E-Devlet ve Nüfus Müdürlükleri üzerinden hâlihazırda ancak ve ancak yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanılmamasından kaynaklanan anlam değişiklikleri bulunan ve genel ahlaka uygun olmayan, ad ve soyadları için başvuru yapılabiliyor. İsim ve soy isimlerde köklü bir değişiklik yapmak için mahkemeye başvurulması gerekiyor.

 

E- Devlet sistemine yeni eklenen isim ve soy isim değişikliği başvurusu kayda değer sayıda vatandaş tarafından yoğun şüphe ile karşılandı.

Bu ortamda bazı yanlış iddialar da dolaşıma girdi.

E-Devlet üzerinden şart aranmadan isim değişikliği yapıldığı, vatandaşlık alan sığınmacıların ya da FETÖ ve PKK gibi terör örgütü mensuplarının bu şekilde istedikleri ismi ve soy ismi alarak kamufle olabileceği iddiaları son günlerin gündemdeki popüler konularından biri oldu.

Vatandaşların E-Devlet sistemi üzerinden dilediği gibi isimlerini ve soy isimlerini değiştirebileceği sanılarak hatalı aktarımda bulunan paylaşımlar şöyle örneklenebilir:

 

Mühendisyen:

 

“E-Devletten soy adı degişiklikleri yapılma sebebi işte bu, vatandaşlık verdikleri suriyeliyi Türk soy isimleriyle vatandaşlık ve seçim merkezlerinde kazanmak! Yani Boustaji kalırsa suriyeli oldugu belli olur, Postacı yaparsak Türk olur. Mustafa Kemal Atatürk ülkeyi bunun için kurmadı”

 

“E-devletten isim değişikliği başvurusu…
Soru:
* Hangi FETÖ’cüleri kripto yapacaksınız?
* Hangi sığınmacıları yurttaş olduktan sonra saklayacaksınız?
Akıl işi değil, büyük operasyon işine benziyor…”

 

BPThaber:

 

“E-Devlet üzerinden isim değişikliği yapılabilmesi üzerine, 19.756 bin kişi adını ve soyadını Fatih Terim yapmak için başvurdu.”

 

Bu uygulama üzerinden Suriyeli sığınmacılar gibi sonradan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçen kişilerin isimlerini değiştirmesi mümkün değil.

Çünkü bu düzenleme sonradan Türk vatandaşı olanları kapsamamaktadır.

Terör örgütü üyelerinin isimlerini ve soy isimlerini E-Devlet vasıtasıyla diledikleri gibi değiştirmesi mümkün değil.

E-Devlet üzerinden 19.756 kişinin ismini Fatih Terim yapmak için başvuruda bulunduğu haberi gerçeği yansıtmıyor. 

Çünkü, mahkeme kararı olmadan isim değişikliği belirli koşullarda yapılmaktadır.

Mahkeme kararı aranmaksızın ancak ve ancak genel ahlaka uygun olmayan, gülünç olarak değerlendirilen, yazım ve imla hatası olan ad ve soyadı değişiklikleri (sadece 1 defaya mahsus olmak üzere) yapılabilmektedir.

 

25 Nisan 2006 tarihli 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu‘nun “Nüfus Kaydının Düzeltilmesine İlişkin Esaslar” başlıklı bölümündeki “Kayıt düzeltilmesi” başlıklı madde şu şekilde:

MADDE 35- (1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.

(2) Aile kütüklerindeki din bilgisine ilişkin talepler, kişinin yazılı beyanına uygun olarak tescil edilir, değiştirilir, boş bırakılır veya silinir.

 

2017 yılında yapılan düzenleme ile 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nda Soyadı Kanunu’nun 3’üncü maddesine aykırı yazılan, yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanılmasından kaynaklanan anlam değişlikleri bulunan ad ve soyadları il ve ilçe idare kurulunun vereceği kararla değiştirilebilmesine imkân tanınmıştı.

