Kaşıkçı Elması’nın Kayıp Olduğu İddiası Doğru Değil

Yanlış İddia

 

Çevresi çift sıra olacak şekilde 49 tane elmas ile süslenmiş, 86 karat ağırlığındaki armut biçimindeki Kaşıkçı Elması dünyanın sayılı mücevherleri arasında gösteriliyor.

 

kasikci elmasi

 

Sosyal medyada uzun süredir fasılalar hâlinde Kaşıkçı Elması’nın kaybolduğu iddiasının dolaşıma girdiği görülüyor.

Geçtiğimiz günlerde Barbaros Şansal’ın “laga luga yapma , Kaşıkçı elması nerede hesap ver !tweetinin ve ve Ayşe Aydoğdu adlı Twitter profilinin Kaşıkçı Elması’nın yanı sıra birçok eserin ve değerli eşyanın da kayıp olduğu iddiasını içeren paylaşımıyla bu konu tekrar gündeme geldi.

 

“laga luga yapma , Kaşıkçı elması nerede hesap ver !”

 

kasikci elmasi nerede hesap ver

 

– Kaşıkçı Elması kayıp

– Dolmabahçe Sarayı’nda 92 kg altın vazolar kayıp

– Zeugma müzesinde 9 milyon $ değerindeki 10 eser kayıp

– MSÜ Müzesi’nde 404 eser kayıp – Resim ve Heykel Müzesi’nde 250 milyon $ değerinde 302 tablo kayıp

– Batman Müzesi’nde 20 altın sikke kayıp

 

kasikci elmasi kayip iddiasi

 

Kaşıkçı Elması günümüzde ziyarete açık olan Topkapı Sarayı Müzesi’nin Dış Hazine Bölümü’nde sergileniyor.

Bu kıymetli elmasın çalındığı ya da kaybolduğu doğru değil.

Kaşıkçı Elması’nın çalındığı ya da kaybolduğu iddiasıyla ilgili yaptığı açıklamada Milli Saraylar, bu tarihî eserin envanterdeki yerini koruduğunu, yalan bilgiler ile ilgili adli işlemin başlatılacağını belirtmişti.

Milli Sarayların sosyal medya hesaplarından yapılan paylaşım şu şekildeydi:

Tarihî elmasların en büyüğü ve en meşhuru olarak gösterilen Kaşıkçı Elması, 2,5 yıldır Topkapı Sarayı’nda silah koleksiyonunun yer aldığı Dış Hazine Bölümü’nde sergilenmektedir.

 

Kaşıkçı Elması’nın kaybolduğu veya değiştirildiği ile ilgili gerçek dışı iddialar, Türkiye turizminin canlanmaya başladığı şu günlere hareketliliği baltalamaya yönelik maksatlı ve kamuoyunu yanıltmaya yönelik girişimlerdir.

 

Başkanlığımızın her türlü iletişim ve bilgi sunma kanalları kamuoyuna açıktır. Gerek basında gerekse sosyal mecralarda yer alan mesnetsiz ve gerçek dışı iddialarla ilgili hukuki yollara başvurulacaktır.

 

 

Topkapı Sarayı Daire Başkanı İlhan Kocaman, Kaşıkçı Elması’nın kaybolduğu ya da çalındığı iddiasıyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:

“Müzeciliğin gerektirdiği her türlü güvenlik tedbirleri altında bunları muhafaza ediyoruz. Bu konu daha önce de speküle edilmişti. Sahtecilikle ilgili bir durum asla söz konusu değildir. Eser, 32 aydır bu salonda sergileniyor.”

“Topkapı Sarayı’nda bulunan yaklaşık 200 bin tarihi eser Milli Saraylar Başkanlığı’na Topkapı Sarayı’nın bağlanmasıyla birlikte yaklaşık 12 ayrı komisyon kuruldu. Bu eserlerin sayımı sırasında ve komisyonda sarayın uzman elemanlarının yanında, üniversitelerimizdeki uzman akademisyenlerimiz de bu komisyonda yer aldı. Eserlerin tamamı tek tek dikkatli ve titiz bir şekilde incelendi. Bunların hepsi tek tek gözden geçirildi. Envanter kayıtları karşılaştırıldı ve birçoğu sergilenmeye başladı. Topkapı Sarayı’nda sergilenen eserlerin neredeyse tamamı hiçbir şekilde güvenlik açısından veya diğer konularda speküle edilemez çünkü bu eserler her türlü müzecilik açısından gerekli güvenlik önlemlerinin tamamı alınarak sergilenmektedir”

“Güvenlik konusunda da her türlü önlem alınmıştır. Alınmaya devam etmektedir. Özellikle Kaşıkçı Elması’yla ilgili daha önceden de spekülatif haberler çıkmış ve o dönemin yönetimi üniversitelerde komisyonlar oluşturarak bunlarla ilgili araştırmalar yaptırmış ve eserle ilgili raporlar da daha önceden de kamuoyuyla paylaşılmıştı. Haberlerin kasıtlı olduğuna inanıyoruz. Şu dönem özellikle pandemiden sonra yaklaşık 10-15 bin ziyaretçimiz her gün burayı ziyaret ediyor. Bu dönem bunun gündeme gelmesi biraz da turizmi baltalamak amacı olduğunun kanaatindeyiz”

