Minareler Süngü, Kubbeler Miğfer / Camiler Kışlamız Müminler Asker / Bu İlâhi Ordu Dinimi Bekler / Dillerde Tevhit Allahû Ekber” Dizeleriyle Tanınan “Asker Duası” ya da “İlahi Ordu” Adlı Şiirin Ziya Gökalp’e Ait Olduğu İddiası Doğru Değil

Şiir Mehmet Cevat Örnek’e Ait

Yanlış İddia

 

Bugünkü konumuz, sahipliği Ziya Gökalp’e yanlışlıkla atfedilen aşağıdaki ünlü dizeler…

“Minareler süngü, kubbeler miğfer,

Camiler kışlamız müminler asker;

Bu ilâhi ordu dinimi bekler,

Dillerde tevhit Allahû Ekber.”

Ziya Gökalp’e ait olduğu iddia edilen, 1912 yılında Balkan Savaşı’ndaki Türk askerler için yazdığı “Asker Duası” adlı şiirden olduğu iddia edilen bu dizelere dair yanlış bilginin kökeni aslında biraz geriye dayanıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde 6 Aralık 1997’de Siirt’te düzenlenen bir açık hava toplantısı sırasında topluluğa yaptığı konuşmada kullandığı ifadeler sebebiyle “halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik ettiği” gerekçesiyle açılan dava sonucunda 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Belediye Başkanlığı görevinden ayrılarak 26 Mart 1999 – 24 Temmuz 1999 tarihleri arasında 4 ay 10 gün cezaevinde tutuklu kalmasına neden olan konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan “Minareler süngümüz, kubbeler miğferimiz, camiler ise kışlalarımızdır.” ifadelerine yer vermişti.

 

 

 

Bu süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın okuduğu bu dizelerin Ziya Gökalp’ın yazdığı Asker Duası’ndan alıntı olduğu iddia edilmişti.

 

minareler süngü kubbeler miğfer ziya gökalp
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın okuduğu dörtlüğü yanlışlıkla Ziya Gökalp’e atfeden paylaşım

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan 2011 yılı Temmuz ayında TBMM’de yaptığı bir konuşmada bu hatalı bilgiyi şu sözlerle aktarmıştı:

 ‘Benim şahsımla alakalı konuda, şu andaki yargılananlarla beni aynı kefeye koyma yanlışına, bedbahtlığına düşüyorsunuz. Ben neden dolayı 10 ay yedim? Ziya Gökalp’in şu şiiri ve onun arkasındaki şu ifadelerimden dolayı. Bunu burada tekrar okuyorum: ‘Minareler süngü, kubbeler miğfer; camiler kışlamız, müminler asker.’ Bu şiir… ‘Bir şey beni sindiremez; Gökler, yerler açılsa, üzerimize tufanlar, yanardağlar saçılsa; Biz oyuz ki; imanıyla övündüğümüz ecdadımız, titretici şeylere hiçbir gün diz çökmemiş; zaferlerin tapusu, Anadolu’nun tapusu, Malazgirt’ten ta Çanakkale’ye imanın geçilmez kalesine kadar ecdadımızı zaferden zafere koşturan bu birliktir, bu beraberliktir.’ Ben, bu ifadelerden dolayı 10 yıl yedim’

 

 

Halbuki bahse konu dizeler aslında Ankara’da yaşayan Cevat Örnek adlı şaire aitti…

Cevat Örnek, bahse konu dizeleri içeren İlahi Ordu isimli şiirine “7 Dağın Çiçeği” ve “Gülden Dikenden” adlı kitaplarında yer vermişti.

Mehmet Cevat Örnek’in “İlahi Ordu” adlı şiirini yazış hikâyesi şöyle aktarılmaktadır:

“Bir ramazan ayında iş çıkışı oğlu Ümit Örnek ile birlikte durakta beklerken caminin minarelerini süngüye, kubbelerini de miğfere benzeten oğluna, bunu eve gidince kaleme alacağını belirtip bu şiiri yazmıştır.

Şiir bir teşbih sanatından ibarettir, hiçbir dini veya siyasi çağrışım amaçlı değildir.”

 

mehmet cevat örnek özgeçmiş

 

İlahi Ordu” başlıklı şiirin tamamı şu şekilde:

İLAHİ ORDU

 

Minareler süngü, kubbeler miğfer,
Camiler kışlamız müminler asker;

 

Bu ilâhi ordu dinimi bekler,
Dillerde tevhit Allahû Ekber.

 

Müminler ordusu Hakkın kolunda,
Batılla savaşır dini uğrunda,

 

Ezelden ebede KUR’AN yolunda,
Allahû Ekber, Allahû Ekber.

 

Hak dinin rehberi Resulü Ekrem,
İman telkin eder Hâdisi herdem,

 

Dinimiz açıktır değildir mahrem,
Doğrudan doğruya Allahû Ekber.

