Sosyal medyada Murathan Mungan’a ait olduğu iddiasıyla birçok vecize ve şiir paylaşılıyor. Ancak, bunların bazıları Murathan Mungan’ın kaleminden çıkmış değil.

Murathan Mungan, dile getirmediği hâlde bu gibi sözlerin kendisine atfedilmesi hakkında şu yorumda bulunmuştu:

“Değil bir yerlerde yazıp söylemek, aklımdan geçse utanacağım bazı sözler, “trişkadan tivitler”, “üfürükten sözler” tarzı bazı internet adreslerinde bir süredir yayınlanıp duruyor. Websiteme bağlı “munganmurathan” başlıklı twitter adresi bu aldatmaca konusunda pek çok kez uyarıda bulundu bugüne kadar ama asıl okurların yazarına, şairine sahip çıkması, bu duruma alet olmaması gerekiyor.”

(Zaman zaman Malumatfurus.org’a yöneltilen taleplere yanıt vermek adına) Murathan Mungan’a izafe edilerek paylaşılan sözleri ve şiirleri inceleme listemize alıyoruz. Ancak, murathanmungan.com denetim paneli tarafından uyarı, bilgilendirme amaçlı kullanıldığı belirtilen Murathan Mungan adlı “munganmurathan” uzantılı Twitter hesabının sürdürdüğü bir çaba bu konuda işimizi kolaylaştırdı.

Bir Vecize Ya da Şiirin Sahibini Tespit İçin İzlenebilecek Adımlar” başlıklı yazımızda, ünlü isimlere atfedilen sözlerin gerçekten kendilerine ait olup olmadığı yönünde bir incelemenin nasıl gerçekleştirilebileceğini aktarmış ve “ilgili söz ya da şiirin kendisine izafe edilen şahıs hayatta ise kendisi ile irtibata geçerek ya da bahse konu ifadeler hakkında teyidi ya da tekzibinin talep edilebileceği, anılan kişi tarafından kamuoyuna yapılmış açıklamalar taranarak bir tekzip ya da teyidin bulunmadığının incelenebileceği“ni vurgulamıştık. Munganmurathan uzantılı profil, uzun bir süre sosyal medyada Murathan Mungan’a yanlışlıkla atfedilen sözler hakkında tekzip yayımlamış.

Fırsattan istifade biz de Murathan Mungan’a ait olmadığı bizzat şahsı ve ekibi tarafından ortaya koyulan 55 sözü ve şiiri derledik. “İnternet ortamında Murathan Mungan imzasıyla dolaştırılan bu söz ona ait değildir. Yazarın adını silmenizi rica ederiz.” ifadesiyle tekzip ve talep edilmesine rağmen yanlış aktarım içerdiği hâlde silinmeyen paylaşımlarla örnekledik.

Murathan Mungan’a ait sanılarak paylaşılan sözler ve şiirler şu şekilde…

 

“Duraklamadan geçiyoruz birbirimizin sokaklarından. Kimse dokunmuyor kimsenin yarasına. Herkes kendi içinde herkes kendi iç kanamasında..”

 

kimse dokunmuyor kimsenin yarasina

 

“Varsın hiçbir yere çıkmasın bu yol. Gene de çıkmaya değmez mi?”

 

varsin hicbir yere cikmasin bu yol

 

“Benim sadece iki elim var… Hayata dört elle sarılmam için, Sana da ihtiyacım var…”

 

benim sadece iki elim var

 

“Kimse benim kadar sevmedi” diye bağırıyordu adam. Gözlerin geldi aklıma…gülümsedim geçtim..

 

kimse benim kadar sevmedi diye

 

“Ey sevgili, ne söylediğin değil, nasıl söylediğin beni yaralar.”

 

ne soyledigin degil nasil soyledigin yaralar

 

“Ne çıkmaz sokaktayım ne de mutsuz Sadece rüzgârlardan daha güçlü olmak istiyorum o kadar.”

 

ne cikmaz sokaktayim ne de mutsuz

 

“Unuttular, yordu ve gittiler.. Ve ben yine düştüm anne. İyi gelir mi yüreğime, dizime sürdüğün merhemler…”

 

unuttular yordu ve gittiler

 

“..Ne oyuncaklarımızı eskittik, ne sevdalarımızı bir daha bulamayız kaygısıyla, biz yaşamayı beceremedik..”

