Muzun taşıdığı radyasyon hakkında sosyal medyada ve internet forumlarında paylaşılan iddiayı ele alalım istedik…

Patates ve muz gibi birçok yiyecekte ve içtiğimiz suda çok düşük miktarda doğal radyoaktif maddeler bulunmaktadır.

Potasyum, vücudumuzda hücrelerin gerektiği gibi çalışmasını sağlayacak elektrik yükünü üretmek için kullanılıyor.

Muz, kasların gelişimi için önemli bir element olan potasyumca (K+) zengin bir meyve.

150 gramlık bir muz, yaklaşık 450mg civarı potasyum taşımaktadır.

Muz, potasyumun doğal izotopunun (K-40) varlığından dolayı hafif radyoaktiftir.

İçerdiği potasyum dolayısıyla bir muz yaklaşık 0.1 μSv (microSievert) radyasyon yüklüdür (1 Sievert (Sv) = 1 milyon mikroSievert) (1 miliSievert (mSv) = 1000 mikroSievert (μSv)).

Bazı bilim insanları periyodik olarak bazı radyoaktif kaynakları ölçmek için “muz eşdeğeri doz” (“banana equivalent dose“) kavramını kullanmaktadır.

Radyasyon belirli bir dozun altında kaldığı sürece zararlı değildir.

Muz içeriğindeki potasyumdan kaynaklanan radyasyona zararsız düzeydedir.

1 adet muz yemekle alınacak 0.1 microsievert düzeyindeki radyasyon tehlikeli arz etmemektedir.

Birkaç muz yemek radyasyon zehirlenmesine neden olmaz.

Eğer çok fazla muz tüketilecek olursa, maruz kalınacak ilave radyasyon miktarı artabilir.

Her 100 kişiden 5’inin ışınlanmadan yıllar sonra ölümcül kansere yakalanacağının varsayıldığı doz miktarı 1000 mSv’dir (kısa dönem).

Ancak 10 milyon muz kısa bir süre içinde tüketilirse radyasyon zehirlenmesine yol açabilir. Ya da 7 yıl boyunca günde 274 muz yenilmesi hâlinde kronik semptomlar gözlemlenebilir.

Sıradan bir insan günde 10 μSv doğal arka plan radyasyonuna maruz kalmaktadır. İnsan vücudu da potasyum barındırdığı için radyasyon yaymaktadır (Başka bir kişinin yanında uzun süre bulunulduğunda, arka plandakine ilave 0.05 μSv radyasyona maruz kalınabilir). Vücudumuzdaki potasyum yıllık 390 μSv doz radyasyon saçıyor.

Havaalanı güvenliğinden geçilirken de anlık olarak 0.25 μSv ek radyasyona maruz kalınır. 2,5 muz yediğiniz takdirde maruz kaldığınız radyasyon miktarı bir güvenlik tarama cihazından geçerken maruz kaldığınızla aynıdır.

Ankara’daki 1 günlük doğal radyasyona maruz kalma 60 muz, bir kol röntgenden alınan radyasyon dozu 10 muz ve bir beyin tomografi incelemesindeki doz 100.000 muz yemekle alınan radyasyon dozuna eşdeğerdir.

Akkuyu’ya yapılmakta olan nükleer santralle ilgili haberlerde, nükleer reaktörün yaydığı yıllık radyasyonun bir muzun tüketilmesiyle alınan radyasyona eşit olduğu ileri sürülmüştü. Bir adet muz yenildiğinde alınacak radyasyon miktarının, bir nükleer santrale 50 km uzaklıkta 1 yıl yaşandığında alınacak radyasyon değerine yaklaşık olduğu hesaplanmaktadır.

Muzun gümrük kapılarında nükleer malzeme kaçakçılığını önlemek için kullanılan detektörlerle tespit edilebilecek kadar radyoaktivite barındırdığı aktarımı -her ne kadar ilk bakışta bu iddianın yanlış olduğu algısı oluşsa da- gerçeği yansıtabilir.

Sosyal medyaya bu iddia şu şekilde yansımıştı (BBC Türkçe’de “‘bir defada altıdan fazla muz yemek öldürür’ efsanesi“nin ele alındığı yazıda da bu aktarıma yer verilmişti):

 

İyi ki Öğrendim:

 

“Muzlar o kadar radyoaktiftir ki, bir kamyon dolusu muz ABD limanlarında nükleer materyal radarlarına takılabilir. Fakat muz insan bedeni için oldukça yararlıdır.”

 

muz-radyasyon-iddiasi

 

Sadece bir muzun yaydığı radyasyon miktar olarak göz ardı edilebilir seviyede olsa da, ABD limanlarında olası nükleer madde kaçakçılığını tespit etmek için kullanılan radyasyon portal monitöründen geçirildiğinde bir kamyon dolusu muzun saçtığı radyoaktivitenin yanlış alarma neden olabileceği aktarılmaktadır.

 

Yorumunuzu yazınız...