Görüntünün Federico García Lorca’nın Kurşuna Dizildiği Ana Ait Olduğu İddiası Doğru Değil

İspanyol şair ve oyun yazarı Federico García Lorca’nın kurşuna dizilerek öldürüldüğü ana ait olduğu sanılarak paylaşılan görüntü aslında İspanyol rock grubu Boikot’un “Lágrimas de Rabia” adlı albümünde yer alan aynı adlı parçanın klibinden bir kare.

Yanlış İddia

 

İspanyol şair ve oyun yazarı Federico García Lorca’nın (5 Haziran 1898 – 19 Ağustos 1936) İspanyol İç Savaşı esnasında General Franco taraftarlarınca kurşuna dizilerek öldürüldüğü ana ait olduğu sanılarak paylaşılan görsele değineceğiz…

Lorca’nın idam mangasının karşısında şiirini okurken çekildiği iddiasıyla paylaşılan görsel şu şekilde:

 

federico garcia lorcanin idami

 

Söz konusu görseli Federico García Lorca’nın infazına ait olduğu iddiasıyla aktaran paylaşımlardan örnekler:

 

“Bizim davamız.. İsyanımız.. Kavgamız.. Bu resimde saklı Görmeyenin.. gözüne sokayım! – Federico García Lorca Doğum tarihi: 5 Haziran 1898 Ölüm tarihi : 18 Ağustos 1936”

 

federico garcia lorcanin idami

 

“ispanya iç savaşında faşistler tarafından kurşuna dizilen, İspanyol edebiyatının iki önemli isminden biri olan Lorca,”

 

federico garcia lorcanin kursuna dizildigi an

 

Federico García Lorca, İspanya İç Savaşı başlangıcında 38 yaşındayken 19 Ağustos 1936 tarihinde İspanya’nın Víznar and Alfacar adlı bölgeleri arasında yer alan Fuente Grande’deki bir yolda General Franco destekçisi milliyetçi kanada mensup kişiler tarafından kurşuna dizilerek öldürülmüştü.

 

Federico García Lorca
Federico García Lorca

 

Paylaşılan görselde hapishaneyi andıran bir tesis duvarı önünde şiir okurken kurşuna dizildiği görülen kişi Federico García Lorca değil.

Kendisine ait fotoğraflarla karşılaştırıldığında fotoğrafta görülen ölüm mangasının hedef aldığı sağ elini havada konuşma yapan kişinin Federico García Lorca olmadığı anlaşılabiliyor.

Lorca’nın öldürüldüğü andan günümüze ulaşmış bir görüntü mevcut değil.

 

federico garcia lorcanin idami

 

Paylaşılan görsel 1936 yılından değil, 2011 yılından.

Lorca’nın kurşuna dizildiği ana ait sanılarak paylaşılan fotoğraf aslında İspanyol punk rock grubu Boikot’un “Lágrimas de Rabia” adlı albümünde yer alan aynı adlı parçanın klibinden bir kare.

 

 

 

Atilla Birkiye, K24’teki “Federico García Lorca değil, “o fotoğraf”taki!” başlıklı 27 Eylül 2018 tarihli yazısında söz konusu fotoğrafın Lorca’nın kurşuna dizildiği ana ait olmadığına şöyle değinmişti:

“Bunu bir dostumdan da duymuştum. Konu açıldığında anlatıyordu, Lorca kurşuna dizilirken sağ elini kaldırmış, şiir okumuş falan diye. Kendisini bir-iki kez uyardım ama sanırım hâlâ bana inanmıyor! İnternette özellikle de twitter’da dolaşan bir fotoğraf vardı; ve öğrencim de, dostum da ona görüp kabullenmişti. Neyse, göstergebilimden söz edeceğim hafta rastlantı bu ya, o fotoğraf yine dolaşmaya başladı. İnanılır gibi değildi, kimi yazarlar, gazeteciler, aydınlar falan beğeniyor, paylaşıyordu! Lorca’nın ölüm günü olarak kabul edilen geçtiğimiz 19 Ağustos’ta da yine dolaşmaya başladı. Binlerce, onbinlerce beğeni, paylaşma! (Ben de artık yazayım dedim: o fotoğraftaki adamın Lorca olmadığını!)