 

ne oyuncaklarimizi eskittik ne sevdalarimizi

 

“Ne mutlu çocuklardık. Bir simidi paylaşır, bir sevdaya susardık. Yürekliydik, samimiydik Çığlık çığlığa ağlar, Dünyaya masum bakardık”

 

ne mutlu cocuklardik bir simidi paylasir

 

“Ne seveni sevebildik

Ne de sevdiğimize kendimizi sevdirebildik.

Ya sevmesini bilemedik,

Ya da haddinden fazla sevdik…”

 

ne seveni sevebildik

 

“Yaşadığım falan yok, sadece ölmezden geliyorum.

 

yasadigim falan yok olmezden geliyorum

 

“Yağan bir kar tanesi gibi; Camdan bakınca çok masumsun, yaklaşınca soğuksun, dokunursam; erirsin… -“

 

yagan bir kar tanesi gibi

 

“Nur içinde yat kalbim, Ben katilimi çok sevdim…”

 

nur icinde yat kalbim

 

“Kurşun sesi kadar hızlı geçer yaşamak: Öyle zordur ki, kurşunu havada, sevgiyi de yürekte tutmak.”

 

kursun sesi kadar hizli gecer

 

“İnsan; hep “bilmediğinden” değil ya,

Bazen de “bildiğinden” susar.

Edep bilir, susar.

Sabır bilir, susar.

Saygı bilir, susar.

Sevgi bilir, susar.

Bazen de anlayanı olmadığını bilir, susar…

 

insan hep bilmediginden degil ya

 

“Varlığın bana yetmiyorken, yokluğunla avunmak zorundayım ! Ya al götür kalanımı. Ya da gel, tamamla eksik kalan yanımı.”

 

varligin bana yetmiyorken

 

“Birgün gelir, dünyanın bir yerinde yıllarca senin haberin olmadan yaşamış birine, bütün hayatını anlatmak istersin”

 

birgun gelir dunyanin bir yerinde

 

“Kimsenin konuşmadığı bir dil gibiyim.

Kimsenin inanmadığı bir deli,

Yazarının bile okumadığı kitap

Hiç çalmayan bir şarkı

hiç sorulmayan soru gibiyim

Kalabalıklar içinde varım ama yok gibiyim. “

“Hiç vatandaşı olmayan bir ülke, Hiç sorulmayan bir soru gibiyim, Kalabalıklar içinde varım, ama yok gibiyim!”

 

kalabaliklar icinde varim ama yok gibiyim

 

“Bir adam gelir ve gülümsemesiyle sana tüm dertlerini unutturur; Sonrasındaysa senin tek derdin, O adamın gülümsemediği anlar olur”

 

bir adam gelir ve gulumsemesiyle sana

 

“Açık denizlerde nice yolculuklara yelken açarken

Kış güneşinin mutlu ettiği bir kedi gibi mutlu, emin, tasasız

Sere serpe

ve keyifli olmak tek isteğim ve dileğim

senin ve benim,

yani bizim için…”

 

acik denizlerde nice yolculuklara yelken acarken

 

“Her şey öznesi olmayan cümleler kadar anlamsız ve senin “naber? soruna “iyilik” dediğim kadar yalan”

“Herşey bir çocuğunun elini cebine soktuğu kadar boş!Ve senin”Naber?”soruna“Iyilik”dediğim kadar yalan.!”

 

her sey oznesi olmayan cumleler kadar anlamsiz

 

“‘Kendine iyi bak’ dedin ve gittin.. Ne yani, kendime iyi bakamazsam çıkıp gelecek misin?”

 

kendine iyi bak dedin ve gittin

 

“Anlatabilsem sende neler gördüğümü kimse inanmaz hayal derdi. Bilselerdi sende neler gördüğümü, yıllarca hayal görmek isterlerdi..”

 

anlatabilsem sende neler gordugumu

 

“”Ne çok acı düşüyor toprağa, Ne çok kalleş kurşun ard arda … Susuyorum ; ölülerim uyuyor kalbimde “

 

ne cok aci dusuyor topraga

 

“Ne zaman bir düş kursam, ertesi gün hayal kırıklıklarını topluyorum.”

 

ne zaman bir dus kursam

 

“Bir bahane bul uğra gönlüme

Ne bileyim

‘Birine bakıp çıkacaktım’ de,

‘Kalbimin anahtarını unuttum, onu alabilir miyim?’ de.

