Cumhurbaşkanı Erdoğan Tarafından İmzalandığı ve 15 Temmuz Darbe Girişiminin Planını İçerdiği İddia Edilen Yazışma Asılsızdır

15 Temmuz Darbe Girişiminin planını yansıttığı ve darbe girişiminden 20 gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından imzalandığı öne sürülen resmî yazı aslında sahtedir. Akla ve mantığa aykırı bir yöntemle gizli olması gereken operasyonu resmî evrakla iletildiğini öne süren sahte belge, resmî yazışma usullerine göre hazırlanmamış olup, yazıda yer alan bilgilerin bir bölümü yanlıştır. 

Yanlış İddia

 

15 Temmuz 2016 gecesi gerçekleşen menfur darbe girişiminin üzerinden 3 yıl geçti; ancak, darbe girişimine ilişkin şehir efsaneleri ve asılsız iddialar tükenmek bilmiyor. 15 Temmuz Darbe Girişiminin planını yansıttığı öne sürülen resmî yazı da bu asılsız iddialardan biri.

2018 yılı Haziran ayında dolaşıma sokulan belgeye göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 22 Haziran 2016 tarihinde imzalanan resmî yazı 15 Temmuz 2016 günü gerçekleşecek operasyon hakkında bilgi sunulmuş, tüm TV ve internet kanallarına erişimin bütün yurt genelinde açık tutularak, medya kuruluşlarına kesintisiz fotoğraf ve video akışının sağlanması, İstanbul’da halkın meydanlara toplanması için AKP İstanbul İl Başkanı Selim Temirci’nin bu organizasyonun yönetmesi yazılırken, darbe sonrası Erdoğan ve AKP’nin övünerek camilerde selâ okutulmasın talimatları verilmiş (Bahsi geçen sahte yazıyı yayınlayan Lekolin.org adlı terör örgütü PKK’ya yakın haber sitesine Türkiye’den erişim sağlanamamaktadır).

22 Haziran 2016 tarihli MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a gönderildiği iddia edilen “Çok Gizli” ve “Kişiye Özel” ibareli 68244839-954.99-003 sayılı bahse konu sahte belge şöyle:

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan Tarafından İmzalandığı ve 15 Temmuz Darbe Girişiminin Planını İçerdiği İddia Edilen Belge
Cumhurbaşkanı Erdoğan Tarafından İmzalandığı ve 15 Temmuz Darbe Girişiminin Planını İçerdiği İddia Edilen Sahte Belge

 

Hayatın olağan akışına uygun olmayan, 15 Temmuz gecesi ile ilgili komplo teorilerini beslemekten başka bir amaca hizmet etmeyen bu sahte belgenin metni de şu şekildeydi:

“Çok Gizli. T.C Cumhurbaşkanlığı. Kişiye Özel. Konu: Gizli Görevlendirmeler Hakkında. MİT Müsteşarlığına (Sayın Hakan Fidan).

15.07.2016 tarihinde gerçekleştirilecek olan gizli operasyonda görevli; Tümg. Mehmet DİŞLİ, Tümg. Gökhan Şahin Sönmezateş, Tuğg. Hakan Evrim, Tüğg. Mehmet Partigöç, Tuğg. Kubilay Selçuk, Tuğg. Semih Terzi, Tuğal. Ömer Faruk Harmancık, Kurmay Alb. Muzaffer Düzenli, Kurmay Alb. Ümit bak, Jan.Alb. Arif Kalkan, Alb. Muharrem Köse, Alb. Yurdakul Akkuş, Alb. Ahmet Tosun, Başyaver Alb. Ali Yazıcı, Yb. Hakan karakuş, Piyade Yb. Levent Türkkan, Yb. Fazıl Ergün, Yb. Eray Uçkun, Yb, Davut Uçum, Bab. Fatih Şahin, Yzb. Haldun Gülmez, Pilot Yzb. Taha Fatih Çelik, Asb. Zekeriya Kuzu, Asb. Üçvş. Aydın Özsıcak, Pilot Hüseyin Türk, Pilot müslim Hacit, Eski Güvenlik Şb. Md. Mithat Aynacı, Eski Polis Md. Gürsel Aktepe, Yrd. Doç. Adil Öksüz ve Kemal Batmaz’ın görevlerini yerine getirdirdikten sonra, kamuoyu nezdinde usulen yargılanmalarının tamamlanmasının ardından, yeni kimliklerinin ve pasaportlarının ivedilikle hazırlanarak, yurtdışında ihtiyaç duyacakları maddi imkanların ve tüm gereksinimlerinin eksiksiz olarak Müsteşarlığınızca karşılanması, yeterli gelmeyen tutarın T.C. Cumhurbaşkanlığı Örtülü Ödenek Fonundan karşılanması,

