Oğuzhan Asiltürk’ün Asıl Adının Durmuş Durduyan Olduğu, 34 Yaşında Adını Oğuzhan Asiltürk Olarak Değiştirdiği İddiası Doğru Değil

Yanlış İddia

 

1 Ekim 2021 günü tedavi gördüğü hastanede vefat etmesinin ardından Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Oğuzhan Asiltürk’ün 34 yaşında isim değişikliğine gittiği, gerçek adının aslında ‘Durmuş Durduyan’ olduğu iddiası sanal alemde tekrar yoğun biçimde paylaşılmaya başlandı.

İddiaya yeniden yaygınlık kazandıran eski AK Parti Elazığ Milletvekili Feyzi İşbaran’ın paylaşımları şu şekildeydi:

“Oğuzhan Asiltürk’ün 52 yıl önce yani 34 yaşındayken mahkemeye başvurup ‘Durmuş Durduyan’ olan adını ‘Oğuzhan Asiltürk’ olarak değiştiriyor.

-Tamam,din değiştirip müslüman olabilirsin, adını soyadını da değiştirebilirsin ama mensup olduğun millet değişmez, utanılacak bir şey yok. Hristiyan Türkler var, adlarını değiştirmediler ama Hristiyanlar.

-Hadi ‘Durmuş Durduyan’ adını değiştirdin ‘Oğuzhan Asiltürk’ gibi iddialı bir ad ve soyadını niye aldın?

– Ahmet Çelik, Hasan Yılmaz, Mustafa Keser ismi falan alsaydın bari…

İlk, orta, Liseyi Malatya’da, Üniversiteyi, İstanbul Üniversitesi İnşaat Fakültesi’inde ‘Durmuş Durduyan’ olarak okuyorsun.

– Sonra, Durmuş Durduyan serbest müşavir/mühendis olarak çalışıyorsun.

Birgün Erbakan ile tanışıyorsun sonra Oğuzhan Asiltürk oluyor ve milletvekili/Bakan.

Bunu hiç yazmak istemezdim ama Türkiye’nin acı bir gerçeğini anlatmak istedim.

– Aslında Durmuş Durduyan, Özal, Demirel, Erbakan gibi İTÜ’lü ama Ermeni bir vatandaş olarak onlar kadar şanslı olup devlette iyi bir işe girememiş.

– Ne zaman ki, Oğuzhan Asiltürk oluyor, kapılar açılıyor.”

 

feyzi isbasaran durmus durduyan

 

Asiltürk’ün vefatının ardından haber sitelerinde ve sosyal medyada yaygın şekilde paylaşılan iddiaya kaynak olarak Feyzi İşbaşaran’ın paylaşımının sunulduğu görülüyor (Örneğin, Ermeni Haber Ajansı’nın “Ermeni asıllı Oğuzhan Asiltürk / Durmuş Durduyan hayatını kaybetti“, Aykırı’nın “Oğuzhan Asiltürk’ün gerçek adının Durmuş Durduyan olduğu ortaya çıktı” başlıklı haberlerinde iddiaya delil olarak sadece İşbaşaran’ın paylaşımları sunulmuş).

Halbuki, Oğuzhan Asiltürk’ün Ermeni asıllı olduğu ve gerçek adının Durmuş Durduyan olduğu iddiası doğru değil.

İlk ortaya atılışı yıllar öncesine dayanan bu eski iddiayı doğrulayan bir kaynak mevcut değil.

Bulguları sıralayalım…

Oğuzhan Asiltürk, (4(XV), 5(XVI) inci Dönem) Ankara ve (XIX, XX ve XXI inci Dönem) Malatya Milletvekilliğinin yanı sıra İçişleri Bakanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı görevlerini icra etmiş bir isim.

