Milletvekillerinin 2 Yılda Emekli Olduğu İddiası Doğruyu Yansıtmıyor

 

EYT, yani “Emeklilikte Yaşa Takılanlar” gündemde iken sıklıkla dile getirilenen az 2 yıl vekillik yapanlar emekli maaşı alabiliyor” ve “2 yıl milletvekili olan emekli oluyor 25 yıl emek veren insanlardan yaş şartı aranıyorgibi iddiaların gerçeği yansıtmadığını aktaralım istedik.

Milletvekilleri de diğer tüm çalışanlar gibi sosyal güvenlik kanunlarında yer alan hizmet yılı ve yaş koşuluna tabidir. Vekillere özgü ayrı bir emeklilik kriteri tanımlanmış değil. Milletvekilleri de emeklilikte herkes gibi hizmet yılı ile yaş şartına takılmaktadır.

18 yaşında Meclis’e giren bir milletvekili, ilgili yaş ve prim günü şartlarını yerine getirmeden önce “erken emekli” olma imkânına sahip değil. 18 yaşında milletvekili seçilen bir kişi 20 yaşında emekli olamaz. 18 yaşında milletvekili olan birinin 60 yaşından önce emekli olma şansı yok. Günümüzde 18 yaşında milletvekili olan bir kişinin, 25 yıl hizmet süresi ve 65 yaş civarındaki yaş şartını taşımadan emekli olması imkânsız. 18 yaşında TBMM’ye giren bir mebusun en az 2 yıl görev yaptıktan sonra prim gününün dolmasını beklemesi gerekiyor. Hizmet ve emeklilik yaş grubunu tamamlamayan milletvekiline emekli aylığı bağlanması mümkün değil. 2 yıllık görev süresini tamamlamasına rağmen yaş haddinden ötürü emekli olamayan vekiller mevcut. “2 yıllık süre” koşulu emekli olabilmek için değil, emeklilik aylığına esas statünün belirlenmesi için önem arz etmektedir.

3671 sayılı 26 Ekim 1990 tarihli Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyelerinin Ödenek, Yolluk ve Emekliliklerine Dair Kanun uyarınca gerekli koşulları taşıyan milletvekillerine Sosyal Güvenlik Kurumunun mevzuatında yer alan genel hükümler çerçevesinde emekli maaşı ödenmektedir.

En az 2 yıl milletvekilliği yapanlar, emeklilik için gerekli hizmet ve yaş kriterlerini karşıladıklarında Cumhurbaşkanlığı aylık ödeneğinin % 45’i üzerinden üzerinden aylık alabilmektedir.

Milletvekillerinin emeklilik yaş grupları 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu Madde 39, Geçici Madde 205; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Madde 28 hükümleri uyarınca tanımlanmaktadır.

5434 sayılı 8 Haziran 1949 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu‘nun, 4447 sayılı 25 Ağustos 1999 tarihli “İşsizlik Sigortası Kanunu” ve 4759 sayılı 1 Haziran 2002 tarihli “Sosyal Sigortalar, Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar, Emekli Sandığı, Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu ile Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunlarının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile eklenen 205. geçici maddesi, kadın ve erkek iştirakçilerin geriye kalan emeklilik hizmet sürelerine göre emeklilik yaşlarını düzenlemektedir.

6270 sayılı 26 Ocak 2012 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 5510 sayılı 16 Haziran 2006 tarihli Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu‘nun 43. maddesinin ilgili fıkrasına eklenen (en az 2 yıllık görev koşulunu içeren) hüküm ise şöyle:

(Ek fıkra: 17/1/2012-6270/5 md.) Cumhurbaşkanı yardımcılığı, bakanlık veya Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği görevlerinde bulunanlara veya bu görevleri herhangi bir sebeple sona erenlere, Kanunun 26, 28, 44, geçici 2 ve geçici 4 üncü maddeleri gereğince aylık bağlanmasına hak kazanmaları ve en az 2 yıl süreyle bu görevlerde bulunmuş olmaları halinde, 27, 29, geçici 2 ve geçici 4 üncü maddelere göre hesaplanacak aylık tutarından az olmamak kaydıyla, 115.225 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda malullük, emeklilik veya yaşlılık aylığı ödenir. Bu fıkra hükümlerine göre aylık ödenebilmesi için, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce geçici 4 üncü madde kapsamında Cumhurbaşkanı yardımcılığı, bakanlık ya da Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği görevi esas alınarak malullük veya emeklilik aylığı ödenenler hariç olmak üzere, malullük, emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanmış olanlar ile aylık bağlanma şartlarını haiz olmayanların en az 2 yıl süreyle en yüksek Devlet memuru emsal alınarak sigorta primi veya geçici 4 üncü madde kapsamında emekli keseneği ile kurum karşılığı ödemiş olmaları da zorunludur.