Ya bahane değil mi, gel işte!”

 

bir bahane bul ugra gonlume

 

“Can kırıkları, cam kırıkları gibi değildir. Öyle süpürünce gitmez; İçinde kalır, aklına geldikçe de batar.”

 

can kiriklari cam kiriklari gibi degildir

 

“”Üzgünüm” diye başlayan bir cümle duyarsanız şayet, hazır olun! Cümlenin sonunda üzgün olan tek kişi siz olacaksınız.”

 

uzgunum diye baslayan bir cumle duyarsaniz

 

“Sen beni sevmedin ya…

Ben de gidip herkesi sevdim

Ve herkese böldüm kendimi

Herkese az az düştüm

Ve kimseye yetmedim…”

 

herkese az az dustum

 

“Sen aşkta hiçbir zaman ne istediğini bilemedin. Bu yüzden hayatın hep istemediklerinle dolu…”

 

sen askta hicbir zaman ne istedigini bilemedin

 

“Sen bildiğim gibi kalmadın ama ben unuttuğun gibiyim hala.”

 

sen bildigim gibi kalmadin

 

“Sana söz hayat! Bundan sonra kimseyi göz çukurlarıma ekip, büyümesi için gözyaşı dökmeyeceğim…”

 

sana soz hayat

 

“Dediler ki; yaşından çok daha olgunsun. Evet, dedim. Çünkü hep büyüklük bende kaldı.”

 

dediler ki yasindan daha olgunsun

 

“Kırılmış bir bardaktan etrafa saçılmış cam parçasıysam, üstüme basmaya çalışanların ayaklarını kanatmak zorundayım. “

 

kirilmis bir bardaktan etrafa sacilmis

 

“Gökte Ararken Yerde Bulduğum Olmadı Hiç. Ama Yerde Bulup da Göklere Çıkarmışlığım Çoktur.”

 

gokte ararken yerde buldugum olmadi

 

“Seninle aramızda bir şey varsa şayet, o da mesafelerdir artık.”

 

seninle aramizda bir sey varsa sayet

 

“Ben bunu bir ayrılık saymıyorum, bir buluşma sonrası yeni bir buluşma için, merhaba demek için, hoşçakal.”

 

ben bunu bir ayrilik saymiyorum

 

“Rahatlatıyor tüm sevgiye muhtaçları şu yağmur taneleri”

 

rahatlatiyor tum sevgiye muhtaclari

 

“Birini adam gibi sevmek; aldanmayı, ağlamayı hatta yalnız kalmayı göze almak demektir.””

 

birini adam gibi sevmek

 

“Güçlü kadınların kanatlarının altında sakladıkları yaraları vardır; bu sebebtendir her erkeğin yanında uçamayışları…”

 

guclu kadinlarin kanatlarinin altinda

 

“Sen gözlerimin önünde içindeki beni harcarken,

Ben bir an bile seni unutmaya meyletmedim.

Sen bildiğim gibi kalmadın ama..

Ben unuttuğun gibiyim hala.”

 

sen gozlerimin onunde icindeki beni harcarken

 

“Yalnız biri olsun isterken, ‘yalnız biri’ oldum istemeden.”

 

yalniz biri olsun isterken yalniz biri oldum

 

“Kanayan yaralarına, kan dursun diye başka bedenler basarsan, sadece mikrop kaparsın..”

 

kanayan yaralarina kan dursun diye

 

“Bazen ona bişeyler yazarsın yazar silersin… yazar silersin… o hiçbirini okumamış olur; ama sen hepsini söylemiş olursun”

 

bazen ona birseyler yazarsin

 

“Aşk ve nefret büyük bir ovada gezen iki kardeş gibidir. “

 

ask ve nefret buyuk bir ovada gezen

 

“Kırık bir kalbi alçıya alırsanız, herkes gelir imzasını atar.”

 

kirik bir kalbi alciya alirsaniz

 

“Aşk vardır veya yoktur. Hepsi boş laf. Bir gün ya çıkagelir hayatına ya gelmez. Herkes kendi yaşadığını, herkesin yaşadığı sanır”

 

ask vardir veya yoktur

 

“Bütün bir geceyi uykusuz geçirmene sebep olan şeyleri bir nefeste anlatamazsın. Önce içine atarsın, sonra da susarsın. “

 

butun bir geceyi uykusuz gecirmene sebep olan seyleri

 

“Ölmek için dokuz canım olsaydı eğer Sekizini gülüşüne, birini gidişine verirdim”

 

olmek icin dokuz canim olsaydi eger

 

“Sonra çekildim bir kenara.! Seyrettim bütün olup biteni.! Baktım kimde ben ne kadarım.! Kim bende ne kadar kalmış diye.!”