19 Ekim 2017 tarihli 7039 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun‘un “ad ve soyadı düzeltilmesi” başlıklı geçici maddesindeki ilgili hüküm şu şekildeydi:

“GEÇİCİ MADDE 8- (1) Kişinin iki yıl içerisinde yerleşim yerinin bulunduğu nüfus müdürlüğüne yazılı olarak başvurması kaydıyla; 21/6/1934 tarihli ve 2525 sayılı Soyadı Kanununun 3 üncü maddesine aykırı soyadları ile yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanılmamasından kaynaklanan anlam değişiklikleri bulunan ad ve soyadları, mahkeme kararı aranmaksızın, il veya ilçe idare kurulunun vereceği kararla bir defaya mahsus olmak üzere değiştirilebilir. İl ve ilçe idare kurullarının vereceği karar kesindir. Soyadı değiştirilen erkek ise kendisi ile birlikte varsa karısının ve müracaat tarihinde ergin olmayan çocuklarının da soyadları düzeltilir. Soyadı değiştirilen kadın ise kendisi ile birlikte ergin olmayan evlilik dışı çocukları varsa onların da soyadları düzeltilir.”

7196 sayılı 6 Aralık 2019 tarihli Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa eklenen geçici madde ile belirlenen süre 3 yıl daha uzatılmıştı (Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ad ve soyadı değişikliği başvurularının 24 Aralık 2022’ye kadar e-devlet aracılığıyla da yapılabileceğini duyurmuştu).

Bunun yanı sıra maddeye eklenen yeni hüküm ile genel ahlaka uygun olmayan ve toplum tarafından gülünç karşılandığı değerlendirilen adlarında mahkeme kararı aranmaksızın il veya ilçe idare kurullarınca değiştirilebilmesine olanak tanınmıştı.

2019 yılında yapılan değişikliğe ait Kanun maddesi şöyleydi:

“GEÇİCİ MADDE 11- (1) Kişinin üç yıl içerisinde yerleşim yerinin bulunduğu nüfus müdürlüğüne yazılı olarak başvurması kaydıyla; 21/6/1934 tarihli ve 2525 sayılı Soyadı Kanununun 3 üncü maddesine aykırı soyadları ile yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanılmamasından kaynaklanan anlam değişiklikleri bulunan, genel ahlaka uygun olmayan, toplum tarafından gülünç karşılandığı değerlendirilen ad ve soyadları, mahkeme kararı aranmaksızın, il veya ilçe idare kurulunun vereceği kararla bir defaya mahsus olmak üzere değiştirilebilir. İl ve ilçe idare kurullarının vereceği karar kesindir. Soyadı değiştirilen erkek ise kendisi ile birlikte varsa karısının ve müracaat tarihinde ergin olmayan çocuklarının da soyadları düzeltilir. Soyadı değiştirilen kadın ise kendisi ile birlikte ergin olmayan evlilik dışı çocukları varsa onların da soyadları düzeltilir. Bu maddede belirlenen sürenin bir katına kadar uzatılmasında Cumhurbaşkanı yetkilidir.”

 

Yani, yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanılmamasından kaynaklanan anlam değişiklikleri bulunan ve genel ahlaka uygun olmayan, ad ve soyadları için E-Devlet ve Nüfus Müdürlükleri üzerinden başvuru yapılabiliyor. İsim ve soy isimlerde köklü bir değişiklik yapmak için mahkemeye başvurulması gerekiyor. E-Devlet üzerinden isim ve soy isim dilendiği şekilde değiştirilemiyor.

 

Konuyla ilgili Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılan tekzip içerikli açıklama metninden ilgili bölümler şöyleydi:

“5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununda 17.10.2017 ve 06.12.2019 tarihlerinde yapılan düzenlemeler ile ad veya soyadında; yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanımından kaynaklanan anlam değişlikleri bulunan, genel ahlaka uygun olmayan ve toplum tarafından gülünç karşılandığı değerlendirilen kişiler, yurtiçinde ilçe nüfus müdürlüğüne, yurtdışında ise dış temsilciliklerimize ya da e-Devlet üzerinden başvurmaları halinde, il ve ilçe idare kurulunun vereceği kararla bir kereye mahsus mahkeme kararı aranmaksızın değiştirilmesine olanak sağlanmıştır.