“Türk Parlamento Tarihi” adlı TBMM yayınında Oğuzhan Asiltürk’ün özgeçmişi şu şekilde sunulmuştur (Celalettin Yavuz (2012). Türk Parlamento Tarihi TBMM – XXI. Dönem (1999-2002) III. Cilt. Türk Parlamento Tarihi Araştırma Grubu. TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları No: 151. Sf: 2584-2585):

 

OĞUZHAN ASİLTÜRK

Malatya Milletvekili

Sicil No: 2370

İnşaat Yüksek Mühendisi

(1935-)

 

Oğuzhan Asiltürk 25.05.1935 tarihinde Malatya ili Hekimhan ilçesinde doğdu. Babası Mahmut Besim Asiltürk, annesi Fatma Hanımdır.

Malatya Gazi İlkokulu ve Malatya Ortaokulundan sonra Sivas Lisesinde okudu. Daha sonra İstanbul Teknik Üniversitesinden “İnşaat Yüksek Mühendisi” olarak mezun oldu.

Askerlik yükümlülüğünü “Deniz İstihkâm Atğm.” olarak yerine getiren Asiltürk, kısa bir süre DSİ’de çalıştı. Daha sonra “Asiltürk Müşavir Mühendislik Proje” bürosunu açarak serbest çalışmaya başladı.

1973 Genel Seçimlerinde Ankara MSP Milletvekili seçildi. 1974 yılında kurulan Bülent Ecevit Başbakanlığındaki koalisyon hükümetinde (37. Cumhuriyet Hükümeti, 1. Ecevit Hükümeti) İçişleri Bakanlığına atandı. 1975 yılında bu kez Süleyman Demirel’in Başbakan olduğu Koalisyon Hükümetinde (38. Hükümet, 1. Milli Cephe Hükümeti) yine İçişleri Bakanlığına atandı.

1977 Genel Seçimlerinde Ankara MSP Milletvekili seçildi ve 1977- 1978 döneminde kurulmuş olan 41. Cumhuriyet Hükümetinde (5. Demirel Hükümeti) Sanayi ve Teknoloji Bakanı oldu. MNP zamanında partinin GİK üyeliğini, MSP’nin de 12.09.1980 tarihine kadar Genel Sekreterliğini yaptı.

1987 yılından itibaren RP’nin Genel Sekreterliği görevini yürüttü. 1991 Genel Seçimlerinde Malatya RP Milletvekili seçildi. 24 Aralık 1995 Genel Seçimlerinde yeniden Malatya RP Milletvekili seçildi. Bu dönemde RP’nin kapatılması üzerine FP’nin kurucuları içinde yer aldı.

18 Nisan 1999 Genel Seçimlerinde Malatya FP Milletvekili seçilerek bir kez daha Meclise girdi. 21. Dönem TBMM’de NATOPA Türk Grubu üyeliği yaptı. Bu dönemde FP’nin kapatılması üzerine yeni kurulan SP’de Kurucular Kurulu ve GİK üyeliği yaptı.

İngilizce bilen Oğuzhan Asiltürk, evli ve 4 çocuk babasıdır.

 

oguzhan asilturk ozgecmis

 

Özgeçmişinden de görülebileceği üzere 25 Mayıs 1935 Malatya Hekimhan doğumlu Oğuzhan Asiltürk’ün ebeveynlerinin adları Mahmut Besim Asiltürk ve Fatma Asiltürk şeklinde.

Milliyetçi görüşte olduğu bilinen Mahmut Asiltürk ve eşi Fatma Asiltürk, oğullarına Oğuzhan ve Atilla adını vermiş. Kız çocuklarının adını ise Sevinçhan, Gülsevi ve Sevimyazı olarak belirlemiş.

1880’li yıllarda Malatya merkezinden Hekimhan ilçesine göçerek yerleşen Asiltürk’ün ailesinin geri kalanının da Asiltürk soyadını taşıdığı, dedesinin adının Hacı, dedesinin babasının adının Ali, amcasının adının Tevfik Asiltürk, amcasının oğlunun adının Gültekin Asiltürk olduğu biliniyor.

Oğuzhan Asiltürk’ün anne ve babasının mezar taşları vasıtasıyla isim değiştirme iddiasının asılsızlığı kavranabilir.