(Ek fıkra: 17/1/2012-6270/5 md.) Yukarıdaki fıkraya göre tespit edilen aylığı almakta iken ya da Cumhurbaşkanı yardımcılığı, bakanlık veya Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği görevleri sırasında veya bu görevlerinin sona ermesinden sonra ölenlerin bu Kanunda düzenlenen koşullara sahip olan hak sahiplerine, 2 yıl süreyle bu görevlerde bulunmuş olma ve sigorta primi veya emekli keseneği ile kurum karşılığı ödenmesi açısından yukarıdaki fıkrada düzenlenmiş olan şart aranmaksızın, bu maddeye göre hesap edilen aylık esas alınarak ölüm ya da dul ve yetim aylığı bağlanır.

 

43 maddenin yanı sıra adı geçen Kanun’un Geçici Madde 38 hükümleri de milletvekillerinin aylıklarını düzenlemektedir:

GEÇİCİ MADDE 38 – (Ek: 17/1/2012-6270/16 md.)

(Mülga birinci fırka: 2/7/2018-KHK-703/203 md.)

Bu maddenin yürürlük tarihinden önce bu Kanunun 43 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında sayılan görevlerde bulunmuş olanlardan herhangi bir sebeple bu görevleri sona erenler ile Büyük Millet Meclisi, Millet Meclisi, Cumhuriyet Senatosu, Temsilciler Meclisi ve Danışma Meclisi Başkanları da bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden aybaşından itibaren bu Kanunun 43 üncü maddesi hükmünden yararlanır.

Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği görevi devam edenler ile daha önce yasama organı üyeliği görevi sona ermiş olanlardan veya dışarıdan bakanlığa atanmış olanlardan halen milletvekilliği esas alınarak emekli aylığı ödenenlerin, bu Kanunun 43 üncü maddesine göre aylığa hak kazanabilmesinde, aynı maddenin altıncı fıkrasının birinci cümlesinde belirtilen 2 yıllık süre şartı aranmaz.

(Ek fıkra: 10/1/2013-6385/17 md.) Bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği görevi devam edenlerden, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) veya (b) bentleri kapsamında aylık almakta iken aylıklarını kestirip 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalılık talebinde bulunanların, bu Kanunun 43 üncü maddesine göre aylığa hak kazanabilmesinde, 2 yıl süreyle bu görevlerde bulunmuş olma ve sigorta primi veya emekli keseneği ile kurum karşılığı ödenmesine ilişkin şartlar aranmaz. Bunların müracaatları halinde bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) veya (b) bentleri kapsamında olan ve kesilen aylıkları bu Kanunun 43 üncü maddesindeki aylık seviyesine yükseltilmek suretiyle yeniden bağlanır.

Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği ile dışarıdan atandığı bakanlık görevi sona erdiği halde, malullük, yaşlılık veya emeklilik aylığı bağlanmasına hak kazanamayanlardan, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının © bendi kapsamında sigortalılık ilişkisi devam edenlerin veya bu kapsamda sigortalılık ilişkisi kurmaları gerekenlerin bu sigortalılık ilişkisinden kaynaklanan emekli kesenekleri ve kurum karşılıkları, bu Kanunun ek 7 nci maddesi ile belirlenmiş olan esas ve usuller çerçevesinde ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 60 gün içinde Kuruma başvurmaları halinde, başvurularını izleyen aybaşından başlayarak 4 yıl süreyle Türkiye Büyük Millet Meclisi bütçesinden karşılanır.

Bu madde esas alınarak geriye dönük herhangi bir ödeme yapılmaz ve geriye dönük hak talep edilemez.

 

Milletvekillerinin emekliliğinde de devlet memurları veya diğer çalışanların emeklilik şartları geçerli.

Milletvekilleri de diğer memurlar gibi 2008 yılı Ekim ayından önce milletvekili seçilmiş iseler 5434 sayılı T. C. Emekli Sandığı Kanununa; 2008 yılı Ekim ayından önce memurluk, SSK., Bağ-Kur hizmeti olmayıp, ilk defa milletvekili olarak seçilip göreve başlamışlarsa 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının “c” bendine tabidir.