Minareler süngü kubbeler miğfer Camiler kışlamız müminler asker Bu ilâhi ordu dinimi bekler

Bu dizelerin Ziya Gökalp’e ait olduğuna dair bir delil bulunmuyor. Ziya Gökalp’e ait eserlerde bu dizelerin izine rastlanamıyor.

Ziya Gökalp’in “Asker Duası” adlı bir şiiri var. Ancak, bahse konu şiirde “Minareler süngü, kubbeler miğfer, Camiler kışlamız müminler asker” dizeleri yer almıyor.

Ziya Gökalp’in Asker Duası adlı şiiri şu şekilde idi:

ASKER DUASI

 

Elimde tüfenk, gönlümde iman,
Dileğim iki: Din ile vatan…
Ocağım ordu, büyüğüm Sultan,
Sultan’a imdâd eyle ya Rabbî!
Ömrünü müzdâd eyle ya Rabbî!

 

Yolumuz gaza, sonu şehâdet,
Dinimiz ister sıdk ile hizmet,
Anamız vatan, babamız millet,
Vatanı ma’mur eyle ya Rabbî!
Milleti mesrur eyle ya Rabbî!

 

Sancağım tevhid, bayrağım hilâl,
Birisi yeşil, ötekisi al,
İslâm’a acı, düşmandan öc al,
İslâm’ı âbâd eyle ya Rabbî!
Düşmanı berbâd eyle ya Rabbî!

 

Kumandan, zabit, babalarımız.
Çavuş, onbaşı, ağalarımız.
Sıra ve saygı, yasalarımız.
Orduyu düzgün eyle ya Rabbî!
Sancağı üstün eyle ya Rabbî!

 

Cenk meydanında nice koç yiğid,
Din ve yurd için oldular şehid,
Ocağı tütsün, sönmesin ümid,
Şehidi mahzun etme ya Rabbî!
Soyunu zebun etme ya Rabbî!

 

ziya gökalp asker duası

 

Ziya Gökalp’in “Asker Duası” şiiri ile Mehmet Cevat Örnek’in “İlahi Ordu” adlı şiirleri görülebileceği üzere dize yapısı ve kafiye olarak da uyumsuz. Asker Duası beşer dizelik beş bölümden oluşurken, İlahi Ordu bu yapıda değildir.

Anılan dizelerin Gökalp’in “Asker Duası” isimli şiirinin başına eklenerek de paylaşıldığı görülebiliyor (Dönemin Saadet Partisi lideri Recai Kutan tarafından 1998 yılı Eylül ayında şiirin tam metni olduğu iddiasıyla paylaşılan şiir de bu şekilde idi).

(Ziya Gökalp’in Asker Duası isimli şiirindeki “Kumandan, zabit, babalarımız / Çavuş, onbaşı, ağalarımız / Sıra ve saygı, yasalarımız / Orduyu düzgün eyle Yarabbi! / Sancağı üstün eyle Yarabbi!” dizelerine yer verilmeden) iki şiirin birleştirilerek paylaşılan versiyonu şöyleydi:

Minareler süngü, kubbeler miğfer
Camiler kışlamız, mü’minler asker
Bu iláhi ordu dinimi bekler
Allahu Ekber, Allahu Ekber.

Yolumuz kaza, sonu şehadet

Dinimiz ister sıdk ile hizmet
Anamız vatan, babamız millet
Vatanı mamur eyle Yarabbi
Milleti mesrur eyle Yarabbi

Sancağım tevhid, bayrağım hilál

Birisi yeşil, ötekisi al
İslam’a acı, düşmandan öc al
İslam’ı ábád eyle Yarabbi
Düşmanı berbád eyle Yarabbi

Cenk meydanında nice koç yiğid

Din ile yurt için oldular şehid
Ocağı tütsün, sönmesin ümid
Şehidi mahzun etme Yarabbi
Soyunu zebun etme Yarabbi

 

Cevat Örnek’in oğlu Ümit Örnek, babası için “O kemalist biriydi. Babam bu şiirin başka amaçlarla kullanıldığını bilseydi son derece üzülürdü” ifadelerini kullanmıştı. Ziya Gökalp’ın kardeşi Nihat Topçu’nun oğlu Mete Gökalp ise amcasının şiirinin Recep Tayyip Erdoğan tarafından çarpıtıldığını ve izinsiz okunduğunu belirterek, maddi ve manevi tazminat davası açacaklarını söylemişti (Hakan Türk (2003). R. Tayyip Erdoğan Kimdir? Akademi TV Programcılık. Sf: 11-12).

Murat Bardakçı, Hürriyet gazetesindeki 23 Eylül 2002 tarihli “O şiiri kimin yazdığı yıllardır biliniyordu” başlıklı yazısında bahse konu dizelerin Ziya Gökalp’e ait olmadığının ilk defa Tempo Dergisi’nin 12 Mayıs 1999 tarihli sayısında aktarıldığını belirtmişti.

