Kaynaklarda Mustafa Kemal Atatürk’ün “Rusları Kışkırtmayın, Arapların Kendi Aralarındaki Kavgalara Girmeyin, Batı İle İyi Geçinin Fakat Emperyal Oyunlarına Alet Olmayın. Sizden Fikir Sorulmadıkça Müdahil Olmayın.” Şeklinde Bir Sözüne Rastlanamıyor

Ancak, Atatürk’ün Bu Yönde Dış Politika Tavsiyesinde Bulunduğu Rivayet Edilmektedir

 

Atatürk’e atfedilen “Rusları kışkırtmayın, Arapların kendi aralarındaki kavgalara girmeyin, Batı ile iyi geçinin fakat emperyal oyunlarına alet olmayın. Sizden fikir sorulmadıkça müdahil olmayın.” sözü aslında Atatürk’ün dış politika ilkeleri olduğu iddiasıyla paylaşılan listeden kaynaklanıyor.

“Atatürk’ün 5 dış politika ilkesi” vurgusuyla paylaşılan liste şu şekilde:

1- Komşularınızın iç işlerine karışmayın.

2- Rusya’yı tahrik etmeyin.

3- Arap ülkeleriyle tarihi, sosyal, kültürel ilişkilerinizi geliştirin. Fakat aralarındaki anlaşmazlıklara karışmayın.

4- Sormadan akıl vermeyin.

5- Batı kültürünü benimseyin, fakat onların emperyalist emellerine alet olmayın.

Bu öğüt rivayetinin “Atatürk’ün Numan Menemencioğlu’na verdiği üç nasihat: Rusyayla takışma, batının kuklası olma, Arabın işine karışma” şeklinde de dile getirildiği görülüyor.

Ord. Prof. Dr. Sadi Irmak,  “Atatürk’ün Dış Politika İlkeleri” başlıklı makalesinde ((i) tam bağımsızlık, (ii) millet egemenliği ve (iii) kökten çağdaşlaşma başlıklarıyla özetlediği dünya görüşü çerçevesinde) Atatürk’ün -tarihî tecrübelerinden aldığı ilhamla tespit ettiğini ve bir ömür boyu sadık kaldığını belirttiği- dış politika ilkelerini kısaca şöyle sıralamıştı (Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi. Sayı 9. Cilt III. Temmuz 1987):

  1. Başka devletlerin iç işlerine müdahale etmemek ve onları kendi iç işlerimize hiç bir suretle karıştırmamak.

  2. İç işlerimize müdahale dıştan yardım istemenin sonucu olduğuna göre böyle bir yardıma muhtaç duruma düşmemek.

  3. Dış borçlanmayı mecburiyet haline getiren bütçe açıklarına meydan vermemek.

  4. Dış politikada millî menfaatlerimizin emrettiği yolu seçmek, hiçbir suretle macera yolunu tutmamak, mümkün olduğu kadar çıkar gruplarının etkisini yurttan uzak tutmak.

  5. Daima barıştan yana taraf olmak. Bütün dünyanın huzur ve sosyal adalet içinde olması görüşünü daima ön planda tutmaktır.

  6. 0nun dış politikası dogmatik değil gerçekçidir. Yani sabit fikirlere göre hareket etmez daima gerçeği arar.

  7. Böyle bir dış politika için Mustafa Kemal memleketin ticari ekonomik ve askeri bakından büyük bir güce dayanması gereğini duymuştur.

 

sadi irmak ataturkun dis politika ilkeleri

 

Eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, 24. Dönem CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran gibi isimlerce paylaşılan bu nasihat listesinin (“yurtta sulh cihanda sulh” ilkesi başta olmak üzere) Atatürk dönemi dış politika uygulamalarını ya da Atatürk’ün dış politika talimatlarını yansıttığını belirten yorumlar mevcut.

Ancak, dış politika ilkelerinin bu maddeleri içerdiğine yönelik Atatürk’ün söylevleri ve eserleri arasında bir beyanına rastlanamıyor.

Atatürk’ün gelecek kuşaklara dış politika talimatları olduğu ileri sürülen liste ise aslında bir rivayete dayanıyor.

Bu rivayetin, 24 Kasım 2015 tarihinde Rus Hava Kuvvetleri’ne ait Sukhoi Su-24 tipi saldırı uçağının Türk Hava Kuvvetleri’ne ait iki keşif amaçlı uçuş gerçekleştiren F-16 tipi savaş uçağı tarafından düşürülmesinin ardından yaygınlık kazandığı anlaşılıyor.