 

mahmut besim fatma asilturk
Kaynak: Yıldıray Oğur (2021). “Durmuş Durduyan: Elden ele dolaşan ırkçı bir komplo teorisi…”. Karar . 4 Ekim 2021.

 

Sevan Nişanyan, Oğuzhan Asiltürk’ün gerçek adının “Durmuş Durduyan” olmadığını şöyle belirtmişti:

“Durmuş Durduyan konusu var biliyorsunuz piyasada. Oğuzhan Asiltürk vefat etmiş. Oğuzhan Asiltürk, 1974’te 1975’te Türkiye’nin gündeminde ön safları işgal eden bir zat-ı muhteremdi. I. Ecevit Hükümetinde İçişleri Bakanıydı. Hiçbir zaman pek sevildiğini görmedim. Genellikle sevilmeyen bir siyasetçiydi. O zamnaların Süleyman Soylusu diye özetleyelim. Bu arkadaşın Malatyalı ve Ermeni dönmesi olduğu ileri sürülüyor. Yalnız bu iddianın sağlam sayılabilecek herhangi bir dayanağı görülmüyor. 1. 2.si Durmuş Durduyan diye bir isim olmaz. Yok öyle bir isim. Ermeni dönmesi olabilir olmayabilir bir bilgim yok fakat adı hiçbir şekilde Durmuş Durduyan olamaz. Çünkü … Durmuş veya Dursun diye Ermeni ya da dönme Ermeni adı hiç duymadım. Ola ki bir kişi Müslüman olup Durmuş adını alsa da o zaman soyadı yanlı olmaz. Ayrıca Durduyan diye bir soyadı yok. Yani hiçbir şekilde Cumhuriyet tarihinde böyle bir soyadı kaydedilmemiş. Çok bariz bir şekilde bu ırkçı bir çamur atma hadisesi. Yıllar önce bir tartışmada birileri bu adamı kötülemek için bu zaten hem Ermenidir  hem Durmuş Durduyan’dır adı gerizekalıdır anlamında yani Durmuş Durduyan. Bu inanılmaz bir şey. Fakat Türkiye’de hükümet karşıtı olan ya da İslam karşıtı olan ya da kendini ilerici ve solcu sayan herkes, yani nüfusun yarısı birden biri bunu olgu olarak aldı ve bunu büyük bir keyifle ve zevkle bu ırkçı çamur atma çok sefil ve kültürsüz ve cahil bir düzeyde çamur atma teşebbüsünü bir mal bulmuş mağribi gibi ‘bak biz demiştik bunlar böyledir hepsi Ermeni dönmesidir adları da gülünç’ gibi bir tavrı benimsediler. Tipik Türk ilericileri olarak özetliyoruz durumu.”

 

(İlgili bölüm 01:00-03:53 arasından izlenebilir)

 

Oğuzhan Asiltürk’ün avukatlığını yapan Eski Milletvekili Hayrettin Dilekcan da Asiltürk ile ilgili bu iddiayı katıldığı yayında şöyle yalanlamıştı:

