Videoda Yunan Başbakan Kiryakos Miçotakis “Türkiye bizi bir daha tehdit ederse 70 bin kişilik dev ordumuz ile Türkiye’yi işgal ederiz” ifadelerini kullanmıyor

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Hollandalı mevkidaşıyla 9 Kasım 2021 tarihli ortak basın toplantısında Yunanistan’ın mültecilere yönelik politikaları ve geri itme vakalarını eleştiren gazeteciye yanıt verdiği kısımda “aynı zamanda, evet, Türkiye’den gelenleri durduruyoruz” (“well at the same time we are intercepting that come from Turkey”) ifadelerini kullanmış.

 

 

Yunanistan’dan üst düzey isimlerin Türkiye’ye yönelik sarf ettiği tehditvari sözler hâliyle vatandaşlar tarafından tepkiyle karşılanıyor. Bazen de troll hesaplar tarafından uydurularak Yunan yetkililere atfedilen tehdit içeren sözler iç gündemi değiştirmek, dikkat dağıtmak için kullanılıyor.

Bu durumun son örneğini Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’e atfedilen “Türkiye bizi bir daha tehdit ederse 70 bin kişilik dev ordumuz ile Türkiye’yi işgal ederiz” sözünde gözlemledik.

 

Uydurulan alt yazı ile paylaşılan görüntü:

 


 

Uydurulan iddiayı gündeme taşıyan paylaşımlardan örnekler:

 

Misvak Caps (@misvakcaps): “Yunanistan Başbakanı: “Türkiye bizi Bir daha Tehdit ederse, 70 bin’lik kişilik dev Ordumuz ile, Türkiye’yi İşgal ederiz.” Bak Miço ! Biz maça böyle gidiyoruz! Savaş hâlini sen düşün ! İçinizden geçeriz !”

Talip Oğuz (@TalipBelgium): “Yunanistan Başbakanı; Türkiye bizi Bir daha Tehdit ederse, 70 bin’lik kişilik dev Ordumuz ile, Türkiye’yi İşgal ederiz.”

 

 

 

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in Türkiye’yi 70 bin kişilik ordusuyla işgal etme tehdidi içeren bir açıklaması bulunmuyor.

Videoda Yunanistan Başbakanı Miçotakis “Türkiye bizi bir daha tehdit ederse 70 bin kişilik dev ordumuz ile Türkiye’yi işgal ederiz” gibi bir söz sarf etmiyor.

Söz konusu görüntüye uydurulan bir altyazı eklenerek paylaşılmış.

Görüntü, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile 9 Kasım 2021 tarihli ortak basın toplantısından alınmış.

Videoda Yunan Başbakan mültecilerin teknelerini kastederek “aynı zamanda, evet, Türkiye’den gelenleri durduruyoruz” (“well at the same time we are intercepting that come from Turkey“) ifadelerini kullanıyor.


 

 

Basın toplantısında Miçotakis’in “Girit’in güneyinde boğulma tehlikesi altında olan 250 kişiyi kurtardık. Bunu her gün yapıyoruz, denizde insanları kurtarıyoruz, aynı zamanda, evet, Avrupa yönetmeliğine göre hakkımız olan Türkiye’den gelen tekneleri durduruyoruz ve Türk sahil güvenliklerinin gelip onları Türkiye’ye geri götürmesini bekliyoruz.” sözlerini sarf ettiği kısma uydurulan “Türkiye bizi bir daha tehdit ederse 70 bin kişilik dev ordumuz ile Türkiye’yi işgal ederiz” alt yazısı ilave edilmiş.