Şahin Mengü, Aydınlık’taki “Uçak olayına bir başka bakış” başlıklı 1 Aralık 2015 tarihli yazısında bu rivayeti şöyle aktarmıştı (Numan Menemencioğlu’nun Atatürk döneminin Dışişleri Bakanı olmadığına yazının ilerleyen bölümlerinde değinildi):

“Bu olaylara ve son 3-4 yıldır bölgede yaşananlara bakınca Atatürk’ün ünlü Dışişleri Bakanı Numan Menemencioğlu’na talimat niteliğindeki söylemi akla geliyor 1- Müstemlekecilerin arkasında durmayacaksın, 2-Kuzey komşun Rusya’yı tahrik etmeyeceksin, 3-Araplara bulaşmayacaksın.”

Engin Ardıç ise Sabah’taki 4 Aralık 2015 tarihli “Bu kadar cehalet ancak gazetecilikle mümkündür!” başlıklı yazısında bu iddia ile “sevgili postalcılar, atacaksanız atın ama destekli atın.” ifadeleriyle alay etmişti.

CNN Türk’te 25 Aralık 2015 tarihinde yayınlanan Taha Akyol’un sunduğu “Eğrisi Doğrusu” adlı “Türkiye’nin Dış Politikası ve Riskler” konusunun ele alındığı programda Emekli Büyükelçi Özdem Sanberk, Emekli Büyükelçi Nihat Dinç’e atıfla bu rivayeti aktarmıştı (Atatürk’e atfedilen ifadelerin bu aktarıma dayandığı anlaşılıyor).

Programdaki ilgili aktarımın dökümü şu şekilde:

Özdem Sanberk: “Siz demin Atatürk’ten bahsettiniz. Ben şöyle bir not almışım fırsat varken onu söyleyim. Tam olarak da bilemiyorum şey olduğunu. Büyükelçi Nihat Dinç vardır belki siz duymuşsunuzdur 40’larda 50’lerde çok değerli bir büyükelçidir. Ondan naklen geçenlerde bir dost toplantısında hatırlattılar. Mustafa Kemal Atatürk Dışişleri Bakanı Müsteşarına 4 maddelik bir talimat vermiş. Hangi müsteşar olduğunu da bilmiyorum. Demiş ki bak demiş: ‘Komşularının işlerine karışma, komşularının iç işlerine karışma 1. 2.  Rusya’yı tahrik etme. 3. Batı değerlerini benimse ama emperyalist hırslarına alet olma. 4. Arap dünyasıyla tarihi ve kültürel bağlarımızı geliştir, içişlerine karışma, sormadıkları zaman da akıl verme’. Bu Mustafa Kemal’in …”

 

Taha Akyol: “Nerede okumuş?”

 

Özdem Sanberk: “Ben size bunu vereyim.”

 

Taha Akyol: “Ben böyle bir şeye rastlamadım. Vardır benim gözümden kaçmıştır”

 

Özdem Sanberk: “Nihat Dinç adlı büyükelçimizden naklen, onun da…”

 

Taha Akyol: “O bir yerde okudu o zaman”

 

Özdem Sanberk: “O da onun tanık olduğu bir şey. Enteresan bir şey. Bir şeye de uygun düşüyor yani.”

 

(Programdan ilgili an aşağıdaki kayıttan 1:02:32’den itibaren izlenebilir)

 

Özdem Sanberk, verdiği bir röportajda Atatürk’ün bu talimatları Numan Menemencioğlu’na verdiğini söylemişti:

“Atatürk’ün, yıllar önce zamanın Dışişleri Müsteşarı Numan Menemencioğlu’na verdiği talimatlardan biri olan “Arap ülkelerinin kendi aralarındaki anlaşmazlıklarına ve iç işlerine karışmayalım, bize bir şey sormazlarsa onlara bir tavsiyede bulunmayalım” şeklindeki düşüncesinin isabeti de şimdi büyük bir anlam kazanıyor.”

 

(Güneri Cıvaoğlu’nun da kayınpederi olan) Em. Büyükelçi Nihat Dinç “Gönüllü Diplomat” adlı anı kitabında Atatürk’ün dış politikaya dair verdiği Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri’ne verdiği talimat rivayetini şöyle aktarmıştı (Nihat Dinç’in bu talimat rivayetini Atatürk’ün Faik Zihni Akdur’a verdiği sanılmıştı. Faik Zihni Akdur, Atatürk döneminde değil 1949-1952 yılları arasında Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreterliğini üstlenmişti. Söz konusu metinde zikredilen Genel Sekreterin Numan Menemencioğlu olduğu, bu rivayetin kaynağının da bu eserdeki bu aktarım olduğu anlaşılmaktadır.):

“Faik Zihni bey gündelik işleri gözden geçirip neticelendirdikten sonra kendi yaşamından kesitler de açıklamaya başlamıştı. Bunu şahsıma gösterilen itimat olarak kabul edip mutlu oluyordum. Söyledikleri arasında en önemli gördüğümü nakledeyim. Dış politikada Atatürk’ün; dışişleri bakanlığının en yüksek teknik elemanı olan genelsekretere duyurduğu direktif şu idi: Arap dünyasına karışmayacaksınız, emperyalist ve kolonialist devletlerin ardından görünmeyeceksiniz, Rusları tahrik etmeyeceksiniz.”