“Merhum Oğuzhan Asiltürk’ Allah’tan rahmet diliyorum. İnanmış ve inandığı gibi yaşamış bir insan olarak dünyasını değiştirdi. Asıltürk ile ilgili olarak Ermeni kökeni iddiası ilk defa Elazığ’da yayın yapan Elazığ isimli bir yerel gazetede ortaya atıldı. Bu gazetenin özelliği şuydu: Muhterem Erbakan hocamıza mehdi olarak bakan ve onu mehdi olarak ilan eden bir gazete. 12 Eylül darbesini de rahmetli Erbakan hocamızın yaptırdığını iddia edecek kadar da absürt hayalperest yayınlar yapan bir gazete. Bu gazete merhum Şevket Kazan, Oğuzhan Asiltürk hakkında Ermeni iddialarıyla ırklarıyla ilgili birtakım iddialarda bulundu. Yine hocamızın özel kalemi Mehmet Kahraman ile ilgili olarak mason iddiasında bulundu. Mete Gündoğan’la ilgili olarak asılsız iddialarda bulundu. Bu iddialarla ilgili olarak Refah Partisi’nin kapatılma davasının sürecinin yaşandığı bir ortamda bu yayınları yaptılar. Bu yayınlara karşı şahsım ve benimle birlikte çalışan bürodaki arkadaşlarımız tarafından maddi manevi tazminat davaları açıldı aynı zamanda Cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunuldu. Bu suç duyuruları neticesinde o dönemde de Rahşan affı olarak bilinen merhum Allah rahmet eylesin Ecevit’in dönemde de çıkan bir af yasası vardı. Bu af yasası nedeniyle açmış olduğumuz ceza davalarında şikayet dilekçeleri üzerine savcılıklardaki soruşturmada af kanunundan mütevellit dava dosyaları düşmüş oldu. Ancak manevi tazminat davalarımız devam etti bunlarla ilgili bu gazetenin yazı işleri müdürü ve bu haberi yapan şahıslarla ilgili manevi tazminatlara hükmedildi. Ancak bu gazetenin mal varlığı ve şahısların mal varlığını bulunamaması nedeniyle de tahsili kabili olmayan manevi tazminat alacak konumuna dönüştü. Bunun üzerine bu davaların neticesinde yürüten yönlendiren koordine eden avukat olarak da şahsımla ilgili olarak da bu sefer de merhum Erbakan hocamızın etrafını masonların kuşattığını özel kalem müdürü ve avukatının da elbette masonlar tarafından belirlendiğini hem Özel Kalem Müdürü Mehmet kahramanın hem avukatlığını yapan şahıs olarak şahsımın mason olduğunu iddia ettiler.  Şahsımla ilgili mason iddiasında bulundular.

Oğuzhan Asiltürk’ün babasının Mehmet Besim olduğunu biliyorum annesinin Fatma dedesinin Ali kardeşlerinin başka bildiğimiz isimler olduğunu söylüyorum, amcası Tevfik amcasının oğlu Gültekin. Şimdi bu aile 1880li yıllarda Malatya’dan Hekimhan’a geçmiş, dedesi orada tapu memurluğu yapmış ve Hacı Efendi diye bilinen bir aile. Tabii dedesinin Osmanlı Dönemi’ndeki siyasal akımlar nedeniyle o zaman Osmanlıcılıktı başka milliyetçi akımlardı derken milliyetçi akımlara fikren kaptırmış şahıs olması nedeniyle de çocukların birinin adını Oğuzhan diğerinin adını Atilla koymuş. Yani Türk büyüğü olarak bilinen şahısların isimlerini çocuklarına koymak suretiyle kendi milliyetçi duygularını izhar etmiş. Açıklamış. Böyle bir aile. Tabii Oğuzhan Bey’e baktığımız zaman Oğuzhan Bey gerçekten inanmış bir Müslümandı. Tavizsizdi. Fikri derinliği olan, malayani dediğimiz laflarla kendisini meşgul etmeyen, ibadetine düşkün ve kimsenin arkasından konuşmayan, birisine de bir şey söyleyeceği zaman yüzüne karşı ayıbı hatası varsa hatası varsa onu söyleyen söylerken de tembih maksadıyla değil düzeltmesi maksadıyla kardeşi olarak abi olarak uyaran bir kişilik taşır. Yani bir Müslüman kimliği ne ise onları hayatında tatbik etmeye yaşamaya çalışan bir insandır.

…”

 

 

Milli Görüş hareketine yakınlığı ile bilinen ve Oğuzhan Asiltürk’ün ailesini tanıyan bazı sosyal medya kullanıcıları bu iddiayı tekzip etmişti.

 

Ali Aktaş, iddianın El Aziz adıyla tanınan Elazığ merkezli bir grup tarafından uydurulduğunu şöyle aktarmıştı:

“Durmuş Durduyan iftirası “El Aziz” ismiyle bilinen Elazığ merkezli bir grubun uydurması idi. Bu grup Şevket Kazan’da da “Sabataist” derdi. Bizden hiç kimse bu densizleri dikkate alıp bu iftiralara cevap verme zahmetinde bile bulunmadı. Lakin ayıptır, günahtır, yapmayın bunu.