 

sonra cekildim bir kenara

 

“Ben bir şair olsaydım eğer,

Cümle cümle vururdum seni,

Her noktasında dururdu kalbin

Ben bir şair olsaydım eğer,

Öyle bir şiir yazardım ki sana sevgili;

Harflerine asardın kendini”

 

ben bir sair olsaydim eger

 

“Anlat bana…
Anlat bana her şeyini!
Acılarını, sevinçlerini
Ve içinde kalan her şeyini!
İstersen önce,
Acılarından bahset bana…
Bahset ki;
Ortağın olayım bir dost gibi.
Belki nasıl davranman
gerektiğini söylerim sana,
Belki de ağlarız birlikte
Sessiz ve derinden…
Belki de sana sıkıca sarılırım
Sözcüklerin bittiği her yerde,
İstersen sevinçlerinden de bahset
Bahset ki;
Anlayayım acıların seni yıkmadığını
Nasıl direndiğini ve nasıl yok ettiğini…
İstersen aşklarından da bahset bana…
Bahset ki;
Birlikte analım tüm anıları.
Yeter ki anlat bana her şeyini!
Arzularını, hislerini
Ve tüm tutkularını…
Bir de seni anlat bana.
Anlat ki… anlayayım içindeki beni
Anlayayım ki… anlatayım seni nasıl sevdiğimi…

 

anlat bana murathan mungan

 

bir de seni anlat bana

 

“Aşk kapıyı çaldığında hemen açma. Bazıları, çocuklar gibi zile basıp kaçıyor… “

 

ask kapiyi caldiginda hemen acma

 

“Mevsimin suçu yok,

Yokluğun soğuk…..”

 

mevsimin sucu yok yoklugun soguk

 

Sevdanın hası sese gelmez, Söze de gelmez. Sessiz yaşanır.” şeklinde paylaşılan sözünün doğru biçiminin “Sevdanın hası sese de, söze de gelmez ağalar. Sevdanın hası suskun yaşanır. Hangi dilin gücü yüreği aşikâr etmeye yeter?” şeklinde olduğu da aktarılmıştı.

 

 

Yazıyı, Murathan Mungan’ın internet sitesini yöneten ekibin yaptığı uyarılarla sonlandıralım:

“Bilindiği gibi internet ortamında Murathan Mungan’a ait olmayan birçok söz ve dize, onun imzasıyla dolaşmaktadır. Lütfen dikkat gösterelim.”

“İnternet ortamında her altında “Murathan Mungan” yazan sözü onun sanmayınız.”

“Güvenilmez kaynaklardan alıntıladığınız Murathan Mungan imzalı sözlerle takipçilerinizi yanlış yönlendirmeyiniz.”

“Murathan Mungan’a ait olmayan pek çok sözü onun imzasıyla yayınlayan iyiTweet adresine itibar edilmemesini rica ederiz.”

“Lütfen, RT’lediğiniz Mungan imzalı sözlerin kaynağın güvenilirliği konusunda emin olunuz.”

“Buna yönelik uyarılar sanal ortamdaki yakıştırma sözler konusunda kuşku, dikkat ve duyarlılık oluşturmak amacıyla yapılmaktadır”

 

DÜZELTME: “Hayat bazılarına mutsuz olmakla, duygusuz olmak arasında bir tercih hakkı tanır, daha fazlasını değil.” sözü, Murathan Mungan’ın “Yüksek Topuklar” adlı kitabında (Metis Edebiyat. 2002. Sf: 53) geçtiği anlaşıldığı için işbu yazıdan çıkarılmıştır.

 

2 Yorumlar

  1. “Hayat bazılarına mutsuz olmakla duygusuz olmak arasında bir tercih hakkı tanır, daha fazlasını değil..” sözü Murathan Mungan’ın Yüksek Topuklar adlı romanının 53. sayfasında yer almaktadır efendim.
    Buradan kitap linkine ulaşıp inceleyebilirsiniz.

Yorumunuzu yazınız...