Konya Hakimiyet Gazetesi Yazarı Dursun Seyis Arslan Bulut’un Yazısından Aşırma Yapmış

Daha önce aktardığımız emek hırsızlığı yapan köşe yazarlarına bir yenisi daha eklendi: Konya Hakimiyet Gazetesi yazarı Dursun Seyis.

Dursun Seyis, Konya Hakimiyet’teki “Nereden, Nereye” başlıklı 6 Mayıs 2019 tarihli yazısında Arslan Bulut’un Yeniçağ Gazetesinde 3 Mayıs 2019 tarihinde yayınlanan “TC Tablelaları ve Türkçülerin Görevi” başlıklı köşe yazısının büyük bölümünü herhangi bir kaynak atfı yapmadan kullanmış.

Dursun Seyis’in Arslan Bulut’un kozmetik değişikliklerle kendi cümleleri gibi okuyuculara intihal yaparak yutturmaya çalıştığı cümlelerini paragraf paragraf asıllarıyla birlikte aktaralım (Dursun Seyis’in aşırdığı cümleler kalın olarak belirtilmiştir):

***

Dursun Seyis:

“3 Mayıs’ın Türkçüler günü olarak kabul edilmesinin asıl sebebi, nedir biliyormuyuz? 1944 yılında Türk milliyetçilerine yönelik sindirme girişimlerine gençliğin isyan etmesi değildir. Tarihin tozlu sayfalarına baktığımızda Bu girişimlerle birlikte başlayan sürecin sonunda, Atatürk’ün kurduğu Türk devletinin yönü fiilen değiştirilmiştir! O günlerde başlayan Türk milliyetçilerini ezme hareketi, Türkiye’yi Sovyetler Birliği korkusu yüzünden ve NATO üzerinden Amerika’nın arka bahçesi haline getirmiştir. Yoksa başlangıçta Turancılığı, zamanın Cumhurbaşkanı İsmet  İnönü Paşa yapmış, İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya’nın Ankara Büyükelçisi olan Von Papen aracılığı ile Enver Paşa’nın kardeşi Nuri Killigil Paşa’yı Turanla ilgili sorunları görüşmek üzere Almanya’ya göndermişti.“

Arslan Bulut:

“3 Mayıs’ın Türkçüler günü olarak kabul edilmesinin asıl sebebi, 1944 yılında Türk milliyetçilerine yönelik sindirme girişimlerine gençliğin isyan etmesi değildir sadece… Bu girişimlerle birlikte başlayan sürecin sonunda, Atatürk’ün kurduğu Türk devletinin yönü fiilen değiştirilmiştir! O günlerde başlayan Türk milliyetçilerini ezme hareketi, Türkiye’yi Sovyetler Birliği korkusu yüzünden ve NATO üzerinden Amerika’nın arka bahçesi haline getirmiştir. Yoksa başlangıçta Turancılığı, Cumhurbaşkanı İsmet Paşa yapmış, İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya’nın Ankara Büyükelçisi olan Von Papen aracılığı ile Enver Paşa’nın kardeşi Nuri Killigil Paşa’yı Turanla ilgili sorunları görüşmek üzere Almanya’ya göndermişti.“

***

Dursun Seyis:

“O dönemin Genelkurmay Başkanı olan Mareşal Fevzi Çakmak, Türkleri ayaklandırmak için Sovyetler Birliği’ne, Türk casusları göndermiş, fakat hepsi yakalanıp kurşuna dizildiğini tarih yazmaktadır. İşte bu mesele, Türkiye’nin ABD emperyalizminin pençesine düşmesine sebep olmuştu! Almanların 2.dünya Savaşında yenilgisi kesinleşince İsmet Paşa telaşa kapılmış, Fevzi Çakmak’ı saf dışı ettiği gibi Turancılık hareketlerinin sorumluğunu da İstanbul’da edebiyat öğretmeni Nihal Atsız ve arkadaşlarına vermişti. Fakat İsmet Paşa, Rus  Stalin’i kandıramamıştı.”