 

Oğuzhan bey, Erdoğan ile görüştükten sonra bu yine gündeme getirildi. 30 yıldan uzun süredir bu iftirayı sürdüren El Aziz Grubuna cevap verme zahmetinde bulunmayan insanlar bu deli saçması lafa şimdi de cevap vermez. Yazıp çizip günaha girmeyin boşuna.

 

Sevan Nişanyan’ın 2009 Nüfus Kütüklerinin tamamı üzerinden yaptığı çalışma olan Kişi Adları Sözlüğü hem Oğuzhan hem Asiltürk isimlerinin bu ülkede 100 yıl önceden beri konulageldiğini açıkça gösteriyor. Deli saçması laflara bizden kimse aldırmıyor. Bunu tekrar edip durmayın artık”

 

Ali Kılıç adlı sosyal medya kullanıcısı Arlet Natali Avazyan’ın paylaştığı bu iddiaya şöyle tepki göstermişti:

Bu Durmuş durduyan konusu yalan !!! Hekimhan’da herkes bilir / tanır .. Aslında sizde biliyorsunuz ama keMal kaçmış içinize , yalan zihniyet .. keşke yakın dostunuz tembel / çapsız turan Karadağ’a sorsaydınız ..

 

Babası Besim / dedesi Tevfik/ kardeşi Gültekin Asiltürk.. Ermeni olan Tevfik amcanın Ermeni asıllı ( Zeynep) diye bir hanımı var ama ikinci hanımı .. Zeynep hanım da büyük dedem rahmetli olunca dul kalmış Tevfik amca ile evlenmiş..velhasıl Ermeni falan değil ..

 

Klavyeden değil sahadan öğrenin Natali hanım , akşam yazmadım cevabınızı çünkü anamı aramam lazımdı kesin bilgi için .. İsyerseniz tel numarasını vereyim 90 yaşında ki anam şeceresini anlatsın Oğuzhan Asiltürkün .. Ama siz şartlanmış bireysiniz , sizi takipten çıkıyorum.

 

Yani demen o ki araştırması gereken sizsiniz .. Oğuzhan amca babamın arkadaşı, Recai Kutan gibi , bunlar MSP kurucusu , Rahmetli babam Mn/ msp/rp ilçe başkanlığını aralıksız yaptığı İçin devamlı evimize gelirdi Oğuzhan amca .. Ayrıca sizi de kınıyorum..

 

Mahmut Metin Çelik adlı Milli Görüş destekçisi sosyal medya kullanıcısı ise yaptığı taramanın sonuçlarını şöyle paylaşmıştı:

“Merak ettim Küçük Bir araştırma yaptım. Arzum soylu da soysuz da hakikati öğrensin isterim.

1-) Babası: Mehmet Besim

2-) Annesi: Fatıma

3-) Dedesi: Hacı

4-) Dedesinin Babası: Ali

5-) Kardeşleri: Kendisiyle birlikte 2 erkek-3 kız

6-) Amcası Tevfik Asiltürk

Amcasının oğlu: Gültekin Asiltürk 1880’li yıllarda Malatya Merkez’den Hekimhan’a göçmüş bir ailenin çocuğudur. Babası Mehmet Besim Efendi aşırı bir Türk milliyetçisi olduğu için çocuklarının adını Oğuzhan ve atilla koymuştur.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında öğretmenlik, daha sonrada ziraat memurluğu yapmıştır. Dedesi Hacı Asiltürk, Osmanlı zamanında Hekimhan’da tapu kadastro memurluğu yapmıştır. Mabeyinci Hacı Efendi” olarak da bilinir.

Fitneci ve iftiracı Milli çözümcülerin ve Elazizcilerin dediği gibi Ermeni soyundan değildir. Malatya Hekimhan’da Ermeni ırkına mensup çok fazla aile olduğu için kendisinin de Ermeni asıllı olduğu ve hatta gerçek adının Durmuş Durduyan olduğu yalanı yıllardan beri söylenir.