 

nihat dinc gonullu diplomat ataturk dis politika
Görsel: Behlül Özkan

 

Güneri Cıvaoğlu’nun Milliyet’teki “Atatürk’ten 5 dış politika ilkesi” başlıklı 30 Aralık 2015 tarihli yazısında bahsi geçen aktarıma -“mealen” vurgusuyla- şöyle yer vermişti:

“Nihat Dinç’ten naklen emekli Büyükelçi Özdem Sanberk CNN Türk’te Atatürk’ün “5 dış politika ilkesini” dile getirdi. (Eğrisi Doğrusu -Taha Akyol)

İlginç ve çok isabetli bu ilkeleri Atatürk dönemin Dışişleri -efsane- Genel Sekreteri (bugünün müsteşarına tekabül eden mevki) Numan Menemencioğlu’na söylemiş.

İşte -mealen- o ilkeler.

1- Komşularınızın iç işlerine karışmayın.

2- Rusya’yı tahrik etmeyin.

3- Arap ülkeleriyle tarihi, sosyal, kültürel ilişkilerinizi geliştirin. Fakat aralarındaki anlaşmazlıklara karışmayın.

4- Sormadan akıl vermeyin.

5- Batı kültürünü benimseyin, fakat onların emperyalist emellerine alet olmayın.”

Görülebileceği üzere Güneri Cıvaoğlu yazısında listedeki madde sayısını (Araplara yönelik sormadan akıl vermeme tavsiye iddiasını ayırarak) 4’ten 5’e çıkarmış.

Zaman içerisinde bu 5’li listenin Atatürk’e ait bir söz olduğu algısına evrildiği görülüyor.

 

numan menemencioglu ozgecmis
Kaynak: TBMM Albümü 1920-2010 2. Cilt 1950-1980 Sf: 723

 

Numan Menemencioğlu’nun (Hüseyin Nuğman Kemal Menemencioğlu) (1891 – 1958) bazı kaynaklarda Atatürk döneminin Dışişleri Bakanı olduğu yönünde (Şahin Mengü gibi) yanlış aktarımda bulunulduğuna da şahit olunuyor. Halbuki, Numan Menemencioğlu 1934 yılında Dışişleri Bakanlığında “Katib-i Umumi”, yani (günümüzde Müsteşarlık unvanına tekabül eden) “Genel Sekreter” görevinde bulunuyordu. Menemencioğlu, 10 Ağustos 1942 ile 15 Haziran 1944 tarihleri arasında Dışişleri Bakanlığı yapmıştı. 1925-1938 yılları arasında Dışişleri Bakanlığı görevini Tevfik Rüştü Aras yürütmüştü.

Numan Menemencioğlu’nun özgeçmişi Dışişleri Bakanlığı internet sitesinde ve TBMM kayıtlarında şu şekilde özetlenmişti:

Maliye Bakanı Menemenli zade Rıfat beyin oğludur. 1891 Bağdat doğumlu olmasına karşı nüfus cüzdanında 1893 yazılıdır.

İptidai ve Rüştiye öğrenimini Selanik’te, Terakki öğrenimini İstanbul’da, İdadi öğrenimini Fransız For Lisesinde, Yüksek Tahsilini Lozan Darülfünunu Hukuk Fakültesinde yapmıştır.
Arapça, Farsça, Fransızca ve Almanca bilir.

1914 de Viyana Sefareti III. Katibi, II. Katibi, 1 Mart 1916 da Bern Sefareti maiyetine muvakkaten memur edilmiş, 2 Ocak 1920 de Bern Sefareti maiyetine memur edilmiş, İstanbul’un işgali üzerine umum hariciye memurları mey anında açıkta kalmıştır.

