Yüksek Seçim Kurulu’nun 6 Mayıs’ta İptal Ettiği İstanbul Büyükşehir Belediye  Başkanlığı Seçimlerinin Gerekçeli Kararında Oyların Çalındığının Belirtildiği İddiası Doğru Değil

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 31 Mart 2019 tarihinde yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline ve seçimin yenilenmesine ilişkin 6 Mayıs 2019 tarihinde verdiği kararın gerekçesinde İstanbul seçimlerinde oyların çalındığına ya da geçersiz oyların CHP’ye yazıldığına dair atıflara yer verdiği iddiası doğruyu yansıtmıyor. Seçimin iptal kararına ilişkin YSK’nın temel dayanak olarak sandık kurullarında görev alan kamu görevlisi olmayan kişilerin gösterildiği görülüyor.

31 Mart 2019 günü gerçekleşen Mahalli İdareler Genel Seçimleri’ne dair sonuçlar kesinleşmeden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı pozisyonunu Ekrem İmamoğlu yerine Binali Yıldırım’ın kazandığını köşelerinde aktaran yazarlara şahit olmuştuk. İstanbul Büyükşehir Belediye seçimleri Yüksek Seçim Kurulu’nun 6 Mayıs tarihli kararıyla iptal edilmiş ve 23 Haziran 2019 günü yenilenmesine karar verilmişti. Bu defa yine bazı isimler tarafından söz konusu iptale ilişkin Yüksek Seçim Kurulu’nun 20 Mayıs 2019 tarihli 4577 sayılı gerekçeli kararında İstanbul seçimlerinde oyların çalındığına dair gerekçeye yer verildiği iddiasında bulunulduğu görülüyor. Ancak, bu iddialar doğruyu yansıtmıyor.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (4 üyeye karşı 7 üyenin oyuyla) oy çokluğuyla aldığı 20 Mayıs 2019 tarihli 2019/4219 sayılı “Yüksek Seçim Kurulunun 31 Mart 2019 tarihinde yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline ve seçimin yenilenmesine ilişkin 2019/4219 sayılı kararı“nda oyların sandıkta çalındığı, 35 bin geçersiz oyun CHP’ye yazıldığı ve İstanbul’da 300 binden fazla şüpheli oy olduğuna dair bir tespit ya da hüküm yer almıyor.

250 sayfalık metnin 15 sayfalık gerekçeli karar bölümünde seçimin iptal kararına ilişkin YSK’nın temel dayanak olarak sandık kurullarında görev alan kamu görevlisi olmayan kişilerin gösterildiği ve “Bu durumun izah edilemediği” ve “Seçim sonucunun belirlenmesinde en önemli unsurlardan biri olan sayım döküm cetvellerinin 108 sandıkta düzenlenmemiş olması, bu sandıklardaki seçim sonucunun güvenilirliğini ciddi biçimde zedelemektedir” ifadelerine yer verildiği anlaşılmaktadır.

YSK’nın gerekçeli kararının 1-12 arası sayfalarında seçimin iptali için başvuruda bulunan Genel Başkan Yardımcısı Seçim İşleri Başkanı Ali İhsan Yavuz’un 16/04/2019, 20/04/2019 ve 22/04/2019 tarihli dilekçelerindeki hususların özetlendiği, devam eden sayfalarda bu iddiaların incelendiği, 200-212. sayfalarında değerlendirme bölümünün yer aldığı, 212-250. sayfalar arasında karşı oy veren üyelerin gerekçelerinin aktarıldığı; gerekçenin 12, karşı oyların ise 38 sayfa olduğu görülmektedir.

Cumhur İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Başkan Adayı Binali Yıldırım YSK’nın gerekçeli kararına ilişkin “250 sayfayı okumadım, o sayfaların büyük bir bölümü bizim dilekçelerimiz” yorumunda bulunmuştu. Binali Yıldırım’ın altını çizdiği nokta -kasıtsız ya da daha kötüsü kasıtlı olarak- bazı köşe yazarları tarafından YSK’nın karar metniymiş gibi paylaşıldı. Yeni Şafak Gazetesi ve Yeni Akit Gazetesi gibi bazı yayın organların tarafından ise gerekçeli kararda 35 bin geçersiz oyun CHP’ye yazıldığı ve İstanbul’da 300 binden fazla şüpheli oy olduğunun belirtildiği iddia edildi.

Sabah Gazetesi köşe yazarı Hilal Kaplan YSK’nın gerekçeli kararına dair sosyal medya hesabından yaptığı yorumda “YSK “çaldılar” dememiş mi; bir daha bakın bakalım” diyerek Ak Parti’nin iptal başvurusu dilekçesindeki bölümlerin özetini YSK’nın karar metnine aitmiş gibi paylaşmıştı.

 

Sabah Gazetesi köşe yazarı Hilal Kaplan’ın YSK’nın gerekçeli kararına dair tweeti

 

Hilâl Kaplan, 31 Mart Seçiminin ertesi gün sabahında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını Binali Yıldırım’ın kazandığını Sabah Gazetesi‘ndeki 1 Nisan 2019 tarihli “Cumhur İttifakı yerel sınavı da geçti” başlıklı yazısında iddia etmişti.

Benzer şekilde Akşam Gazetesi köşe yazarı Markar Esayan da YSK’nın gerekçeli kararına dair “YSK bilinçli ve organize hırsızlığı yakalamış. Sandığa yapılan bu örgütlü darbenin tüm müsebbipleri şimdi yargıya hesap verecek” açıklamasında bulunduğu sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda YSK’nın gerekçeli kararının 11. sayfasında yer alan Ak Parti’nin iptal dilekçesinin özetini YSK kararı olarak paylaşmıştı.

 

Akşam Gazetesi köşe yazarı Markar Esayan’ın YSK’nın gerekçeli kararına dair tweeti

 

1 Yorum

  1. erkan Ertan Reply

    Oruspunun evladı , japonya atom bombası atıldı , bize 1923 yılında harf devrimiyle kültür bombası atıldı . Japonya külünden kültüründen kendini yeniledi .
    Sen ne yaptın 1931 yılında 40 ton Osmanlı arşivini OKKASI ÜÇ KURUŞTAN BULGARİSTAN’A SATIP , HAFIZANI SİLİP , YENİ YAZILIM YÜKLEDİN .
    NİYE BATILILAŞMAK İÇİN .

    YAZILIŞI TURKEY
    OKUNUŞU TÖRKİ
    ANLAMI HİNDİ OLAN

    BİR JÖN TÖRKİ CUMHURİYETİ KURDUN .

    NE MUTLU JÖN TÖRKİYİM DİYEN ŞEREFSİZLERE.

Yorumunuzu yazınız...