Mehmet Barlas, 25 Ocak 2017 günü Sabah Gazetesinde yayınlanan “Akıllı cep telefonu kullanan seçmenler artık çoğunlukta” başlıklı yazısında Atatürk’ün Cumhuriyet gazetesinin kurucusu Yunus Nadi’ye gönderdiği mektubu cımbızlayarak ana mesajını saptırmaya çalışmış:

"Mesela o dönemde 5 kuruşa satılan Cumhuriyet gazetesinin 10 Eylül 1930 günkü nüshasının birinci sayfasındaki manşet "Gazi Hazretlerinin Nadi Bey'e cevabı" şeklinde... Bu cevabında Gazi "Ben Cumhuriyet Halk Fırkası'nın Umumi Reisiyim. Bu teşekkülle tarihen bağlıyım. Bu bağı çözmek için hiçbir sebep yoktur ve olamaz" diyor. "Gazi"nin Atatürk, "Nadi Bey"in Yunus Nadi, "Umumi Reis"in Genel Başkan ve "Cumhuriyet Halk Fırkası"nın CHP olduğunu öğrenmek için de arama motorlarına girenler herhalde olacaktır."

Mektubun metnini kafasına göre kesip biçmiş Mehmet Barlas.

Halbuki mektup metninde Mustafa Kemal, CHP’ye bağlı olduğunu; ancak, Reis-i Cumhurluk görevi nedeniyle siyaseten tarafsız olduğunu, Cumhurbaşkanlığı süresini bir yıl sonra tamamlamasının ardından partinin başında fiilen çalışacağını aktarıyor.

Mustafa Kemal Atatürk, mektubunda şu satırlara yer vermişti:

“…Ben, Cumhuriyet Halk Fırkası’nın umumî reisiyim. Cumhuriyet Halk Fırkası, Anadolu’ya ilk ayak bastığım andan itibaren teşekkül edip benimle çalışan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin mevlûdudur.

Bu teşekküle tarihen bağlıyım. Bu bağı çözmek için hiçbir sebep ve icap yoktur ve olamaz.

Resmî vazifemin hitâmında Cumhuriyet Halk Fırkası’nın başında fiilen çalışacağım. Bu noktada tereddüde mahal yoktur.

Benim bu esasî vaziyetim, bir sene nihayetinde hitam bulacak olan bugünkü muvakkat (geçici) resmî vazifemin bana tahmîl ettiği bîtaraflığı ihlâl edemez”.

Mektubun yazılma sebebi ise Murat Bardakçı’nın satırlarından şu şekilde aktarılabilir:

“Türkiye’de çok partili hayata geçişin ilk denemesi olan Serbest Fırka kurulmuş ve Fırka’nın lideri Fethi Okyar, miting yapmak için 5 Eylül 1930’da İzmir’e gitmişti. CHP’nin İzmir teşkilâtı parti binasında daha önce mukabil bir toplantı düzenledi, binanın önüne gelen Serbest Fırka taraftarları Fethi Bey’in lehinde sloganlar attılar ve Halk Fırkası’nın il idarecilerinden Sabri Bey slogan atanlara “Namussuzlar!” diye bağırınca olanlar oldu! CHP binası ile biraz ilerideki Anadolu Matbaası basıldı, polis önce havaya sonra da halka ateş açtı ve 12 yaşındaki bir çocuk ile bir partili hayatını kaybetti!

Ama, ortada tuhaf bir vaziyet vardı: Reisicumhur’u Halk Partililer de, Serbest Fırka yanlıları da paylaşamıyor ve her iki taraf “Mustafa Kemal bizi destekliyor” diyordu…

Yunus Nadi, bunun üzerine 9 Eylül’de Reisicumhur Mustafa Kemal’e hitaben gazetesinin birinci sayfasından bir açık mektup yayınladı ve “Partiler ezelî ve ebedî şefimiz olarak bildiğimiz zât-ı devletlerini kendilerine mâletmeye çalışıyorlar. Aziz şefimiz, bu işin aslı nedir, lûtfedip bizleri aydınlatsanız” dedi…”

 

Yorumunuzu yazınız...