 

Minareler Süngü, Kubbeler Miğfer / Camiler Kışlamız Müminler Asker / Bu İlâhi Ordu Dinimi Bekler / Dillerde Tevhit Allahû Ekber” Dizelerini Ziya Gökalp’e Ait Sanan Yazarlar

Yeniçağ gazetesindeki “31 Mayıs vak’ası!..” başlıklı 18 Haziran 2013 tarihli yazısıyla Hulki Cevizoğlu:

"1912 tarihli Ziya Gökalp’in şiiri şöyle bitiyordu: “Bu ilahi ordu dinimi bekler, Allahu Ekber, Allahu Ekber”"

Gazetebirlik.com’daki “Er Geç Adalet!” başlıklı 26 Temmuz 2016 tarihli yazısıyla Osman Ataman:

"İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan misafir olarak bulunduğu bu şehirde kalabalığa Ziya Gökalp'in 1912 yılında yazdığı şiiri okumuştu"

Milat Gazetesi’ndeki “Niçin kriz çıkmıyor!” başlıklı 2 Ekim 2016 tarihli yazısıyla Behçet Canöz:

 "Erdoğan, 6 Aralık 1997'de Siirt mitinginde "Minareler süngü, kubbeler miğfer/Camiler kışlamız, mü'minler asker/Bu ilahi ordu dinimi bekler/ Allahu Ekber, Allahu Ekber." Ziya Gökalp'ın "Asker Duası" adlı bu şiirini okuduğundan dolayı " halkı kin ve düşmanlığa tahrik"ten on ay hapis cezasına çarptırıldı."

Artı Gerçek’teki “Batı neden korkuyor şimdi anladım!” başlıklı yazısıyla Ragıp Zarakolu:

"Neyse, Ziya Gökalp’in düşü gerçekleşti, ordu dinini buldu sonunda!"

Yeni Akit’teki “Pınarhisar Cezaevi 26 Mart 1999” başlıklı 23 Mayıs 2016 tarihli yazısıyla Kadir Demirel:

 "O toplantıda Ziya Gökalp’in yandaki ‘Asker Duası’ adlı şiirini okudu…"

Hakimiyet.com’daki “Yalnız Değilsin, Mücadelen Mücadelemizdir” başlıklı 6 Aralık 2016 tarihli yazısıyla E. Reha Korkmaz:

 "Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde 6 Aralık 1997'de Siirt'te yaptığı konuşmada Ziya Gökalp'in şiirinden "Minareler süngü, kubbeler miğfer, camiler kışlamız, müminler asker" mısralarını okumuştu."

Yeni Akit’teki “Cumhurbaşkanı Erdoğan Neden Hapse Atılmıştı?” başlıklı 18 Temmuz 2016 tarihli yazısıyla Vehbi Kara:

"17 Aralık 1997 tarihinde bu meydanda, okuduğu Milli Eğitim Bakanlığının, Talim Terbiye Kurulunun onayıyla geçmiş bütün kitaplarında yer alan Ziya Gökalp'e ait bir şiirle başlayan ve cezaevinde sonuçlanan bir süreci hatırlıyor muyuz, biliyor muyuz?"

Anayurt Gazetesi’ndeki “Tayyip Erdoğan yazısı” başlıklı 17 Şubat 2015 tarihli yazısıyla Orhan Selen (Halbuki Orhan Selen 2 yıl önceki 28 Ekim 2013 tarihli “Erdoğan’ı iktidar yapanlar” yazısında olayın arka planını doğru aktarmıştı):

"Bu nedenledir ki, çıkış yapmakta Tayyip Erdoğan Ziya Gökalp’in 1912 yılında yazdığı şiirin son kıt'asını okuduğu için 10 ay hapse mahkum oldu."

Elazığ Hakimiyet’teki “Şiirin Ne Önemi Var Ki” başlıklı 13 Mart 2017 tarihli yazısıyla İlhami Bulut:

"minareler süngü,kubbeler miğfer, camiler kışlamız, müminler asker, bu ilahi ordu dinimi bekler, allahu ekber,allahu ekber Ziya Gökalp’ın yakarıya bir kıt’asını aldığımız “Asker Duası” isimli şiiri olsaydı ne olurdu olmasa ne olurdu. Onu bilmem ama."

Haber7.com’daki “Minareler süngü, kubbeler miğfer, camiler kışlamız, müminler asker,” başlıklı 25 Ocak 2018 tarihli yazısında Ahmet Anapalı, Ziya Gökalp’in “Asker Duası” şiiri ile Mehmet Cevat Örnek’in “İlahi Ordu” adlı şiirini birleştirerek aktarmıştı.

 

Yorumunuzu yazınız...