Arslan Bulut:

“Dönemin Genelkurmay Başkanı, Mareşal Fevzi Çakmak, Türkleri ayaklandırmak için Sovyetler Birliği’ne, zeplinle, Türk casusları göndermiş, fakat hepsi yakalanıp kurşuna dizilmişti. İşte bu mesele, Türkiye’nin ABD emperyalizminin pençesine düşmesine sebep olmuştu! Almanların yenilgisi kesinleşince İsmet Paşa telaşa kapılmış, Fevzi Çakmak’ı ekarte ettiği gibi Turancılık hareketlerinin sorumluğunu da İstanbul’da kendi çabasıyla bir dergi çıkaran edebiyat öğretmeni Nihal Atsız ve arkadaşlarına yıkmıştı. Fakat İsmet Paşa, Stalin’i kandıramamıştı.“

***

Dursun Seyis:

“Stalin, Almanya ve Türkiye’nin bu politikası üzerine, Almanlarla iş birliği yapan burada yaşıyan Kırım Türklerini, Çeçenleri, Ahıska Türklerini Sibirya’ya sürmüş, buralarda çok Türk yok olup gitmiştir. Rusya  Türkiye’den de boğazlarda üs ve Kars-Ardahan’ı  istemiş.”

Arslan Bulut:

“Stalin, Almanya ve Türkiye’nin bu politikası üzerine, Almanlarla iş birliği yapan Kırım Türklerini, Çeçenleri, Ahıska Türklerini Sibirya’ya sürmüş, Türkiye’den de boğazlarda üs ve Kars-Ardahan’ı talep etmişti.”

***

Dursun Seyis:

“Bunun üzerine İsmet İnönü çözüm olarak Atatürk’ün politikasını tamamen terk ederek, Türkiye’nin NATO’ya alınmasını sağlamıştı. Gladio da Türkiye’ye yerleşmişti. Maalesef Bugün o hataların faturasını ödemekteyiz. Türkiye’nin milli devlet olmaktan çıkıp Amerikan yörüngesinde bir ülke haline getirilmesinin kısa hikâyesi böyledir. Türkçülüğün teorisyeni Ziya Gökalp’ın “Türkçülük bir siyasi parti değildir” görüşüne rağmen ; Türk Milliyetçiliğinin siyasi parti haline getirilmesi, milliyetçi potansiyelin, NATO güdümlü politikalarda kullanılmasını ve kontrol altına alınmasını maalesef başımızdaki yöneticiler!  Sağlamıştı. Bugün de durum çok farklı değildir.,  Onun için “Ne mutlu Türküm diyene” sözünden rahatsızlık duyanlarda vardır, bu sözü söyleyenlerde.”

Arslan Bulut:

“İsmet Paşa da çözüm olarak Atatürk’ün politikasını tamamen terk ederek, Türkiye’nin NATO’ya alınmasını sağlamıştı. Gladio da Türkiye’ye yerleşmişti. Bugün o hataların faturasını ödemekteyiz. … Türkiye’nin milli devlet olmaktan çıkıp Amerikan yörüngesinde bir ülke haline getirilmesinin kısa hikâyesi böyledir. Bir de sözde millî gayelerle, Türkiye Cumhuriyeti’nin Yunan kültürü temeline oturtulmak istenmesine karşı çıkmıştır Nihal Atsız… Türkçülüğün teorisyeni Ziya Gökalp’ın “Türkçülük bir siyasi parti değildir” görüşüne rağmen Türk Milliyetçiliğinin siyasi parti haline getirilmesi, milliyetçi potansiyelin, NATO güdümlü politikalarda kullanılmasını ve kontrol altına alınmasını sağlamıştır! Öyle ki, bu kontrol sayesinde, T.C. tabelalarını indirenler, “Ne mutlu Türküm diyene” sözünden rahatsız olanlar devleti yönetebilmektedir.”

***

Dursun Seyis:

“Şunu bilmemiz lazım. Türkçülük bir siyasi partiye sığmaz! Parti disiplini içinde el kaldırıp indirmek zorunda olan, insanlardan, Ziya Gökalp’ın beklediği gibi “ilmî, felsefî, bediî bir okul; kültürel bir uğraş ve yenilik yolu” açmaları beklenemez.“

Arslan Bulut:

“Türkçülük bir siyasi partiye sığmaz! Parti disiplini içinde el kaldırıp indirmek zorunda olan, insanlardan, Ziya Gökalp’ın beklediği gibi “ilmî, felsefî, bediî bir okul; kültürel bir uğraş ve yenilik yolu” açmaları beklenemez.“

***

Dursun Seyis:

“Türkçülük, milleti, siyasi ittifaklarla bölmek değil hangi partiye oy vermiş olursa olsun, halkın bütün kesimlerini kanatları altına almak, onları süratle yüce dileğe doğru sevk etmektir. Sanırım Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da ayağı suya değdi ve Türkiye ittifakından bahsetmekte ada, ortağı MHP buna pek yanaşmamaktadır.”

