Endonezya’da 21 Kasım 2022 Günü Meydana Gelen Depremin Ardından Kırık Kuşak Üzerindeki Kara Kütlesinin Toprak Sıvılaşması Nedeniyle Kayması Sonucu Yerleşim Alanlarının Yok Olduğu Anı Yansıttığı İddiasıyla Paylaşılan Görüntü 2018 Yılı Eylül Ayındaki Depremden

 

Endonezya’nın Batı Cava eyaletinin Ciranjang kentinde 21 Kasım 2022 günü meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki depremde yaşamını yitirenlerin sayısı 310’a yükselmiş.

Endonezya’nın Sulawesi Adası’nda 28 Eylül 2018 tarihinde meydana gelen 7,5 büyüklüğündeki deprem ve ardından oluşan tsunamide 4.340 kişi hayatını kaybetmişti.

Endonezya’da 2018 yılı Eylül ayında meydana gelen depremin ardından toprak sıvılaşması sonucu kara kütlesinin kaydığı ana ait uydu görüntüleri, ülkede geçtiğimiz günlerde meydana gelen bu depremin ‘son görüntüleri’ olduğu vurgusuyla sosyal medyada paylaşılmış.

 


toprak sivilasmasi

 

toprak sivilasmasi

 

zemin sivilasmasi

 

zemin sivilasmasi

 

Özellikle Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’ın bu görüntüyü kullandığı paylaşımı, Endonezya’da meydana gelen son depremden olduğu algısına yol açmış:

“Endonezya’da yaşanan depremin ürkütücü uydu görüntüleri. Kırık kuşağı üzerindeki kara kütlesi inanılmaz bir biçimde kayıyor, sonra yapıları / yerleşim alanlarını yok ediyor.”

 

 

İşbu paylaşımın akabinde görüntünün sosyal medyada “Endonezya’da meydana gelen 5.6 şiddetindeki depremin uydu görüntüsü” gibi notlarla paylaşıldığı görülüyor.

Paylaşılan video, yüzlerce insanın hayatını kaybettiği Endonezya’daki depremden sonra toprak kaymasını gösteren uydu görüntüsünü yansıtıyor. Ancak, yüzlerce ev haritadan silen toprak kaymasının görüldüğü kayıt güncel değil. 2022 yılı Kasım ayında Endonezya’nın Cava Adası’nda meydana gelen deprem sonrası toprak kaymasının dehşet görüntüsü olduğu sanılarak paylaşılan HIZLANDIRILMIŞ görüntü aslında 2018 yılı Eylül ayında Sulawesi adasında meydana gelen deprem sonrasına ait.

 


 

Görüntü, 2018 yılındaki depremin ardından “Endonezya’nın Sulawesi bölgesinde meydana gelen deprem sonrası yaşanan toprak kaymasının dehşete düşüren görüntüsü” notuyla sosyal medyada yaygın şekilde paylaşılmıştı.

 

 

Deprem sonrası toprak akışkanlanması sebebiyle Palau kentinde meydana gelen devasa yıkımın hızlandırılmış uydu görüntüsü üzerinde Maxar ve DigitalGlobe logosu görülebiliyor.

 

 

Maxar’a ait internet sitesinde 19 Aralık 2018 günü yayımlanan, depremin toprağın sıvılaşmasına neden olan bir tsunamiyi nasıl tetiklediği hakkında hazırlanan makalede bahse konu bölgenin deprem öncesi ve sonrasına ait hâlleri karşılaştırmalı şekilde sunulmuş. 2 Ekim 2018 günü yayımlanan içerikte de aynı uydu görüntüsü kullanılmış.

 

 

Kentte görülen dehşetengiz yıkımın farklı uydu görüntüleri Reuters ve AP tarafından da yayımlanmıştı.

 

endonezya-toprak-sivilasmasi-oncesi-sonrasi

 

Görüntüdeki deprem sonrasında meydana gelen zemin kayması hadisesi, “toprak sıvılaşması” (soil liquefaction), “toprak akışkanlaşması” ya da “zemin sıvılaşması” olarak niteleniyor.

“Sıvılaşma, suya doygun zeminlerde, yer sarsıntıları-titreşimler vasıtası ile zemin taşıma kapasitesinin azalması ve zayıflaması olayıdır. Böylece, depremin neden olduğu yersarsıntıları çok büyük hasarlara neden olurlar.” (Hüseyin Turoğlu (2004). “Zemin Sıvılaşmasının 17 Ağustos 1999 Depreminde Adapazarı’ndaki Hasara Etkisi (The Impact of Soil Liquefaction on Damages of 17 August 1999 Earthquake in Adapazarı City)”. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Coğrafya Dergisi. Sayı 12. Sf: 63-74. İstanbul).

Dr. Tuba Sarıgül Bilim Genç Tübitak’ta bazı depremlerden sonra toprağın akışkanlaşma sebebini kısaca şöyle açıklamış:

“Sıvılaşma, genellikle yerin yaklaşık 10-20 metre altında, birbirine zayıf bir şekilde bağlı ve aralarındaki boşluklarda su bulunan yapıların deprem nedeniyle sıvı gibi davranmasıdır.

Bu durumun her deprem sonrasında ortaya çıkmamasının nedeni toprağı oluşturan tanecikli yapıdaki maddelerin yapısındaki boşluklarda çok miktarda su olmasıyla ilişkilidir. Örneğin zemininde granit gibi sert kayaçların bulunduğu bölgelerde ortaya çıkan depremler toprağın sıvılaşmasına neden olmaz. Ancak özellikle akarsuların taşıdığı maddelerin (örneğin kum) birikmesiyle oluşan bölgelerin zeminleri hiçbir zaman yeterince sağlam değildir. Çünkü kum gibi tanecikli yapılarda parçacıklar birbiri üzerinde istiflenmiş haldedir ve birbirlerine sıkı bir şekilde bağlı değildir. Deprem bu taneciklerin birbirine yaklaşarak sıkışmasına, bunun sonucunda da taneciklerin arasındaki suyun basıncının artmasına neden olur. Suyun basıncı kum taneciklerini hareket ettirmeye yetecek kadar yükseldiğinde zemin sıvılaşır ve çamurumsu bir hal alır.”

 

The Quint, BoomLive ve The Newschecker gibi girişimler de daha önce görüntünün gerçek tarihine değinmişti.

 

Yorumunuzu yazınız...