Milletvekillerinin de aynı şekilde dahil olduğu memurların hizmet ve emeklilik yaş grupları şöyle özetlenebilir:

– Bir memurun 8 Eylül 1999’dan önce hizmeti var ise kadın 20, erkek 25 hizmet yılını ve 5434 sayılı T. C. Emekli Sandığı Kanunu Geçici Madde 205 hükmünde belirlenmiş olan emeklilik yaş gruplarını tabi olmaktadırlar. Aynı kural Milletvekili seçilenin 8 Eylül 1999 tarihinden önce hizmeti var ise kadın milletvekili 20, erkek milletvekilinin 25 hizmet yılını ve emeklilik yaş gruplarından hangi yaş grubuna dahil iseler o yaş grubuna tabi olmaktadırlar.

 

– Bir memur çalışmaya 8 Eylül 1999 tarihinden sonra ilk defa başlamışsa; 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu Madde 39 hükmüne göre kadın ve erkek memurun 25 yıl hizmetini ve kadın 58, erkek 60 yaş şartını doldurması gerekmektedir. Aynı kural Milletvekili seçilenler içinde geçerli olmaktadır.

 

– Bir memur çalışmaya 2008 yılı Ekim ayından sonra ilk defa başlamışsa bu defa 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Madde 28 hükmündeki kurallara tabi olacaklardır. Bu maddeye göre kadın memurun 58, erkek memurun 60 yaş şartı ve kadın ve erkek memurun 9000 bin gün prim şartını doldurduklarında emekli aylığı bağlanabiliyor. 01/01/2048 tarihine kadar kademeli yaş gruplarına tabi olmaktadırlar. 01/01/2048 tarihinden itibaren ise kadın ve erkek için 65 yaşını doldurmaları gerekiyor.

 

20 yaşında vekil olarak seçilip TBMM’de 2 yıl görev yaptıktan sonra emekli olup hayatlarının geri kalanında emekli maaşı alamasalar da milletvekillerine bazı meslek gruplarındaki yıpranma hakkı tanınmış.

Bunun dışında milletvekillerine diğer sosyal güvenlik sistemi iştirakçilerine tanınmayan bazı ayrıcalıklar sunulmuş durumda.

Hıfzı Deveci’nin Birikim Dergisi’nde yayımlanan “Kıyak Emeklilik: Anayasa On Bir Kez Delinse Bir Şey Olur mu?” başlıklı yazısında listelediği milletvekillerine sağlanan diğer çalışanlara tanınmayan (“akıl almaz” olarak nitelenen) imtiyazlar şöyle sıralanabilir:

  • Öğrenim durumları ve hizmet süreleri ne olursa olsun, emekli keseneklerine ve kurum karşılıklarına birinci derecenin son kademesi ve en yüksek ek göstergenin uygulanması.

  • Görev süreleri sona eren milletvekilleri ile dışarıdan atanan bakanlardan memuriyete dönenlerin, öğrenim durumları ve hizmet süreleri ne olursa olsun emekli keseneği ve kurum karşılıklarına yine birinci derecenin son kademesi ve en yüksek ek göstergenin uygulanması.

  • Görev süreleri sona erdikten sonra SSK veya Bağ-Kur ile ilgili bir görevde çalışsalar bile isterlerse Emekli Sandığı iştirakçisi olabilmeleri, emekli olduklarında da maaşlarını Emekli Sandığından alabilmeleri.

  • Hizmet ve borçlanma sürelerinin her iki yılını bir derece yükselmesine saydırabilmeleri.

  • 18 yaşını doldurduktan sonra geçen çalışma sürelerinin 15 yılını borçlanabilmeleri.

  • Prim veya kesenek ödeyerek veya borçlanarak kazandıkları süreler emekli aylığı bağlanması için istenen süreden eksik olursa eksik kalan süreleri ayrıca ve hiçbir kayda, belgeye ve fiili çalışmaya dayanmaksızın borçlanabilmeleri ve emekliliklerine saydırabilmeleri.

  • Borçlanılan veya fiili hizmetle geçen hizmet süresi toplamı 20 yılı dolduranların, kadın-erkek ayırımı yapılmaksızın ve yaş sınırı dikkate alınmaksızın emekli olabilmeleri.

  • Hizmetin son yedi yılı hangi sandık üyeliğinde geçmiş olursa olsun, Emekli Sandığından emekli olabilmeleri.

  • Milletvekilliği ya da bakanlık görevi bittikten sonra bir kamu kuruluşunda maaşlı çalıştıkları takdirde emekli maaşlarının kesilmeyerek ödenmeye devam edilmesi.