Hollandalı gazeteci Ingeborg Beugel’in Yunanistan’ın sığınmacılara yönelik muamelesini ve geri itme politikasını eleştiren sözlerine tepki veren Başbakan Miçotakis şu yanıtı vermiş:

Hollanda’da politikacılara doğrudan soru sorma kültürünün olduğunu biliyorum ve buna çok saygı duyuyorum. Kabul etmeyeceğim şey ise, bu ülke daha önce görülmemiş yoğunlukta bir göç kriziyle uğraşırken ve denizde yüzlerce, hatta binlerce insanı kurtarırken, bu makamda bana veya Yunan halkına maddi gerçeklerle desteklenmeyen suçlamalar ve ifadelerle hakaret etmenizdir.

Girit’in güneyinde boğulma tehlikesiyle karşı karşıya olan 250 kişiyi kurtardık. Bunu her gün yapıyoruz, denizde insanları kurtarıyoruz ve aynı zamanda, evet, Avrupa mevzuatına göre hakkımız olduğu üzere Türkiye’den gelen tekneleri durduruyoruz; ve Türk Sahil Güvenliği’nin gelip onları alıp Türkiye’ye geri getirmesini bekliyoruz.

Dolayısıyla suçu Yunanistan’a atmak yerine, göçü sistematik olarak araçsallaştıran, çaresiz durumdaki insanları güvenli bir ülkeden uzaklaştıranlara atmalısınız. Çünkü size hatırlatmam gerekiyor ki, Türkiye’deki insanlar tehlikede değil, hayatları tehlikede değil ve suçu bize değil, başkalarına atmalısınız.

Göç konusunda sert ama adil bir politikamız var, Yunanistan’da aralarında on binlerce Afgan’ın da bulunduğu 50.000 kişiye koruma hakkı verdik ve işlemlerini yürüttük…

İzin verirseniz, adalarımızdaki yeni kampları ziyaret ettiniz mi? Samos’a gittiniz mi?

 

 

 

Ege Denizi’nin iki yakasından yetkililerin karşılıklı tehditvari sözler sarf etmesi olağan bir hâl almış durumda.

Yunanistan başbakanlarının (kimi zaman kendiliğinden kimi zaman Ankara’dan gelen açıklamalara tepki vermek için) Türkiye düşmanı tutum takınarak barışçıl olmayan ve uzlaşmadan yoksun açıklamalar yaptığı herkesin mâlumu.

Mevcut Yunanistan Başbakanı Miçotakis de bu durumdan müstesna değil.

Miçotakis, 2025 yılı Ağustos ayı başında verdiği röportajda Türkiye’nin Ege’deki hak iddialarını sürdürmesi halinde, Avrupa Birliği fonlarına erişiminin engellenebileceği tehdidinde bulunarak askerî kıyaslamada artık Türkiye’den daha iyi olduklarını iddia etti.

2024 yılı Aralık ayında ise Miçotakis, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin haklarını ihlâl ederken, “Gerekirse ordumuz devreye girer” diyerek Türkiye’yi tehdit etmişti.

Öte yandan Yunan Başbakan, Türkiye halkına yönelik barışçıl mesajlar verip tansiyonu da düşürmeyi tercih etmişti.

Örneğin Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 77. oturumu kapsamında 23 Eylül 2022 günü yaptığı konuşmanın ardından sosyal medyada hesabından yaptığı Türkçe paylaşımda Türkiye ve Yunanistan halklarının “uzun süredir barış içinde varlık gösterdiğini” kaydedip “Yunanistan ülkeniz için tehdit oluşturmuyor. Biz sizin düşmanınız değiliz, komşularınızız” demişti.

“Birleşmiş Milletler’den bu mesajla yalnız Türk liderlerine değil, Türk halkına da yönelerek şunu söylemek isterim: Yunanistan Türkiye’yi tehdit etmiyor. Biz düşman değiliz. Biz komşuyuz ve aramızdaki dostluk ilişkilerine çok önem veririz. #UNGA”

“Her iki tarafta da büyük çoğunluk, ne anlaşmazlık ne de çatışmayı ister. Gelin beraber, karşılıklı saygı ve işbirliği içinde ve uluslararası hukukun çerçevesinde ileriye doğru adım atalım.”


Yorumunuzu yazınız...