 

Örneklerle de açıklamak gerekirse;

 

– Ad ve soyadlarında noktalama işareti eksiliği, harf eksikliği ve düzeltme işareti eksikliği bulunanlar ve değiştirmek isteyenler, (Yasmin/ Yasemin, Memet/ Mehmet, Melhat/Melahat, Çığdem/Çiğdem, Alı/Ali, Nıhal /Nihal, Ulku/Ülkü, Adem/Âdem, Bilal/Bilâl, Kazım/Kâzım, Kamil/Kâmil, vb.)

 

– 2525 sayılı Soyadı Kanununda belirtilen umumi edeplere uygun olmayan ve gülünç ad veya soyadı olduğu değerlendirilenler, (Yalak, Kalas, Sıçan, Deli, Koyun, Top, Boynuz, Ördek vb.)

 

– Ayrı yazılmış olan adların birleştirilmesini (Ayşe Gül/ Ayşegül) ya da bitişik şekilde yazılmış olan adların ayrı yazılmasını (Mehmetcan/Mehmet Can) talep edenler başvurmaları halinde il/ilçe idare kurulu kararı ile ad veya soyadları değiştirilebilmektedir.

 

Mahkeme kararı olmaksızın ad ve soyad değişiklikleri sadece belirtilen koşullarda yapılıyor

 

Yukarıda hem mevzuatsal hem de örneklerle açıklandığı üzere; ad ve soyadı değişikliği için mahkeme kararı gerekmekte, kanun kapsamında olan durumlarda, kişinin sadece başvurusu yeterli olmamakla birlikte il/ilçe idare kurulunun kararı gerekmektedir.

 

 

Söz konusu düzenlemeden sadece doğumla Türk vatandaşı olan kişiler yararlanabilmektedir. Sonradan Türk vatandaşlığını kazanan kişiler kapsam dışındadır.”

 

Ad ve soyadı değişikliğine dair bu düzenlemeden 2017 yılından günümüze değin 298.670 kişinin soyadını, 134.818 kişinin adını değiştirdiği, düzenleme ile en çok “Çoşkun, Uğuz, İşik, Çinar, Top, Kör, Aydin, Dalkıç, Turğut, Kahriman gibi soyadlarının “Yunis, Memet, Rabiye, Hava, Esme, Ümüt, Sümeyya, Firdes, Perişan, Sadet” gibi isimlerin değiştirildiği aktarılmıştı.

 

Konuyla ilgili OdaTV‘ye yaptığı açıklamada Avukat Furkan Mahmat, köklü değişiklikler için yine mahkeme yoluna gidileceğine şöyle değinmişti:

“Burada karar merci olan idare yine isim değişiklik kararlarında mevzuat ile bağlıdır. Yani kişinin ismindeki imla ve yazım yanlışlıkları, ismin genel ahlaka uygun olmaması veya gülünç olup olmaması   yönlerinden inceleyecektir. Kişinin bu sebeplerden birinin varlığı halinde isim değişikliği talebi kabul edecektir. Köklü değişiklik talepleri ise reddedecektir. Örneğin; kişinin nüfusta kayıtlı ismi ‘Ayşen’ ise kişi ‘e-devlet’ üzerinden yapacağı başvuru ve idarenin kararı ile mahkemeye gitmeksizin adını imla hatasından kaynaklı olarak ‘Ayşe’ yapabilecektir. Ancak nüfus kayıtlarında ismi ‘Ayşe’ olan bir kişi nüfusa yazılı başvuru ile ismini köklü bir değişiklik ile ‘Fatma’ yapamayacaktır. Köklü değişiklik yapmak isteyenler yine yargı yoluna başvuracaktır.”

 

Yorumunuzu yazınız...