Başlangıçta özet geçelim: Hayır. Gökkuşağının üzerinden uçamazsınız. Gökkuşağının sonuna asla ulaşamazsınız. Bu fizik kurallarına aykırıdır. Gökkuşağı bir nesne değildir ve fiziksel olarak yaklaşılamaz.
Sosyal medya platformlarında bazı kullanıcıların gökkuşağının üzerinden geçerken kaydedildiğini sanarak bazı fotoğrafları paylaştığı görülüyor.
Bazı sosyal medya kullanıcıları da gökkuşağının üzerinde çekildiği iddiasıyla paylaşılan bu tür fotoğrafların dijital olarak manipüle edilmiş bir görüntüolduğunu ileri sürdüğüne şahit oluyoruz.
Aslında karşılaştığımız durum bu ikisi de değil.
İnsanlar gökkuşağının üzerinden görseldeki gibi uçarak geçemez. Bu fizik kurallarıyla tezattır. Önünüzde bir gökkuşağı görüp sonra üzerinden uçabilmeniz mümkün değil. Çünkü açılar değiştikçe gökkuşağı olayı kaybolacak veya farklı bir yerde tekrar belirecektir.
Gökkuşağının üstünde uçarken kaydedildiği sanılan fotoğraflar gerçek. Ancak, ortada bir gökkuşağı yok. Görülen renkler gökkuşağına ait değil. Karşılaşılan görüntü, çift kırılmalı yapıya sahip uçak penceresinin yol açtığı optik bir durum.
Örnekler üzerinden gidelim…
Fotoğrafın orijinali Melvin Baroga tarafından Flickr‘a 25 Mayıs 2011 tarihinde “büyülü bulutlar” (“magical clouds”) başlığıyla yüklenmiş.
Gökkuşağı renkli zemin üzerinde bulutların görüldüğü diğer görsel de Saul Santos Diaz tarafından 11 Ağustos 2005 günü Photo.net‘e yüklenmiş.
Basına da yansıyan bir diğer fotoğraf da Caters Medya Grubu’ndan fotoğrafçı Melissa Rensen tarafından çekilmiş (Adı geçen fotoğrafçı, gökkuşağının üzerinden geçerken kaydettiği iddiasıyla paylaşılan fotoğrafı hakkında verdiği demeçte, çıplak gözle hiçbir şey görmediğini, sadece fotoğraflarını incelerken gökkuşağı renklerini fark ettiğini söylemiş.
Yani, paylaşılan fotoğrafın üzerinde oynanmamış. Ancak, üzerinde dijital müdahalede bulunulmaması bu görsellerin gökkuşağının üzerinden geçerken oluşturulduğu anlamına gelmiyor.
Hepimizin bildiği gibi gökkuşağı, atmosferdeki yağmur damlacıklarının ışığı kırması ve yansıtması sonucunda oluşan optik bir fenomendir.
Gökkuşağı oluşum aşamaları şöyle listelenebilir:
- Işık Kaynağı: Gökkuşağı oluşumunda güneş ışığı ana kaynaktır. Güneşten gelen ışık, beyaz ışık olarak adlandırılan ve içinde farklı renklerin bulunduğu bir ışık spektrumudur.
- Yağmur Damlacıkları: Gökkuşağı oluşumu için yağmur veya başka bir su kaynağından kaynaklanan su damlacıklarının bulunması gerekmektedir. Yağmur damlacıkları atmosferde asılı dururken güneş ışığıyla etkileşime girer.
- Kırılma: Güneş ışığı, atmosferdeki yağmur damlacıklarına ulaştığında, damlacıklarda kırılmaya uğrar. Işık, havadan suya geçtiği sırada hızı değişir ve farklı açılarda kırılır.
- Yansıma ve İç Yansıma: Kırılan ışık, damlacığın iç yüzeylerine yansır. Bu yansımalar, iç yüzeylerden yansıyan ışığın tekrar kırılmasıyla birlikte gerçekleşir. Işık, damlacığın içinden yansıyarak tekrar atmosfere geri döner.
- Renk Ayrışması: Işık, damlacıklarda yansıdıkça ve kırıldıkça, farklı renklere ayrışır. Işık spektrumu, kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert ve mor gibi renklere bölünür. Bu renklerin dalga boyları farklı olduğu için her renk farklı bir açıda kırılır.
- Gökkuşağı Oluşumu: Işık, yağmur damlacıklarından yansıyarak kırıldığında, gözlemciye göre belirli bir açıda görünen renkli bir yay oluşturur. Bu yay, gökkuşağı olarak bilinir. Kırmızı renk en dışta yer alırken, mor renk en içte yer alır.
Gökkuşakları, havadaki su damlacıklarının Güneş’e ve gökkuşağını gözlemleyen kişiye göre belirli bir açıda iken kırılması sonucu oluşur. Atmosferdeki su damlacıklarının Güneş ışığını kendisini oluşturan renklere ayırıp yaklaşık 42 derecelik bir açıyla yansıtması durumunda gökkuşakları gökyüzünde görülür. Bu optik yanılsama, ancak Güneş, su damlacığı ve gözlemci arasındaki açının 42 derece olmasıyla gerçekleşebilir.
Gökkuşağı, yalnızca belirli bir perspektiften gözlemleyenlerin görebildiği bir ışık oyunudur. Yerdeki bir gözlemci gökkuşağının içinden geçen bir uçağı görebilirken, uçaktaki yolcular aynı alanı tamamen farklı bir perspektiften görecektir.
Bir gözlemci gökkuşağının “sonunda” görünen 2. gözlemciyi görse bile, 2. gözlemci daha uzakta farklı bir gökkuşağı görecektir.
“The end of the rainbow”
A rainbow is not an object and cannot be physically approached.
Even if observer 1 sees observer 2 who seems “at the end of” a rainbow, observer 2 will see a different rainbow-farther off
[read more: https://t.co/4MON18HdRj]pic.twitter.com/Aw6RHO9kiY
— Massimo (@Rainmaker1973) June 15, 2023
Bu nedenle, kendi bakış açınızdan bir gökkuşağının üzerinden doğrudan uçamazsınız. Çünkü Güneş, havadaki su damlaları ve gözlemci arasında gökkuşağı illüzyonunu doğrudan altınızda oluşturmak için gerekli açıyı sunamaz.
Uçaktan çıplak gözle dışarı baktığınızda gökkuşağını göremezsiniz. Ancak, bir kamera kullandığınızda kaydettiğiniz fotoğrafta gökkuşağı renklerini görebilirsiniz. Bu durum da gökkuşağının üstünden uçtuğunuz sonucunu doğurmaz.
Uçak camları, polikarbonat veya akrilik plastikler gibi basınca karşı oldukça dirençli malzemelerden yapılmış olup iç, orta ve dış olmak üzere 3 katmandan oluşur. Bu akrilik plastik yapısı da anisotropik özelliği nedeniyle çift kırılma (birefringent) meydana getirir, yani gelen ışığı iki ayrı ışına ayırır.
Uçak pencerelerinin çift kırılma özelliği, gelen ışığı iki farklı ışına ayırıp renkleri de farklı şekilde dağıtır. Pencereden çıkan iki ışık huzmesi birbiriyle etkileşime girerek renkli şeritler oluşturur. Bu etkileşim de fotoğrafı çeken kamerada bir polarize filtre kullanıldığında belirgin şekilde görülür. Okyanus ya da deniz yüzeyi de bir polarizasyon filtresi etkisi sunabilir. Güneş ışığı sudan yansıdığında polarize olur.