1995 yılında Massachusetts’teki bir hastanede kuvöze konan prematüre ikizler Kyrie ve Brielle Jackson’ın birbirine sarıldığı ana ait olduğu sanılarak paylaşılan görseller yapay zekâ aracıyla hazırlanmış.
Tıp tarihinde bazı klinik vakalar, sadece bireysel birer kurtuluş hikâyesi olmakla kalmayıp, yerleşik tedavi protokollerinin kökten değişmesine öncülük eden birer katalizör işlevi görebiliyor.
Tıp literatüründe ve halk arasında hâlâ dikkat çekici bir vaka olarak anılan 12 hafta erken doğan Kyrie ve Brielle Jackson’ın öyküsü de bunlardan biri.
Brielle ve Kyrie Jackson adlı ikizler 17 Ekim 1995 günü UMass Memorial Hastanesi’nde dünyaya geldi.
Gebeliğin henüz 28. haftasında, beklenen doğum tarihinden 12 hafta önce dünyaya gelen ve vücut ağırlığı sadece 900 gram olan bebekler kuvöze kondu.
İkizlerden Kyrie, görece stabil bir seyir izlerken; kız kardeşi Brielle, prematüriteye bağlı ciddi solunum sıkıntısı, kalp atış hızı düzensizlikleri ve düşük oksijen saturasyonu ile karakterize kritik bir tablo sergilemeye başladı.
Prematüre bakım ünitesinde 3 hafta geçiren Brielle nefes almakta güçlük çekip morarmaya başladı. Bebeğin durumu izlenen prosedürlere rağmen stabilize edilemeyince sağlık personeli farklı bir yaklaşım denemeye karar verdi.
12 Kasım 1995 günü görevli hemşire Gayle Kasparian, anne ve babasına bir şey deneyip deneyemeyeceğini sordu. Hemşire Kasparian, geleneksel tıbbî tedavilerin ardından iki kız kardeşi aynı kuvöze koydu. Bir süre sonra Kyrie kolunu kız kardeşinin omzuna attı. Birkaç dakika içinde Brielle’nin nefes alışı yavaşladı, kalp atışları normale döndü, oksijen saturasyonu normal seviyelere yükseldi, bradikardi tablosu düzeldi ve vücut ısısı regüle oldu ve rengi geri geldi.
Daha önce, enfeksiyon veya başka sorunlardan korunmak için ayrı tutulan ikizler bir araya getirilince Brielle’nin kötüye giden sağlığının iyileşmesi doktorları hayrete düşürdü.
Kyrie ve Brielle Jackson’ın bebekken kuvözde birbirine sarıldığı an, Telegram & Gazette fotoğraf editörü Chris Christo tarafından fotoğraflandı.
Olayın ardından çekilen fotoğraf dünya çapında yankı uyandırdı.
Prematüre ikizler Kyrie ve Brielle Jackson’ın vakası, yenidoğan yoğun bakım ünitelerindeki izolasyon standartlarını sorgulattı ve “kanguru bakımı” (“kangaroo care”) ile “birlikte yatırma” (“co-bedding”) uygulamalarının kabul görmesini hızlandırdı.
Hemşire Kasparian’ın kararı, geleneksel protokollere meydan okudu ve co-bedding uygulamasına dair klinik ilgiyi artırdı. Üniversite hastaneleri, benzer vakalarda ikizlerin birlikte konaklamasının faydalarını araştırdı (Örneğin, Massachusetts Üniversitesi Memorial Hastanesi’nde en az 100 prematüre ikiz seti co-bedding ile yatırıldı ve enfeksiyon açısından olumsuz bir tablo gözlemlenmedi.).