Bu yalanı ve iftirayı atan El-aziz grubu ve Ahmet Akgül isimli şahıstır. Bu şahıs rahmetli Erbakan Hocamızı da sağlığında (mehdi) ilan etmiş, Hocamızın kendisini sürekli olarak uyardığı unutulmamalıdır.”

 

Asiltürk’ün doğup büyüdüğü Hekimhan ilçesinde ikamet eden kişilerin “dönme” iddiasına ilişkin bir tanıklığının bulunmadığı anlaşılıyor.

Oğuzhan Asiltürk’ün ismini sonradan değiştirdiği iddiasına mesnet olarak sunulan bir argüman, Oğuzhan adının 1930’lu yıllarda toplumumuzda fazla kullanılmayan bir isim olduğu yönünde. Ancak, 1930’lu yıllarda Oğuzhan isminin yeni doğanlara verildiği biliniyor. Türkiye Cumhuriyeti nüfus kütüklerine kayıtlı adların %99.5’inin işlendiği Türkiye Kişi Adları Sözlüğü (Nişanyan Adlar) kayıtları, Oğuzhan isminin 1930’lu yıllarda kullanımda olduğunu işaret etmektedir.

 

oguzhan adi gecmisi

 

İddianın kökeninin ise Milli Görüş içindeki bir hizipleşmeye dayandığı, Oğuzhan Asiltürk’ün “dönme” olduğu iddiasının kendisiyle fikir ayrılığı yaşayan El Aziz grubu olarak bilinen bir grup tarafından ortaya atıldığı biliniyor.

“Fanatik Erbakancı” olarak nitelenen El Aziz adlı grubun Necmettin Erbakan’ın siyasi yasaklı olduğu dönemde liderlik yarışına giren İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini üstlenen Tayyip Erdoğan’a karşı tutumları basına yansımıştı. Milli Gazete’nin Elazığ ve çevresindeki illerde yayımlanan baskılarının ücretsiz eki olan “El Aziz”i çıkaran Ahmet Akgül liderliğindeki ekip, fikir ayrılıkları nedeniyle yayınlarının engellenmesinin ardından El Aziz adlı gazeteyi yayımlamıştı.

Bu iddia, El Aziz grubu çizgisinde yayın yapan Milli Çözüm Dergisi ve necmettinerbakan.net gibi kaynaklarda şöyle paylaşılmıştı:

“Milli Çözüm Dergisi’nin 17 yıldır yazdığı, Bizim tam 40 yıldır uyardığımız ve bu yüzden nice saldırılara uğradığımız; Oğuzhan Asiltürk’ün 34 yaşındayken Durmuş Durduyan olan adını Oğuzhan Asiltürk olarak değiştirdiği gerçeğini, ANAP ve AKP eski Milletvekili Feyzi İşbaşaran açıklamış, Saadet Partisi’ni Cumhur İttifakı’na dahil edebilmek için kongreye götürmek isteyen Oğuzhan Asiltürk hakkındaki bu çarpıcı bilgiyi belgesiyle paylaşmıştı. 52 yıl önce yapılan isim değişikliği ile Oğuzhan Asiltürk’ün Milli Görüş’teki siyasi kariyeri birdenbire parlamaya başlamıştı. İlk, Orta ve Liseyi Malatya’da, Üniversiteyi ise İstanbul Üniversitesi İnşaat Fakültesi’nde ‘Durmuş Durduyan’ olarak okuyan, sonra yine Durmuş Durduyan ismiyle serbest müşavir/mühendis olarak çalışan bu şahıs, Rahmetli Erbakan Hocamızla tanıştırılarak Oğuzhan Asiltürk adını almış, ardından Milletvekili/Bakan yapılarak bugünlere taşınmıştı.”

“DURMUŞ DURDUYAN ” KİMDİR?