Ayrıca, operasyon günü tüm TV ve internet kanallarına erişimin bütün yurt genelinde açık tutularak, medya kuruluşlarına kesintisiz fotoğraf ve video akışının sağlanması,

İstanbul’da halkın meydanlara toplanması için AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temirci’nin bu organizasyonu yönetmesi,

Yine operasyon günü, halkı sokaklara çağırmak için tüm yurt genelindeki camilerde selâ okutulması ve bununla ilgili olarak Diyanet İşleri Başkanı Sn. Görmez’in konu hakkında en geç 14.07.2017 tarihinde bilgilendirilmesi hususunda

Gereğinin yapılmasını rica ederim. Recep Tayyip Erdoğan. Cumhurbaşkanı.”

Darbe girişimi görünümlü operasyona ilişkin talimatların resmi yazı ile kâğıt üzerinde verilebileceğine inanan insanlar mevcut. “Kontrollü darbe” iddialarını beslemek üzere hazırlanan bu belgenin sahte olduğu fersah fersah öteden belli iken, yine de kananlara rastlıyoruz. Bu nedenle, belgenin sahteliğine ilişkin nedenleri sıralayalım.

Öncelikle belirtmek gerekir ki, gizli yöntemlerle iletilmesi gereken bir emrin, evrak kayıt sisteminden numara alan, fiziki ve elektronik formatta arşivlenen bir resmî yazı ile iletilmiş olduğunu öne sürmek abesle iştigâldir, akla ve mantığa aykırıdır.

İkinci olarak, 15 Temmuz 2016 gecesi gerçekleşen darbe girişimine katılan askerî personelin ve sivil kişilerin sayısı, anılan yazıda ismi sayılan 30 kişi ile sınırlı değildi. Cumhurbaşkanlığı tarafından resmî bir operasyon emri verilecek olsaydı, yürütülen darbe soruşturmalarının gösterdiği üzere- bu sayının 30’dan çok daha fazla olması gerekirdi. Ayrıca, böyle bir operasyon emri verilecek olsaydı tek muhatap Hakan Fidan ya da MİT Müsteşarlığı olmazdı, diğer bazı kurum ve kişilerin de bu resmî yazının muhatabı olması; hatta yazının dağıtımlı şekilde yazılmış olması gerekirdi.

Üçüncü olarak, bahse konu sahte belge Resmî Yazışmalarda Uygulanacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik‘e göre bazı aykırılıklar taşımaktadır:

  • MİT Müsteşarlığı’na hitaben iletilen bir yazıya, tırnak içerisinde “Hakan Fidan’a” hitaben olduğu belirtilse de “Kişiye Özel” kaşesi vurulmaz.
  • Resmî yazılarda, yazının iletileceği muhatap kurumun ismi yazılırken kurumun adına ilave edilen ekler kök isimden ayrılmaz. Yani, “Mit Müsteşarlığı’na” değil; “Mit Müsteşarlığına” şeklinde yazılır.
  • Standart Dosya Planına göre Cumhurbaşkanlığı’nın devlet teşkilâtındaki kurumsal kodu 682244839’dur. Bu sayının ardından gelen “954” standart dosya planı kodu, “99-003” bölümü ise sırasıyla birim ve genel evrak bölümü kayıt numarasıdır. Yani, 954 nolu konudan Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki 99 nolu birim 22 Haziran 2016 tarihine kadar sadece 2 tane evrak çıkardığı anlamına gelmektedir (Cumhurbaşkanlığının Standart Dosya Planındaki konu kodları ve birim kodları bilinmediğinden ancak bu kadar yorum yapılabilmektedir). Yazışmanın sayısının bölümlerinin birbirinden farklı işaretlerle ayrılmış olması da asılsız olabileceğinin bir diğer işaretidir.
  • Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan kurumlarımızı muhatap yazışmalarda sol üst köşede Cumhurbaşkanlığı forsu yer almaz. Yazının orta üst bölümünde “T.C. Cumhurbaşkanlığı” ibaresinin hemen üzerinde Cumhurbaşkanlığı forsunun yer aldığı Türkiye Cumhuriyeti Bayrağı yer alır (Cumhurbaşkanı Erdoğan idari izne ilişkin olarak yayımladığı resmî yazı incelenebilir).
  • Yazının sol üst ve alt bölümlerine siyah renkle “Çok Gizli” ibaresi eklenmiştir. Halbuki, yazının üst ve alt kısımlarında kırmızı damgayla “Çok Gizli” ibaresi eklenmiştir. Bu durumda, Resmî Yazışmalarda Uygulanacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’e göre sol üst ve alt köşedeki “Çok Gizli” atfının yer almaması lazımdı.
  • Cumhurbaşkanı tarafından imzalanan yazılara her daim mühür vurulmaz. Yazışmalar ancak gerekli görülmesi hâlinde kişisel mühürle veya idare mührüyle mühürlenir. Sahte belgede yer alan mühürün, inandırıcılığını artırmak maksadıyla koyulduğu değerlendirilmektedir.
  • Yazışma usulleri gereği yazı metninin bitiminden itibaren 2-4 satır boşluk bırakılarak belgeyi imzalayacak olan makam sahibinin adı, soyadı ve unvanının yazılması gerekir. Anlaşılan o ki, mühürün yazıya sığdırılması için imza ve ad-soyad ile yazının bitimi arasında boşluk bırakılmamış.

Ayrıca, resmî yazıda zikredilen asker türbelerinde hatalar bulunmaktadır. Örneğin, yazı tarihinde tuğgeneral olan Gökhan Şahin Sönmezateş’in rütbesi tümgeneral olarak, tümgeneral olan Kubilay Selçuk’un rütbesi tuğgeneral olarak aktarılmıştır. Pilot yüzbaşı rütbesine sahip Hüseyin Türk ve pilot üsteğmen rütbeli Müslim Macit sadece pilot olarak zikredilmiştir. Cumhurbaşkanı tarafından imzalanacak bir yazıda bu tür fahiş hataların yer alması beklenemez.

İlaveten, yazıda bahsi geçen “örtülü ödenek fonu” diye bir harcama kaynağı yoktur, bütçeden ayrılan ödenekler karşılığında harcama yapılan bir bütçe kırılımı vardır ve kamuoyunca örtülü ödenek olarak bilinen bu bütçe kırılımından yapılan harcamalar resmî belgelerde “gizli hizmet giderleri” olarak belirtilmektedir. “Örtülü ödenek fonu” atfı, bu yazıyı hazırlayanın bütçe sistematiğinden ve resmî belgelerdeki bu yöndeki atıflardan haberdar olmadığını ortaya koymaktadır.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla 15 Temmuz Darbe Girişiminde rol alanların görevlendirildiğini gösteren sahte belgeyi yayımlayanlarla ilgili soruşturma başlatmıştı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada bahsi geçen yazışmanın sahte olduğunu teyit ederek, sahte belgeyi hazırlayan kişi hakkında yasal işlem yapıldığını şu sözlerle duyurmuştu:

“Bu montajı/sahtekarlığı yaparak 15 Temmuz günü vatan, millet sevdasıyla kurtuluş mücadelesi veren tüm vatandaşlarımızı aşağılayan İzzet Aşkar isimli şahıs yakalanarak adli işlemler başlatılmıştır.”

“68244839-954-99-003” sayılı belge formatı 4 Nisan 2019 tarihiyle montajlanarak Cumhurbaşkanlığından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Operasyon Amirlerine hitaben İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığındaki (İBB) ihale ve evrakların imha edilmesi gerektiğini aktardığı şekilde montajlanarak 2019 yılı Nisan ayında piyasaya sürülmüştü. Ancak, Teyit.org’un “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzaladığı ve İBB’ye gönderilen ‘Çok Gizli Belge’ iddiası” başlıklı incelemesinde aktarıldığı üzere bu belge de haliyle sahteydi.

Yorumunuzu yazınız...