  • Başka sosyal güvenlik kuruluşlarından (SSK-Bağ-Kur) emekli olanların emekli maşlarının, Emekli Sandığı’ndan emekli olanlar düzeyine yükseltilmesi, TBMM üyelerine ödenen makam tazminatının bu ödemeye dahil edilmesi, öteki sosyal güvenlik kuruluşunun ödediği maaş ile Emekli Sandığı’nın ödediği arasındaki farkın da hazineden karşılanması.

  • Milletvekilliği ya da bakanlık görevinde iki yıl bulunmuş olmak koşuluyla ve emekli aylığı alıp almadıklarına bakılmaksızın, yasada sayılı görevlerde bulunmamak ve gelir vergisi mükellefiyeti gerektirecek herhangi bir ticari faaliyet yapmamak koşuluyla, hayatta oldukları sürece belli bir göstergenin memur maaş katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda tazminat ödenmesi. Üstelik, 3671 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden önce milletvekilliği ve bakanlık görevleri sona ermiş olanlar için 2 yıl görev yapmış olma şartının da aranmaması.

  • Milletvekilliği ya da bakanlık görevinde geçen her yıl için 3 aylık fiilî hizmet zammı uygulanması.

 

İddia hakkında konuyla ilgili kurum ve uzmanların açıklamalarından örnekler sunacak olursak…

 

Meclis’e 22 yaşında girerek 24 yaşında emekliliğe hak kazanacağı ileri sürülen TBMM’nin en genç milletvekili AK Partili Rümeysa Kadak’a TBMM Milletvekili Hizmetleri Başkanlığı tarafınca sunulan bilgi notunda konuyla ilgili şu izahat sunulmuş:

“5510 sayılı kanunun 43. Maddesine göre en az 2 yıl milletvekilliğinde bulunup bu süre içerisinde Başbakanlık Müsteşarına endeksli prim ödenmesi şartının yanında, kanunun 28. Maddesinde belirtilen prim ödeme ve yaş şartının tamamlanması halinde milletvekili statüsünde emekli olunabilmektedir. Yapılan incelemede doğum tarihiniz itibariyle 65 yaşını dolduracağınız 17.05.2061 tarihinden seçimlerin normal süresinde yapılacağı dikkate alınarak hak edeceğiniz fiili hizmet zammı süresi düşüldükten sonra 15.03.2060 tarihinde emekli aylığı bağlanabileceği anlaşılmıştır”

 

Sosyal güvenlik uzmanı Ali Tezel, milletvekillerinin 2 yıl çalışma sürelerini doldurduktan sonra geriye dönük borçlanıp emekli olup olamayacaklarına dair soruya şöyle yanıt vermişti:

“Milletvekillerinin emeklilik zamanının tespiti 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu (Öncesinde hiç memuriyeti olmadan 01.10.2008 gününden sonra ilk defa vekil seçilenler için 5510 sayılı Kanun) ile hesaplanmaktadır. Bu sebeple memurlar, SSK’lılar veya Bağ-Kur’lular kaç yıl prim ödemek zorunda ise kaç yaşında emekli olacak ise vekiller de aynı şart ve yaşlarda emekli olurlar. Mesela, 1966 doğumlu olup da 1985 yılında memur olmuş ve en son seçimde vekil seçilmiş birisi 49 yaşını (2015 yılı) tamamlamadan emekli olamaz.”

 

Vergialgi.com’daki “18 Yaşında Milletvekili; İki Sene Sonra Emekli mi?” başlıklı yazısında Ozan Bardakçı konuya şöyle açıklık getirmişti:

Milletvekillerinin emekliliğinde de daire başkanı, müfettiş, uzman ve genel müdür gibi bürokratlarda olduğu gibi iki yıllık süre şartı aranıyor. Fakat bu iki yıllık süre emekli olmak için değil emekli olunduğunda aylığa esas statünün belirlenmesi anlamını taşıyor. Diğer bir ifadeyle bir daire başkanının makam ve görev tazminatı alabilmesi için iki yıl görevde kalması gerekiyor. Aksi halde bu haklardan faydalanamıyor. Milletvekili emekli aylığı bağlanabilmesi için de aynı şart geçerli, iki yıl vekillik. Hatta emekli iken milletvekili seçilenler de bu kurala tabi. Yani önceki aylıkları kesiliyor ve iki yıl primlerini ödüyorlar.

Genç vekillere bakacak olursak onların durumu daha zor. Zira emeklilik şartları bu yazıyı okuyan çoğu okuyucuyla aynı. Yani prim, kanunda öngörülen yaş, 25 yıllık sigortalılık şartları tamamen aynı. Fark var tabi ki polis ve askerlerde olduğu gibi milletvekilleri de 4 yıl hizmete bir yıl yıpranma ve 1 yaş düşümü alırlar.

