zindanda bulunan bir mahkum (George Kennan (1902). The tragedy of Pelée; a narrative of personal experience and observation in Martinique. New York, The Outlook company. Sf: 215, 218). Kathleen Gyssels de “Le Miraculé de Saint-Pierre : de Cyparis à Chocolat, ou le Noir comme « spectacle »” başlıklı çalışmasında Sylbaris’ten başka kurtulan kişilerin de olduğunu belirtmektedir.
Adada yanardağ felaketinden tek kurtulan idam mahkûmu olduğu öne sürülen şahıs George Kennan’ın kurtulanlar arasında zikrettiği zindandaki Ludger Sylbaris adlı mahkûmdur (Ludger Sylbaris’in asıl isminin Louis-Auguste olduğu ve Fransızca kaynaklarda adı ve soyadı Louis-Auguste Cyparis şeklinde aktarılırken İngilizce kaynaklarda Ludger Sylbaris şeklinde belirtildiği görülmüştür. Soyadı, Sylbaris, Cyparis, Cylbaris, Ciparis gibi farklı şekillerde aktarılmaktadır. İşbu yazı boyunca, katılım sağladığı Barnum adlı sirkin afişlerinde isminin Ludger Sylbaris olarak aktarılması nedeniyle yazı boyunca bu isim kullanılmıştır.).
George Kennan bahse konu kitabında kurtarılan Sylbaris’i ziyaret etmiş ve şahsen görüşmesinde başından geçen felâkete dair sorularını yanıtlamasını istemiş. Sylbaris kendisine, kapatıldığı yer altı zindanında 8 Mayıs 1902 sabahı kahvaltısının gelmesini beklerken bir anda havanın karardığını ve neredeyse bir anda sıcak hava ve kül karışımının zindan kapısının çevresindeki boşluklardan içeri girdiğini, hemen ardından kendisinin acı içinde sıçrayarak yardım için bağırdığını ancak kimseden bir yanıt alamadığını ve yardımın gelmediğini, çok yoğun ısının yaklaşık bir dakika sürdüğünü, bu sürede nefes almamaya çalıştığını ve üstünü çıkardığını, ancak vücudunda yanıklar oluştuğunu ve felaketin 4 gün sonrasında kurtarıldığını belirtmiş (Sf: 74-82).

Kapatıldığı zindanın girişinin volkanın ters yönünde denize doğru bakması, herhangi bir pencere taşımaması ve bombalara karşı koruyucu niteliğe sahip kalın duvarlı taş yapıya sahip olması ve dışarıya açık sadece dar bir aralığın bulunması Sylbaris’in kurtuluşunu sağlamış. Ancak, fotoğraftan görülebileceği üzere patlamanın gerçekleştiği tarihte 27 yaşında bir işçi olan Ludger Sylbaris yanardağ patlamasının yol açtığı felaketten yanıklarla kurtulabilmiş.
Ludger Sylbaris’in yanardağ patlamasından kurtulan tek kişi olmadığı bilinen bir gerçek. Muğlak olan husus ise bir idam mahkûmu olup olmadığı. Birçok kaynak, Sylbaris’in volkanik patlamadan bir gün önce, yani 7 Mayıs 1902 günü gecesinde bir barda kavga etmesi nedeniyle hapsedildiğini belirtmektedir. Bazı kaynaklar ise Sylbaris’in sürekli sorun çıkarması nedeniyle ada yetkilileri ile problemli bir ilişkiye sahip olduğunu aktarmaktadır. 1875 doğumlu Sylbaris’in patlamadan bir gün önceki kavga öncesinde de birçok olaya karıştığı hususu kaynakların uzlaşı içinde olduğu bir olgu. Diğer bir uzlaşı noktası, 8 Mayıs 1902 günü Ludger Sylbaris’in idamının infazını beklemediği.
Ancak, incelenen kaynaklarda Ludger Sylbaris’in idam cezasına çarptırıldığına yönelik uzlaşı bulunmuyor (Sylbaris’in hapse atılmasına yol açan suçun yaralama mı öldürme mi olduğu da net değildir). Felâkete ve sonrasında oluşan manzaraya birinci elden tanıklık eden kişilerin Ludger Sylbaris’in idam mahkûmu olduğuna yönelik bir atıfta bulunmadığı hatta bazılarının bu iddiayı reddettiği görülüyor. St. Pierre şehrine felaketin hemen ardından giderek oluşan manzarayı fotoğraflayan A. L. Koster “Ölü Şehri” (“The City of the Dead”) başlıklı yazısında Sylbaris’in bir idam cezasının hiç olmadığını aktarmış (A.L.Koster (1956). “City of the Dead”. Natural History, 65, Sf: 412-415). Patlamanın hemen sonrasında adaya giderek Sylbaris ile görüşen George Kennan ise kitabında bu yönde bir bilgiye yer vermemiş. Daha sonra katıldığı Barnum Sirki kapsamında katıldığı gösterilerde ya da demeçlerde Sylbaris’in idam cezası aldığına yönelik bir söylemine de rastlanamıyor. Sylbaris’in idam cezasını bekleyen bir mahkûmken adadan tek kurtulan kişi olduğuna yönelik anlatının, vakadan 1 asır sonra hazırlanan içeriklerde dile getirildiğine şahit oluyoruz.
Ludger Sylbaris Tek Değil Ancak Kurtulan En Ünlü Kişi
Yanardağ felâketinden kurtulan tek kişi olmasa da kurtulan en ünlü kişi olduğu söylenebilir.
Ludger Slybaris’in yanardağ felaketinden kurtulmasını sağlayan Martinique adasındaki Saint-Pierre şehrinde tutulduğu zindan günümüzde popüler bir turistik mekân hâline gelmiş.

Lucas Vallerie, Cyparis : Le Prisonnier de Saint-Pierre adlı çizgi romanda Ludger Sylbaris’in başına gelenleri resmederek aktarmıştı.
Ludger Sylbaris daha sonra Barnum sirkinin direktörü James Arthur Bailey tarafından işe alındı ve sirkin ABD turu esnasında “Kıyamet Günü’nden kurtulan adam” unvanıyla ünlü olmuş.
Pelée Dağı Patlamasından Kurtulan Tek Kişinin Bir İdam Mahkumu Olduğunu Öne Süren Yazarlar
Mehtap Yıldırım Yükselten, Yeni Asya’daki “İktidar uğruna neler yapılmış?” başlıklı yazısında (10 Haziran 2018) Sylbaris’in idam cezasına çarptırıldığını iddia etmişti:
"Felâketten son sağ kurtulan kişi ise 19 yaşında bir idam mahkûmuydu. Ciparis, beyaz bir Fransız’ı öldürmek suçundan ölüm cezasına çarptırılmış bir siyahî idi. 8 Mayıs sabahı asılacaktı. Yani, patlama günü! Elbette, cellâtları onu götürmeye asla gelemediler. Kaderin bir cilvesi olarak, Auguste Ciparis, şehrin içinden tek sağ kurtulan kişiydi. Onu yargılayanlar, onu ölüm cezasına mahkûm edenler ölmüştü. Onun ölümünü bekleyen 30 bin kişiden her biri ölmüştü o gün. Ama 8 Mayıs 1902 günü öleceğini bilen tek kişi olan Ciparis yaşıyordu. Daha sonra öğrenildiğine göre, Ciparis’e af çıkmış ve cezası hafifletilmiştir."