“Kurtarıcı Sarılış” (“The Rescuing Hug”) olarak adlandırılan vaka, duygusal boyutunun ötesinde, insan fizyolojisinin erken gelişim evresindeki nörobiyolojik mekanizmalarıyla açıklanmaya çalışıldı. Prematüre bebeklerde otonom sinir sistemi henüz tam olgunlaşmadığından, bebekler stres faktörlerine karşı son derece savunmasız olduğu, ikizlerin anne karnındaki temas halinin inkübatör ortamında re-kreasyonunun “kardeş etkisi” olarak adlandırılan bir biyoregülasyon mekanizmasını tetiklediği, temas anında salgılanan oksitosin hormonu, stres hormonu olan kortizol seviyelerini düşürerek parasempatik sinir sistemini aktive ettiği, bu durum kalp ritminin ve solunumun stabilize olmasını sağladığı yorumlandı. Termal senkronizasyon sayesinde Kyrie’nin vücut ısısı, hipotermi riski taşıyan Brielle için doğal bir termoregülatör işlevi gördüğü ileri sürüldü. Bu vakanın dokunmanın sadece psikolojik bir ihtiyaç değil, aynı zamanda vital bulguları doğrudan etkileyen fizyolojik bir gereklilik olduğunu kanıtlayan somut bir veri sunduğu öne sürüldü.
Kuvözdeki temaslarının büyük ses getirmesinin ardından Jackson ikizleri kamuoyunun ilgisine mazhar oldu.
İkizlerin kardeşlik bağları gelişim sürecinde de güçlü kaldı. Taburcu edildikten sonra aile, kızları aynı yatakta yatırmaya devam etti. Beş yıl sonra bile aynı yatakta uyudukları, birbirlerine sarılarak rahatladıkları bildirildi.
Kyrie ve Brielle Jackson, travmatik ve ilginç başlangıca rağmen herhangi bir gelişimsel sekel taşımadan hayatlarına devam etti, üniversite eğitimlerini tamamladı.
Sağlıklı birer yetişkin olarak yaşamlarını sürdüren ikizlerin hikâyesi günümüzde hâlâ basına ve sosyal medyaya -ufak yanlışlarla birlikte- yansıyor.
Kalıcı bir etki yaratan Jackson ikizlerinin “mucize sarılma” vakası bebeklerde dokunsal bağın fizyolojik önemini yansıttığı vurgusuyla biraz tahrif edilerek anlatıldı.
Brielle’in durumunun konvansiyonel tıbbi müdahalelere yanıt vermediği ve kaybedilme riskinin maksimize olduğu kriz anında, yoğun bakım hemşiresi Gayle Kasparian’ın o dönemde ABD hastanelerinde enfeksiyon riski gerekçesiyle izin verilmeyen bir adım atarak kendi inisiyatifiyle standart protokolü ihlâl ederek stabil durumdaki Kyrie’yi, kritik durumdaki kardeşi Brielle’in kuvözüne yerleştirdiği ileri sürüldü.
Son dönemden bu yöndeki hatalı aktarımlar şöyle örneklenebilir:
Kemâl Özer (@kemalozercom): “Bir hemşire, sağlıklı bebeği ölmekte olan ikiz kız kardeşinin yanına koydu ve sonrasındaki Rahmânî davranışlar şok ediciydi. 1995 yılında, Massachusetts’teki bir hastanede, prematüre ikizler Kyrie ve Brielle hayatta mücadelesi veriyordu. Kyrie giderek güçlenirken kız kardeşi Brielle her geçen saat daha da zayıflıyordu. Kalbi düzensiz atıyor, nefesi kesiliyordu ve kimse geceyi atlatabileceğini düşünmüyordu. Daha sonra bir hemşire, zamanın protokolünü değil, kendisine ilham olunanı yaparak, kimsenin cesaret edemediği bir şeyi denemeye karar verdi. Ten tene temas ettirerek 2 bebeği aynı küveze koydu. Daha sonra yaşananlar tüm yenidoğan ünitesini şaşkına çevirdi. Monitörler değişmeye başladı. Brielle’in nefes alışı düzene girdi. Oksijen satürasyonu yükseldi ve tüm olumsuzluklara rağmen küçük bedeninde muazzam gelişmeler başladı. Hemşireler Kyrie’nin kız kardeşini tutmak istercesine minik kolunu onun omzuna attığını gördüler. Küçük bir jest. Onu korumaya çalışma çabadı. Tıbbın izah etmeye güç yetiremediği Rahmânî bir davranış. Doğumdan önce birbirine bağlanan iki hayat arasındaki bu basit temas, yalnızca bir çocuğu kurtarmakla kalmadı ve aynı zamanda dünyadaki hastanelerin prematüre ikizlere bakım şeklini de değiştirdi. Allah dilerse minik bir bedeni bir başka miniğe ilaç kılar. Allah’a güven ve O’na teslim ol yeter!”