 

O fotoğrafı, sınıftaki “akıllı tahta”mıza yansıttım! Kötü bir görüntü de olsa, her şeyden önce kurşuna dizilen adamın saçlarının bembeyaz olduğu ortada. Yaşı da sanki 55-60 arası. Lorca öldürüldüğünde 38 yaşındaydı. Twitter’daki fotoğrafı paylaşanlar, beğenenler, “bilgi” sınamak bir yana, yahu bu Larco nasıl biriydi, nasıl bir tipi vardı diye başka bir yere bakmamışlar! Kaç yaşında öldürülmüştü diye de akıl yürütmemişler.

 

Diyelim Lorca’nın bir-iki günde saçları ağırdı, bembeyaz oldu; bu daha çok eski Yeşilçam jönlerinin başına gelir ama, diyelim Lorca’nın da kederden saçları beyaza kesti. Peki Lorca sağ kolunu, kurşuna dizilirken niye kaldırsın? Fotoğrafta görülen kaldırılmış sağ kol ve kaldırma biçimi, o adamın komünist olduğunu imliyor bize öncelikle. Çünkü sağ kol işçi sınıfını, emeği temsil eder, böylesine bir gerekçeyle bu simgeyi, başta SBKP olmak üzere öteki birçok KP’ler de benimser. Eylemlerde de bunu görürüz zâten. (Ya da yakın görüşler, akımlar.) Lorca’nın komünizm ile de ilişkisi yok, hatta en genel anlamıyla solcu bile denemez! Hümanisttir, demokrattır, anti-faşittir, Cumhuriyetçiler’e yakınlık duyar (anlaşılan ölümü de bu yüzden!) ama o sağ elini o biçimde kaldıracak politik ve dünya görüşüne sâhip değil. Ayrıca, sanki bir şiir okumadan çok bir haykırma, bağırma var…

 

Diyelim, saçı bir gecede beyazladığı gibi, bir gecede de görüşü değişti ve sağ elini o biçimde kaldırıyor! (Fotoğraftaki adam ile Lorca’nın sağlığında çekilmiş onlarca fotoğrafını karşılaştırmayı da bir yana bırakalım!) Ama ilgili fotoğrafta gördüğümüz üzere, infaz bir “bina” avlusunda oluyor, öyle anlaşılıyor. Bu belki bir hapisane, belki bir garnizon ya da karargâh vb. Ne var ki cümle âlem biliyor ki Lorca “dışarıda”, boş bir arâzide öldürülüyor.”

 

Federico García Lorca’nın kurşuna dizilmeden önce, 1925 yılında tamamladığı ve 1927 yılında sahnelenen, özgürlük için savaşan devrimci sevgilisi için bayrak dikerken yakalanan ve idam edilen bir kadının öyküsünü konu edinen “Mariana Pineda” adlı tiyatro oyunundan alıntı aşağıdaki dizeleri okuduğu rivayet edilmektedir:

Özgür olmayan insan nedir?
Söyle bana, Mariana.
Söyle seni nasıl sevebilirim
Özgür olmazsam?
Sana kalbimi nasıl açabilirim
Bu yürek benim değilse?

 

Paylaşılan görselin gerçek mahiyetine daha önce Doğruluk Payı da değinmişti.

 

Fotoğrafın Federico García Lorca’nın Kurşuna Dizildiği Ana Ait Olduğunu Öne Süren Yazarlar

Temel Demirer’in şair Lorca’ya değindiği Gazetefersude.com’daki “Şiir -çok ama pek çok!- önemlidir; özellikle de karanlıklarda” başlıklı 19 Nisan 2019 tarihli yazısında bahse konu görsel kullanılmış.

 

Yorumunuzu yazınız...