Ayasofya Camii’nde Yaşanan Tahribata Dair “İnsanlar Kapı Parçalarını Kutsal Sayıp Ağızlarına Atıyor” Cümlesini İlber Ortaylı’nın Kullandığı İddiası Doğru Değil

Yanlış İddia

 

Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin İmparatorluk Kapısı’nın tahribatı kamuoyunun büyük tepkisini çekti. Ancak bu süreçte basına yansıyan bir söylem gündemi adeta domine etti.

Ayasofya’nın kapısındaki hasarın insanların mabedi kutsal sayıp kemirmelerinden kaynaklandığı söylemi büyük ilgi çekti. Bu süreçte, “insanlar kapı parçalarını kutsal sayıp ağızlarına atıyor” sözü Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya ait olduğu iddiasıyla servis edildi.

 

ilber ortayli ayasofya hasari

 

ilber ortayli ayasofya hasari

 

Halbuki, Ayasofya Camii’nde gözlemlenen tahribata dair İlber Ortaylı’nın “insanlar kapı parçalarını kutsal sayıp ağızlarına atıyor” ifadelerini kullandığı iddiası doğru değil. Bahse konu cümle, Ayasofya’nın imparatorluk kapısında oluşan hasar akabinde gazetecilere röportaj veren Sanat Tarihi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Şerif Yaşar’a ait. Ortaylı, katıldığı yayında Ayasofya’nın kapısındaki hasara dair “kesinlikle bir şebeke işi” yorumunda bulunmuştu. Sunucu Serap Belet’in Ayasofya kapısını insanların kutsal addetmeleri nedeniyle kemirmiş olabileceği iddiasını dile getirmesi akabinde Ortaylı, bu iddianın gerçek dışı olduğunu belirtmişti.

 

ayasofya hasarlanan kapi

 

Olayı Habertürk TV’ye değerlendiren Şerif Yaşar, şu ifadeleri kullanmıştı:

“Yani insanlar burayı kutsal sayıyor turistler yerli insanlar. Oradan geçerken ellerini sürtüyorlar. Bazıları hatta oradan parça koparıp ağızlarına atıyorlar. Bu cümleyi söyledi ben yine şok oldum.”

 

Habertürk’teki Ayasofya’nın tarihî kapısındaki hasarla ilgili yayındaki KJ’de de Şerif Yaşar’ın bu sözüne yer verildiği görülebiliyor.

 

insanlar kapi parcalarini kutsal sayip agizlarina atiyor

 

İlber Ortaylı’nın Habertürk TV’de “Gündem Ortası” adlı programda 20 Nisan 2022 günü canlı yayına katıldığı esnada resminin altına alt yazı olarak bu sözün kullanılması bu algıyı güçlendirmiş.

 

 

Anılan programda Serap Belet’in “Şöyle diyorlar hocam yani buna bir manevi değer biçip parça koparanlar hatta ağzına atanlar var yiyenler var” sözüne Ortaylı tepki göstererek şu ifadeleri kullanmıştı:

“Hayır efendim bence burada bu İmparator Kapısı falan diye rahatsız oldu galiba birileri burada. Bizdeki bu birtakım insanların zihinlerinin nasıl çalıştığını anlamak mümkün değil. Bu bence çok bir şey lunatik bir görüş hakikaten çok sakat bir görüşe dayanıyor. Ve bir kişi mi yaptı bunu? Bir kişinin yapacağı bir şey değil. Çok fazla konuşmayalım. Herhalde böyle Bakanlık teftişiyle falan da olacak şey değil bu. Bunun derhal tek güveneceğimiz yer emniyet kuvvetleridir ve kanunun önüne çıkarılması gerekir bu insanların. Millî şerefimizle oynuyorlar.”

