Abdurrahman Yıldırım, Habertürk Gazetesi’nde 11 Ekim 2016 günü yayınlanan “Vergi toplamada güneş rüzgar taktiği” başlıklı yazısında aktardığı masala ilişkin küçük bir yanlış yapmış:

"La Fontaine’in bir hikâyesine atıfta bulunan Adnan Ertürk şunları söyledi: “Güneş ile rüzgâr yarışa girmişler. Sen mi güçlüsün ben mi, diye. En sonunda rüzgar o sırada yoldan geçen bir adamı göstermiş. ‘Omuzunda pelerin olan şu adamı görüyor musun’ demiş; ‘Ben öyle bir eserim ki, o pelerini sırtından çekip alırım.’ Sonra da başlamış esmeye. Estikçe esmiş, adam da rüzgâr estikçe pelerinine sarıldıkça sarılmış. Ne kadar sert esse de rüzgâr pelerini çıkarttırmayı başaramamış adama. Sonunda yorulmuş ve pes etmiş. Sıra kendisine geldiğinde güneş yavaş yavaş yüzünü göstermiş, ortamı iyice ısıtmış. Adam da bakmış ki, güneş iyice göründü, terlemeye başlamış, önce pelerini gevşetmiş, sonra da ihtiyaç kalmadığı için tamamen çıkarmış...”"
  1. Hikaye değil masal ya da fabl.
  2. La Fontaine’e ait değil, Ezop’a aittir.