Osmanlı Devleti Tarafından İmzalanan Anlaşmalarda “Osmanlı” İbaresinin Hiç Geçmediği İddiası Doğru Değil

 

Osmanlı Devletinin imzaladığı hiçbir antlaşmada devletin resmi adının “Osmanlı” şeklinde yer almadığı, “Devlet-i Aliye” şeklinde geçtiği iddia edilir.

Bu iddiayı savuran isimlerin ön plana çıkanlarından biri Habertürk Gazetesi köşe yazarı Murat Bardakçı’dır. Murat Bardakçı bu iddiayı Habertürk Gazetesi‘nde 18 Ocak 2015 günü yayınlanan “Bilen bilmeyen herkes konuşuyor! Osmanlı Devleti’nin resmî adı ‘DEVLET-İ ALİYYE’dir” başlıklı yazısında şu ifadeleri kullanmıştır:

"Sinan Çetin ile Osmanlı’nın eskisinin yahut yenisinin hayalini görenlerin ve isim değiştirmeye meraklı kim varsa hepsinin bilmeleri gerektiği temel husus şudur: Bizim “Osmanlı” dediğimiz devlet, resmî ad olarak hiçbir zaman “Osmanlı Devleti”, “Osmanlı İmparatorluğu” gibisinden içerisinde “Osmanlı” kelimesinin geçtiği bir isim kullanmamıştır; devletin resmî ismi asırlar boyunca “Devlet-i Aliyye” yani “Büyük Devlet” olmuştur!"

Türkçe belgelerde de bu şekilde geçer ama uluslararası yazışmalarda ve yabancı memleketler ile yapılan anlaşmaların Türkçe tercümelerinde, yani resmiyette daima “Devlet-i Aliyye” vardır.

Peki, devletin Türkçesi bu şekilde olan ismi yabancı yayınlarda, belgelerde, yazışmalarda, vesairede nasıl geçiyordu?

Bilmeyenler belki şaşıracaklardır ama Batı dünyası “Devlet-i Aliyye” karşılığı olarak her zaman “Türkiye”yi kullanmıştır! Devletin ismi yazıldığı batı diline göre “Turquie”, “Turkey” yahut “Turchia” veya “Türkei” olmuş, imparatorluktan bahsedildiğinde de “Türk İmparatorluğu” denmiştir."

Bardakçı, Habertürk Gazetesi‘nde yayınlanan 3 Mayıs 2017 tarihli “Osmanlı’yı çökerten anlaşmada ‘Türkiye’ denmesinin nedeni” başlıklı yazısında bu iddiaya şu şekilde yer vermiştir:

"Sevres’de “Osmanlı” kelimesi geçmez, hattâ giriş kısmında da anlaşmanın taraflarından birinin “Türkiye” olduğu açıkça ifade edilmiştir. Aynı ifade, yani “Türkiye” sözü Lozan Anlaşması’nda da mevcuttur."
"İmparatorluk döneminde devletin resmî adında hiçbir zaman “Osmanlı” sözü yeralmamıştır; resmî isim “Devlet-i Aliyye” yani “Büyük Devlet”tir."

Bu metinlerde yer alan 2 iddiaya odaklanacağız:

  1. Hiçbir antlaşmada “Osmanlı” sözü yer almaz.
  2. Sevr’de Osmanlı kelimesi geçmez.

Osmanlı Devleti’nin resmi adının Devlet-i Aliyye olduğu noktasında bir yanlışlık yok. Ancak, Osmanlı’nın imzaladığı hiçbir anlaşmada “Osmanlı”, “Osmanlı Devleti” ya da “Osmanlı İmparatorluğu” ifadesinin geçmediği iddiası ile Sevr Anlaşması’nda “Osmanlı” kelimesinin geçmediği iddiaları doğruyu yansıtmamaktadır.

Bu iddiaların asılsız olduğunu ispatlayalım:

Sevr Antlaşması’‘nın başlığında “Osmanlı İmparatorluğu” yerine “Türkiye” ifadesi yer alır. Bu iddia doğru. Ancak, Sevr Anlaşmasında “Emperyal Osmanlı Hükümeti” ifadesi 1 defa geçerken, “Osmanlı” kelimesi 19 kez yer alır.