 

Programdan ilgili kayıt aşağıdaki bağlantı vasıtasıyla izlenebilir:

 

 

Bahse konu yayında İlber Ortaylı Ayasofya’nın kapısındaki hasara dair ayrıca şu ifadeleri de kullanmıştı:

“Ayasofya’nın kameraları 24 saat işliyor ancak hiçbir şey çıkmıyor. Ben bunu anlamadım. Ayrıca doğrudan doğruya kilisenin emperyal bölümüne giriliyor. Bu kapı tunç ve çok ağır. Bu anlık bir şey değil çok zor bir şey. Bu insanların bir an evvel tespit edilip kanuna teslim edilmesi gerekiyor. Bu bir namus meselesi biz burayı fethettik. Bunu korumamız gerekiyor. Dünyanın gözü burada. Bu nedenle bir an evvel tespit etmemiz gerekiyor.”

 

“Ayrıca bu kesinlikle bir şebeke işi.”

 

“Evet orada kamerayı nasıl tespit etmez oradaki gardiyanlar. Hiç olacak şey değil.”

 

“Valla bilmiyorum Ayasofya’nın idaresi şu an aynı mesuliyet oradadır. Evet efendim aynı şu anda. Mesuliyet orada. Göstersinler kendilerini. Çok önemli. Bu çünkü biz bunu sorarlar insana. Bu kadar adamımız yaşıyor dışarda. Her gün kafalarına siz Ayasofya’nın kapısını tahrip ettiniz diye bir sürü gerizekalı dışarıda da yaşıyor. Ağzının ölçüsü yok milletin ve milletlerin. Ve bu duruma düşmememiz lazım.

 

(duvarlardaki zarara dair) “Tabi orada bir kasıt var yani, o başka türlü bir bakış o. Bu kapıdan rahatsız olundu. Bu tarihi miras. Kabul edemiyor bazı insanlar hiçbir şekilde kabul edemiyor. Bu çok ciddi bir oaly. Bunun derhal takibi gerekir. Çok çabuk da neticeye ulaşması gerek. Bu kasıtlı bir şey. Memlekete karşı. Çok açık. Bakalım kim bunlar. Gayet samimiyetle bulunması gerek. … Bir an evvel bir şey yapılması ve bilinmesi gerek. Böyle bir tahribatı mümkün değil izah etmemiz. Bir delinin divanenin yapacağı bir şey değil bu. Bu başka türlü bir şey.”

 

“Koruyamama değil ki burada bir amaç var. Burada bir koruma sakatlığı var ama mesele sırf o değil. Burada başka bir şey var bunun derhal araştırılması gerek. Onu söylüyorum. Koruyamıyoruz tabii ki. Biz kendi mezarlığımızı koruyamıyoruz. İstanbul’da kaç tane mezarlık kaldı. Bütün şahideleri topluyorlar satıyorlar Hollywood’taki artistlerin malikânelerinde bile var Türk mezar taşları. Şahideler yani. O açık. Onlar tamam da. Bu ama bunun çok ötesinde ve dışında bir şey.

 

“Bu bir skandal olabilir. Bunun derhal önlenmesini talep ederiz. Bu hakkımız. Bunun arkasında lunatik sakat bir görüş var. Bu tek bir kişi değil. Belli bir örgüt var burada. Çok açık. Nasıl bir örgüt olduğunu tasavvur ediyoruz. Ama şimdiki hâlde konuşmak doğru değil bunu. Herhalde emniyet teşkilatına falan müdahale edilmez. Ama bu adliyetlik bir iştir. Yani ağır cezalık bir olaydır.”

 

“Yok efendim Kültür Bakanlığı’nın müfettişi ile ne olacak. Küçümsemek için söylemiyorum. Onu aşan bir şey yani.”

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce Ayasofya Camii’nin imparator kapısındaki aşınma ve tahribatın, ahşabın olağan sürecinden yıpranması ve ufak dokunma sonucu oluştuğu belirtilerek, “Ayasofya Kebir Camii İmparator Kapısı konservasyonu bugün itibarı ile tamamlanmış ve ihyası sağlanmıştır” açıklaması yapılmıştı.

Vakıflar Genel Müdürlüğü yaptığı açıklamada, oluşan tahribatta bir güvenlik zaafiyetinin söz konusu olmadığını ileri sürmüştü.

 

ayasofya tahribat guvenlik

 

İddiayı Dogrula.org da yanlışlamıştı.

 

Yorumunuzu yazınız...