Geçmişi karmaşıktır, Pakradun Ermenidir Milli Görüş’e lider, olmuş Durmuş Durduyan! Aslını gizleyerek, asil bir Türk geçinir Sadıklara bir kinle, dolmuş Durmuş Durduyan Dokuz yüz altmış dokuz da, mahkeme kararıyla İsmini değiştirdi, dönmelik damarıyla Son bulur sahtekarlık, sadıklar şamarıyla Bu ülkede hem sağmış, solmuş Durmuş Durduyan!

“Durmuş Durduyan iken Oğuzhan Asiltürk ismini alıp Milli Görüş’e yamanan şahıs adına ucuz kahramanlık taslayan uyuz kiralıklara soruyoruz:”

 

Karar gazetesindeki “Durmuş Durduyan: Elden ele dolaşan ırkçı bir komplo teorisi…” başlıklı 4 Ekim 2021 tarihli yazısında Yıldıray Oğur, El Aziz ekibinin bu iddiayı ortaya atış sürecine şöyle değinmişti:

“Fanatik Erbakancı olan Elazığ’da Ahmet Akgül liderliğindeki El Aziz gazetesi ekibi, daha sonra gazetelerini bağımsız olarak çıkarmaya başladılar ve eleştirilerinin tonunu yükselttiler. Erdoğan’a “masonların adamı” derken eleştirilerinin hedefinde partinin bölünmesine neden olmakla, Erbakan’a komplo kurmakla suçladıkları iki isim daha vardı: Şevket Kazan ve Oğuzhan Asiltürk.”

İşte Oğuzhan Asiltürk’ün aslında gerçek adının Durmuş Durduyan olduğu, 34 yaşındayken mahkeme kararıyla adını değiştirdiği iddiası ilk o günlerde El Aziz gazetesinde Ahmed Akgül tarafından yazıldı.

Ahmet Akgül, daha sonra yazdığı yazılarda ve kitaplarda bu iddiasını ayrıntılandırdı ve teorize etti.

Asiltürk sadece Ermeni değildi, Ermeniler içine girmiş kripto Yahudiler olduğu iddia edilen Pakradunilerdendi.

Akgül, “Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Kripto Yahudiler ve Pakraduniler” kitabında bu ‘eşsiz’ tarihi tezlerini şöyle anlattı:

“Pakraduni”ler, Anadolu’nun İslamlaşması ve Türklere vatan yapılması üzerine, özellikle Ermenilerin rağbet gördüğü Selçuklu ve Osmanlı döneminde, Musevilikten Ermeniliğe geçen, 1915 olayları sonrası ve Cumhuriyet sürecinde ise Müslümanlığı seçen, ama Yahudi zihniyetini nesilden nesile gizlice sürdüren bir topluluk olmaktadır. Fanatik Ermeni karşıtlığıyla Türk ırkçılığını (Turancılığı) savunmak, her fırsatta İslam’a saldırarak, sosyalist ve Kemalist bir tavır takınmak bunların alâmetifarikasıdır. Ama sadece solcu değil, sağcı partilere; hatta Milli Görüş’e de sızanlar vardır. Örneğin, “Durmuş Durduyan” iken Oğuzhan Asiltürk’e dönüşen Pakradunilere rastlanmaktadır. Asırlarca Ermeni toplumunu yöneten Yahudi asıllı ‘Pakraduniler’in hikâyesi yeni yeni günışığına çıkmaktadır.”

Ama tabii bütün bu Pakraduniler tarih tezinin amacı meseleyi artık siyasi hasım haline geldikleri Oğuzhan Asiltürk’e bağlamaktı.

 

Oğuzhan Asiltürk’ün Asıl Adının “Durmuş Durduyan” Olduğunu Sanan Yazarlar

  • Tevfik Taş – Evrensel – “Kirve Hırant” – 23 Ocak 2007
  • Nevzat Çelik – Twitter -1 Ekim 2021
  • Ahmet Rauf Akay – enpolitik.com – “Köken siyaseti” – 2 Ekim 2021 (“doğru mudur yanlış mıdır bilmem” yorumuyla aktarılmış)
  • Ramazan Toprak – haberfark.net – “Bu kadarı da fazla” – 7 Mart 2012

 

1 Yorum

Yorumunuzu yazınız...