“Whereas on the request of the Imperial Ottoman Government an Armistice was granted to Turkey on October 30, 1918, by the Principal Allied Powers in order that a Treaty of Peace might be concluded”

 

Sevr Antlaşması'nın Aslı
Sevr Antlaşması’nın Kapak Sayfası

 

Aynı durum Lozan Antlaşması‘nda da söz konusudur. Lozan Antlaşması’nın hangi devletler arasında imza edildiğini belirten başlığında “Osmanlı Devleti” yerine “Türkiye” atfı yer alır. Ancak, antlaşma içerisinde 26 defa “Osmanlı İmparatorluğu” ifadesi, 73 kez de “Osmanlı” ibaresi geçer.

 

 

Sevr ve Lozan Antlaşmaları dışında Osmanlı’nın imzaladığı diğer antlaşmalarda da “Osmanlı İmparatorluğu”, “Osmanlı Hükümeti” ve haliyle “Osmanlı” ifadeleri sıklıkla yer alır. Bazı anlaşmalarda Bab-ı Ali’ye atıf yapan “Ottoman Porte” ya da “Sublime Porte” ifadesi de kendine yer bulur.

Osmanlı’nın imzaladığı tüm antlaşmaları incelemek yerine, sadece birkaç örneğe göz atmak, Sevr ve Lozan örneğine ilaveten bu şehir efsanesinin asılsızlığını ortaya koyacak destekleyici veriler sunuyor:

Büyük Britanya, Fransa, Sardinya ve Rusya ile imzalanan 30 Mart 1856 tarihli Paris Antlaşması‘nın başlığı “Peace Treaty between Great Britain, France, the Ottoman Empire, Sardinia and Russia” şeklindedir.

16 Ağustos 1838 tarihli Baltalimanı Anlaşması‘nın ilk cümlesinde “Osmanlı İmparatorluğu Sultanı” ifadesi yer alır, “Osmanlı İmparatorluğu” ifadesi 6 kez geçer ve antlaşma içerisinde 12 defa “Osmanlı” şeklinde atıf yapılır:

“Convention of Commerce and Navigation between Her Britannic Majesty and the Sultan of the Ottoman Empire. Signed at Balta-Liman near Constantinople, August 16, 1838.”

Alman İmparatorluğu ile yapılan 2 Ağustos 1914 tarihli ittifak antlaşmasında, Rus İmparatorluğu ile imzalanan 3 Mart 1878 tarihli barış antlaşmasında da aynı durum görülmektedir.

 

Özetle: Osmanlı’nın imzaladığı birçok anlaşmada “Osmanlı” ifadesi defalarca geçer.

 

Yazımızı, Murat Bardakçı’nın yukarıda aktardığımız yazısına attığı başlıkla bitirelim:

“Bilen bilmeyen herkes konuşuyor!”

 

5 Yorumlar

  1. helal bunu yazan kisiye Reply

    yazıyı yazana gerçekten tebrikler. bazı angutlar mevcut yazıda osmanlı hükümeti ile devletinin aynı sanıldığını sanan, osmanlı sultanının devlet sanıldığını sanan gerizekalılar var. okuduğunu anlamaktan aciz böyle salaklar için güzel bir yazı olmuş. bir de altına bilmeyen konuşuyor yazmışsınız. okuduğunu anlamayanlar adına utandım başka da bir şey değil.

  2. Murat Bardakçı nın tesbitini yastık etmişsiniz. Bu yazıyı tekrar okuyunuz 19. yy ikinci yarısından itibaren resmi yazışmalarda Devleti Aliyyei Osman denilmeye başlanmıştır diye belirtmiş zaten. Ayrıca Osmanlı Hükümeti diye kendiniz söylemişsiniz zaten yani yönetici hükümet. Monarşik bir hanedan olduğu için Osmanlı Hükümeti denilebilir. Şimdilerde demokrasi olduğu için Akp hükümeti CHP hükümeti gibi ama akp veyahut CHP yahut ANAP devleti hiç olmadı!!!

  3. Sözde haber doğrulama sitesisi okuyucu bu insanlar ama bu yazıyı bile okumamışlar. Cahillik paçalarından akıyor resmen. Murat Bardakçı ne demiş bu angutlar ne anlamış.

  4. Devleti aliyye Reply

    Bardakçı in ilminin zekatı senin arşınlar adam zaten 19. yy dan sonra kullanılmaya başlandı diyor sen burada terane anlatıyorsun yuh be. İngiltere büyük biritanya ismini kullanırken bizim Devleti Aliyye ismini kullanmamız zoruna gidiyordu tek büyük benim hesabından zaten onun için Osmanlı demeye başladılar. TTK tamamen yeniden yazılmalıdır yazaninda büyük sıkıntı var

Yorumunuzu yazınız...