 

kasikci elmasi sergi

 

19. yüzyıl başında kaybolan tarihi “Pigot Elması” olabileceği de ileri sürülen elmasın 1680’li yıllarda Saray Hazinesi’ne girişi hakkında farklı rivayetler aktarılmakta.  Sultan IV. Mehmed döneminde Defterdar Sarı Mehmed Paşa’nın kaleme aldığı “Zübde-i Vekaiyat” (“Olayların Özü”) adlı eserinde 1090 (Mayıs 1679) olayları sırasında Kaşıkçı Elması’nın bulunuş öyküsü şöyle anlatılmış:

“Eğrikapı semtindeki çöplükte yuvarlak bir taş bulunmuş ve yaymacı üç kaşığa değişerek hırdavat arasına bırakmıştı. Sonra gösterdiği kuyumculardan birisi bu taşı 10 akçeye satın almış ve kendi meslektaşlarından birisine göstermişti. Taşın elmas olduğu anlaşılınca o da hisse talep etmiş, bu yüzden aralarında münakaşa çıkmış, sonunda olay kuyumcubaşıya aksetmişti. O da her iki kuyumcuya birer kese akçe verip taşı ellerinden almıştı. Daha sonra Vezir-i Azam Mustafa Paşa Hazretleri bu taştan haberdar olmuş ve kuyumcubaşıdan almaya karar vermişti ancak vaziyet padişaha aksetmiş, o da bu taşın saraya gönderilmesini emretmişti. Hasılı, taş meydana çıkarılıp, işlettirilince 84 karat büyüklüğünde eşsiz bir elmas olduğu anlaşıldı ve padişah tarafından zapt edildi. Bu vesileyle kuyumcubaşıya kapıcıbaşılık ve birkaç kese akçe ihsan edilmiştir.”

 

Kaşıkçı Elması’nın çalındığı iddiası geçmişte de gündeme gelmişti.

2006 yılında Arena adlı programın genel yayın yönetmeni olduğu dönemde Uğur Dündar, Topkapı Sarayı’ndaki ‘Kaşıkçı Elması’nın da sahtesiyle değiştirilmiş olabileceğini ileri sürmüştü.

Topkapı Sarayı Genel Müdürü olduğu dönemde İlber Ortaylı, Uğur Dündar için “‘Kaşıkçı elması değişti’ diyen adamın ben neyine güveneyim. Deli mi ne Allah aşkına. Aptalın biri. Salak bir herif yani” ifadelerini kullanmış ve akabinde özür dilemişti.

 

 

Ortaylı, “Konstantin surları” tarihli 25 Haziran 2006 tarihli köşe yazısında şu ifadeleri kullanmıştı:

“Biz bulup değerlendirelim Bu yazıda Uğur Dündar hakkında benden kaynaklanan bir yanlış anlamaya değinmek isterim. Kaşıkçı Elmas’ı hakkındaki iddiayı ileri sürdüğünde basının tahaccümüne karşı “Bu budalalıklarla uğraşacak vaktim yok” dedim. Çünkü hakikaten vaktimiz yoktu. Bütün müze, işi gücü bırakmak zorundaydık. Uğur Dündar’ın şahsını hedefleyen bir söz değildir. Nihayet bizim müzenin uzmanları elması kontrol etti, yakında üniversiteden gelen uzmanlar heyeti de nihai incelemeyi yapacak. Bu haber Uğur Dündar’ın kendi gazetecilik yöntemi içinde değerlendirilir. Doğrusu beni de çok rahatsız etmiyor. Lakin ısrarla ve tekrarlanan sorularla başkasının haberini yinelemek için koşuşanlara bazen tahammülümüz kalmıyor. Maalesef Topkapı Sarayı iyi tanınmıyor. Bu nedenle Uğur’u üzmek istemiyorum. Yanlış anlaşıldıysam özür diliyorum. Nihayet olaylar ve incelemelerin gelişmesi her şeyi aydınlatacaktır. Bundan böyle bu konuda artık yazmak ve cevap vermek niyetinde değilim.”

 

Uğur Dündar ise geçmişte Kaşıkçı Elması’nın çalındığı hususunu sadece “iddia” olarak aktardığını İlber Ortaylı’ya yanıt verirken şöyle belirtmişti:

 

 

Kaşıkçı Elması’nın da sahte olabileceğine yönelik iddialara ilişkin dönemin Topkapı Sarayı Müzesi Müdür Vekili Nurullah Çakır ”eser gerekli güvenlik altında. Uzmanların tespitine göre doğru eser olduğuna inanıyoruz”, İstanbul Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı ise “Topkapı Sarayı Müzesi’ndeki Kaşıkçı Elması yerinde duruyor. Bunun gerçek mi, sahte mi olduğuna uzmanlar karar verirdemişti.

 

Yorumunuzu yazınız...