20 Ocak 1923 de Bern Sefareti II. Katipliğine, 16 Haziran 1923 de Bükreş Mümessilliği Başkatipliğine, 1 Kasım 1926 da Budapeşte Elçiliği Maslahatgüzarlığına, 14 Haziran 1927 de Beyrut Baş Şehbenderliğine, 1 Haziran 1928 de Hariciye Vekaleti I. Daire Umum Müdürlüğüne, 1 Haziran 1929 da I. Sınıf Elçi derece ve payesiyle Hariciye Vekaleti Müsteşarlığına, 11 Haziran 1933 de Büyükelçi unvanı ile Hariciye Vekaleti Katibi umumiliğine tayin ve 5 Nisan 1937 den 1 Aralık 1937 tarihine kadar Gaziantep Millet Vekili ve Hariciye Vekaleti siyasi müsteşarı, siyasi müsteşarlıkların kaldırılması üzerine 2 Aralık 1937 den 9 Ağustos 1942 tarihine kadar ikinci defa Hariciye Katibi Umumisi olmuş ve 10 Ağustos 1942 den 15 Haziran 1944 tarihine kadar Dışişleri Bakanı olmuştur. 30 Kasım 1944 tarihinde Paris Büyükelçiliğine tayin olarak Millet Vekilliğinden ayrılmış, 13 Haziran 1949 da Portekiz Elçiliği görevini de üstlenmiştir. 1956 Kasım ayında emekliye ayrılmıştır, İstanbul Millet Vekili seçilmiş ve bir süre sonra vefat etmiştir.

 

Hariciye Vekaleti Genel Sekreteri Numan Menemencioğlu’nun -özellikle yabancı heyetlerin ziyaretlerinde- Atatürk’ün yanında bulunduğu biliniyor. Ancak, bu aktarımı doğrulamak ya da yanlışlamak bu hâliyle mümkün değil. Nihat Dinç’in Numan Menemencioğlu’ndan naklettiği belirtilen, başka bir kaynakla desteklenemeyen Atatürk’e atfedilen dış politika talimatları listesinin bu hâliyle bir rivayet hükmünde olduğu söylenebilir (Bu rivayetin Rus uçağının düşürülmesinin akabinde 2015 yılı Aralık ayından sonra yaygınlık kazanmış olması dikkat çekici bir unsur).

 

ataturk milan stoyadinovitch ioannis meteksas
Atatürk, Balkan Antantı Konseyi Delegesi Yugoslavya Başbakanı Dr. Milan Stoyadinovitch ve Yunanistan Başbakanı İoannis Metaksas ile birlikte diğer delegelerle Çankaya Köşkü’nde sohbet ederken

 

Sosyal medyada karşılaştığınız Atatürk imzasıyla paylaşılan her söz aslında kendisine ait olmayabilir. Bir Sözün Atatürk’e Ait Olduğu Nasıl Doğrulanabilir? başlıklı yazımızda Atatürk’e yanlışlıkla atfedilen sözlerin nasıl tespit edilebileceğine değinmiştik. Atatürk’e izafe edilen sözlere ilişkin muhataplarınızdan “kaynak” talebinde bulunmaktan imtina etmeyiniz…

Yazımızı, bahse konu sözle ilgili anlamlı ve yerinde bir diyalogla sonlandıralım…

A: ““Rusları kışkırtmayın, Arapların kendi aralarındaki kavgalara girmeyin, Batı ile iyi geçinin fakat emperyal oyunlarına alet olmayın. Sizden fikir sorulmadıkça müdahil olmayın.” Atatürk”

 

B: “Nerede yazıyor bunlar acaba?”

 

A: “Bana sormak yerine googlelayabilirsin, tüm açık kaynaklarda var”

 

B: “Tüm açık kaynaklarda “twitter” mesajı şeklinde var. Atatürk’ün böyle bir “vasiyeti / önerisi vs…” varsa, kimse kaynak paylaşmıyor. Bu daha çok Rusların I. Petro’sunun vasiyetinden esinlenilmiş bir şehir efsanesi, insanlarda sürekli paylaşıp duruyor”

 

A: “Noter kaydı yok tabi ama çoğu sözünü çevresinde bulunanlardan dinliyoruz.”

 

B: “Evet işte bunlar kulaktan dolma, şehir efsaneleri. Biraz da “Atatürk böyle demişti” nin arkasına sığınarak, bazı fikirleri empoze etme. İyi günler”

 

A: “Tersine gayet Atatürk stili bir söylem, aktaran da güvenilir bir kaynak. Daha ne?”

 

B: (A’nın tweetini alıntılayarak) “Bilge insan kuşku doludur. Fikirleri değişir. Ahmak insan ise inatçıdır. Kuşku duymaz. Her şeyi bilir o, kendi cehaleti dışında. Akhenaton.”

 

Yorumunuzu yazınız...