2018 genel seçimlerinde milletvekili olan 18 yaşında bir vekili ele alırsak bir dönem milletvekilliği yapması halinde (5 yıl) emeklilik tarihi 63 yaş 9. ayın dolumu olacaktır. Çünkü beş yıl için 65 yaştan 1 yıl üç ay düşecektir. Yani 2000 Nisan doğumlu milletvekili 2064 yılının Ocak ayında emekli olabiliyor. Tabi bir de yeterli prim günü olması gerekiyor.

 

Aslında milletvekillerinin 2 yıl TBMM’de görev yaparak ömür boyu emekli maaşı hakkı kazandığı yönündeki yanlış iddianın kökeni geçmişe dayanıyor.

TBMM’nin 27 Ocak 2000 tarihli 21. Dönem 2. Yasama yılı 53. Birleşim günü genel kurul oturumunda dönemin Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Metin Şahin, bu iddianın doğruyu yansıtmadığını şöyle söylemiş:

“Değerli arkadaşlar, teklifin, genel olarak maddelerini içeren hususlar için, bu teknik açıklamaları yaptım. Müsaadenizle, hoşgörünüzle, bir iki konuyu daha ifade etmek istiyorum.

 

Bu teklifte, herkes, gerek medyada görev yapan kıymetli arkadaşlarımız gerekse bizi televizyonları başında izleme imkânı bulunan yurttaşlarımız, şunu açıkca bilmelidirler ki, bu teklifte, halen görev yapan milletvekilleri ile emekli olmuş milletvekillerinin hiçbirine, ilave bir artış getirilmemektedir. Bunu, bütün samimiyetle ifade etmemiz lazım.

 

Bir başka husus -aslında, bilinen bir şeyi söylüyorum; hoşgörünüzle- milletvekilleri için genelde şöyle bir yaygın kanaat var, bunu da bir kez daha söyleyeceğim: Sanılıyor ki, milletvekilleri, Parlamentoya, seçiliyor, geliyor, 2 yıl içinde de emekli oluyor, bu hakkı alıyor, gidiyor. Böyle bir yaygın kanaat var ve bu yüzden de, böyle bir yaygın kanaate, birileri de “kıyak emekli” adıyla bir unvan takmış durumdadır. Şunu bütün içtenliğimle söyleyeyim ki -deminki açıklamamda da ifade ettim- milletvekilleri, herhangi bir yurttaşımız gibi, sosyal güvenlik sisteminin öngördüğü hangi koşul emeklilik için şartsa aynen geçerlidir.

 

Yani, bir örnek verelim isterseniz, içimizde de var böyle arkadaşlarımız; bir evvelki dönemde milletvekili olan arkadaşlarımız da var, benim gibi; ama, bu arkadaşlarımızdan halen milletvekilliği emekliliği statüsünü kazanamayanlar var. Eğer, kamuoyunda sanıldığı gibi, milletvekili olup da, 2 yıl çalışıp da emeklilik hakkı elde ediyor olsa, işte, bu arkadaşlarımız, bu hakkı elde etmiş olurlar.

 

Şimdi, örneğin, bu durumda olan arkadaşlarımızın -ben, bugün, basını da aydınlatma anlamında, bu konuda bir değerlendirme yapma anlamında görüşmemizde de ifade ettim; isim vermeyeyim isterseniz; onu, medya, belki, kamuoyunda duyurmuş olabilir- ikinci dönem milletvekilliği halen sürüyor ve bu arkadaşımız, herhalde 11 ya da 12 yıl sonra emekli olabilecektir. Eğer, birilerinin söylediği gibi 2 yılda emeklilik hakkını alıyor olsa, bu arkadaşımız 12 yıl beklemez.”

 

* Kapak görseli: Fotoğraf, 17/25 Aralık soruşturmalarında isimleri yolsuzluk ve rüşvet iddialarına karışan eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, eski AB Bakanı Egemen Bağış, eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın yüce divana sevkine dair 20 Ocak 2015 tarihinde yapılan oylamada AK Partili vekillerin zarflarını oy sandığına attıkları anda kaydedilmişti. 

2 Yorumlar

  1. Türker Kızanak Reply

    Ali Tezel’in HaberTürk’te “Vekillerin emeklilik için 2 yıl beklemesine gerek kalmadı” başlıklı bir yazısı var, onu okudunuz mu?

Yorumunuzu yazınız...