Arslan Bulut:

“Türkçülük, milleti, siyasi ittifaklarla bölmek değil hangi partiye oy vermiş olursa olsun, halkın bütün kesimlerini kanatları altına almak, onları süratle yüce dileğe doğru sevk etmektir.“

***

Dursun Seyis:

“Batı’nın 20’nci yüzyıl başındaki en büyük korkusu “Turan” idi. Öyle ki İngiliz gizli servisi, uzmanlarını göndererek, bütün Türk Dünyası’nda araştırma yaptırmış ve bir rapor hazırlatmıştı.İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya, Orta Asya enerji kaynaklarına ulaşmak için Turancılığı kullandı.“

Arslan Bulut:

“Batı’nın 20’nci yüzyıl başındaki en büyük korkusu “Turan” idi. Öyle ki İngiliz gizli servisi, uzmanlarını göndererek, bütün Türk Dünyası’nda araştırma yaptırmış ve bir rapor hazırlatmıştı. İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya, Orta Asya enerji kaynaklarına ulaşmak için Turancılığı kullandı.“

***

Dursun Seyis:

“1960 yılında Brüksel’deki NATO merkezinde, Türk subayı Atıf Erçıkan’a yanlışlıkla verilen NATO gizli belgesinde “Sovyetler Birliği yıkılacak ve ortaya 15 bağımsız devlet çıkacaktır. Bu devletlerden 5 veya altısı Türk cumhuriyeti olacaktır. Bu cumhuriyetler bir araya gelirse, yeni bir İmparatorluk doğacak, Türkler dünyanın jandarması olacaktır. Türk Birliği, dünya için nükleer silahlardan da tehlikeli bir hal alacaktır. Bu çerçevede, Türklerin bir araya gelmesini ve Türkiye ile entegre olmalarını önlemek için şimdiden ne yapmak gerekir?” sorusu sorulmuştu!“

Arslan Bulut:

“1960 yılında Brüksel’deki NATO merkezinde, Türk subayı Atıf Erçıkan’a yanlışlıkla verilen NATO gizli belgesinde “Sovyetler Birliği yıkılacak ve ortaya 15 bağımsız devlet çıkacaktır. Bu devletlerden 5 veya altısı Türk cumhuriyeti olacaktır. Bu cumhuriyetler bir araya gelirse, yeni bir Nazi İmparatorluğu doğacak, Türkler dünyanın jandarması olacaktır. Türk Birliği, dünya için nükleer silahlardan da tehlikeli bir hal alacaktır. Bu çerçevede, Türklerin bir araya gelmesini ve Türkiye ile entegre olmalarını önlemek için şimdiden ne yapmak gerekir?” sorusu sorulmuştu!“

***

Dursun Seyis:

“NATO’nun bugünkü hedefi de ABD’nin Büyük Orta Doğu projesi ile de açıkladığı gibi Fas’tan Endonezya’ya kadar Türk-İslam dünyasını tam kontrol altına almaktır. Bu sebeple, Türkiye’yi Balkanlar’dan, Ege ve Doğu Akdeniz’den, Irak ve Suriye’den hava üsleri ve terör devletçikleri ile kuşatmış  olduklarını kör ve sağır sultanlar bile bilmektedir.”

Arslan Bulut:

“NATO’nun bugünkü hedefi de ABD’nin Büyük Orta Doğu projesi ile de açıkladığı gibi Fas’tan Endonezya’ya kadar Türk-İslam dünyasını tam kontrol altına almaktır. Bu sebeple, Türkiye’yi Balkanlar’dan, Ege ve Doğu Akdeniz’den, Irak ve Suriye’den hava üsleri ve terör devletçikleri ile kuşatmış durumdadırlar!”

***

Dursun Seyis:

“Benim görüş ve isteğim ise Türkçülerin bugünkü ilk görevi, Türk devletini, emperyalist güçlerin kuklası haline gelmiş kadroların elinden kurtararak kuruluş rayına oturtmaktır.İşte bunun için Türkçülük benim için  önemlidir.Sizleri bilemem…”

Arslan Bulut:

“Türkçülerin bugünkü ilk görevi, Türk devletini, emperyalist güçlerin kuklası haline gelmiş kadroların elinden kurtararak kuruluş rayına oturtmaktır.“

***

 

 

 

 

* Tespiti için Ekşi Sözlük’ten Bigbenoz‘da teşekkürlerimizle…