Bir hemşire, sağlıklı bebeği ölmekte olan ikiz kız kardeşinin yanına koydu ve sonrasındaki Rahmânî davranışlar şok ediciydi.
1995 yılında, Massachusetts’teki bir hastanede, prematüre ikizler Kyrie ve Brielle hayatta mücadelesi veriyordu.
Kyrie giderek güçlenirken kız kardeşi… pic.twitter.com/MRSPIHo6tX
— Kemâl Özer – كٙمٙالْ اُوزٙرْ (@kemalozercom) November 19, 2025
Cihan Taştan (@CihanTastan_PhD): ” 1995’te Massachusetts’te yaşanan bir an, modern tıbbı değiştirdi. Erken doğan ikizlerden Kyrie güçlenirken, Brielle her saat daha da kötüleşiyordu. Doktorlar ailesini en kötüsüne hazırlamıştı; kalbi düzensiz atıyor, solunumu çöküyordu. O anda bir hemşire —protokollerin dışına çıkarak, sadece içgüdüsünü dinleyerek— kimsenin cesaret edemediğini yaptı: İki bebeği aynı kuvöze, ten tene koydu. Ve bir mucize gerçekleşti. Monitörler değişmeye başladı… Brielle’in solunumu düzeldi… Oksijen satürasyonu yükseldi… Ve kimsenin beklemediği şekilde hayata tutundu. Hemşireler, Kyrie’nin minik kolunu kardeşinin üzerine koyduğunu gördü — sanki “buradayım” der gibi. Bu küçük dokunuş, bu kısa an… Sadece bir bebeği hayata döndürmedi, dünyadaki tüm yenidoğan ünitelerinin prematüre ikizlere yaklaşımını değiştirdi. Bazen mucize doğaüstü değildir. Bazen bir sarılıştır. Bazen bir canın sıcaklığıdır. — Kaynak: Dr. Stuart Reese, Mass. Memorial Hospital Neonatal Unit”
1995’te Massachusetts’te yaşanan bir an, modern tıbbı değiştirdi.
Erken doğan ikizlerden Kyrie güçlenirken, Brielle her saat daha da kötüleşiyordu. Doktorlar ailesini en kötüsüne hazırlamıştı; kalbi düzensiz atıyor, solunumu çöküyordu.
O anda bir hemşire —protokollerin… pic.twitter.com/NI8h5TggRw
— Cihan Taştan, PhD (@CihanTastan_PhD) November 19, 2025
“İnsan dokunuşunun iyileştirici gücü” ya da “kardeş şefkatinin mucizesi” temalı anlatılarda yapay zekâ aracıyla hazırlanan görseller kullanıldı.
Paylaşılan görseller, 1995 yılında yenidoğan ikizlerin kuvözde birbirine sarıldığı ikonik fotoğrafın yapay zekâ aracıyla yeniden canlandırılmış versiyonu.
Üç haftalık bir bebeğin ikizini kucaklayarak ölümden kurtardığı iddiası da tam olarak doğru değil.
Gerek ikizlerin gerek ikiz bebekleri aynı kuvöze koyan hemşirenin beyanları, vakanın abartılı şekilde anlatıldığını ortaya koyuyor.
UMass Memorial Hastanesi’nin Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi’nde çalışan Gayle Kasparian, bebekleri aynı kuvöze koymak için “mücadele” etmediğini, sadece ebeveynlere uygun olup olmadığını sorduğunu, ikiz bebeklerden Brielle’nin hiçbir zaman ölümün eşiğinde olmadığını, 2 kilogram ağırlığındaki bebeğin kalp atışlarının düzensiz olduğunu ve ağlamaktan yüzünün morardığını açıkladı.
Brielle Jackson da basına yaptığı açıklamada “Kız kardeşim bana sarıldığında nabzımın normale döndüğü doğru. Ama ölümcül bir hastalığım yoktu. Beni ölümden kurtarmadı; dokunuşu beni rahatlattı.” ifadelerini kullandı.








